Arrow — tanıtım
1.496 yorum rpdi 29 Aralık 2012 21:10
Televizyona uyarlanan süper kahraman hikayelerinin son yıllarda pek tutmadığı bir gerçek. Fakat The CW bu duruma inat, büyük masraflar yapmaktan kaçınmayarak, yıldız isimleri kadrosuna katarak, müthiş tanıtım kampanyaları yapmaktan çekinmeyerek, kısacası gümbür gümbür bir şekilde, 14 Ekim 2012’de karşımıza Arrow‘u çıkardı.
Dizimiz Batman, Superman, Green Lantern, Jonah Hex, Watchmen, Wonder Woman gibi bilindik süper kahramanları da bünyesinde bulundıran DC Comics‘in Green Arrow (Yeşil Ok) çizgi romanından uyarlanıyor. Green Arrow, giyim tarzı, kullandığı savaş aletleri, kendine özgü bir adalet sistemi yaratmasıyla Robin Hood‘u aşırı derecede andıran bir kahraman. Kendisini kanlı canlı bir insan olarak gördüğümüz ilk ve şu ana kadarki tek örnek ise Smallville. Orada toplam 72 bölüm görünen Green Arrow’u, şu aralar bir diğer The CW yenisi Emily Owens M.D.‘de yer alan Justin Hartley canlandırmıştı. Green Arrow’u 1941 yılında Aquaman’in yaratıcılarından Morton Weisinger ile Congorilla’nın yaratıcılarından George Papp’in yarattığı ve kendisinin ilk kez More Fun Comics’in 73. sayısında görücüye çıktığı da bizi pek ilgilendirmeyen bilgiler arasında.
Bence şimdi bunları bir kenara bırakalım ve modernize edilerek karşımıza sunulmuş, yeni TV dizisi Arrow‘un konusuna geçiş yapalım:
Oliver Quuin, şımarık, vurdum duymaz, kadın avcısı, playboy diye tabir edilen milyarder bir adam. Bir gün, içinde babasının ve ayarttığı sevgilisinin kız kardeşinin de bulunduğu bir yat gezisine çıkar. Bu yat gezisi, korkunç bir kazayla sonlanır ve bu kazadan sadece Oliver sağ olarak kurtulur. 5 yıl sonra Pasifik’in ücra bir köşesindeki adada bulununcaya kadar da öldüğü sanılır. 5 yıl sonra evine, yani Starling City’ye döndüğünde ise artık karşımızda eski Oliver’ı değil, adada yaşadığı sıkıntıların değiştirdiği, farklı bir Oliver’ı buluruz.
Starling City’de kendi çıkarlarını düşünen birtakım insanlar yüzünden suç oranı artmış; uyuşturucu her tarafa yayılmıştır. Halkı da gün geçtikçe daha çok fakir olmaya başlamıştır. Şehri, bu kötü duruma sürükleyen insanların arasında Oliver’ın ailesi de bulunmaktadır. Kazadan hemen sonrasında Oliver’ın babası, son nefesini vermeden önce şehrin bu durumundan sorumlu insanlarla ilgili bazı sırları anlatır ve ona şehri bu derecede zehirleyenlerin bir listesini verir.
Oliver, adada kaldığı süre boyunca bambaşka bir insana, kendi tabiriyle bir silaha dönüşmüştür. Üstün refleksler, hızlı koşu, hedefini tam tutturma ve müthiş okçuluk yeteneği burada kazandığı hediyelerden bazılarıdır. (Bu süreci dizinin ilerleyen bölümlerde ve tek seferde değil, geri-dönüşler (flashback) şeklinde izleyeceğiniz için ayrıntısına giremiyorum.) Oliver, Starling’e geri döndüğünde işlerin iyice çığırından çıktığını ve şehrin daha da rezalet bir hale geldiğini görür. Gençken yaptığı hataları telafi etmeye, kendisine yakın olanlarla arasındaki buzları eritmeye, ailesinin yanlışlarını düzeltmeye, toplumdaki sorunlarla mücadele etmeye ve Starling City’yi eski ihtişamlı günlerine geri döndürmeye karar verir ve adadaki sahip olduğu yetenekleri de kullanacağı Arrow karakterini yaratır.
Dikkat çekmemek için bir yandan eskisi gibi güç ve para düşkünü, umursamaz, pervasız çapkın rollerini oynarken, gerektiği durumda yeşil kostümü giyip gizli kimliğine bürünerek, Starling’e adaleti getirecek olan, “yasalardan üstün, yasadışı koruma görevlisi” kahramanımız Green Arrow olarak yaşamını sürdürmeye başlar.
Kadro ve karakterler üzerinden devam edecek olursak…
Bir zamanların umursamaz, şımarık, kadın avcısı, kısacası pislik çocuğu; ama şimdilerin müthiş okçuluk yeteneğiyle Starling’in adalet sağlayıcısı Arrow’a, yani Oliver Queen‘e Stephen Amell hayat veriyor. Oyuncuyu en son Hung‘ın 3. sezonunda önemli bir rolde izlemiştik. Bunun yanı sıra Private Practice, New Girl, 90210, The Vampire Diaries gibi dizilerde konuk olarak yer almıştı. 5 yıl adada kalıp, başına bunca şey gelen bir adamın ruh halini gerçekten çok iyi veriyor. Gerçekten de yakışıklı oyuncu Stephan Amell, bu rol için biçilmiş bir kaftan diye düşünmeden edemeyeceksiniz.
Laurel, Oliver’ın eski kız arkadaşı. Oliver, Laurel’ı önce onun kız kardeşiyle aldatır. Daha sonra da söz konusu gemi kazasında istemeden de olsa, bu kız kardeşin ölümüne sebep olur. Oliver’dan böylesi büyük darbeler yiyen Laurel, kahramanımıın yaşadığını öğrendiğinde kafası karışır; ama elbette ki bir yandan Oliver’a karşı hala boş değildir. Oliver’ın yokluğundaki 5 yıllık süreç içinde avukat olduğunu eklemeden geçmeyelim. Karakterimiz, güzel oyuncu Katie Cassidy tarafından canlandırılıyor. Melrose Place veHarper’s Island‘da başrollerde seyrettiğimiz aktrist, Gossip Girl, Supernatural, New Girl gibi popüler dizilerde de bir süre konuk olarak yer almıştı.
Tommy, Oliver’ın en yakın arkadaşı. Kendisi Laurel’dan hoşlanıyor ve Oliver’ın öldüğünü sandığı yıllarda işleri iyice ilerletiyor. Karakterimiz, çıkışını geçen yıl geçen yıl iptal olan Pan Am ile yapan Colin Donnell tarafından canlandırılıyor. Arrow ise onun ikincisi projesi. Daha önce pek tecrübe kazanamamış Donnell’ın, gayet başarılı bir oyunculuk sergilediğini rahatlıkla söyleyebiliriz.
Eskiden sert bir Amerikan askeri olan John Diggle, şimdilerde Oliver’ın annesi Moira tarafından bizzat tutulmuş olan Oliver’ın yeni koruması. Diggle, David Ramsey tarafından canlandırılıyor. Daha önce kadrolu olarak yer aldığı bir dizi yok. Bir ya da birkaç bölüm konuk olduğu dizilerden bazıları ise şu şekilde: Blue Bloods, Dexter, Ghost Whisperer, Huff.
Son zamanlarda dizilerinin vazgeçilmezi olan “sorunlu ergen” kadrosunu dolduran Thea, kendini alkol ve uyuşturucuya vermiş, dünyadan haberi olmayan, insanı sinir etmekten başka bir işe yaramayan, Oliver’ın salak kız kardeşi. Thea, Willa Holland tarafından hayat buluyor. Kendisini daha önce konuk olarak -ama çok bölümde- The O.C. ve Gossip Girl‘de izlemiştik.
Starling’in adaletini sağlamada çok büyük katkıları olan, Laurel’ın babası dedektif Quentin Lance. Küçük kızının ölümüne sebep olan Oliver’dan nefret ediyor ve Laurel’ı da ondan uzak tutmaya çalışıyor. Karakterimiz, dizilerde bol bol konuk olarak karşımıza çıkan oyuncu Paul Blackthorne tarafından canlandırılıyor. Başrolünde yer aldığı The Dresden Files‘tan sonra, yer aldığı dizilerden bazıları The River, The Gates, Lipstick Jungle, Big Shots, 24 şeklinde.
Ölen kocasının acısını yaşayan, çocuklarına karşı sevecen ve mükemmel bir anneymiş gibi görünen ama sandığımız gibi masum olmayan, “Kraliçe” annemiz Moira Queen. Kendisi gemi kazasıyla ilgili belli ettiğinden çok daha fazlasını biliyor ve oğlunun arkasından bazı işler çeviriyor. Karakterimiz Susanne Thompson tarafından hayat buluyor. Yer aldığı yapımlardan bazılarını Once and Again, Cold Case, Kings, NCIS şeklinde sıralamış olalım.
Yazını başında da dediğim gibi diziye sonradan pek çok yıldız isim katıldı. Şimdilik şu, şu, şu ve şunu örnek verelim. Bunların devamı sürekli geliyor, haberiniz olsun. Kadronun tamamına şuradan ulaşabilirsiniz.
Arrow, bir tıp dizisi olan Emily Owens M.D. ve bir polisiye olan Beauty and the Beast ile birlikte The CW’nun bu sonbahar için onay verdiği üç diziden biri. Son zamanlarda, pilot bölümlerinden hemen sonra iptal edilen Wonder Woman‘ı, Aquaman‘i ya da 10 bölüm sonunda iptali gören The Cape‘i düşününce, Amerikalıların süper kahraman hikayelerini televizyonda görmeyi sevmediği düşüncesi ortaya çıkıyor. Normalde Amerikalıların tıp ve polisiye sever, süper kahraman sevmez mantığından hareketle “Arrow tutmaz, diğer ikisi tutar” diye tahmin edildi; ama işler hiç de öyle olmadı. Tıp dizisi olanı hemen iptali gördü. Polisiye olanı vasat reytinglerle yaşamaya çalışıyor. Ama Arrow, reytinglerde aldı başını yürüdü. İlk bölümüyle 1,3 reyting, 4.017 milyon izleyici ile açılış yaptı ve sonraki bölümlerde bu rakamları fazla düşürmeden yoluna devam etti. 23 bölümlük tam sezon onayını kaptı ve şu anda The Vampire Diaries‘ten sonra The CW’nun en çok izlenen dizisi konumunda. Ayrıca, hemen arkasından yayınlanan Supernatural da Arrow’un rüzgarından yararlanarak, önceki sezonlarına kıyasla daha iyi reytingler elde ediyor.
Başta başrol oyuncusu olmak üzere çok isabetli yapılan oyuncu seçimleri, adada yaşanan olayları geri dönüşlerle (flash-back) izlememiz gibi ayrıntılar sayesinde sürekli ayakta tutulan gizem unsurları, özenilerek ve para harcanarak çekilen ve bir TV dizisi için insanı tatmin eden aksiyon sahneleri, ilerleyen bölümlerde bilindik DC Comics kötülerinin karşımıza sık sık çıkıyor olması (hangileri olduğunu ispiyon vermemek adına söyleyemiyorum), pembelik dozunun ayarını tutturabilen, merak uyandırıcı aşk meseleleri, Arrow’un izlenme nedenlerinden sadece birkaçı. Elbette ki “her anı heyecanlı, hiç sıkmıyor, mantık hatalarından eser yok” gibi şeyler söyleyemeyiz. “Olur bu kadarı da…” dedirten, küçük şeyler de var kaçınılmaz olarak.
Diziyi çok seven bir kesim olduğu gibi, yerden yere vuranların sayısı da epey fazla. Her zaman dediğimiz gibi, bir kaç bölüm izleyip kendinizin karar vermesi en doğrusu. Yukarıda da dediğim gibi Amerika’da gayet güzel izleyici oranları elde ediyor. Yani dizinin geleceğinin olduğu konusunda kesinlikle içiniz rahat olsun.
Son olarak iki adet tanıtım filmini paylaşıp, tanıtıma noktayı koyalım.
Herkese keyifli seyirler.
AYRINTILI TANITIM FİLMİ
http://www.youtube.com/watch?v=gk_ji5Yu_Mg
KISA TANITIM FİLMİ
yorumlar
evet orayı nasıl anlatacaklar merak ediyorum:)
merak etme levilevi bu dizi ne kadar sıkarsa sıksın bu dizi bir 10-12 sezon devam eder çünkü bu dizin kendi sadik seyircisi var ne kadar sıkarsa sıksın bırakmazlar saten reytingler düşse bile 0.5 altına inmedi sürece devam ettir the cw kanalı aynın TVD devam ettirdi gibi:)
güzel bölümdü kalabalık bölümleri seviyorum. hala sezon kötüsünü efektif işleyemediklerini düşünsem de aradan sonraki kısımlara göre yükselişe geçtiğini söyleyebilirim. flashın geçen bölüm yaptığı atağı bu sezon bunda ne zaman görcez bakalım. heyecanla bekliyorum. bu dizi daha uzun zaman devam eder etsin de zaten.
Laurel’i hemen Black Canary yapmasalardı aradan biraz süre geçsiydi, birazcık daha çalışsaydı, Atom tam anlamıyla bana göre zaten felaket şu Ray midir nedir Arrow- Flash spin-off’u başlasada diziden ayrılsa, bir de bu sezon Oliver’ın biraz geride kaldığını düşünüyorum. Ra’s Al Ghul’u beklediğim şekilde yapamadılar , olmadı hele 16. bölümde emrinde o kadar adam var birisine söylese o yapar ama gidiyor kendisi yapıyor, Yinede Arrow’un kendisini izlettiren, güzel ,heyecanlı ve kaliteli bir yapım. zaten en az 2-3 sezon daha devam eder bu dizi. Bence etmeli de.
Ben bu sezon pek s!kilmadim. 1,2 bolum begenmedigim oldu ama genel olarak memnunum lakin Flash’ten dolayi Arrow’da ki beklentiler de yukseldi. Bence bu yuzden homurdanmalar var burdq. Flash piyasaya cikmasaydi Arrow bu kadar goze batmazdi bazilari icin. Flash suan acayip seyler yaparken Arrow bilindik bolumlerle karsimiza cikiyor. Bu da elestiriye sebep oluyor lakin rahat rahat 4. sezonu da gorur 5’i de. Arrow onceden birakmazsa daha da uzun surer.
evet doğru söylüyorsun bence de bu dizi kim ne derse desin bu dizin sezonlarca sürecenin düşünüyorum ama genen de dizi de değişiklik şart eski hafızana geri dönebilmek için:)
Bu bölüm biraz sıkıcı geldi bana sonunda da öh artık! dedim ama dizi görür 5.sezonu da.
Yalnız Shado’yu görünce beynimden vurulmuşa döndüm eğer yaşıyorsa her şey boşuna mıydı yani ? Slade boşuna kötü adam oldu yani. Bir de ben Shado ölmeden önce geçen sezon Sara’nın ilk geldiği zaman Sara Slade ve Shado’yu sormuştu. Sonraki bölümde geçmişte Shado’nun öldüğüne tanık olduğu gösterilmişti şaşırmıştım yani ölen biri hakkında yaşıyormuş gibi bir konuşma yapmasına o zaman. Eğer Shado ölmemişse tabi önceki sezondan bunun mesajını vermiş derim.
@özgün14:
Şimdi sen diyince sanada hak verdim ama valla kafam çok karıştı.
3 x 16
Guzeldi ama son sahne biraz sacma oldu bence.
* Dizide o kadar genç oğlan genç kız var, dizinin en ergeni dedektif, pardon supreme captain Lance. En karizmatik iyi olması gereken karakter en saçma hareketleri yapıp duruyor,ayh
* Ra’s al Ghul en karizmatik kötü olması gerekiyor sanki, ama bir şekilde olmuyor gibi. Oliver’a “seni seçtim pikaçu” hamlesinin aslında kızını gaza getirmek için bir numara olduğunu umuyorum, o da olmazsa iyice gözümden düşecek, otur sıfır
* 3. sezon olmuş yahu ? Daha çok şey olmuş olması gerekmez miydi ?
* Süpermenin düşmanlarının kriptonit kullanarak ona zarar vermesini en saçma süperkahraman zayıflığı olarak düşünürdüm, bu dizi ile artık bir numaraya “zayıf noktam düşmanlarımın yeşil kapişon giyip şehirde gezmesi” koyuyorum. Şehirde arrow mağzası mı açıldı arkadaşım ? Her kısa sakallı yeşil şapkalıyı Arrow amcanız sanmasanız ?
* Dizi hakkaten ölenle ölmüyor (iZombie sloganı). Ya öldürmeyin zırt pırt insanları, biz mi dedik herkesi öldürün sonra geri getirin diye ?
* Gittikçe herkesin sırtında ok belinde kılıç taşıdığı kötü bir gençlik pembe dizisi olma yolunda gidiyor, ama insanların birbirleri ile ilişkilerini iyi işleyemedikleri için “ver ordan kendiyle çelişki, ver alttan sürekli sorgulama”. O kadar güzel başlamışken şimdiki haline gelmiş olması üzücü. Umarım toparlar
* Dizideki tek istikrarlı karakterler Malcolm Merlin ve Ray Palmer galiba
* Brandon Routh’un Supermen’likten kurtulmasına sevindim, sevimli oğlan
Liam Neeson olaydı Ra’s karizmatik olmazmıydı? Her türlü olurdu bence. Hadi onu yapmadınız eli yüzü düzgün bir oyuncu koyun.İlk gördüğümden beri isyanım ona.
@zaburt:İstemiş diye biliyorum bende bütçe yüzünden alamamışlar diye duymuştum. Ama yalan mı doğru mu bilmiyorum yine de bir kesinliği yok.
bu bölüm güzeldi
Atom konusunda itsmypurgatory:+1 Biraz Iron Man çakması oldu.
İntihar Timini seviyorum. Ama Deadshot ölür mü be kardeşim? Of! Cupid’e hastayım ya.
Bu R’as olayı iyice kabak tadı vermeye başladı. Başka konu bulun ya kardeşim. Adam istemiyor konu olsun diye zorla güzellik yapmaya çalışıyonuz.
Bir de Ray Black Canary’i ne ara öğrendi ?
hehehehh fark edilmeyecek gibi de değildi ama hakket
Valla gözlerim parladı
yani ne desem bilemedim. başarılı bir sezon finaliyle sezonu tamamlayıp sezonun genelindeki düşüşü unutturmalarını diliyorum.
yalnız oktay bir şey soracam, sen o kadar bu diziyi araştırıyorsun erkenden neler olcağını öğreniyorsun. eh izlerken sıkılmıyor musun hiç? bence hiç araştırma sürpriz olsun sana izlediklerin daha çok keyif alırsın o şekilde. tavsiyem olsun en azından.
hayır hiçi sıkılmıyorum hata daha iyi oluyor daha önce de öğrenmem en asından benin sinir edecek sahneleri ile karşılaştım da hazırlık oluyorum:)
iyi bakalım. her yiğidin yoğurt yiyişi diyelim
Deadshot’u ( Floyd Lawton) neden öldürdünüz .kötüydü ama yine de bende bir sempati kazandırmıştı. Deadshot’ı keşke bu kadar kolay harcamasalardı. ayrıca Deadshot’la ilgili flashback görmek güzeldi , Deadshot’ın nasıl bu hale geldiğini gösteren güzel flashback sahneleriydi. bana göre Atom Arrow’da değil de Flash’da olmalıydı , Flash’ın yapısına daha uygun geliyor bana. Oliver Ra’s Al Ghul olmayacağım diyor. ama inatla onu Ra’s Al Ghul yapacaklar. Oliver’ın Ra’s olabilmesi için halkı Arrow’a düşman etmeye çalışıyorlar. Ama yavaş yavaş konuları toparlamaya başlıyorlar.
Fena degildi.
Arrow R’as Al Ghul falan olmaz. Sezon finalinde R’as’i öldürür olur biter.
Cupid’e hastayim. O ne guzellik. Arrow’la birlikte olsalardi keske. Oliver’in eski manitasi da iyiydi su Italyan olan.
Atom’u da bu dizi’ye yakistiramiyorum. Bi ara iyi oldu diyordum da bence hic bir dizi’ye gitmez o. O karakteri uretmeyeceklerdi. Yoksa Palmer’i severim. Sempatik adam.
Diggle birakti mi birakmadi mi simdi. Esine birakacagim dedi; Olivere’e farkli konustu.
MDb sitesinde dizinin 3×20 – “The Fallen” bölümünde Grant Gustin’in konuk oyuncu olacağı yazıyor.
kaynak:arrow türkiye
bence bu bölüm çok güzeldi bölüm sonun da ki o malum olayın Ola Canın biliyordum
ama böyle ola canın bilmiyordum çok şaşırdım bölüm sonu ile birlikte:)
Bana boyle bolumlerle gelin. Cok iyiydi. Daha da iyi olacak belli.
Nyssa’yi daha cok izlemek istiyorum. Begenerek izliyorum kendisini. Arrow’un ekibine katilsa ne sahane olur. Roy’a da helal olsun. Digerleri kaderlerine razi gelecekken Roy Oliver’e sahip cikti. Digerleri mal mal kenara cekileceklerdi.
Shado’nun ikiz kardesini de gormus olduk boylece. Keske Shado karakteri ölmeseydi. Ama Mei karakteri de iyidir. Onu da Starling’e getirsinler de gorelim.
3×18 oyy oyy oyy oyy o neydi oyle baaa
valla aradan beri gelen en güzel bölümdü sanırım. bundan böyle de heyecan durulmaz artık. son sahne biraz gereksiz oldu ama bakalım ne amaçla yapıldı görecez.
özlemişim bu heyecanı hissetmeyi.
özgün:+1
arrow geri kalan son beş bölüm de olacaklar gösteren bir fragmanın yayınlandı:)
-Kara Murat benim
-Hayır kara Murat benim
Konuşmayayım konuşmayayım diyorumda dayanamıyorum ya
Belliki senaristler sezon finali için kendileri bir hedef koymuş ,o hedefe giderkende kaç bölümdür mantığı,karakterleri yıka döke paldır küldür gidiyorlar. Sonu bare iyi bi yerlere bağlansa şu sezonun.
Oliverda adam gibi bir cevap vermiyor. Verse zaten bu mantık yoksunu muhabbet yıkılıp gidecek. Dizilerde senaristlerce başvurulan klasik saçmaladığım anlaşılmasın taktiği.
Sonra polislerin çatıya baskın yaptıkları sahne neydi ya. Ya bu polisler yoktan var oldular ya da gözlemci Diggle dahil hepsi kör sağır bizim elemanların. Helikopter bile bir anda ortaya çıkıyor ya
Arrowun kimliği açığa çıktıktan sonra Arrow cavedeki her şeyi yok et ya da sakla sonra git polis merkesine ben Arrow değilim de. Polis neyi kanıtlayabilcekki yahu. İyi bir avukatla 5 dakikada dışarıdasın Savcıda bizden hem
Felicitynin annesini de her lafında baban olsa şunu derdi bunu derdi diye deyip durdu. Tamam anladık Felicitnin babası diziye geliyor.
Dizide bi baba sorunu olmayan kadın karakter Felicity kalmıştı zaten. Belliki ondan da çıkacak bişeyler. Laurel,Thea ve Nyssanın dahil olduğu kulübe katılır o da
Bu haftalık bu kadar giydirme yeter. Devamı haftaya
[3×18]
Yok onu da çözememiş. Arrowdan önce de maskeli karakterler vardı zaten. Dizi de işlediler hem de
@oktay_1907 : Bu 03 Nisan 2015 17:02 yorumunda paylaştığın fotoğraf kareleri ve replik (az önce ispiyon içine sakladım) dizinin 3. sezonundan sahneler mi?
Bunların ispiyon olmadığını düşmeyen sadece ben miyim? (Dizinin ilk sezonunu izleyen biri olarak o kareler benim gibiler için gayet ispiyon yahu.)
senin gibileri düşünemedim özür dilerim:)
Bir dizinin ilk bölümünde olanları bile yorumlara koklayarak yazıyoruz. Yorumlarında buna da dikkat edersen sevinirim.
tamam bir dakiki ne daha dikkatli olurum:)
çok güzel bölümdü. benim aradığım tempodaydı. Umarım kalan 5 bölüm de bu bölüm ki gibi olur.
“Film çekmek benim için Oliver Queen/Green Arrow’u canlandırmak kadar önemli. Biliyorum yine bir kanunsuzu canlandıracağım ama bu konuda bana güvenmek zorundasınız çünkü Casey, Oliver’dan çok daha farklı bir kanunsuz.”
– Paramount ile film çekmek konusunda çok heyecanlı olduğunu dile getirdi.
– Filmin çekimlerinin Manhattan’da yazın gerçekleşeceğini ve belki birazda Arrow ile çakışabileceğini düşündüğünü söyledi.
– Ve dizide neler olacağıyla ilgili sorulara geçtiğinde Olicity’i nelerin beklediği konusunda:
“Dizide yarattığımız hayranların bu kadar çok destek verdiği bu ilişkiyi seviyorum, Oliver ve Felicity. Neler olacağını gerçekten bilmiyorum.”
– Hala favori Olicity sahnesinin 20. bölümdeki sahneleri olduğunu söyledi ve hiçbir ipucu veremeyeceğini belirtti.
– İleride gerçekleşecek olan evliliğin Oliver&Felicity olmadığını söylemiş.
– Hayranlardan birisi 3. sezondaki ölümle ilgili soru sorduğunda dilsiz rolünü oynamış ama daha sonra,
“Her sezon finalinde bir ölüm oluyor. Bu sene iki farklı şekilde ölüm göreceksiniz.” diyerek çok tüyo vermemeye çalışıyor.
– Oliver’a bir tavsiye vermesi istendiğinde:
“Sezon açılışının 30-35 dakikası onu gülerken görebildik. Sonra Thea Sara’yı öldürdü ve işler o zamandan beri daha kötüyü gitmeye devam etti. Sezon sonunda dizinin temelinden yapacağımız bir değişiklik olacak…umarım onu 4. sezonda gülerken görebiliriz. ”
– Başka bir DC karakterini oynayacak olsa bu Riddler olurmuş.
– Sezonun kalan bölümlerinde orijinal Team Arrow(Oliver, Felicity, Diggle) sahneleri görüp göremeyeceğimiz sorusuna:
” Oliver Ra’s ile dövüşmeye gittiğinden beri ekip değişim sürecine girdi. Katie’nin yükselişini, Barrowman’in işlere dahil oluşunu ve hatta Thea bile artık… Neyse bilirsiniz işte Thea’nın bile etrafından haberdar olduğunu, kavga becerilerini geliştirdiğini gördük…Ve ben bazen gerçek isimlerle karakter isimleri arasında böyle geçişler yapıyorum. Team Arrow sezonun geri kalanında yapacağı hamlelerde büyük bir değişikliğe gidiyor. Neredeyse spoiler veriyordum…”
– Hayranlardan birinin Arrow’un Reverse Flash’ı alt edip edemeyeceğiyle ilgili sorduğu soruya ilk önce bundan haberi olduğu için şaşırsa da şöyle cevap veriyor:
“The Flash ile yaptığımız geçiş bölümündeki favori repliklerimden birisi Dr Wells ile tanıştıktan sonra Felicity’e dönüp, “Bu adamda bir şeyler var.” Şöyle ki Oliver Reverse Flash ile nasıl karşı karşıya geliyor bilmiyorum, belki görürüz belki görmeyiz ama en harika yanı daha önce hiç birlikte çalışmadığım kuzenim Robbie ile çalışmak oldu, ki bu gerçekten muhteşemdi.”
– 4. sezonun büyük kötüsünün kim olacağını bildiğini ama söyleyemeyeceğini belirtti. Hayranlardan birinin 4. sezonda hangi kötüyü görmek isteyeceği sorusuna, Slade Wilson’ın oğlu Joe’yu görmek istediğini söylemiş.
– Hayranlardan birinin 18. bölüm sonunda Roy’un yaptığı fedakarlıkla ilgili ne düşündüğünü sorduğunda 19. bölüm sonuyla kıyaslayarak, “19. bölüm sonu…birisi masayı parçalıyor ve bu şu ana kadar gördüğüm en sert vuruşlardan biriydi. Dublörün bunu nasıl yapabildiğini hala anlayabilmiş değilim.” diyor. Ve bunu yapanın bir kadın olduğunu söylüyor.
– 19. bölüme duygusal açıdan kendimizi hazırlamamız gerektiğini söylemiş.
– Flash’da yapılan zaman yolculuklarının aynı evrende oldukları için eğer Flash’da zamanda bir değişim gerçekleştirilirse bunun Arrow’da da doğal olarak etkili olacağını belirtmiş.
– Yeni yan dizide görüneceğini söyledi.
“İçine karakterleri biraz serpiştireceğiz, Arrow’dan ana karakterlerden olmayan birinin orada olacağını biliyorum. Gelecek yıl 3 dizi arasında birçok bağlantı olacak.”
– Hayranlardan birinin Oliver Queen ve Casey Jones arasında bir kavga olsa hangisi kazanırdı sorusu karşısında şaşkına dönmüş.
– Hayranlardan biri Oliver’ın flashbacklerde neden bu kadar yavaş anlatıldığını ve hala Mandarin ya da Rusya’da olanlara geçilmediğini sormuş. Stephen ise,
“Flashbacklerde daha sadece yarısındayız. Ve işler çok iyiye gitmeden önce çok kötüye gidecek. Son bölümlerde oldukça karanlığa girecekler.”
oktay copy&paste yapmadan önce okuyormusun bu yazıları?
elbete okuyorum çok fazla ispiyon içeren bir yazı oldun düşünmedim için böyle yaptım ama madem sizi göre ispiyon içeriyor ispiyon şeyine basarım:)
ben güncelden izliyorum beni etkileyen bişey yok ama daha iki yorum önce seni uyarmışlar sen de
söyleyen bir haber paylaşmışsın. dizideki karakterlerden bile bunu bilmeyenler var. doğal olarak okumadan paylaştığını düşündüm