Charlotte_B&D_1_PosterSelamlar, anime tanıtımı yazılarında bu sefer 2015 yaz döneminin izleyiciler tarafından en çok beklenen animelerinden olan ve benim tamamen kör bir şekilde, konuyu bilmeden ilk bölümüne girdiğim ve finali ile başından memnun kalktığım kısa bir animeyi tanıtıyorum.

Türler: Okul, Süper Güçler, Dram

Konusu: Hikaye ergenlik dönemindeki kızların ve erkeklerin küçük bir kısmında ortaya çıkan özel yetenekleri konu alıyor. Yuu Otosaka yeteneklerini başkalarına belli etmeden kullanan ve sıradan, kısmen normal bir hayat süren bir gençtir. Bu süper güç sadece kendisine ait sanıyordur. Birden önünde Nao Tomori adlı bir kız belirir. Bu buluşmanın sonucunda özel güç kullanan birçok genç olduğunu öğrenir. Tomori, bu insanları bulmak için Yuu’dan yardım isteyecektir. Çünkü bu gençleri avlayan gizemli bir grup vardır ve hepsinin hayatı tehlikededir.

KARAKTERLER

Yuu Otosaka

 

Dizideki ana karakterimiz ve kesinlikle beyaz atlı prens değil. İlk bölümden görüyoruz ki kendisi bencil, ahlaksız, şerefsiz bir karakter. Dışarıdan bakan herkesin sevdiği, kızların tipine ölüp bittiği, notları yüksek olan bir öğrenci kendisi. Tabii tüm bunları süper gücüne borçlu. Gücü insanların zihnine girip hareketleri kontrol edebilme, onların yerine geçebilme. Böylelikle hayatında çoğu şeyi kontrol edebilen biri haline gelmiş. Tabii karakterin böyle bir kişiliğe sahip olmasının en büyük nedeni geçmişi. Ama burasını anlatmak bana düşmez. Kendisinin dizi boyunca birçok değişimden geçtiğini görmek en eğlenceli kısımdı.


 

Nao Tomori

 

Animenin 2. baş karakteri diyebiliriz. Hikaye birçok karakter ile dolu olsa da en çok bu iki karakterin etrafında dolaşıyor. Görünmez olabilme yeteneği var ve süper güçleri olan öğrencilerin olduğu okulda okuyor. Tüm süper gücü olan gençleri güvende tutmak ve bulduğu tüm gençleri bu okula transfer ettirmek gibi bir amacı var. Genelde insanlara karşı soğuk ve katı bir davranış şekli var. Neden böyle biri hale geldiğini tıpkı Yuu’da olduğu gibi geçmişine giderek öğreniyoruz. Travmatik bir çocukluk geçirse de bu sayede daha güçlü biri olarak hayatını devam ettiriyor. İşler istediği gibi gitmediğinde aşırı asabi ve yüksek sesle konuşan bir cazgıra dönüştüğünü de görebiliyoruz.


 

Jojiro Takajo

Animedeki onca karakter arasında hislerini konuşmak yerine hareketleri ile belli etmeyi seven tek karakter bu arkadaş sanırım. Hissettiklerini kendine saklamayı bilmiyor. Arkadaşlarına canı pahasına yardım edebilecek, güzel kalpli bir karakter. Özel gücü, süper hıza sahip olması. Ama malesef kendini frenlemeyi bilmiyor ve her gücünü kullanışında hastaneye kaldırılmalık hale geliyor. Kimi zaman gücünü olmadık zamanlarda kullanıyor ve çok komik sahnelere şahit oluyoruz. Baskın bir karakter olan arkadaşı Nao’nun her emrine sadık bir şekilde uyuyor. Nao ne derse yapıyor. Diğer iki karakter kadar karmaşık bir kişiliği veya geçmişi yok. Ne görüyorsanız o.

 


 

Ayumi Otasaka

Yuu’nun küçük kardeşidir. Ailelerini kaybettikten sonra ağabeyi ile başbaşa kalmış ve birbirlerine bakmak zorunda kalmışlardır. Ufak yaşında çok şey atlamasına rağmen etrafa neşe, umut saçan bir tip. Yusa Nishimori adlı şarkıcıyı idolü olarak görür. Onunla tanışmak en büyük hayallerinden biridir. Evin yemeklerini Ayumi yapar. Ama her yemekte kendine has bir sos kullanır ve bu ağabeyi Yuu, bu sosun çok da hayranı değildir. Özellikle her gün, her yemekte bu sosun tadını aldığı için artık bıkmıştır. Elbette küçük kardeşini üzmemek için her gün gözünden yaşlar da gelse o yemeği yer. Ağabeyi ile aralarındaki ilişki görülmeye değer. Fakat animenin ilk bölümünde kendisine ben aşırı sinir olmuştum. Sonradan sevmeye başladım.

 


Ne Kadar Uzun?

Her bölümü 20’şer dakikadan olmak üzere 13 bölüm ile final yaptı. Yani 4 küsür saat.

Neyi Seven Bunu Da Sever?

Angel Beats!, Code Geass: Hangyaku no Lelouch

Ne Beklemeliyim?

Başlarda formüllü, sıradan bölümler, daha sonra şaşırtıcı olay örgüsü ve heyecanlı bölümler.

Ne Beklememeliyim?

Çok fazla aşk meşk. O kısımlar arkadaşlık, aile temalarının ağırlığı yüzünden biraz ikinci planda hatta üçüncü planda kalabiliyor bazen.

Biraz daha bahsetsen?

Hikaye tamamen dram değil ama vurucu noktaları da yok değil. Güzel bir hikayesi ve tatmin edici bir finali var. İlk bölümler formüllü gitse de gerekli bütün karakterleri tanıyınca ve ana konuya girince anime bambaşka bir hal alıyor. Hele benim gibi haftalık izleyenler için bir yerden sonra güncel olarak beklemek çok zordu. Elimde olsaydı da hemen yeni bölüme geçseydim diye iç geçirdim birkaç bölüm sonunda.

Bu bahsettiğim noktalar animenin şeker, tatlı görüntüsünden aslında ne kadar dram barındırdığını, hikayenin ne kadar karanlık yerlere gidebildiğini görmekle başlıyor elbette. Gökkuşağının altında “ne de güzel süper güçlerimiz var hehe” tarzında gitseydi zaten 13 bölümün sonunu göremezdim. İlk bölümlerde oldukça sıkıldığım bölümler olmuştu; aynı şeyi izliyormuş hissi veren bölümlerle doluydu. Ama ana konuya girince “oh be o kadar izlediğime değmeye başladı” dedim kendi kendime. Yoksa insanların neden bu kadar merakla beklediğini asla çözemeyecektim.

İlginç bir diğer nokta ise bu güçler gençlerde belirmesine rağmen, ergenlikten çıktıktan sonra, yetişkin olunca güçlerini kaybetmeleri. Yani sadece bu çılgın çağlarında, böyle çılgın güçlere sahip oluyorlar. Gördüğüm kadarıyla da güç sahibi olanların hepsinin bir dezavantajı var. Mesela Yuu, başkasının vücudunu kontrol ederken kendi bedeni uykuya yatıyor ve bu gücü sadece 5 saniye sürebiliyor. Nao sadece tek bir kişiye görünmez olabiliyor. Böylece karakterlerin aşırı güçlü/uçuk olması engellenmiş.

Ne beklememeliyim kısmında da bahsettiğim gibi aile, arkadaşlık gibi olgulara daha çok önem veriyor bu anime. Günümüzdeki çoğu seride lisede geçen bir anime gördüğümde, kesin bütün kızların tek bir erkeğe yazdığı harem animesi veya tüm erkeklerin sapık sapık gezdiği ecchi serileri çıktığı için ilk başta korkmuştum. Ama çok şükür ki anime o taraflara göz bile kırpmıyor. Bu bir artı mı diye sorabiliriz; ama malesef ki geldiğimiz şu noktada artı sayılıyor.

Bu kısa ve duygu dolu yolculuğa adım atmak isteyenlere iyi seyirler.