Mad Men Yaklaşırken
1 yorum thecloudiestday 04 Nisan 2014 09:14
AMC geçen yıl Breaking Bad ile uyguladığı final sezonunu ikiye bölerek yayınlama işini, bu yıl da Mad Men ile uygulamaya karar verdi. Bildiğiniz üzere dizinin sezonları 13 bölümden oluşmaktaydı. Final sezonu için ise ekstra bir bölüm daha çekilecek ve ortaya çıkacak 14 bölümü ancak 7’şer bölümlük iki yarım sezon halinde izleyebileceğiz. Böylelikle Mad Men‘in büyük finali 2015 yılında yayınlanmış olacak. Tam altı sezondur takip ettiğimiz güzel dizimizi 7. ve final sezonuyla izlemeye başlamak için sayılı günler kalmışken, hangi karakteri nerede bıraktığımızı hatırlamak faydalı olacaktır diye düşündüm ve…
6. sezonu henüz izlememiş okuyucuların okumasını önerMEdiğim aşağıdaki yazıyı hazırladım.
Donald Draper |
Aslında bu sezon nasıl bir Donald Draper izleyeceğimiz bizlere 5. sezon finalinde hissettirilmişti. Barda oturmuş Megan’ın çekiminin bitmesini beklerken yanına gelip “Yalnız mısın?” diye soran kadına cevap vermese de attığı bakış iyi bir cevaptı. Sezon boyunca Don’ın orta yaş bunalımını, sadakatsiziliğini, mutsuzluğunu, aşık oluşunu, terk edişini, terk edilişini ve kendini artık gizlemeyişini izledik.
Özellikle büyüdüğü genelevdeki ergen Dick Whitman ile yüzleşmelerine tanık olduk. Anne sevgisinden bihaber Dick Whitman’ın genelevde geçen günlerden birinde hastalandığına, bir fahişenin kendisiyle ilgilenmesi, onu iyileştirmesi üzerine bilinçaltında bir anne imgesi oluştu. Sylvia’nın yüzündeki ben, hazırladığı bir reklamın afişindeki annenin yüzüne kondurduğu ben ve o fahişenin yüzündeki ben. Bu üç benzerlik bir araya gelerek, Don’ın bilinçaltındaki anne, sevgili ve fahişe rollerini allak bullak edip onu uçurumdan aşağıya yuvarladı.
En uygunsuz anında güzel kızı Sally’nin bakışlarıyla karşılaşması ise dibi gördüğü andı. Yedinci sezon öncesinde elimizde eşinden ayrılmış, gizlediği geçmişini bir nevi itiraf etmiş, işine ara verilmiş ve Sally tarafından Sylvia’nın yatağında yakalanmış bir Donald Draper var. Mutsuzluk her daim kapısında.
Sally Draper |
Travmatik bir geçmişi olan babanın kızına benzer travmalar yaşatması ne kadar kötü. Boşanmış anne-babanın arasında kalmış; ergenlik sıkıntıları had safhada; arkadaşlık, cinsellik olgularıyla yüzleşmeye başlamış; kendini ve dünyayı keşfetmeye uğraşan bir genç kız olarak karşımızdaydı Sally Draper. Yatılı okul macerası yaşadı. Babasının dairesinde kardeşleriyle birlikte yalnız kaldıkları bir akşam eve kadın bir hırsız girdi.
Sally onu görünce kendisini Sally’nin büyükannesi olarak tanıttı. Sally her nekadar inanmasa da aksinden de emin olamıyordu. Sonrasında düşündüğü tek şey ise babası ve babasının geçmişi hakkında ne kadar az şey bildiğiydi. Başına kötü bir şey gelebilme ihtimalinden daha çok buna üzülüyordu. Babasının, üvey annesini genelevde bir adamla sevişirken gizlice gördüğünü bilmek Sally’ye ne hissettirirdi bilmiyorum ama babasını benzer bir durumda görmek dünyasını yıktı. Sally’nin bilinçaltındaki baba, cinsellik ve aile kavramlarını allak bullak edip onu uçurumdan aşağıya yuvarladı. Sezonun son sahnesinde çocuklarına “İşte ben burada büyüdüm.” diyerek eski genelevi gösteren babasının gözleriyle buluştu gözleri. Sally için affedilebilir mi?
Megan Draper – Peggy Olson – Joan Harris – Betty Francis |
Joan ve Peggy ile ilgili çok fazla hikaye yoktu geçtiğimiz sezon. Peggy Ted ve Don arasında ele geçirilmeye çalışılan kutsal bir
nesne gibiydi sezon boyu. Sevgilisi Abe ile tutunamadı. Ted ile bir gelecek hayali kurmaya çalıştı, olmadı. Don’a olan hayranlığı bir
yükseldi bir çöktü. Aşk hayatıyla sanki biraz Draper’ın yolunda ilerlemekte gibi. Don’a olan saygısı ya da hayranlığı ise bir müşteri
görüşmesi sırasında Don’ın, Peggy’nin Ted ile olan ilişkisine yaptığı göndermeyle son buldu. Peggy’yi Donald Draper’in odasında, onun masasında, yani zirvede bıraktık. Daha ne kadar yükselecek göreceğiz.
Joan çocuğunu büyütmekle meşgul, şirketteki küçük ortaklığıyla işlerine devam eden bir görüntü çizdi. Sezonun 10. bölmünde tanıştığı Avon temsilcisini potansiyel bir müşteri olarak görüp Peggy’ye bahsetti, Peter’ın müşteriyle tanışmasına olanak vermedi ve onun işi olan müşteri temsilciliği görevine kendisi soyunarak şirket içi iş düzenini hiçe saydı. Sonunda kendisi üzüldü. Aslında 1. sezonda da televizyon bölümünde senaryoların okunmasında yardımcı olmuş ve bu işi çok sevmişti. İş için başkasını bulduklarında da çok üzülmüştü. Joan her zaman işin yaratım sürecinde de yer almak istemiş ama diğerleri onu hep olduğu konumda görmüşlerdir.
Megan için ise Hawaii’de güzel başlayan macera, yaşadığı dairede hüzünlü bitti. Bir bebek düşürdü, dizilerde iyi işler yaptı. Don’ın California sevdası yüzünden işlerini askıya aldı. Sonunda kocasının California’ya Ted’in gideceğini söylemesiyle Don’la birlikte olamayacağını anladı.
Betty geçen sezon depresif hallerinden uzaktı. Zayıflamasıyla birlikte güveni de artmıştı. Bobby’nin yaz kampında Don’la birlikte olması, ertesi sabah ise Henry ile oturup hiçbir şey olmamış gibi kahvaltı yapması klasik bir Betty davranışıydı. Sally’nin yatılı okul macerası sonrası eve dönerlerken birlikte sigara içmeleri ilginçti.
Roger Sterling – Pete Campbell |
Bu iki karakter birbirlerine çok benzediler sezon boyunca. Annelerinin ölümü, babaları olamadıkları oğulları, koca olamadıkları eşleri. Roger Sterling için sezon annesinin ölümüyle başladı. Oğlu Kevin için babalık yapmaya çalışsa da Joan tarafından geri çevrildi. Yine de hiçbirini dert etmeden yaşamına devam etti. Roger Sterling sezon sonunda Joan’ın Şükran Günü yemeğindeydi.
Pete ise komşuları Brenda ile birlikte olduktan sonra Trudy tarafından evden atıldı ve şehirdeki dairesinde yaşamaya başladı. Kayınpederiyle bir genelevde karşılaşmaları ise onunla olan iş ilişkilerinin sonu oldu. Böylece Pete, Trudy ve ailesinden kopmuş oldu. Avon temsilcisiyle yapılacak görüşmesi de Joan tarafından sabote edilen Pete, ilerleyen bölümlerde kendisini Chevy’nin temsilcisi olarak buldu. Sezon finalinde gelen annesinin ölüm haberi bile onu yıkmadı. Pete Campbell’i Şükran Günü’nde Los Angeles’a gitmek için hazırlanırken bıraktık.
Ne diyelim? Gelsin 13 Nisan…
yorumlar
2-2.5 gündür “Salak, yemin ediyorum gerizekalı bu çocuk.” olayı benim yine dilime takıldı, istemsiz söyleyip duruyorum. Yazıyı okurken yine çıktı ağzımdan, ama bu sefer yerini de bulmuş oldu.
TVLine yılın başında 2013 En’leri üzerine bir yazı yazmıştı. urada Don Draper nefromanyağının yediği halt da vardı, tabii iğrençlik kategorisinde. Ben Sally olsam psikolojim bozulurdu herhal. Bu arada yine söyleyeyim, ben izlemiyorum bu diziyi ama Cnbc-e dergi falan başta olmak üzere gördüğüm veya okuduğum şeylerden de sakınmıyorum. Çoğu şeyden haberim var gibi bir şey. Bu da güzel bir tazeleme oldu.
Güzel bir yazı olmuş, eline sağlık.