Uzun bir aradan sonra yeni bir tanıtımla karşınızdayım. Uzun süre önce izlediğim bir mini diziden bahsedeceğim size. Bu hafta yabancı bir forumda uyarlandığı gerçek vakanın sayfasına denk gelince kendimi bir anda yine aynı girdaba kapılmış buldum ve tekrar ilk seferki gibi aynı keyifle izledim. Sitede tanıtımı fazlasıyla hak ettiğini düşündüğüm bir dizi.

16 Kasım 2020’de yayın hayatına başlayıp haftada 4 bölüm yayınlanarak 26 Kasım 2020’de sona eren bu Rus mini dizisi, toplamda 8 bölümden oluşuyor.  Rusya’da THT kanalında yayınlanan dizinin yaratıcısı Ilya Kulikov. Sinematografik olarak iki farklı tarzı benimseyen dizide adli sürecin anlatıldığı zaman diliminde renkli ve 16:9 format tercih edilirken, vakanın yaşandığı zaman dilimi anlatılırken siyah beyaz ve 4:3 format kullanılmış. 1, 3, 5 ve 7. bölümler adli süreci anlatırken, 2, 4, 6 ve 8. bölümler Dyatlov grubunu merkeze alıyor.

Dyatlov Geçidi anlamına gelen Pereval Dyatlova, Ural dağlarında 16 gün sürmesi planlanan yaklaşık 350 km’lik zorlu bir keşif gezisine çıkan ve hayatları trajik bir şekilde son bulan 9 gencin, yıllar sonra bile birçok kişiyi düşündüren bu yolculuğunu konu alıyor. Grubun keşif düzenlediği dağın isminin Otorten, oraya varmaya 15 km kala hayatlarını kaybettikleri dağın isminin ise Kholat Syakhl olması orada yaşanan bu trajik olayı daha da ürpertici hale getiriyor. Ural dağları eteklerinde hala yaşamlarını idame ettiren Mansi topluluklarının verdiği bu isimler kendi dillerinde sırasıyla, ‘oraya gitme’ ve ‘ölüm dağı’ anlamlarına geliyor. Yani oraya gidemeden ölüm dağında öldüler.

Ural Politeknik Enstitüsü’nde öğrenci olan, aynı zamanda hayatlarını kaybettikleri geçide de ismini veren Igor Dyatlov, Ural Dağları’na bir kayak keşif gezisi düzenlemeye karar verir. Grup 2 seviye yürüyüşçülerden oluşan 10 kişilik bir grup toparlayan Igor, rota olarak Otorten Dağı’nı seçer. Normal şartlarda bile zorluk seviyesi 3 olan bu rota, grubun geziyi yapmaya karar verdiği Şubat ayında çok daha tehlikeli yolculuk halini alıyor. (En yüksek yürüyüş seviyesi olan Grup 3 sertifikası için yürüyüşçülerin en az 300 km’lık bir yürüyüş rotasını başarıyla tamamlamış olmaları gerekmekte, Igor ve grubunun amacı da bu.)

Enstitü bünyesinde gerekli izinlerin alınması sonrası 23 Ocak 1959’da rotanın başlangıç noktasına varmak üzere yolculuğa başlanıyor. Trenle Serov’a (24.01), oradan otobüsle Vizhai’ye (25.01), oradan da kamyonet arkasında Precinct 41 bölgesine (26.01) yolculuk sonrası nihayet 27 Ocak 1959’da Otorten Dağı’na doğru yürüyüşe başlanıyor. Öngörülen tamamlanma tarihi 12 şubat geldiğinde, bu tarz zorlu rotalarda gecikmeler olabileceği düşünülerek bekleme kararı alınıyor.

20 Şubat’ta aile üyelerinin talebiyle kurtarma operasyonuna başlanıyor ve 26 Şubat’ta terk edilmiş kamp alanı bulunuyor. İlk 24 saat içinde 5 kişinin cansız bedenlerine ulaşılsa da kalanların bulunması 2 aya yakın bir süre alıyor. Her ne kadar günümüz şartlarında bulgular daha rahat değerlendirilebilse de o zamanın şartlarında olay yerinin, cesetlerin durumları kafa karıştıran cinsten olunca adli süreçte varılan son karar çoğunluk için tatmin edici olmuyor ve bu vaka bir efsane halini alıyor.

Kısacası bir yandan kafa karıştıran bulguları mantık çerçevesine oturtup vakayı çözümlemeye çalışan dedektifimizi izlerken, bir yandan da Dyatlov gençlerinin son yolculuklarına eşlik ediyoruz.

Tanıtımı bitirdiğinizde ve umarım ki diziyi de bitirdiğinizde, konu hala ilginizi çekiyor olursa ve ekstra kaynağa ihtiyaç duyarsanız bu ve bu siteler sizi fazlasıyla doyuracaktır.

İlk link interaktif bir site ve bize gün gün dyatlov ekibinin neler yaptığını anlatıyor. Çok kısa kısa, özet halinde yazılar, görsellerle desteklenmiş. İkinci site ise dyatlov faciasına ait kanıt, teori ne varsa hepsini görsel ve yazı olarak önümüze sunuyor. Adli raporlar, günlükler, gezi sırasında çekilmiş fotoğraflar, adli soruşturma sürecinde olay yeri fotoğrafları vs. epey kapsamlı bir proje.

Igor Dyatlov (23) (Ivan Mulin)

UPI’de Radyo Frekans Mühendisliği 5. Sınıf öğrencisi. Hayli başarılı bir öğrenci olan Igor, 2. yılında bir radyo frekans cihazı tasarlayıp bunu 1959’da Sayan dağlarına yolculuğunda kullanmış. Ayrıca son yolculuklarında çadır içinde ısınmak için kullandıkları portatif soba da onun tasarısı.

Zinaida Kolmogorova (22) (Maria Mazel)

UPI’de Radyo Frekans Mühendisliği 5. Sınıf öğrencisi. Soğuk kanlı, hedefe yönelik ama aynı zamanda da oldukça sosyal ve dışa dönük bir karaktermiş. Önceki keşif gezilerinden birinde bir engerek yılanı tarafından ısırılmasına rağmen grubun gecikmesine izin vermemiş ve acıyla da olsa rotayı tamamlamış. Igor’un düzenlediği tüm gezilere katılmış. İkili hep birlikte takılırmış. Ölümünden sonra Igor’un not defterinin arasında Zina’nın bir fotoğrafı bulunmuş. Gezi öncesinde çok yakın olsalar da romantik bir ilişkileri olduğuna dair herhangi bir kanıt yok.

Yuri Doroshenko (21) (Alexander Metelkin)

UPI’de Radyo Frekans Mühendisliği 4. Sınıf öğrencisi. Dürtüleriyle hareket eden bir karaktermiş. Gezilerinden birinde kamp alanına yaklaşan bir boz ayıyı elindeki çekiçle kovalamasıyla meşhur. Bu olay sonrası Zina ile yakınlaşıp sevgili olmuşlar. Dyatlov gezisine az bir zaman kala ayrılmışlar.

Lyudmila Dubinina (20) (Irina Lukina)

UPI’de Mühendislik Ekonomisi 4. Sınıf öğrencisi. Şarkı söylemeyi ve fotoğraf çekmeyi çok seven duygusal ama aynı zamanda oldukça donanımlı ve dirençli bir karaktermiş. Önceki gezilerinden birinde bir avcı tarafından bacağından vurulmasına rağmen acılar içinde geriye yürüyüşünü tamamlamış. Dyatlov ile başka gezilere de katılmış. Dyatlov gezisinin bütçesinden ve harcamaların takibinden o sorumlu.

Rustelov Slobodin (23) (Roman Evdokimov)

UPI’den Mühendislik Teknolojisi mezunu. Az ama öz konuşan, atletik, güvenilir, risk almaktan korkmayan bir karaktermiş. Babasıyla birçok tehlikeli yürüyüşü başarıyla tamamlamış. Mandolin çalmaktan çok keyif alırmış, bu yüzden gezilerinde mandolini yanından eksik etmezmiş.

Nikolay Thibeaux-Brignolle (23) (Yuri Deinekin)

UPI’den Sivil Mühendislik mezunu. Enerjik, yeniliklerle dolu, eğlenceli, arkadaş canlısı bir karaktermiş. Dyatlov ile önceki yıllarda başka keşif gezilerine de katılmış.

Yuri Krivonischenko (23) (Maxim Emelyanov)

UPI’den İnşaat ve Hidrolik Mühendisliği mezunu. Kyshtym faciası olarak bilinen bir plütonyum nükleer santral sızıntısında görev almış. Sızıntı alanına görevlendirilen az sayıda kişiden biriymiş. Hayli eğlenceli bir karaktermiş. Mandolin çalmayı çok severmiş.

Aleksander Kolevatov (24) (Evgeny Anthropov)

UPI’de Nükleer Fizik 4. Sınıf öğrencisi. Nükleer alanla ilişkili içeriği gizli bilimsel dağ keşif gezilerine katılmış.

Yuri Yudin (21) (Maxim Kostromykin)

UPI’de 4. Sınıf mühendislik öğrencisi. Rahatsızlandığı için ekiple yolculuğa devam edemeyip geri dönmek zorunda kalmış. Sarılarak ağlaşarak birbirlerine veda eden ekip Yuri’ye dönüş yolculuğunda eşlik etmesi için oyuncak ayı vermiş. Yuri hala bu oyuncak ayıyı saklıyormuş.

Semyon Zolotaryov (38) (Egor Beroev)

Fiziki Bilimler Enstitüsü mezunu. Dyatlov’un keşif gezisine son anda Enstitü’nün kararıyla ekleniyor.

Oleg Dmitrievich Kostin (Peter Fedorov)

Adli sürecin başındaki KGB dedektifi.

Ekaterina Andreevna Shumanova (Maria Lugovaya)

Kanıtlarla ilgilenen adli uzman.

Umarım izlersiniz ve umarım da başından memnun kalkarsanız. Açıkçası adli soruşturmanın aktarıldığı bölümlerin bana bir tık sıkıcı geldiğini itiraf etmem gerek. Ama günümüzde bile devam eden tüm teorilerin detaylıca değerlendirilip birer birer elendiği bölümler de olduğundan hikayenin içinde gerekli olduğunu düşünüyorum. Ha II. Dünya Savaşı’na dair kabus flashbackler ne kadar gerekli tartışılır tabii. Gençlerin yolculuğu ise bir solukta izlettiriyor kendini. Oyuncuların da karakterlerin de hepsine hemencecik ısınmamak mümkün değil. Hikaye klasikleşmiş bir sahneyle sonlanıyor. Bölüm bittiğinde hüzünlenmemek zor. Kısacası böyle işte. Şimdiden iyi seyirler…

 

Koca bir sezon tek part halinde, nasıl olmuşsa, youtube’da takılıyor. Elbette sadece rusça altyazıyla, ama altyazıyı otomatik çevir özelliğiyle her dile çevirmek mümkün. Tabii ne kadar sağlıklı bir çeviri olur bilemedim. Ben önermem açıkçası.