Matthew Goode’un başrolünde olduğu dedektif draması Dept. Q 29 Mayıs’ta geliyor.
10 yorum abidin77 07 Mayıs 2025 18:02

Netflix, Jussi Adler-Olsen’in Department Q roman serisinden uyarlanan ve başrolünde Matthew Goode’un yer aldığı, Scott Frank’in (The Queen’s Gambit, Godless) imzasını taşıyan yeni dizisi Dept Q’nun fragmanını yayınladı.
Dept Q’dan Dedektif Carl Morck ile geçinmek pek de kolay değil. Bu onun suçu değil – belki de biraz onun suçu. Morck, Edinburgh, İskoçya’da kötü şöhretli bir figür, etrafındaki herkesin sinirini bozan bir İngiliz dedektif. İlk başta kulağa pek iltifat gibi gelmeyebilir ama Dept. Q’nun yazarı/yönetmeni Scott Frank tam olarak hangi aktörü arayacağını biliyordu: Matthew Goode.
Frank, “2006’dan beri onunla çalışıyorum” diyor. “Matthew bu adam gibi hissettirdi. Onu düşünerek yazıyordum. Bu işi yapabileceğini, kıvrak zekasıyla inkar edilemez bir zeka katacağını ama aynı zamanda duygusallaşmadan duygusal da olabileceğini biliyordum.”

Matthew Goode (“The King’s Man”), parlak bir polis olsa da berbat bir iş arkadaşı olan Baş Dedektif Carl Morck karakterini canlandırıyor. Keskin alaycılığı yüzünden Edinburgh polis teşkilatında tek bir arkadaşı bile yoktur. Karıştığı bir silahlı saldırıda genç bir polis memurunun ölmesinin ve ortağının felç kalmasının ardından, kendini bodruma sürgün edilmiş ve yeni kurulan bir çözülmemiş vaka birimi olan Departman Q’nun tek üyesi olarak bulur. Aslında bu departman ondan kurtulmaya çalışan, yeterli kaynağı olmayan, sorunlu bir polis teşkilatının başarısızlıklarını kamuoyundan gizlemek için kurulmuş bir halkla ilişkiler numarasından ibarettir. Carl burada bilerek değil, tamamen tesadüf eseri de olsa kendini kanıtlamak isteyen serserilerden ve aylaklardan oluşan bir ekip kurmaya başlar. Ardından, birkaç yıl önce ortadan kaybolan önde gelen bir kamu görevlisinin izini bulduklarında, Carl en iyi bildiği şeyi yapmaya geri döner ve hayır cevabını asla kabul etmeyip, sınırları zorlamaya başlar.

Leah Byrne (“Call The Midwife”), Rose karakterini canlandırıyor. Teşkilatta gelecek vaat eden üst düzey bir polis stajyeriydi. Ancak polis memuru olarak ilk yılında yaşadığı akıl sağlığı sorunu onu sallantılı bir zeminde bıraktı. Masa başı bir işe indirilen bu damga, o zamandan beri onu takip ediyor. Kendisini bir kez daha kanıtlama şansı için bodrumdaki yeni departmandan Carl’a başvurur.

Alexej Manvelov (“Jack Ryan”), Akram Salim karakterini canlandırıyor. İç savaş başladığında Suriye polis teşkilatında görevli bir polisti. Ailesiyle birlikte Avrupa’ya kaçmaya karar verdi. Birleşik Krallık’ta polis olarak çalışamayan Akram, Edinburgh polis karakolunda çalışmak için dilekçe verir ve Carl’ın asistanı olur. Akram, Suriye’deki geçmiş yaşamını gizli tutuyor ancak dizi ilerledikçe Carl, yeni ortağını hafife aldığını fark ediyor.

Chloe Pirrie (“The Queen’s Gambit”), Kraliyet Ofisi’nde hızla yükselen acımasız ve hırslı bir savcı olan Merritt Lingard karakterini canlandırıyor. Merritt, Mull Adası’nda babasının yokluğunda büyütülerek sorunlu bir çocukluk geçirdi. Ancak kardeşi William ciddi bir beyin hasarı geçirdikten sonra hayatını değiştirdi ve hayatını ona adadı, bir yandan da savcı olarak adalet için çabaladı. Ancak kariyerindeki en büyük vakanın ardından Merritt, bir değişiklik yapması gerektiğine karar verir. Sonuç olarak Merritt ve Carl’ın yolları çakışır.

Kelly Macdonald (“Line of Duty”), polisleri tekrar ön saflara çıkarmakla görevli terapist Dr. Rachel Irving’i canlandırıyor. Zekidir ve çok geçmeden Carl’ın travmasını ve üstünlük kompleksini anlar. Birbirlerinin ilgisini çeken ikili, dizi boyunca daha derin bir bağ geliştirir.

Kate Dickie (The Witch, Game of Thrones), Dedektif Başmüfettiş Moira Jacobson; Jamie Sives (Annika, Guilt), Dedektif Başmüfettiş James Hardy; Shirley Henderson (Bridget Jones’s Diary, Harry Potter and the Chamber of Secrets), Claire Marsh; Mark Bonnar (Operation Mincemeat, Unforgotten, Napoleon), Stephen Burns; ve Tom Bulpett (Father Brown, Casualty), William Lingard rolüyle dizide rol alan diğer oyuncular.

Dept. Q, romanların geçtiği Kopenhag, Danimarka’dan farklı olarak İskoçya’nın Edinburgh kenti ve çevresinde geçiyor. Frank, “Daha önce Edinburgh’da bir dizi izlememiştim ve burası çok güzel bir şehir. Şehre bakmaya gittiğimde, ‘Tamam, bu harika’ dedim. Modern ve ortaçağın mükemmel bir birleşimi. İkisi yan yanaydı ve çok hoş bir şekilde çalışıyordu.”

“Scott bunu Danimarka’dan İskoçya’ya zekice aktarmış” diyor Goode. “Edinburgh Kopenhag’dan daha küçük ama ikisi de büyük liman kentleri. Gotik mimarisi ve İskoçya’nın yargı merkezi olmasıyla, gerçekten hoş bir uyum sağlıyor.”
Ortam ayrıca Goode’un canlandırdığı DCI Morck’un çevresiyle çatışması için de bir fırsat sunuyor. Frank şöyle diyor: “Matthew sayesinde, ana karakterin İskoç değil İngiliz olacağını ve eski karısının İskoç olmasından başka bir sebep olmaksızın İskoç halkından nefret etmesini ve bunun acısını herkesten çıkarmasını canlandırmanın gerçekten eğlenceli olacağını fark ettim.” (Netflix, DCI Morck’u İskoçya’ya ve vatandaşlarına yaşattıkları için çok üzgün).






yorumlar
Evet,
Merak ettirdi.
* Filmleri izlemedim, karşılaştıramam. Matthew Goode’u izlemeyi severim, başrolünde olduğu bir polisiye drama olması sebebiyle başladım. Geçmişten kalma travması olan bir dedektif rolü yakışmış. Sarkastik hali de pek batmadı.
* İlgilendiği soğuk dava tuhaf bir iş. “Ne alaka?” düşüncesiyle izledim şimdilik. Henüz giriş yaptıkları için derine de inmediler zaten. Kelly Macdonald’lı terapist sahneleri daha fazla görme fırsatımız olur umarım.
Merritt’i geçmiş sahnede izliyormuşuz da meğerse 4 senelik kayıp davasının konusuymuş gibi bir şaşırtmacayı iyi sundular.
İlk bölüm 65, kapanışı 71 dk. bu arada, bölüm sürelerine kısa denmez herhalde o yüzden. Sezon 9 bölüm, kalanını da izleyeceğim elbet.
5. bölümü bitirdim… özellikle ilk 2-3 bölüm nedense gereğinden fazla depresif geldi…
bazı yerleri ortalamanın altı, mantığı zorluyor…
zaten asıl sorun; yan konuların gereksiz yer kaplaması ve bunalım olması… dizide tek mutlu kişi, yem atılan kuş…
yine de seyredilir bence… 7/10 diyeyim, iyice kafanız karışsın…
Bitirdim geldim. Beklediğimden iyi çıktı. Polisiye açlığımı karşıladı.
Matthew Goode sevgim ile Kelly Macdonald gıcıklığım birbirini götürdü.
Neyse ki Ekrem’e ta baştan bayıldım! Güzel karakter ve güzel canlandırıldı.
Devamı olursa görüşelim.
Seveceğimi düşünüyordum, ilk bölüm itibariyle yanılmadığımı gördüm. Başrol, atmosfer, karakter dağılımı güzel başladı. Çok uzatmadan finali görürüm diye düşünüyorum.
Sadece şunu söylemeden geçemeyeceğim, komediler 20, dramlar 40-45 dk ile sınırlandırılsa güzel mi olur ne!
Bir de Mızmız Myrtle’ı görünce gereksiz bir şaşkınlık yaşadım
Diziyi de karakterlerini de pek sevdim. Matthew Goode’un varlığı zaten yeterliyken Akram, Rose, Hardy, Moira, ev arkadaşı Martin’i izlemek de pek keyifliydi. Evet, Kelly Macdonald ile barışma zamanı geldi (şu Line of Duty duruyor hala köşede, bakayım), batmadığı gibi kendisini daha fazla görmek isterdim. Bölüm süreleri biraz uzun olmasına karşın akıcılığı fena değil. Bir bölüm az olsa daha iyi olabilirmiş ama polisiye sevenler hiç düşünmeden dalabilirler.
Lütfen 2. sezon onayı hemen gelsin. Globalde ilk hafta itibarıyla ilk 3’te. Hem malum olayın çözümünü görelim hem Akram’ın malum yerdeki işini bir öğrenelim.
Yoğunluktan dolayı biraz geriden geliyorum.
Sezon Finali üzerine:
Atmosferi, olayların işleyişi, karakterlerin birbiri ile bağlantısı aşırı hoş bir dizi olmuş. Konuşulan dil, birbirine olan göndermeler, olay örgüsü hep birbiri ile bağlantılı ilmik ilmik işlediği sempatik , içinizi ısıtan bir dizi. Konusu genel çerçevede diğer dizilere benzer örn: lincoln lawyer, corman strike, slow horses vb. gibi dizilere benzer nitelikte ama sırf ekip uyumu, ve olayları ele alış biçimi güzel ve farklı bir bakış açısı sunuyor. En beğendiğim nokta karakterleri çok derinlemesine tanıtmıyor bölüm bölüm ekleyerek gidiyor. Ba-yıl-dım
Final bölümü bir tık düşük kalmış, beklediğimden diyeyim. Sonuçta çözüldü olay başka bir noktaya değinmesini beklerdim. Ancak bundan da şikayetçi değilim. Sanırım 2.sezona sakladılar. Ben onay alacağını düşünüyorum. Hatta bu ekibi 3.sezon dahil görmek isterim
Tavsiyedir, izlerseniz pişman olmazsınız. Süresi bir tık uzun bilginiz olsun.
5 hafta olacak, şuna onay versek mi acaba?
Sezonu tamamladım.
Beklediğimden de iyi bir iş çıktı. Matthew Goode’un başrolde olmasıyla dikkatimi çekmişti ve polisiye drama sonuçta diyerek giriverdiydim.
Merritt’in başından geçenler ve olan biteni nereye bağlayacakları ilgimi daha çok çekmekle birlikte araştırmacı ekibin hakkını da yemeyeyim, karakterler yeterince ilgi çekti ve iyi iş çıkarmışlar performans tarafında.
2. sezona hayır demem. Soğuk dava meselesi benim normalde de ilgimi çeker zaten genelde. Bu haliyle girdik-çıktık tipi, tek sezonluk bir macera oldu ama mini dizi sayılmaz sonuçta. Başka bir davayla dönmeleri işten değil nasılsa. Birimin işi bu. Thanks.
1. sezon üzerine:
Diziyi bitirdim. Uzun süredir elim gitmiyordu bu diziye ama iyi ki izlemişim. Tam benlik bir diziymiş yahu. Çok severim böyle depresif dedektif karakterleri (Luther, Behzat Ç. vb) Matthew Goode bu anlamda müthiş bir iş çıkarmış diyebilirim. Diğer oyuncuları tanımasam da bölümler izledikçe sevmeye başladım. Merritt karakteri böyle kıl gibi dururken ona bile ısındım diyebilirim. Sonunu bi tık tahmin edebilsem de sonuna kadar ne olacak diye merakla izledim. Uzun bi süre sonra gerçekten leziz bir polisiye dizi izlemişim dedim. İngilizler cidden bu işi biliyor. Devam sezonu olmasına da çok sevindim. Güzel bir vakayla döneceklerine eminim.
İyi ki izlemişim yıl biterken listemde olacak bir dizi daha eklenmiş oldu.