The Sandman 5 Ağustos’ta Netflix’e geliyor.
40 yorum abidin77 06 Haziran 2022 20:56
The Sandman, 5 Ağustos’ta ekranlarda olacak.
Yıllardır birçok kez sinemaya uyarlanmaya çalışılan ama her denemesi başarısızlıkla sonuçlanan Neil Gaiman’ın ünlü çizgi roman serisi The Sandman’in Netflix’e 10 bölümlük dizi olarak uyarlanacağı ile ilgili haberi 2019’un Temmuz ayında almıştık.
Tom Sturridge (Irma Vep), Gwendoline Christie (Game of Thrones), Vivienne Acheampong (The One), Boyd Holbrook (Narcos), Charles Dance (Game of Thrones), Asim Chaudhry (Hitmen), Sanjeev Bhaskar (Unforgotten), Kirby Howell-Baptiste (The Good Place, Barry), Mason Alexander Park (Cowboy Bebop), Donna Preston (Hard Cell), Jenna Coleman (Doctor Who, Victoria), Niamh Walsh (Jamestown), Joely Richardson (Nip/Tuck), David Thewlis (Harry Potter), Kyo Ra, Stephen Fry (The Dropout), Razane Jammal (Paranormal), Sandra James-Young (Casualty), Patton Oswalt’ın (M.O.D.O.K) dizinin kadrosunu oluşturdukları ilgili haberler ise 2021’in Ocak ve Mayıs aylarında gelmişti.
Mark Hamill’in Merv Pumpkinhead’in sesi olacağı ile ilgili haber ise bugünkü Netflix’in Geeked Week’inde açıklandı.
The Sandman’de çağdaş kurgu, tarihî drama ve efsane kusursuzca iç içe geçiyor. Modern mit ile karanlık fantezinin zengin bir harmanı olan yapım hem Rüya Tanrısı Morpheus’un uzun varoluşu boyunca yaptığı kozmik ve insani hataları onarma sürecinin hem de onun yaptıklarından etkilenen insanların ve yerlerin öyküsünü aktarıyor.
Gözlerimizi kapatıp uykuya daldığımızda bizi bambaşka bir dünya bekler. Rüyalar Âlemi denen bu yerde Düşler Lordu Sandman (Tom Sturridge), en derindeki tüm korkularımızı ve fantezilerimizi şekillendirir. Ancak Düş beklenmedik şekilde yakalanıp yüz yıl boyunca tutsak edilince, yokluğu hem rüyalar âlemini hem de gerçek dünyayı sonsuza dek değiştirecek bir dizi olayı tetikler. Düş, düzeni yeniden sağlamak için farklı dünyalarda ve zamanlarda seyahat ederek sonsuz varlığı sırasında yaptığı hataları telafi etmeye çalışır. Bu yolculuk sırasında hem eski dost ve düşmanlarıyla tekrar karşılaşır hem de kozmik ve insani yeni varlıklarla tanışır.
Neil Gaiman tarafından yazılan ödüllü popüler DC çizgi romanından uyarlanan THE SANDMAN, ana karakter Düş’ün yaşadığı maceraları konu alan 10 destansı bölümde, kusursuzca iç içe geçen mitoloji ile karanlık fantastik öğelerin karakter odaklı, zengin bir harmanını sunuyor. Gaiman dizinin baş yapımcısı ve eş senaristi. Dizinin yapımını Warner Bros. Television üstleniyor. Allan Heinberg (Wonder Woman, Grey’s Anatomy) baş yapımcı ve dizi sorumlusu olarak görev alıyor. David S. Goyer (Batman Başlıyor, Kara Şövalye, Terminatör: Kara Kader, Foundation) baş yapımcı. Goyer ve Heinberg aynı zamanda dizinin senaristlerinden.
POSTERLER 2. SAYFADA
yorumlar
Fragman, SDCC2022
Sonsuzlar’ın Dünyası
Son zamanlarda öyle pek keyifle dizi izleyemeyen biri olarak ilk 2 bölümünden oldukça memnun kaldığımı söyleyebilirim. Devamını oldukça merak ediyorum.
İlk 2 bölümü izledim.
Çizgi romanları ya da hikayesini pek de bilmiyorum. O yüzden karşılaştıramam ama bu haliyle memnun kaldım gibi. Şimdilik dünyasını kurmakla geçti, karakter bolluğu var gibi. Gerçi ben yine de Tom Sturridge’i izledim sayılır, orası ayrı.
Kamera önü ya arkası fark etmez, sonuçta American Gods ile aynı kaderi paylaşmaması dileğiyle.
S01E01
Çok güzel bir bölümle açılış yapmışlar, etkilendim. Devamı için de heyecan uyandırdı, çizgi romanı zamanında bu bölümün sonundaki olaya kadar okumuştum.
Tom Sturridge role yakışmış, rol için tanınmayan bir isim seçmişler gibi bir his oluştu ilk başta ama pek öyle de değil. Hatta kendisini The Boat That Rocked filmi sonrası 2 3 projede daha izlemişim, aklımda pek kalmayan oyunculardan.
Dün gece itibariyle bitirmiştim bunu ben eli yüzü düzgün kendine yakışır bir dizi olmuş açıkcası. Ha o kadar pahalı bir yapıma gerek varmıydı bunun için bilemeyeceğim ama ilk sezon sanırım giriş galiba öyle pahalı hissi uyandırmadı. Çünkü konular bölüm bölüm farklı bir girizgahı var.
Konuyu bilmiyordum izleyince öğrendim çizgi romanından bir haberim zaten diziyi izleyince çizgi romanının olduğunu öğrendim.
Bana çoğu yerde Lucifer ve American God dizilerini hatırlattı. Jenna Coleman’ı Constantine rolünde görmek çok iyiydi cidden yakışmış. Keşke daha çok görebilsek 2.sezon mesala Gwendoline Christie Lucifer olayı gitmemiş abi ne yalan söyleyeyim çok sırıttı. Rezena Jemma rolünde ki Lytha olayını çok açmadı kimdir nedir direk daldı diziye. Oyunculuğu belli noktalarda iyiydi belli noktada kötü.
Sonlara doğru Rose karakterine çok yüklenilmiş bildiğin bir noktada biz ne ara bu hale geldik dedik ama Finalde toparlayıp bitirdiler.
Çok tanıdık yüzler vardı seçimler bir noktada güzel olmuş. Ama diziyi dizi yapan görselden ziyade altında yatan felsefesi. Çok güzel göndermeler vardı gerçek hayat hakkında. Düşler olmasa insanların neler olabileceği, Zıtlıklar olmasa neler olabileceği ki özellikle Lucifer ile Düş Lordu Morpheus’un sözlü düellosu baya güzeldi. İyi işlendi. Yalan&Gerçekler olayı tek mekanda muazzam iş çıkararak işlenmiş. Tebrik ettim. 100Yıl olayı keza ayrı bir güzeldi. Çok eğlendim o bölümde. Fakat sonucu pek bir yere bağlanamadı herhalde 2.sezon da göreceğiz.
Kardeş göndermeleri oldukça iyiydi. Düşler Diyarı güzel fakat içindekiler bir garipti. Habil&Kabil olayını o kadar iyi olduğunu söyleyemem
Kıssadan hisse Başlangıcı ile bitişi arasında dizi baya yol almış gibi duruyor ama çokta merak uyandıran bir final yapmadı. Gelirse izleriz ki gelir American God gibi uzar bu..
İlk 3 bölüm üzerine
İlk 2 bölümü çok beğendim ama 3. bölüm beklediğimin altında kalacakmış hissi bıraktı. Gerçi ne bekliyordum onu da bilmiyorum beğendim ile beğenmedim arasında bıraktığını hissetmeye başladım sadece. Bazı yerler çok başarılı geliyor bazı yerler burun kıvıran şekilde bırakıyor. İzlenir mi izlenir ama 3. bölüm ile beklenti mi sanırım bir tık düşürme kararı aldım.
İlk 5 bölümü pek severek izledim. Sonrasında 2. cildin başlamasını beklemiyordum ama 6. bölüm de çok iyiydi.
için seçilen oyuncuyu da pek sevdim.
2. ciltte arada bir modum düşmedi değil. Oradaki yan karakterler iyiydi.
Özellikle çizgi romanı okuyanların yorumlarını merak ediyorum. İyi mi uyarlanmış, olmamış mı?
Umarım onay alır, devamını izlemeyi çok istiyorum.
Yaz ile birlikte dizi izleme modum düştüğünden son aylarda çok fazla dizi izleyemiyordum. Yeni dizilere başlasam da bir sonraki bölüme elim pek gitmiyordu. The Sandman bunu kırdı. İzledikçe izleyesim geldi. Bir sonraki bölümde ne olacağını merak ettirdi. Herkeste böyle hisler uyandıracağını sanmıyorum tabii ama iyi dizi.
Video için teşekkürler @abidin77
Bende çoğu herkes gibi Çizgi Romanı’nı okumaya karar verdim. Yukarıda yazdığım yoruma benzer yorumlar/eleştiriler gelmiş hep ve eleştirilerin bir diğer kısmı ise ırksallık üzerine(Bunu bilmiyordum). Ayrıca çizgi romanında hiç siyahi insan yokken dizide abartmaları biraz saçma olmuş.. Okuyup bitirince daha net anlarım galiba.
İlk 7 bölüm üzerine:
6. bölüm ile birlikte iyice kopmaya başladığım dizi oldu kendileri. 7. bölümü zorlayarak izledim. 6. bölümü IMDb de en yüksek puan alan bölüm olmuş ama ben tam tersi çok gereksiz buldum bölümü. Normal şartlarda başka bir dizi de veya yapımda böyle bir bölümü aşırı beğenirim bu dizi beklediğimi tam veremeden gereksiz şekilde ilerletildiğini düşünüyorum. Aradığım dövüş yada aksiyon değil.
İlk 2 bölümden sonra beklenti mi karşılamadı ama ne beklediğimi tam olarak bende anlatamıyorum. Bitirmeye çalışacağım ama büyük ihtimal kaldım burda ve bıraktım
Grafik romanları okumuştum ve bu dizinin yapılmasına sıcak bakmıyordum. Neyse ki mosmor olarak kalktım başından.
Elbette hayal gücümüzü biraz daha çalıştıran çizili versiyondaki tat başkaydı ama bu hali de gayet güzel ve olmuş. Felsefesinden, uçukluğuna, mizahından sosyal eleştirisine bir sürü güzelliğini ekrana taşıyabilmişler ve sıkmamışlar. Görsel anlamda da oyunculuk anlamında da düzgündü.
Evet, gözlerim hep hayalimdeki Sandman’i aradı. Benim kafamdaki (okuduğumdan esinlendiğim) Sandman, Tom Sturridge’inki kadar EMO değildi. Benimkinde bir tekinsizlik hissi oluyordu hep. Dizide gamlı hal daha ön plana çıkmış. Yine de bokatlona gelmedim, Tom Sturridge de elinden geleni yaptı bu zor rol için. Şeytan da batmadı bana. Irk, cinsiyet işinin bokunun çıktığına dair ben de bir ara meh oldum ama ona da bıkbıklanmayacağım. Çağımız yapımlarının genel derdi bu. Kabullenmekten yanayım.
Velhasıl kelam çok beğendim, tavsiye ederim.
Not: Peşpeşe izleyemedim. Bir oturuşta tek bölüm izleyerek tadını çıkara çıkara gidebildiğim nadir yapımlar arasında yer aldı.
Sörprayz!
64 dakikalık 11. Bölüm yayınlamışlar.
Sandra Oh, James McAvoy, David Tennant ve Michael Sheen de konuk olmuş bölüme.
Azrail ve 100 yıl temalı 1×06 acayip hoşuma gitti. Olmuşken böyle olsun.
Dizi sanırım son zamanlarda yapılmış en iyi uyarlamalardan biri olsa gerek.
Diziyi bayıla bayıla izledikten sonra merakımdan çizgi romanlara sardım.
Okudukça dizi senaryosunun ne kadar üzerine katarak yazıldığını fark ediyorum.
Evet bazı özet geçilen yerler değiştirilen karakterler var ama süreklilik için olması gerekeni yapmışlar.
Cinsiyet, ırk, yönelim değişimleri de hiç batmadı bana, güzel yedirmişler diziye ki çizgi roman da zamanının ötesinde gibi duruyor bu konuda.
Onay almış olabilir.
Neilhimself abimiz twitter’da biraz sıvıyor şu an Adam dediğine diyeceğine pişman oldu.
Çalışıyoruz, yok almadı, ama iptal demedim
The Sandman: Act III’i audioseries olarak Audible’da yayınlamışlar. Odur.
10+1’le birlikte bitirdim sezonu.
Genel anlamda memnunum. Çizgi romanlar dahil hikâyesiyle ya da karakterleriyle ilgili pek de bilgim yoktu. Özellikle ikinci yarısı biraz daha alışkanlık havasında geçti ama Death, Lucifer, Contantine, Corinthian vs. derken yan karakterlerin katkısı da diziyi taşıdı açıkçası.
11. bölümde “Calliope” tarafını daha çok beğendim. Arthur Darvill’le de yeniden karşılaşmış olduk. Kısa süreliğine Derek Jacobi de göründü.
Tekrar görüşmek dileğiyle.
Sanırım onay aldı. Haberi gelir yakında.
bunu denesem mi dedim ama çizgi roman kısmını biraz araştırınca çok uzun olduğunu fark ettim. 10 kitap varmış. ilk sezonda 2 kitabı uyarlamışlar. bu mantıkla 5 sezon gider bu hikaye. eğer sona ulaşabilirse diye biriktirmeye karar verdim şimdiden.
@ozgun14 Aslında kitaplar (ciltler) genelde hikayesi içinde biten cinsten. Ama izleyip de beğenmedim diye gelmene henüz hazır olmadığım için ertelemen işime geldi.
aşk olsun o kadar mı benlik değil?
Valla 5 sezon görmeyiz bu diziyi. Muhtemelen 2’nin sonunda ipini çekerler. Ben ne kadar izlersek o kadar kardır kafasındayım.
@ozgun14 moduna bağlı. bazen muayyen dönemine denk gelip ne diziler harcıyor, bazen de en olmadık dizileri yere göğe koyamıyorsun.
tamam tamam buna bir ekstra dikkat edip 3 4 bölüm yorum yapmama kotası koyacam.
1. sezon üzerine:
Neil Gaiman ı, kitaplarını çıkan işlerini severim ama bunu pek sevemedim ya. Arada bazı bölümleri hoşuma gitti ama yok yılın en iyisi diyebileceğim bir iş olarak gelmedi bana ya da moduma gitmedi bilmiyorum. Devamı gelirse bakmam muhtemelen.
6.5/10
Gelecek
++
Adrian Lester (Destiny), Esmé Creed-Miles (Delirium) ve Barry Sloane (the Prodigal).
9 yeni isim
Bu nereye yazılır bilemedim, güncel dizi diye buraya geldim.
Neil Gaiman’ı iki kadın cinsel saldırıyla suçlamış, kendisi de reddetmiş.
O zaman güle güle Sandman ve Dead Boy Detectives
Böyle demek istemem ama until it’s official, it’s not official.
– Ben Dead Boy Detectives’in bundan bağımsız da iptal olabileceğini düşünüyorum. Bayağıdır haber yok.
– The Sandman iyi iş çıkarırsa devam edebilirler. Bir de kendisi reddettiği için halen “He said, she said” zemininde. Netflix doğruluğuna emin olup ona göre tavır alırsa durumu var tabii bir de.
Belki Gaiman olmadan devam etmeye kalkarlar, öyle de bir şeye benzerse tabii. Bakarsın, ‘cleared’ olur. Hakkında taciz suçlaması olan herkes işinden olsaydı…
Kevin Spacey’e İtalya’da Yaşam Boyu Başarı Ödülü verileceği duyurulmuş dün bu arada.
Dead Boy Detectives’in zaten izlenmeme durumu yüzünden iptali kesin gibi.
Yalnız The Sandman de harcanan paranın karşılığı bir izlenme yakalayamadı. 3 ay sonra sanki zar zor bir onay aldı. Bunu da bahane edip bırakabilirler.
Dizilerden bağımsız Gaiman başka pohlar yemediyse çok bir şey çıkmaz sanki bu durumdan.
Jenna Coleman ve Boyd Holbrook geri dönüyor.