Apple TV+ mini dizisi Franklin 12 Nisan’da başlıyor.
5 yorum abidin77 13 Mart 2024 18:42
Apple TV+, Akademi, Emmy ve AFI Yaşam Boyu Başarı Ödülü sahibi Michael Douglas’ın başrolünü ve yönetici yapımcılığını üstlendiği 8 bölümlük mini dizisi Franklin’in resmi fragmanını yayınladı.
Douglas’ın başrolünde Benjamin Franklin’i canlandırdığı dizi, 12 Nisan Cuma günü ilk 3 bölümüyle Apple TV+’ta dünya prömiyerini yapacak ve ardından 17 Mayıs 2024’e kadar her Cuma yeni bir bölümle ekranlara gelecek.
Pulitzer Ödüllü Stacy Schiff‘in 2005’te yayınlanan “A Great Improvisation: Franklin, France, and the Birth of America” adlı kitabından uyarlanan dizi, Benjamin Franklin’in kariyerindeki en büyük kumarın heyecan verici hikayesini anlatıyor. Aralık 1776’da Franklin, elektrik deneyleriyle dünya çapında ünlüdür, ancak Amerika’nın bağımsızlığının kaderi tehlikedeyken Fransa’ya gizli bir göreve çıktığında tutkusu ve gücü teste tabi tutulur.
70 yaşında, herhangi bir diplomatik eğitimi olmayan Franklin, mutlak bir monarşi olan Fransa’yı Amerika’nın demokrasi deneyini garanti altına almaya ikna etti. Şöhreti, karizması ve yaratıcılığı sayesinde Franklin, İngiliz casuslarını, Fransız muhbirleri ve düşman meslektaşlarına üstünlük sağlayarak, 1778 Fransız-Amerikan ittifakını ve 1783’te İngiltere ile yapılan son barış anlaşmasını tasarladı.
8 yıl süren Fransız misyonu Franklin’in ülkesine yaptığı en önemli hizmettir. Diplomatlar ve tarihçiler hala bu görevi ulusun tarihinde bir büyükelçinin tek başına yaptığı en büyük görev olarak görmektedir, çünkü Fransız yardımı olmadan Amerika Devrimi kazanamazdı.
Noah Jupe (“A Quiet Place”), Temple Franklin; Thibault de Montalembert (“Call My Agent!”), Vergennes kontu Charles Gravier; Daniel Mays (“Line of Duty”), Edward Bancroft; Ludivine Sagnier (“Lupin”), Madame Brillon; Eddie Marsan (“Ray Donovan”), John Adams; Assaad Bouab (“Call My Agent!”), Beaumarchais; Jeanne Balibar (“Irma Vep”), Madame Helvetius; ve Théodore Pellerin (“There’s Someone Inside Your House”), Marquis de Lafayette olarak dizide rol alan oyuncular.
Yaratıcı ekipte Douglas’ın yanı sıra Emmy ve WGA Ödüllü yazar ve yönetici yapımcı Kirk Ellis (John Adams) ile Emmy, WGA ve Pulitzer Ödülü adayı yazar ve yönetici yapımcı Howard Korder (“Boardwalk Empire”) yer alıyor. Emmy ve DGA Ödüllü yönetmen Tim Van Patten (“Masters of the Air,” “The Sopranos”) yönetmen ve yönetici yapımcı olarak görev alıyor.
Flame Ventures’tan Tony Krantz (Dracula), Eden Productions’tan Richard Plepler, ITV Studios America’dan Philippe Maigret ve Mark Mostyn de yönetici yapımcılık yapıyorlar. Kitabın yazarı Stacy Schiff, dizinin ortak yönetici yapımcısı. Franklin, ITV Studios America ve Apple Studios ortak yapımıdır.
Franklin, ABD Bağımsızlık Bildirgesi’ni hazırlayan ve imzalayan, 13 Koloniyi birleştiren, Büyük Britanya’ya karşı bağımsızlık savaşına önderlik eden ve yeni Amerika Birleşik Devletleri için bir hükümet çatısı inşa eden bir grup devrimci liderden ve Amerika Birleşik Devletleri’nin Kurucu Babalarından biriydi.
2008’de HBO’da yayınlanan ve Tom Wilkinson’ın Benjamin Franklin’i canlandırdığı John Adams ve 2015’te History’de yayınlanan ve Dean Norris’in Franklin’i canlandırdığı Sons of Liberty’den sonra, Kirk Ellis’in Benjamin Franklin’i içeren 3. tarihi mini dizisi olacak. John Adams’ta o sırada HBO’yu yöneten Plepler ile çalışmıştı. Douglas, PBS’in 2003 yılında yayınlanan 16 bölümlük Freedom: A History of US belgeselinde Benjamin Franklin’i seslendirmişti.
yorumlar
Yayınlanan 3 bölümü izledim.
* Halihazırda IMDb’si 7.1’de, Domates’i 70’te. Ben de bu çizgideyim.
* Michael Douglas’a ve Noah Jupe’ye sırtını dayamış haliyle. Diğer karakterlerden bu derece öne çıkan/önemli denebilecek biri olduğu yok bence.
Hikaye Fransa’da geçtiği için bölümlerin takriben %30’u Fransızca aynı zamanda.
* İlk bölümü daha fazla sevdim. Devamı da yakın ayardaydı.
“Fransız birliklerin İngilizlerin karşısında ve Amerikalıların yanında savaşa girmesi için sarayı ikna etmeye çalışan ama önünde çetrefilli bir yol olan Benjamin Franklin’in halkı için verdiği mücadele” olarak bakınca yalın/eksik kalabilir. Sürekli bu konunun üstünde sayılmazlar.
Adamın ve torununun (Temple) etrafında olup bitenlerle yoğuruyorlar. Matbaasıyla gazete basan biri mesela. Elektrik deneyleriyle ünlü olması da bir ucundan var sayılır.
Henüz “mücadelelerini” pek de önemseyemedim bu arada, neyin nereye varacağını biraz olsun bilerek de izliyoruz tabii ki. Tarih dersi gibi de değil gerçi, hakkını yemeyeyim. 3. bölümün sonuna doğru biraz merakım cezboldu mesela. Temposu biraz yavaş sayılır sadece.
Michael Douglas başrolde olmasa dikkatimi çekmezdi/başlamazdım tahminen ama girmişken devam ederim tahminen buna da. Temple’ı ne yöne savuracaklarını da merak ediyorum.
beklemiyordum
Gerçi adam
Sezonu/diziyi bitirdim. Memnunum totalde.
Michael Douglas’ın üstüne biraz fazla yüklendiler tabii, bir çeşit “one-man show” oldu hatta. Noah Jupe’yi sezonun ilk yarısında daha iyi kullandılar. Diğer karakterler tadında var sayılır.
Nihayetinde tarihi/biyografik bir drama olduğu için bazı şeylerin nereye varacağı belliydi. O nedenle merak unsuru zaman zaman bana işlemedi. Bir de Amerikalılara ya da Fransızlara daha fazla etki edecek işlerden biri olduğunu da düşündüm.
Konu ve dönem gereği makul bir işleyişi var. Daha üst tabaka bir sunum bekledim sadece yer yer ama odak noktası saray hayatı değil sonuçta. Özellikle sonlara doğru olanlarla güzel bağladılar diziyi. Bildiğimiz yere de vardık tabii
Michael Douglas performansının karşılığını bulacak mı bakalım, bu sene Mini Dizi tarafı cidden kıyamet…
Bağımsızlık Savaşı’nda Fransızların Amerika’ya yardım ettiğini biliyordum ama bunun nasıl olduğunu bilmiyordum.
Benjamin Franklin deyince malum uçurtma ve elektrik deneyleri, kurucu babalardan biri olması, 100 doların üstünde resmi olması dışında pek bir bilgim yoktu. Uzun yıllar Fransa’da kaldığını hiç bilmiyordum.
9 yıl Fransa’da kalmış ama dizi bu zamanı ne kadar hissettiriyor pek emin değilim. Yaşlandıkça sağlık sorunları nedeniyle iyice ayakta duramaz hale geldi falan diyeceğim ama adam ilk geldiğinde de çok sağlıklı değildi. Temple’ın Fransızca’yı ana dili gibi konuşmasıyla geçen yılları belki anlayabiliriz diyelim.
Dizide neredeyse bütün iş Michael Douglas’ın üzerine kalmış. Torun başlarda iyiydi, sonradan ağzına çakasım geldi ergenlikleri ile.
Yan karakterlerden az gözükmesine karşın Thibault de Montalembert’in canlandırdığı Dışişleri Bakanı Vergennes oldukça iyiydi.
Daniel Mays’in Edward Bancroft’u eğlendirici bir karakterdi.
Eddie Marsan’ın John Adams’ı başta can sıksa da varlığından memnun oldum.
Kadın karakterlerden Madame Brillon başlarda öne çıktı ama bir yerden sonra silindi gitti. Madame Helvetius ile Franklin tarafı fazla mı hızlı gelişti. Malum
olay garip geldi. 8 bölüme 9 yıl pek sığdırmanın sonuçları diyelim.
Yine de tarihi drama, biyografik drama seven biri olarak başından memnun kalktığımı söyleyebilirim. Tarihi kurgu bir dizi olarak bilgilendirici de oldu ayrıca. Meraklıları baksın, etmeyenler pas geçebilir.
Tanıtımını görünce başlarım diye düşünmüştüm ancak elim bir türlü gitmiyor, biraz daha yorum yazıldıktan sonra karar vermek üzere bekletiyordum ancak burada ki yorumlar da benim arada kalmışlığıma derman olmadı . İzlersem kesin bir şeyler yazacağım ama.