
Mistresses (ABD) — Tanıtım
93 yorum iyideniye 20 Ocak 2014 08:58

Amerikan ulusal kanalları, daha doğrusu bizim 22-24 bölümlük sezonları olan dizilerini izlediğimiz kanallar, genellikle yaz vaktinde ‘yeni’ dizi yayınlama taraftarı olmayan kanallar. Ama geçtiğimiz yaz buna meydan okurcasına karşımıza daha çok dizi çıkarmayı seçtiler. CBS’in ismini kesin duymuş olduğunuzu düşündüğüm Under the Dome‘unun yanında, ABC de Mistresses adında bir dizi başlattı. Üstelik dizi, kendisinden beklenenin aksine sevildi ve Under the Dome’dan sonra ulusal kanal yaz dizileri içinde en çok izlenen 2. dizi oldu.
Haliyle sezon sonunda 2. sezon onayını da kaptı. Yani bir sonraki yaz yine bizimle olacak. Ben de diziyi izlemiş ve sevmiş biri olarak üstüne bir tanıtım yazayım dedim. Nasıl bir dizi Mistresses?
Aslında uyarlama bir dizi Mistresses. İngilizlerin (BBC One) 3 sezon sürmüş aynı isimli dizisi Amerika televizyonlarına kazandırılmış. Diziyi daha önce bir başka Amerika kanalı Lifetime de uyarlamak istemiş, hatta bu dizide April’i oynayan Rochelle Aytes onun da ana kadrosundaymış ama hazırlanan ilk bölüm beğenilmediğinden dizi o dönem karşımıza gelememiş. Kısmet bu zamanaymış diyelim ve dizinin konusuna geçelim.

Orijinal Mistresses (2008-2010) dizisinin kadınları
Konunun ne olduğu pek saklı olmasa gerek. Dizinin ismi Mistresses’in Türkçe’si ‘Metresler‘ demek. Bu dizi de birbirleriyle iyi arkadaş olan 4 kadının hayatlarındaki çalkantılar ve karmaşık ilişkiler üzerine. Ama isminden dolayı hemen 4 kadının birden metres olduğunu ve işin içinde başka adamlar olduğunu düşünmeyin. Olay tam olarak öyle değil. Dolayısıyla buradan itibaren konuyu dizinin 4 kadınını tanıtarak devam edeceğim.
(…ve evet, dizi size şimdiden pembe dizi gibi geldiyse o kısmına itiraz edemeyeceğim. Benim sevdiğim kısım da bu kısmı zaten.)
Not: Ben bu yazıyı yazarken dizinin ilk sezonu için Divxplanet bünyesinde hazır tam bir altyazı yok. Eğer ki ilginizi çekerse ve altyazı isterim derseniz online dizi yayını yapan sitelerden de edinebilirsiniz.
Not 2: Diziye Seoul Uluslararası Drama Ödülleri’nde En Popüler Yabancı Drama ödülü verdiler.
* Savannah Savi Davis (Alyssa Milano): Alanında iyi, başarılı, hatta şirkette ortaklığa oynayan bir avukat. Evli ve Avustralya aksanıyla ortalarda dolanıp duran, restoran işinde çok sevdiği bir kocası da var. Ama ikilinin arasında çocuk sahibi olmak isteme ve fakat bir süredir sahip olamama durumundan kaynaklı, bir çeşit adlandırılmamış gerilim var. İşte bu durumun adı, Savi’nin şirketteki iş ortağı ve arkadaşı Dominic ile arasındakilerin daha ileri bir boyuta geçmesiyle konuyor.
* Josslyn ‘Joss’ Carver (Jes Macallan): Savi’nin yıllardır annelik yaparcasına yanında olduğu kız kardeşi. O da işinde başarılı bir emlakçı. Ama ilişki konusunda umursamaz birisi. Öyle ki ev sahibinden evli patronuna kadar birlikte olmakta sakınca görmeyen, aslında da düzenli ilişki yürütmekten korkan birisi. Onun da hayatı, ev göstermeye başladığı lezbiyen bir çift ve sürpriz bir değişiklikle burnunun dibinde biten yeni Fransız patronuyla karışıyor.
* April Malloy (Rochelle Aytes): 3 yıl önce kocasını kaybetmiş ama bunu hala atlatma sürecinde. Bir kızı var ve kendisine yeni bir ev eşyaları dükkanı açmış. Her şeyi yoluna koymaya başladığını sandığı ve hatta yeni birisiyle tanıştığı bir zamanda karşısına kocasından bir oğlu olduğunu iddia eden Miranda çıkıveriyor.
* Karen Kim (Yunjin Kim): O da başarılı bir kariyeri olan psikiyatrist. Dizinin açılış itibarıyla en gerçek metresi. Dizinin başında bir süredir birlikte olduğu evli hastasını rahatsızlığından dolayı kaybediyor. Sonrasında adamın ölümü araştırılmaya başlanıyor. Ama daha önemlisi, babasıyla dargın ayrıldığı için kendini kötü hisseden ve durumu atlamak için destek arayışındaki Sam…
Orijinalini izlemediğim için ben bir karşılaştırma yapamayacağım. Yaparım diyeni yorumlara beklerim. Elimizdekinden bahsedersek de girişte de kısaca bahsettiğim gibi pembe diziye yakın bir tarzda olaylar silsilesinin olduğu söylenebilir. Bu tarz senaryo hamlelerinden hoşlananlar diziden de zevk alabilirler. Zaten birçok yerde dizi için ‘guilty pleasure‘ (utanılan zevk) yakıştırması yapılıyor. Bazı durumlarda ahlak normlarını boşveresiniz bile gelebiliyor…
Ben yaz vaktinde yeni diziler açısından daha sakin bir ortam olduğunda izlediğimden dolayı da kendisinden memnun kalmıştım. Dahası, dizi ilerledikçe merak unsurunu beslemesinden dolayı kendisini sevdirmişti de. Dolayısıyla olur da denerseniz ‘bana göre’ Mistresses’i ilk bölümüyle yargılamayın ve en azından bir tane daha izleyin. Aynı şekilde oyunculuklarda da tabii ki harikalar yaratmıyorlar ama sanırım herkes oynadıkça rolüne alışmış misali gittikçe alışabiliyorsunuz.
Anlayacağınız, bu dizide durum böyle. “İyi seyirler!” diyorum ben…
yorumlar
Sezon bittikten sonra 1 bölüm daha yer alır herhalde dediğim Justin Hartley 2 bölüm daha yer alacakmış dizide.
(Bu gidişle ilk bölümün ilk 2 dakikasından sonrasını izlememe gerek kalmayacak, kurguyu bitirmeme az kaldı.)
MISTRESSES Scoop: CLIENT LIST Star Cast as New Playmate for Harry
Bu da tamam…
Jennifer Esposito Boards ABC’s #Mistresses as Series Regular http://bit.ly/1CRoqB5 @Mistresses_ABC
Blue Bloods iptal mi olacak yoksa
Bu kadın bir yaz dinleneyim demiyor. Önce Taxi Brooklyn, şimdi de bu. Biraz dinlen be.
Mistresses: Olivia’s Scandal Beau Joins Cast as Love Interest for [Spoiler]
Hiç anlaşılmıyor cidden kime geldiği
Gerçi adam saklayarak yapması gerekeni de yapmış. Bu adamı oradan sonra burada görmek nasıl olcek o da ayrı konu.
Videolar kısmındaki fragmanı yeni fark ediyorum.
Zorla bayramlık ağzı açma moduna sokacaklar. Kesin gülmem gelecek izlerken. Ya bir de niye iki saatlik açılış canısı?
Alyssa Milano‘nun çıkışı tam da beklediğim gibi oldu. Olabildiğince toplamışlar yine de. Rob Mayes‘in Significant Mother’da yer almaması Mistresses’ya yer aldığı için olabilir gibi geldi, tarihleri kontrol edesim yok gerçi.
Bu arada dizinin iki bölümlük açılışı 0.9 yapmış, geçen sezonun 1.2’sinden düşük haliyle. Ama olan bitenden sonra normal olsa gerek. Kurtulacak mı merak ediyorum doğrusu, ama sezonu götürürüm gibi geliyor.
Gerçi diziyi izleyen birçok kişinin de tahmin ettiği bir yol olsa gerek. Eğer Alyssa dizide yer alıyor olsaydı izleyiciler de Savi’nin Harry-Joss’u yakalayışını görmüş olacaktı. İşten istifa, uçakla kimsenin bilmediği bir yere gitme… Eski kocanla kardeşini sevişirken görmesinin hikayesini izleseydik aslında ya.
* Jason George Grey’s Anatomy’de kadrolu olduğundan Mistresses’a devam etmez diye düşünüyordum. Bu gördüğümüz de ona doğru gider herhalde. Dom’u diziye bağlayan Savi’ydi zaten.
* Justin Hurtley‘in karakteri benim ilgimi çekiyordu ama onun gideceği aylar öncesinden açıklanmıştı. Ama şu büyükannenin hastanelik olması hikayesini katmasalar da olurmuş.
* Harry’nin Savi’nin gidişinin üstüne konuşması pervasız geldi bana, densiz d eolabilir. Bölüm sonunda Joss’un devam ettirmemeye karar vereceğini bir haberden dolayı biliyorduysam da belki de buna zemin olsun diye yapmışlardır diye düşünmedim değil. Oy, bu nasıl bir cümle oldu. Bu ikisinin ilişkisi nereye gidecek merak ediyorum; hele de geçen sezon bölümler boyu sevgili olsun diye bekledikten sonra…
* Ben Karen’in HIV (-) çıkacağını tahmin ediyordum da hamile çıkar diyordum. Bu donörlük konusu tuhaf geldi.
* Rob Mayes’in karakterini de sevdim ben. O aksanını The Client List’te bu kadar göz önünde değildi sanırım. April için bir de Brian White‘ı sevgili adayı olarak katacaklar diye haber geldiydi. Aşk üçgenine kaçmasak da olur ama neyse artık.
Alyssa Milano’dan dolayi bu diziyi izlesem mi diye dusunuyorum. Tavsiye ediyormusunuz?
Pembe dizi seviyorsan evet. Yalnız artık sır bir durum değil, Alyssa Milano 2. sezon sonunda diziden ayrıldı. Onu bilerek gir. (Seti Amerika’dan Kanada’ya taşıma kararı aldılar. O da yeni doğum yapmışken zaten diğeri de küçük olan iki çocuğunu bırakıp çekime başka ülkeye gitmeye sıcak bakmayıp ayrıldı.)
Tuh uzuldum. Izlemem herhalde ozaman. Belki fikrim zamanla degisir. Pembe’den kasit nedir?
İlişkiler yumağı, aldatma falan. 4 kadının arkasaşlığı ve hikayesi sonuçta bu dizi.
Tamam anladim sagolasin AytacKara. Alyssa olaydi iyiydi.
3×02 üzerine:
Jennifer Esposito’nun karakterini sevdim de böyle sürekli henüz hangoverdan çıkamamış bir halde mi konuşacak diye merak etmedim değil hani. Savi konusunu halen güzel götürüyorlar.
Bunun tamamlanması gerekiyordu, iyi oldu.
* Marc ve April arasındaki olayı sevmeye başladım ben.
* Çabuk olmayacak ama Karen’ı yine mistresses yapacaklar galiba Matmazel.
* Baş manken kovulduğunda Joss’un yerine geçeceğini tahmin etmiştim. Calista’nın kocasını sepetlemesi dleiyle de sonunda Joss yem olarak ortaya çıkar da bu durum Harry’ye yansır mı diye de merak etmedim değil.
Dün Twitter'da TVGuide'ın karakterin ismini güya saklayarak attığı şu tweeti görünce -bana göre bariz belli olsa da- tahmin hakkımı kullanıp Karen demiştim. Haklı da çıktım, mutluyum. Tuhaf ama güzel oldu. Dizi hala istediğim gibi gidiyor.
Diziyi pek tuhaf bir yere götürdüler. Ayrıca bu Calista literally salak yahu. Bir de Scott’un ağzından çıkan lafı duyunca ben de Joss gibi kalakaldım bir miktar… Vay anasını. Joss dedim de o sahne neydi öyle kuzum? Daha doğrusu NİYE kuzum?
Rezalet geçen bir haftanın ardından inanılmaz kafa dağıtıcı bir bölüm oldu. Bir türlü izleyemediğim iyi olmuş.
* Bu arkadaşın April’dan hoşlanıyor olmasından hoşlanıyorum. Lütfen sezon sonuna doğru yapalım bunları.
* Joss hamile mi yoksa ben yanlış mı düşünüyorum? Ay ben şok dedikleri bu olsa gerek. Yani Savi bunları 40 yıl affetmese haklı ayol. Bölümün ortasında “Ayrılsanıza siz biraz.” ben de dedim valla. İnsan didişir de her yan yana geldiğinde didişmez ki! Sevgili olma paradoksu daha bir çekiciydi, sezon finaline kadar siz de oraya dönün geri…

* Ya bir de şu durum harika
Benim ağzımdan bir anda ‘Ha?!’ çıktı ama ‘Sorry?’ daha hoş durur tabii oraya.
Cık, bunlar pek olmamış. Zaten adamı Marc’a karşı antipatikleştirip hafiften yolunu yapacaklar gibi. Amen.

Ama bak bu pek güzel oldu. Ama bunların sonunda da ayrılık olur gibi nihayetinde.

* Bu ikisi de geçtiğimiz sezonun Joss-Harry ikilisi oldular. Ama onlarda Savi’den kaynaklanan bir yasak aşk durumu vardı, onu desteklemesi biraz daha eğlenceliydi.

* Orijinal plana dönmek bu olsa gerek, hatta iki bölüm geç kalmış bile olabiliriz.
Marc’ın yaptığı şeyi izlerken gerçek anlamını ilk 3 saniye anlamayıp sonra bir anda “Ne yapıyorsun ya sen?” diye ekrana bağırmak çok zevkliydi. Olan adama oldu tabii, o ayrı.
* İyi halt yedin evladım! Bu April konusunu bir çözmek lazım. Zaten Blair’i oynayan beyefendi başka diziye girmiş; antipatk yapmaya da başladılar. Geriye de var 5 bölüm kaldı…

* Ben Calista’nın katil olduğuna pek inanmıyorum. O çıkmayacak bence, Joss ise bir şekilde kurtulacak. Tahminim Calista’nın asistanı üstünde ama bakarız. Bu ikisi dışındakilere pek itiraz etmem sanırım eğer Calista da değilse.
* Karen’ın threesome olayının önünde sonunda yatacağını tahmin ediyordum zaten. Gerçi hemen bitirmeyip az daha üstüne gidebilirler belki de.
Konu diziler olunca ahlaki normları takılmayan benim gibi birini bile rahibe çevirecekler, sonunda o olacak ay. It’s complicated dedikleri bu olsa gerek.
— Son sahnedeki müziği çok iyi seçmişler.
* Bu arkadaşa üzülmeye başladım yine. Kış, kış!
* İki sezondur akıllarına geldikçe diriltiyorlar şu konuyu, ay şiştim ben yine. Aklımda 2×01’in girişinde gözümüze dan diye Sam’in mezarını sokmaları geldi. Bir de nihayetinde hamile çıktı kadın, buyur ayıkla pirincin taşını şimdi.
3×10 üzerine:
Ben 10 bölümdür diyorum, bunun jeton ancak düştü. Köşeli bile değil vallahi. Tanrı tepenizdeki hayaleti korusun.
1 Haftadır bu diziyi izliyorum, güncele yetiştim ve beklemek çok zor olacak. Peşpeşe çok güzel gidiyordu çünkü.
@dizimania Alışırsın, merak etme. Ben ilk bölümden beri hafta hafta izliyorum, oluyor.
3×11 üzerine:
40 dakika güzel güzel gitti de o son dakika neydi öyle? ‘Yardımcı’ kısmında ben bir koptum yani, ne çileymiş yahu?! Sezon finalinde bitecek tamam da oraya gelene kadar olan bana olacak.
(Bu arada senaristlerin bölümden sonra verdikleri röportajını okudum, sezonu yine pembe dizi tarzında ucu açık bırakacaklarmış. Mistresses izlemek ştreşli iş ya.)
Ben gelmişken şunların üçünü de bırakayım, artık hangisi daha çok uyarsa:
Vicdanınız ayrı dert, azabınız başka dert.
Haftaya sezon finalinde katil kim öğrensek de yedi göbek sülale bir rahatlasa artık ayol. Umarım cevabı gelecek sezona falan diyerek saklı bırakmazlar.
Beynim yandı son sahnede. İlk sefer resmen anlamadım, ikincide sahneye odaklanıp diyaloğu boşverince yarım oldu; üçüncü izleyişte sindirebildim. Katili tahmin etmesine ettim de etmesem daha mı iyi olurmuş acaba?
Bu ne şimdi? Tanrım sen koru.
* Sezon finalinde olacağını her ne kadar tahmin etsem de görmesi hoşuma gitti. Böylece bu sezonun çiftini de sapasağlam kavuşturmuş olduk. Ama Savi-Harry-Joss olayının tadı bir başkaydı ya
* Calista gerçekten intihar edecek de oyuncu bir sezonluk mu kalacak ciddi merak ediyorum.
* Joss yaralansa bile bir şey olmaz nasılsa. Harry de birazcık avucunu yalasın diyeceğim de olanı biteni duyunca kesin işi gücü bırakır geri döner şimdi bu...
Kaliforniya Film Komisyonu genişletilmiş yeni bir program başlatıp 11 yapıma vergi indirimi uygulamış.
Crazy Ex Girlfriend, Code Black, Rosewood, Selena Gomez’in başrolünde olduğu 13 Reasons Why, TNT’snin yeni dizisi Animal Kingdom, MTV’nin yeni dizisi Little Darlings, Sharknado 4, FX’in yeni dizisi Snowfall ve pilot onayı alan iki Dan Fogelman projesi.
Bir de Mistresses. Geçen sezon Vancouver’a taşınan dizi, tası tarağı toplayıp Kaliforniya’ya geri dönüyormuş. Hali hazırda programda olan Veep Maryland’ten, Secrets and Lies Kuzey Carolina’dan, AHS ise vergi indiriminden sonra Louisiana’dan Californiya’ya geçiş yapmışlar.
Masrafları kısma sebebiyle Vancouver’a taşınma olayı yüzünden Alyssa yeni doğan bebeğini gerekçe göstererek diziden ayrılmıştı. Aklıma o geldi şimdi. Bu iş böyle de bir tuhaf oldu şimdi…
* Harry’nin kız kardeşi Kate’i oynayan Tabrett Bethell (Legend of the Seeker) kadrolu oyuncu olmuş. Muhtemelen ‘dördüncü’ olarak.
* Jerry O’Connell (We Are Men) de…
olarak diziye gelmiş. En az dört bölüm. Tia Mowry-Hardrict ve Navid Negahban da bonus.
David Sutcliffe (Gilmore Girls, Proof) birden fazla bölümlüğüne Karen’ın online dating üzerinden tanıştığı biri olarak diziye katılmış.
* Rahmetli Bihter Ziyagil’in 69. bölümün sonlarına doğru ettiği meşhur bir lafı var, “Gözlerimin önünde birbirlerini seviyorlar,” diye. Hah, tam olarak bu oluyor şu an dizide.
* Açılış kısmı özellikle güzel olmuş, bir tanesine “Nasıl ya?!” tepkisi vermeye kalmadan peş peşe bir sürü şey sıraladılar resmen. Ben bir de zaman atlaması beklemiyordum, son sahnenin kaldığı yerden alırlar diyordum. Sırf o bile ambale olmama yetti diyebilirim. Ama iyi kurtarmışlar.
Ay bir de Alex ne demek kayba katlanamadı da ortadan yok oldu? Ben o da ortalıkta olur diye bekliyordum, bir an algılayamadım resmen.
* Bu ikisi böyle gayet tatlı olmuşlar, geçen sene o kadar beklettilerine değdi denilebilir. O zaman bu sezon da sıra Karen’a geldi galiba. Hadi bakalım… (O dadıyla kalıcı olmaz yalnız.)
* Ben You Me Her’in Andy’si Jarod Joseph‘in buradaki Wilson olduğunun zerre farkında değildim. Adamı görünce şaşırıverdim.
İyi ki döndü bu dizi, aklım açıldı sayesinde.
Bu diziyi sırf Yunjin Kim var diye izlemiyorum valla. Uyuz oluyorum kadına.
Dizinin İngiliz versiyonu olduğunu şimdi yazıyı okuyunca fark ettim. 3 sezon, 16 bölüm sürmüş. 4 bölümlük son sezonu hariç Türkçe altyazısı da mevcut. Bu yaz bir denemeye niyetlendim şu anda orijinalini.
@pirate : Sitede tanıtımı da var hatta orijinalinin.
Yazıda onun linklemesi de var bu arada.
@pirate Orijinali izleyenler (örnek için bknz. dkamoy ve unfortr) bunun yerine onu tavsiye ediyorlar genelde. Ama ben hali hazırda uyarlamaya çoktan bulaştığımdan bir de orijinaline hiç bakmadım şimdiye kadar.
@dkamoy @aytackara Şimdi okudum orijinalinin tanıtımını da. Teşekkürler ikinize de.
25 bölümdür ben de destekliyorum ama yine de Kate’in bu bölümdeki tepkisini geçen bölüm ben de verdim. İnsanlar vermesin de ne yapsın? Bu işler “I don’t care,” ile nasıl olacak bilmiyorum ama kolay gelsin tabii, denemesi bedava.
Bu da burada dursun:
* Savi’nin mahkeme için kısa süreliğine gelişinden bahsetmelerine şaşırdım. Bir yandan karakteri lafta da olsa hala ortada tutmaları hoşuma gidiyor.


4×03 üzerine:
* İki ters, bir düz şekilde ve mümkünse ilmek atlamadan… Tövbe tövbe. Kafan başka bir şeye çalışsa şaşardım zaten.
* Aha Joss’un kadına verdiği şu tepkisini ben de verdim. Anladık erkek lazım da bu şekilde de değil ki canım. Maden daha kurumamıştır herhalde.
* Bu bölüm dizinin erkekleri nefretlikti desem olur, bölüm boyu hepsine ayrı sinir oldum.
Erkek dadı bozuntusu içimi şişirdi mesela. Harry yüzünden çığlık atasım geldi, sanırsın ergen karakteri oynuyor. Aksan da bonus oldu bunların üstüne. Marc sonlara doğru topladı ama April’ı da anlıyorum ben açıkçası. Robert ise zaten “WTF?!”lıktı. Görünen köy kılavuz istemedi de yani bu ne?
* Kadınlar daha iyiydi. Gerçi mesela bölüm sonuna hizmet olsun diye Karen’in terapi çiftini dahil etmeseler de olurdu sanki. Kate de neyse ki toplayanlardan oldu, o güzel de Joss’un dramasının sona ermesi gerek. Uzamaya başladı sanki.
* O ‘shocking reveal’ olayına hiç gerek yok. Bak şimdiden yazıyorum buraya, gelince (gelirse) kullanırım.
* “Controlling your future is about confronting your past.” mottosunu sevdim.
İki bölümdür olan bitenlerden memnun olmadığımdan çemkirip duruyordum, bu bölüm onların üstüne mis gibi oldu. Hatta böyle bir bölümü 4 Temmuz gibi ulusal tatil olan bir günde neden yayınladı diye çemkirdim bu sefer.
* Michael’ın itirafını nasıl beklemiyorsam, ekrana püskürtüyordum az daha. Olan biten şimdi daha da ilginçleşti. Yalnız April’ın sondaki lafı bariz bir hataydı. Onun itiraf sonrası suratı bende o laftan sonra oluştu.
Bu da burada dursun:
* Karen bu bölümde son iki bölüme göre daha iyi gitti derken olan biten ne güzel arap saçına döndü öyle? Bölüm sonunda kapıda olan radyocu olsun mümkünse.
* Konu olarak Kate’in içinde olduğu karmaşayı da sevdim: “Yap tabii, yapmazsan kusur kalır.”
Ayrıca bu da dursun:
“Vivian 4 aylık olduğuna ve Alec de 6 aylık evli olduğuna göre evlendiğinde Karen 7 aylık hamileydi. Karen’in hamileliğini anlaması ve Orijinal Vivian’ın vefat edişi için Karen’a en az 2 aylık hamile desek… Sen 20 yıllık karının ölümüne dayanamayıp şehri ve kızını terk ettin ama sonra gidip 5 ay sonra biriyle mi evlendin? Hatta birkaç hafta şehirde kaldın desek 4!!”
Bir insan bir diziyi izlerken böyle bir hesap mı yapar ya? Ben yapınca oldu.
* Bu dizi niye yaz vakti 3 hafta araya girdi acaba? Yeni böüm 8 Ağustos’taymış. Madem giriyorsun, bari geçen hafta gireydin. Tam da ısınmıştım.
* Tek bir şeyi merak ediyorum: Bu bölümün ilk yarısını yazanla ikinci yarısını yazan kişi aynı mı? Her şey ilk yarıda o kadar iyi giderken bir anda arabanın freni patladı da yokuş aşağı giderek bir ağaca tosladılar sanki.
> Kate: Ben bu ikileme bayıldım
Tam da bu sezn destekleyeceğim kimse yok diye hayıflanıyordum. Kim akıl ettiyse aferin.
Bu da burada dursun:
> Karen: Ben bu işe sinir oldum. Kim akıl ettiyse aşk olsun! Al kafasına fırlat birer vazo o adamın da kadının da.
> April: Bu kadın bu gidişle önce aldatılır, sonra da bir güzel terk edilir. Ben de çekirdek eşliğinde izlerim. Yalnız sorun şurada, adama haksızsın da diyemem galiba. Ben şiştim be izlerken.
> Joss: Harry’yi de yanına al da bir git allasen yahu. Savy size ne kadar saysa haklı!
4×07 ortamlardaymış, İngilizce altyazısını görünce fark ettim. Ama ortamlarda olmaması gerekiyordu, onu pek anlamadım.
Gittim reytinglere baktım hatta, ABC tabii ki Mistresses falan yayınlamamış. The Bachelorette finali bütün akşamı kapatmıştı çünkü. Galiba Kanada vakası yaşıyoruz şu an.
Gerçi hiç hazır değildim ben bunun olmasına, dur bakalım nolcek.
Justin Hartley‘e dokunmayalım da dizide kalsın diyeceğim, adam hem This is Us’ın kadrosunda hem de pembe dizi Young and Restless’ta. Yaz işi olsa bile neresine sığdıracak bu kadar şeyi insan merak ediyor ama şu anki konumu güzel uydu diziye.
Ama yine de şu da doğru
Gerçi Mistresses izliyoruz burada, bunun iki beden üstünü yaptılar ikinci sezonda sonuçta.
Bu da 3. sezondaydı hatta.
Perşembe izlerim diye planlamışken gecenin körü başıma niye iş çıkardım bilmiyorum. İyi halt oldu.
Scott’ın kafında ekrana bakakaldım. Tam da Joss2un şu hali gibi işte.
Bu da dursun:
* Ayrılın, lütfen hepiniz ayrılın ve bir daha geri dönmeyin
Derdiniz, azabınız, istirabınız bitmiyor kuzum. Vardır başkası dışarıda, hatta çevirebiliriz masayı öyle de olur. Yaptık nasılsa bir kere.
* Boğazında kalır umarım
* Bu dizideki kadınların genel problemi bu aslında.
* Michael’ı April’ın hayatına geri soksak, Sofia ve Marc’ı da hiç ellemesek, bu ikisi mutlu mesut yaşasalar ve Marc’ı April’ın elinden kurtarmış olsak… Olmayacak duaya amin istemek gibi bir şey ama olsun yahu.
Bu da dursun ayrıca.
* Bir an için ciddi ciddi bebeğin ağlamasını bekledim ama bunu değil. Psikolojik çöküş yaşayacak bu kadın, az kaldı.
* Joss’un ağzından sezon başladığından beri ilk kez doğru bir laf çıktı. Sinir bozucu bir hale dönüşmüştü.
* Bu işin sonu sesli mesaja rağmen iyiye bağlanmayacakmış gibi hissediyorum. Güzel de gidiyordu aslında, bozmasalar keşke.
* Haydaaaaa!!! Ya bitiyordu işte ne güzel, niye yapıyorsunuz kuğzum siz bunu?
Meğerse dünkü bölümün ardından bu gece de sezon finali varmış. Bachelor in Paradise finalinden yararlanmak istemelerini anlıyorum ama yine de cık, cık, cık ya. Ben daha hazır değildim ki.
American Gothic de çift ile gidiyor zaten.
4×12 üzerine:
Dedim ben ama o kadar hazır değilim diye. April’ınkini az daha dramatik yapsalar sezon finali bile olurmuş bu bölümden, aklıma Empire’ınki de geldi zaten.
Gelecek bölüme ne anlatıp da bırakacaksınız ki allasen siz bunun üstüne? (Bunu dediğime pişman olacağım ya neyse.)
Bu da burada dursun, bari kumsalda olmasaydı bütün o olan biten ay!
Akıl sağlığımın selameti açısından bu dizinin iptalini talep ediyorum hakim bey. Teşekkürler.
Not: Sezon finalini daha izlemedim ama sürpriz bir haber değil aslında. Ayrıca… Neyse bende kalsın.
Eğer 10:30’a kadar izleyip kapatırsak mis gibi dizi finali olur açıkçası. Son yarım saat orada öylece duruyor tabii, o başka. Öylesi de açık finalli oluyor haliyle.
* Üstteki spoiler içi habere giden yolu ve sonrasını sağlam kurmuşlar, bölümün en sevdiğim kısmı oldu zaten.
Ortada Karen diye dolanan kişinin Karen olmadığı belliydi zaten, ne çıkacağını merak etmedim değil aslında. Devamını izlemek isterdim.
*
Son sezon yorduydu ve iptal seviyesine getirdiydi ama devam etse yine de izlerdim tabii ki. Zaman geçtikçe özleyeceğim kesin, güzel bir serüvendi.