Hunting Season — Tanıtım
16 yorum a little insane 29 Aralık 2013 09:05
Türkçe’ye “Av Mevsimi” olarak çevirebileceğimiz Hunting Season, Jon Marcus‘un “The Great Cock Hunt” adlı şimdilerde yayında olmasa da yayınlandığı zaman epey popüler olan blogundan esinlenilerek yaratılmış, dram ve komedi türünde bir web dizisidir.
Not: Blog, Alex kod adıyla yazılmıştır ve blogtan sonra bu isim ve blog ismiyle bir kitap da çıkmıştır. Dizide kitaptan da yararlanılmıştır.
Not 2: Dizinin 1. sezonu 8 bölümden oluşuyor. Her bölüm ortalama 9-15 dk. aralığında, ilk sezonun tamamı da 86 dakika.
Dizinin 2. sezonu da gelecek.
Hatta bunun için Jon Marcus’un 8 Kasım’da Kickstarter sitesinde başlattığı 150.000$’lık bağış kampanyası 6 Aralık’ta sonuç verdi ve para toplandı.
Konusu
Dizinin konusu New York, Manhattan’da yaşamakta olan 20 yaşlarında Alex adlı gay bir erkeğin ve onun arkadaş grubunun başından geçen seks, ilişki ve sosyal yaşam tecrübelerine dayanır. Her ne kadar Hunting Season için “Gayler için Sex and The City” denilse ve Queer as Folk ile karıştırılsa da Hunting Season’da şehir teması daha arka plana atılarak, seks ve ilişkiler konusu üzerinde daha çok durulmuştur.
Oyuncu Kadrosu
Birçok web dizisinde olduğu gibi Hunting Season’ın oyuncu ekibi ve teknik ekibi de henüz kendini kanıtlayamamış veya sektöre yeni atılmış kişilerden oluşuyor.
* Alex:
Ben Baur tarafından canlandırılan Alex, dizinin esas oğlanıdır. Tüm hikaye Alex karakteri üzerine inşa edilmiştir ve bunun en büyük sebebi de hikayenin bir kişisel blogtan esinlenilmiş olmasıdır. Karakterin kendisi de Gawker bünyesinde çalışan başarılı bir bloggerdır.
* Nick:
Jack Ferver tarafından canlandırılan rol, Alex’in en iyi arkadaşlarından birisidir. Kendisi umutsuz bir romantiktir.
* Tommy:
Marc Sinoway tarafından canlandırılan rol, grubun playboyudur.
* TJ:
Jake Manabat tarafından canladırılan bir rol. Üçlünün bir arkadaşı. 6 yıllık sevgilisiyle arasında bazı sorunlar var.
Önemli Notlar
— Dizi aşırı derecede cinsellik içerir.
Bu nedenle de piyasada sansürlü ve sansürsüz olarak iki versiyonu bulunmaktadır. Sansürsüz versiyon ücret karşılığı sunulmuş, sansürlü ise Logo TV bünyesinde yer almaktadır. Ama kopyalanma ihtimaline karşı sitedeki videolar dünya genelindeki her ülkeye açık değil. Bunlara Türkiye de dahil. Sansürsüz-ücretli sezon Vimeo bünyesinde de bulunmaktadır. Ama malum ortamların malumluğu da malumunuz…
— Eğer homofobik bir insansanız, lütfen bu web dizisini izlemeyin. Bünyenize hiç iyi gelmez.
— Dizi ilk sezonuyla iki ödül töreninden 4 ödül kazanmıştır.
— Dizinin resmi sitesi ve Twitter hesabı, bir de fragman :
yorumlar
Uyarilara koptum.
Eline saglik a little insane. Tek sezonluk olsaydi kisa oldugu icin bakabilirdim, ama H+ serisinden dilim yandi bir kere. Bekle bekle sonuc yok. O yuzden simdilik kalsin.
Ilk yazin icin ayrica tebrik ederim, son olmamasi dilegiyle…
Ben ilk 3 bölüme baktım evet 3. Uyarılar gayet yerinde olmuş. Dizi biraz soft porn havasında. Sansür dedikleri şeyin ben o sahnelerin geçilmesi olarak algılamıştım ama sadece insanların bazı bölgelerini mozaiklemişler o kadar.
İlk yazın hayırlı olsun. eline sağlık.
Dizinin kendi sitesinde bölümleri var, dizinin altına atılan yorumlarda randevulaşma bölümü gibi olmuş.
Ellerine sağlık, @a little insane inşallah daha nice yazılarını da okuruz, ben farklı bir kalemin yazılarını okumayı çok seviyorum…
Benim yazıdan önce diziden haberim yoktu. Bugün evdeyim akşama kadar bitireyim eğlenceli bir şey gibi duruyor demiştim. Üstelik başroldeki çocuğu sempatik de buldum. Uyarılara da kulak asmamıştım ben, çıplaklıktan falan öyle rahatsız olan bir tip değilimdir çünkü.
Ama burada daha açılış sahnesinde bir kal geldi, gerçekten cinselliği kullanma konusunu biraz abartmışlar. İlk defa bir şeyin sansürlü halini izlediğimden memnun oldum şahsen. Bu kadarına gerek yoktu sanki, açık söyleyeyim sansürsüz halini muhtemelen seyretmezdim ama bu haliyle gidiyor yine. Sansürlü derken atılmış sahne yok anladığım kadarıyla buzlama yöntemini kullanmışlar sadece. Ha bir de bundan rahatsız olmanın homofobik olmakla alakası yok, ben cinsellik-çıplaklık konusunun dizi-filmlerde gereğince kullanılmasından rahatsız olmam. Ama anlatmak istediğini bu sahneler olmadan da çok rahat anlatabiliyorsa bir yapım, bu sahneleri sadece dikkat çekmek için kullanmışlar gibi geliyor bana. O da itici duruyor. Burada da öyle gibi geldi biraz. Yani heteroseksüel bir ilişkiyi de bu kadar uçlarda ve yoğun olarak gösterseler ben yine bir gerek var mıydı bu sahneye olurdum.
Dizi ilişkiler-sex üzerine kurulu arkadaşlar 3. bölümü izledim ben de en son ama devam etmeyeceğim sanırım. Aslında arkadaş grubunun olduğu sahneler güzel-eğlenceli. Ama başroldeki çocuğa çok yüklenmişler sanki yan karakterlerden sempatik bulduklarım vardı ama çok az çıkıyorlar, onlara odaklanan bölümler yok sanırım. Neyse kıssadan hisse ben Looking‘i bekleyeyim en iyisi…
Ben de bu diziyi kesin bir ben izlemişimdir diyordum Ellerine sağlık a little insane . Pek güzel anlatmışsın. Öyle çok bir şey beklemeden başına oturursanız çerez niyetine seyredip zevk alabilirsiniz. Daha çok Dante’s Cove kıvamında diyebiliriz sanırım.
Öncelikle ilk yazın hayırlı olsun ve yazı için eline sağlık.
Benim diziden dün bu yazı sayesinde haberim oldu. Merak ettiğim için Noel tatilinin kazandırdığı boşlukla bir bakayım dedim. Epey uzun bir süre Cumartesi öğlen yemeklerini Spartacus ile geçirmiş biri olarak kendime ve mideme güvendiğim için sansürsüz versiyonu bulup izledim. Aşırı cinsellik lafını ne kadar ciddiye almadıysam artık, ilk bölümün giriş kısmındaki malum sahne kısmında kaşık ağzımda kaldı bir an. Sonra durdurup toplandım tabii ve yine yemekle ama daha ciddi bir uslüple izledim devamını.
Sansürlü-sansürsüz farkı tam olarak nasıldır, buzlaması ne iştir bilmiyorum ama sadece buzlama da olmayabilir. Çünkü şu 2. resimde erkeklerden birinin üstünde siyah bir slip var ya, o kısım dizinin son bölümde ve o adamın üstünde o şey yok. Gayet ulu orta. Bazı yerleri 2 farklı şekilde çekmiş de olabilirler. Hatta bir yer var, sanırım ortalara doğru gelirken -Alex’in sevgilisi Lenny ilk sevişmesi- ona nasıl sansür koydular merak ettim şimdi.
Ve evet, ben dün parça parça gün boyu oturup izledim ve bitirdim o 86 dakikalık ilk sezonu. 10 dakikada bir dizi bölümü bitmesi insanın çok hoşuna gidiyor. Ama sansürl-sansürsüz başlayacak olana bir şey diyeyim sakin bir ortamdayken ya da yalnızken izleyin. 1-2 kere ses ayarı yapmak zorunda kaldım
Eğer benden önce uğramamış olsa kulaklarını çınlatacağım @hsparks, In Between Men adlı yine bu konulu bir dizi tanıtmıştı. Onun ilk sezonunda buradakinin çeyreği cinsellik yok. Hatta yakın zamanda 2. sezonu da yayınlanmış. Okulların arasında zaman ayırıp onu da izleyeceğim… Bu fazla diyorsanız ona da bakabilirsiniz. Dante’s Cove -yine @hsparks katkısıyla- benim haaaala listemde olan bir şey de zaman gelmedi, bunu okurken aklıma geldiydi-o da bunun kadarmış. Bildiğim iyi oldu, ona göre hazırlanırım izlediğim zaman.
Öyle yani…
Eline sağlık ve ilk yazın hayırlı olsun @a little insane. Şu ara olmasa da, web dizisi sever biri olarak, bir ara göz atarım sanırım
@aytackara: İzlememin üzerinden baya zaman geçti ama Dante’s Cove bundan daha bi açıktı sanırsam. Ama oyunculuk ayarı filan aynıydı. O da çok eğlencelidir. Türün meraklılarına tavsiye edeyim tekrar. Hatta bu tarz olan LGBT temalı diziler arasında en sevdiğimdir.
In Between Men’in 2.sezonunun başladığını da bilmiyordum bu arada Teşekkürler onun için de. Direkt edinme yoluna koyulayım.
Herkes de bakmış yav merak ettim herkesi şaşırtan açıklığı ben de bir ara bakayım ama kendi evime dönünce bakmak daha sağlıklı olacak gibi.
izledikten sonra 2. sezonu takip etmek zorunda bırakıyor mu? yoksa öylece bitiyor mu? twist falan var mı yani finalde?
@ozgun14 Özel bir twist ya da aylarca merak ettirecek bir kapanış yok. Normal bir şekilde sezon finali yaptı. Zaten daha çok ilişki/sex hakkında konuşmalar ve olaylar, bir de +18 durumlar var
Hatta ben sezon finalini gayet tahmin ettim. Sadece en en son sahne aklıma gelmemişti, daha başka bir şekilde kurgulamıştım ama hiç itiraz etmedim, hatta biraz hoşuma bile gitti.
Bir de şeyi merak ettim ben demişim ya yan karakterleri sevdim onlara odaklanan bir bölüm yok sanırım diye, var mı ileride onlara odaklanan bölümler. Mesela ben mavi gözlü çocuğu ve çekik gözlü abiyi pek sempatik buldum; ama pek az çıkıyorlar yaw…
@alperen4700 Çekik gözlü karakterle ilgili bir şeyler oluyor ama spoilera girer söylersem. Ama mavi gözlü ya da playboy tarzlı kişi çin çok bir şey bekleme. Ne varsa onun devamı.
(Şu an kendimi çok konuşmuş gibi hissettim. 1 doz A Little Insane lazım bana! :))
Öncelikle iyi dilekleriniz için hepinize teşekkür ederim. Bence yan karakterlerin bu kadar etkisiz olmasının sebebi veya yaşadıkları her olayın bir şekilde Alex’e bağlanması dizinin süresinden kaynaklanıyor eğer dizi 20-40 dk. arasında olsa “Sex and City” veya “Queer as Folk” gibi çeşitli yan karakter hikayelerini de severek izlerdik. Bir diğer bahsedilen mozaikleyerek sansürlemesine rağmen rahatsız edici sahneler olduğu doğrudur. Fakat,günümüzde bir çok dizide sansürleme olayına hiç girilmeden direk önümüze sunulan “seks” sahneleri mevcut, bu dizide bu sahnelerin bu kadar rahatsız etmesinin tek sebebi ana temanın” seks” olması olabilir. Örneğin; Spartacus’de cinsel içeriksiz hiçbir bölüm yoktu neredeyse, ama bu kadar rahatsız etmiyordu. Ben yinede cinsel sahnelerin çok rahatsız etmediğini düşünmekle beraber, 2. sezonda “cnbc-e’nin sansür çiçeği” ile sansürleme yaparlar diye umut ediyorum
Yahu bu arada fotoğraflara bakarken, bu Ben Baur’u Husbands’taki Brad Bell’in sarışın hali sandım ve hatta epey emindim imdb’sine bakana dek. Meğer değilmiş.
Neyse… Eline sağlık a little insane
S2 üzerine:
Yazıda da bahsi geçen, Kickstarter projesi sayesinde hayata geçen 2. sezon meğerse 5 Mayıs’ta başlamış. Şans eseri fark ettim. Bu sefer bölüm sürelerini biraz uzatıp sezonu 8’den 4’e indirmişler. Baya su gibi bitti gitti diyebilirim.
Başlamadan yine de bulup 1. sezonun son sahnesini izledim ama zaten açık bırakıp gitmedikleri için 2. sezonu izlemesi sorun olmadı. Eğer gelirse 3’e de hayır demem.
Ben bunun 2. sezonunu sonunda bedava bulabildim ve izledim. Önceleri hafif porno gibiydi ama dizi olma yolunda başladıkları yeri düşününce baya yol katettiklerini söyleyebilirim. Oyunculuklar düzelmiş, senaryo, kamera vs her şey fark edilir şekilde daha iyi. Hala kendini satmak için seksi ve çıplaklığı kullanıyor ama ilk sezonla karşılaştırırsak deve de kulak kalır sanırım. HBO dizisi kıvamına dönmüş biraz. Kalite anlamında demedim yanlış anlaşılmasın, çıplaklık, seks kullanımı anlamında.
Ben o dönem malum yerlerin en malumundan edinmiştim diye hatırlıyorum ama üstünden 9 ay geçmiş tabii, hatırlayamamış olabilirim.