ijdoBu yazı elbette ki -sizin de tahmin edeceğiniz üzere- 2. sezon finalini son dakikasına kadar izlememiş olanlara bol bol ispiyon (spoiler) içerir.

ispiyon

Son zamanlarda diziler arasında yeni bir rekabettir gidiyor. Bu seferki en can sıkıcı olanlarından. En sevdiğimiz karakterleri alıyorlar ve yerin 2 metre altına bir an bile duraksamadan gönderiveriyorlar. Evet, belki de böyle olması gerekiyor arada. Hiçbir karakter ölümsüz değildir en nihayetinde ama bu durum kalplerimizin daha az burkulmasını sağlamıyor.

Game of Thrones zaten bu konuda “Birinci belli, ikinci kim?” modunda takılıyor ama 2.lik için kapışacak birçok isim var. Dizi ismi verip de izlememiş veya geriden gelenlere neden okudum bu lanet yazıyı pişmanlığı yaşatmayacağım ama izlediğiniz dizileri kafanızda bir taradığınızda bana hak vereceksiniz.

İşte bu bombalardan bir tanesi de ‘sanırım’ sezon finaliyle Graceland’te patladı. Gururuna yenik düşen Mike kendini hiç istemediğimiz bir yerde buldu. En sevdiğinden gördüğü ihanet ise ‘sanırım’ sonu oldu.

TV.com, 2.sezon finalindeki bu büyük gelişme üzerine dizinin yaratıcısı Jeff Eastin ile karakterler ve beklenmedik ölüm ‘ihtimali’ üzerine konuştu. Biz de sizin için buraya taşıdık. Afiyet olsun.

– Mike gerçekten öldü mü? Sezon finalinde bayağı ölü görünüyordu da?

Şöyle diyeyim, bana da bayağı ölü görünüyor. Bu konuda resmi bir açıklama yapmamam gerekiyor aslında, bana da bayağı ölü görünüyor. Söyledim gitti.

– Ne oldu da sezon finalini bu şekilde bitirmeye karar verdiniz? Final sahnesinden nasıl bir beklentiniz vardı?

Sezon 1 benim için daha çok Briggs ve intikam fikri üzerineydi. Meşhur bir Çin atasözü vardır, bilirsiniz: “İntikam yolculuğuna çıkacaksan, bir mezar da kendin için kaz.” Bu süreçte en az intikam alacağın kişi kadar, sen ve sevdiklerin de zarar görürsün. (Ehh, Revenge severlerimiz bu atasözüne ve sonuçlarına fazlasıyla aşinadır sanıyorum.) 1. sezon boyunca Mike ve Briggs ikilisinin aslında aynı kişiler olduğunu göstermeye çalışmıştık. İkisi de Quantico’nun en tepesindeki insanlar. Ekip içindeki en zeki olanlar. Kendilerini sürekli zor kararlar almalarını gerektiren zor durumların içinde buluyorlar. Aldıkları kararlardı onları farklı yapan.

Briggs’in içinde hep iyi bir kısım olduğu üzerine odaklandım mümkünce. Mike da hep böyle değildi, içinde o iyiliğe sahipti. Sadece zamanla o kısımlara erişimi zorlaştı. Kısacası amacımız hep dengeyi sağlamak üzerineydi. Mike gerçekten Lena’yı kurtarmak için çok uğraştı. Ama işe yaramadı. İyi bir şey yaptığını düşünerek devamını getirdi. Bunun getireceği problemleri düşünemedi. Sadece o anda herkesi mutlu edecek bir karar aldığını düşünerek hareket etti. Ama aldığı kararlar kötü kararlardı ve bunu da fazlasıyla ödedi.

– Mike’ın kalbi finalde durmuş olsa da bir kısım izleyicilerin (ben de dahil) hala yaşadığına dair umudu var. O bir başrol, onsuz olmaz. Yanılıyorlar mı?

Heyecan olsun diye son dakikada giriştiğimiz bir iş değildi bu. Uzun süredir bunu planlıyorduk. 2. sezonda ucunu kapamadığımız ve 3.sezona ayırdığımız güzel hikayelerimiz var. Johnny’nin Lucia ile olan ilişkisi ve kendini bulduğu zorlu durum gibi. Bu sezon aşkı seçen Johnny, sevdiceği için arkadaşlarına sırtını dönecek mi? Onlara ihanet edecek mi bekleyip göreceğiz. Mike içinse diyebileceğim sezonun herhangi bir yerinde operasyonu durdurup yenilgiyi kabul edebilirdi. Ama her şeyi çok fazla zorladı, sonuna kadar gitmeyi ne olursa olsun göze aldı ve sonuç ortada.

– Bu sezon finali öncekine göre çok daha fazla ucu açık hikayeyle sonlandı. Baştan beri planınız bu muydu yoksa, daha derli toplu finallik bir versiyonunuz da mevcut mu?

Ne kadar ucu açık şekilde bitirirsek, 3. sezon onayını kapma ihtimalimiz de o kadar artar dedik. (ve kahkahalar) Şaka tabii ki. Anlatmak istediğimiz çok fazla şey vardı ve sağ olsun kanalımız da hikayeleri bir sona bağlamamız için bizi hiç zorlamadı.

– Yeni sezon için dönmeme fikri bir an olsun korkutmadı mı sizi?

Gerçekten hayır. White Collar‘da (bu dizinin de yaratıcısı) 6. sezon onayını alacağımızı bilerek hazırlanmak elbette ki final sezonu adına bazı kararlarımızı etkiledi. Bunda hikayelerimizi sona erdirmeme kararı aldık. Kapadığımız tek hikaye Amber’ın hikayesiydi ve kalanlar için de bir baskı görmedik. Resmi bir onay olmasa da onayı alacağımızı düşünüyoruz. DVR değerlerimiz çok iyi, gittikçe popülaritemiz de artıyor.Tüm işaretler iyi yönde. Biz de o şekilde varsayıyoruz.

– Sid, Mike’ın hava desteğini kapatan kişi. Tüm ekipten haberi olduğunu ve hepsinin öldüreceğini söyledi. Neden sadece Mike değil de tüm ekip?

Mike’a söylediği son sözler gerçekten de bizim sezon 3 için planlarımızın dahilinde. Tüm ekibi biliyor. Paige’i biliyor. Briggs’i biliyor. Eh, Mike’ı zaten biliyor. Kendisi gibi Carlito için çalışan Johnny ve Jakes’i öğrenmesi de çok zaman almaz. Sid’i ise tam anlamıyla bilen tek kişi Mike’tı ve o da gittiğine göre Sid artık özgür sayılır. Sid’i oynayan Carmine Giovinazzo gerçekten başarılı bir aktör. Güzel bir karakter çıktı ortaya. Onu dizide daha da sık görmek istiyorum. Haftanın kötüsü gibi bir şekilde kesinlikle harcamak istemem. Demem o ki bu adam 3. sezonda olacak ve büyük bir kapışma bizi bekliyor olacak.

– Peki ya Paige? Sid’e Mike konusunda yardım etti. Ondan neden vazgeçti?

Mike’ın bilinçsizce ağzından dökülenler sezonun en sevdiğim sahnelerinden. “Ailesinin inanmasına sevindim. İyi olduğunu düşünmelerine gerçekten sevindim.” İşte bu cümleler Paige için kırılma noktası oldu. Bir şeye inandı. Onun için çabaladı. Çabaladıkları sonuçsuz kaldı. En kötü ihtimale odaklandı. O en kötü ihtimallerin aksini gösterecek bir sürü kanıtla sınandı. En sonunda tam vazgeçtiğinde ise baştan beri tüm düşüncelerinde haklı olduğunu ve onunla kedinin fareyle oynadığı gibi oynandığını öğrendi. Bence Paige’in yaşadıklarından sonra ona hak vermemek elde değil. Dediğimiz gibi bu sezon dengeyi sağlamakla ilgiliydi. Başka seçeneği yoktu. Elbette ki aldığı bu kararın büyük sonuçları oldu ve bu kararın getirdikleri 3. sezonun bir parçası olacak.

– Ekibin kalanı bu ihanetini bile bile ona nasıl bir daha güvenebilir ki? Hele de Briggs’e itirafından sonra?

Sanırım Briggs’in hemen kalanlara söyleyeceğini varsaydınız, ama unutmayın ki böyle büyük bir bilgi ileride Briggs’in işine yarayabilir. Dizideki en sevdiğimiz kısımlardan biri de karakterler arası sır paylaşımları ve bunların karakterler üzerine etkileri.

– Sezonun büyük sürprizlerinden biri de Charlie’nin bebeği. Onca kaçırılmanın ve işkencenin üzerine bebek hala orada. Bu konuda kafanızda neler var?

2 ihtimal vardı kafamızda. Onca hengamenin arasında bebeğini kaybedecekti ya da bu yolda devam edecektik. Gerçekte de bir anne olan Vanessa ile konuştuğumda (Charlie karakterine hayat veriyor) onla aynı fikirdeydim. Bu duygusal karmaşa Charlie’nin yaşaması gereken büyük bir olay. Bebeği kaybettirip de ondan mahrum etmek istemedik. Hala bebeğini kaybedebilir elbette. Bunu 3. sezonu izlerken hep beraber göreceğiz. Ama şimdilik bebeğimizin sağlığı gayet yerinde.

artworks-000064129229-wwmutj-t500x500

– Finalde olanlardan sonra 3. sezon konusunda neler düşünüyorsun? Nasıl bir tema bekliyor bizi?

Sezon boyunca yaptıklarımıza ve yapmadıklarımıza baktığımızda bu sezon Briggs’in geri planda kaldığının farkına vardık. Önümüzdeki sezon kesinlikle daha ön planda olacak. Aralarındaki dostluğun üzerine de bol bol gideceğiz. Graceland ve onun karakterler için önemi. Onları bir araya getiren ve tamamen kendileri gibi davranabildikleri tek yer Graceland’ti çünkü. 2 sezon boyunca yeterince deştik eve ve birbirlerine olan bu güven duygusunu. Bu sezon toparlama yılımız olacak. (Şükürler olsun zaten beni diziye çeken, Graceland ve aralarındaki güzel ilişkiydi başta.) Tabii onca yaşanandan sonra bu çok da kolay olmayacak.

– Mikesız bir Graceland gerçekten devam edebilir mi? Diziyi hayatta tutabileceğinize inanıyor musunuz?

Bu konu üzerine pek düşünmedik. Ama bu yola girdik ve kanalımız da arkamızda durdu. Olabildiğince samimi olmaya çalıştık. Neler olacağını göreceğiz. Yakın zaman içinde onayımızı alacağız. Bu konu üzerine çalışmaya başlayacağız. Ama gerçek düşüncem şu ki eğer bir dizi gerçekten iyiyse, her şeyin üstesinden gelebilir. Seyircilerimiz gerçekten seviyorsa, eminim ki kurtulacaktır.

– Oldukça iyimser konuştun bu konuda. Sesin hiç de “en önemli karakterlerimden birini öldürmüş olabilirim” tonunda çıkmıyor.

Ben o aşamadan yaklaşık 2 ay önce kadar geçmiş bulundum. Şimdiyse tamamen nötrüm bu konuda.

Evet, bir sezonu daha geride bıraktık. Boş olmayan gelecek sezona dair birçok fikir veren dolu dolu bir röportaj olmuş. Umuyorum ki bu iyimserliğinin karşılığını alır. Ben açıkçası Mike’ın öldüğünü sanmıyordum. Küçük bir ihtimal bile vermedim. Ama bu röportajla beraber durumu kabullendim. Röportör her ne kadar her seferinde “eğer öldüyse” modunda sorular sorsa da dizinin yaratıcısı bu konuyu çoktan ardınca bırakmış ve yeni sezon için kafasında şekil çizmeye başlamış görünüyor.

Biliyorum ki sayıcak azız ama bu durum böyle devam etmeyecek hissediyorum. Ey azınlık, sizin bu konudaki düşünceleriniz neler?

graceland