A Very Royal Scandal’ın resmi fragmanı yayınlandı.
6 yorum abidin77 05 Eylül 2024 18:26
a very royal scandal alex jennings amazon claire rushbrook Eanna Hardwicke fragman gerçek hayat uyarlaması ingiliz kraliyeti joanna scanlan michael sheen mini bildiri mini dizi monarşi poster prime video ruth wilson
Prens Andrew’un İngiliz monarşisini sarsan 2019 BBC Newsnight röportajını merkezine alan 3 bölümlük Prime Video dizisi A Very Royal Scandal 19 Eylül’de ekranlarda olacak.
Prens Andrew rolünde Michael Sheen (Good Omens, Prodigal Son Masters of Sex) ve Emily Maitlis rolünde Ruth Wilson’ın (Luther, The Affair, Jane Eyre) yer aldığı büyüleyici yeniden anlatım, İngiliz tarihinin önemli bir anı üzerinden gazeteciliğin gücünü gözler önüne seriyor.
Bir gece. Bir saat. Tüm dünyada şok etkisi yaratan bir röportaj. Emily Maitlis ve Prens Andrew arasında Jeffrey Epstein ve Virginia Giuffre ile olan ilişkisine dair skandal suçlamalar üzerine 2019 yılında gerçekleşen gerçek hayattaki röportajına dayanan A Very Royal Scandal, Maitlis ve Prens Andrew’un röportaj öncesinde yaşadıklarını, çığır açan olayın kendisini ve sonrasında hayatlarını sonsuza dek değiştirecek birçok soruyu takip ediyor.
Joanna Scanlan (“After Love,” “Notes on a Scandal”), Andrew’un eski özel sekreteri Amanda Thirsk; Alex Jennings (“The Crown”), Kraliçe Elizabeth’in özel sekreteri Sir Edward Young; Éanna Hardwicke (“The Sixth Commandment”), BBC Newsnight editörü Stewart Maclean; ve Claire Rushbrook (Secrets & Lies), Andrew’un eski eşi, York Düşesi Sarah Ferguson rolüyle Sheen ve Wilson’a eşlik edecek.
Dizi Jeremy Brock (The Last King of Scotland) tarafından yazıldı ve Julian Jarrold (The Crown) tarafından yönetildi. Yapımcılığını Amazon MGM Studios için Blueprint Television’ın üstlendiği dizinin dünya çapında dağıtımı Sony Pictures Television tarafından yapıldı. Karen Thrussell, Graham Broadbent, Pete Czernin, Diarmuid McKeown, Jeremy Brock, Jarrold ve röportajı yapan Emily Maitlis dizinin yönetici yapımcılığını üstlendi. Josh Hyams dizide yapımcı olarak görev aldı.
1. BÖLÜM: Prens Andrew, kendisini sadece kendi konumunu değil, İngiliz monarşisinin kendisini de tehdit eden uluslararası bir skandalın merkezinde bulurken masumiyetini açıklamaya çalışır. Saygıdeğer Newsnight sunucusu Emily Maitlis, haberler üzerine harekete geçer ve hikayeyi ortaya çıkarmak için Prens Andrew ile bir röportaj yapmak üzere elinden gelen her şeyi yapar.
2. BÖLÜM: Newsnight röportajının gerçekleşmesinin önüne çeşitli engeller çıkar. Büyük bir beklentinin ardından Emily Maitlis’in Prens Andrew ile yapacağı meşhur röportaj başlar. Ancak görüşme ne Emily’nin ne de Newsnight ekibinin tahmin edemeyeceği şekilde farklı yönlere sapar.
3. BÖLÜM: Röportaj tüm dünyada şok etkisi yaratır. Prens Andrew kendisi, ailesi ve Kraliyet için ortaya çıkan sonuçları yönetmek zorunda kalır. Bu arada Emily, salgın vurduğunda ve büyük bir karar yaklaşırken itibarını ve kariyerinin geleceğini düşünür.
yorumlar
Ruth Wilson’ın dizi için sesi (ve biraz da tipi) öyle bir değişmiş ki onun oynadığını bilmesem kim bu kadın derdim.
Tabii ki bizim Prime’da yayınlanmayacak.
We don’t need them. I don’t need them.
İlk bölümü izledim. Her gün bir bölümle hafta sonu bitene kadar tamamlama düşüncesindeyim.
* Dikkatimi çeken ilk şey Ruth Wilson’ın tok sesle oynadığı ve sesini kalınlaştırdığı. Kendisini orada burada yeterince izlediğim için kadın ağzını açtıkça gözüme gözüküyor ama idare edilmeyecek gibi değil.
* Mevzu geçen olayı ve malum röportajı haberlerden takip ettiğim kadarıyla biraz biliyorum. “Scoop” filmini izlemedim.
Neyin nihayetinde nereye varacağının farkında olunca Andrew’un lafları ve ayrıcalıklı tavırları daha da batıyor insana. Sabırla başına gelenleri bekliciğim.
İlk bölüm röportaj öncesi olup bitenler üzerindeydi. 2. bölümde röportaja girecekler gibi bir halleri vardı. 3. bölüm de sonrası olabilir.
Bakcez bakalım.
* Monsters 7. bölüm sinirlerimi kaldırınca kalan iki bölümü yarına attım. Bunu öne çekip 3. bölümü de bugünden izledim.
* Tahmin ettiğim gibi 2. bölümde röportaja, 3. bölümde ise sonrasına ayırdılar.
Aslında röportajı izlerken “Kötü ama tren enkazı denir mi emin değilim,” diye düşündüm. Andrew’un “İyi geçti, kurtardık,” kafasında olması da etkilemiş olabilir.
Detayların üstünden geçtikçe, bir de temelinde yer alan olayı düşününce vahametin jetonu düştü tabii. Hele o ter mevzusu… Ona gelene kadar halkla ilişkiler mantığıyla bakarsak siz hangi kafayla bu işe kalkıştınız mesela?
* Mevzuyu bilmeyen için yeni ne var tartışılır, benim gibi dışarıdan bir göz için fena bir özet olmadı. İki tarafı da veriyorlar, taraf tutarcasına altını çizmiyorlar ama mesajı da alıyorsun. İddialı denmese bile yeterli bir iş. IMDb’si gün itibarıyla 7.4. Herkese yeter.
* Ruth Wilson 2. bölümde, Michael Sheen 3. bölümde performans olarak daha iyiydi. İkisinin de makyajla asıl kişilere bürünme meselesi bir tık gözüme battı.
Beatrice karakter/oyuncu bazında öne çıkan bir diğer kişi oldu. Zaten Prens Andrew, Sarah Ferguson, Beatrice ve Eugenie var ‘royal’ olarak. Gerisi kraliyet çalışanları falan. Emily, ailesi, BBC çalışanları falan ayrı tabii.
* Kapanış yazıları pek de bir fark yaratmadı, gerçi verebileceği de bu kadardı.
– Emily’nin BBC’den ayrılması aslında sinir bozucu. Yaptığı işte tıkanmasına elbette şaşıramadım, kariyerinde aldığı dönemeçte başarılı olmasını ise sevdim.
– Charles’ın Prens Andrew’dan kaldığı konutu boşaltmasını istediğini ve onun da ayak dirediğini okumuştum bir ara. Aile desteği kesilmiş değil, doğru ama artık royal olarak görev almadığından full destek devam da etmiyorlar.
Prens Harry’nin istifa etmemişi falan sayılır bu haliyle. Hatta o yine keyfine falan bakıyor. Andrew bildiğin kamera önünde falan da değil.
– Kapanış yazılarında Beatrice’e de yer vermeleri
++ İçimde kalmasın: