Konusu: “Yer Kuzey İrlanda, yıl 1991. Hazel Stewart, bir polis memuru ile evli, iki çocuğu olan ve her Pazar kiliseye giden ev hanımıdır. Polis kocası Trevor Buchanan’ın, 90 km uzaktaki bir kente tayini çıkar. Hazel, hem oyalanmak hem de biraz para kazanmak için kilisenin pazar okulunda çalışmaya başlar. Bu sırada, hemşire Lesley Howell ile evli olan dişçisi Colin Howell ile aralarında bir ilişki başlar. Dikkat, ispiyon!
Dikkat, ispiyon!
James Nesbitt, Colin Howell’ı, Genevieve O’Reilly, Hazel Stewart’ı canlandıracak.
Gazeteci Deric Henderson’ın bu olayı anlatan Let This Be Our Secret kitabını, Bafta ödüllü Stuart Urban senaryolaştıracak.
yorumlar
Konusu güzelmiş. Açtım Vatan’daki haberi de okudum hatta. Yapsınlar tabii.
Güzel duruyor.
The Secret S01E01
Konu hiçbir zaman eskimeyecek, her zaman ilgimi çekecek olan klasik bir konu. Bu klasik konuya eklenen kilise unsuru, erkek başrol karakterin karakteristik özellikleri ile birleşince sinir bozucu bir unsur haline gelmiş. Karakterler de epey karikatürize olmuş doğruyu söylemek gerekirse. Ama 2 başrol karakterinde oyunculukları son derece başarılı tabi. Beğendim ama; bunu mu beğendim ben şimdi modundayım.
2. bölüme de bakmak niyetindeyim.
The Secret S01E02
Bölümün başlarında ‘Ne yapıyor lan bu adam? Ne saçma bir plandır bu?
‘ modunda izlesem de zaman ilerledikçe ‘Eh işte fena değildi; ama çok daha iyi olabilirdi. 
‘ moduna girdim. Sonlarda da ‘Bu kadar çaktırılmaz ki a be idiot?’ düşüncesiyle bölümü tamamladım. 
2 şey dicem:
1) Genevieve O’Reilly leziz bir kadın yahu. Nerede görsem gözlerimi alamıyorum. Burada gördüklerim ise taşşşş dedirtti.
2)
Hayır bi de “saçma” gelmiyor üstelik olan biten. Gayet “evet, olabilir, mantıklı” diyerek izliyorum ki zaten olmuşmuş. Sanırım olmuş olduğunu bilerek izlemek diziye güç katıyor.
Yalnız sonu nasıl bitecek diye merak ederken gidip yukarıdaki ispiyonun içini okuduğum için kendimi kutluyorum.
Diziyi bitirmeden üstteki ispiyonların içini açmayın. 
Yalnız bu haberi de 3 bölümlük onay diye yazmışız, malum dizi 4 bölümlük.
Ben de ikinin sonundayım. Umarım izleyebileceğim bir ara kalanını…
Valla güzeldi be. İzle izle… (Evet bitirdim final bölümünü de az önce.)
Finalin ardından:
Nihayet bitirdim diziyi. Haziran’da ikinci bölümü bitirdiğimi yazmış olmam dört bölümlük dizi olduğunu düşünürsek utanç verici duruyor ama bitiş çizgisini gördüm en azından
Güzel ve tarihe uygun bir şekilde kapattılar. Adam ne kadar da aşağılık birisiymiş ya öyle. Belki de James Nesbitt harika oynadığındandır. Genevieve O’Reilly’ye bakmalara doyamadım açıkçası, gerçek kadın da güzel zaten.
İyi olmuş bunu çektikleri.
Nereden bulabilirim bu diziyi ? James Nesbitt için izlenir. The Missing’de çok hoşuma gitti oyunculuğunu.
3ün sona doğru sedasyon sahnesinde sanırım midem kalktı. şöyle şeyler izletmesinler ondan sonra insan iyice paranoyak oluyor.
bu nasıl hastalıklı bir beyindir. tiksindim resmen. aşırı dindar, gösteriş dindarı insanlardan nefret ediyorum ben sanırım her dinde aynı bu durum. en sapkınlar genelde onlardan çıkıyor. her bölümün başında söylenen güya huzurlu olması gerek dini şarkı nasıl da geriyor beni anlatamam.
the footsteps of jeeeeeeeesuus
that make our pathway glooow…