Hulu’nun FX projelerinden birisi olan Fleishman Is in Trouble, 17 Kasım’da ilk iki bölümüyle yayın hayatına başladı. Şimdiye kadar 3 bölümü geride bırakan mini dizinin sezonu 8 bölümden oluşuyor.

Taffy Brodesser-Akner, 2019’da yayımlanan kendisinin aynı adlı romanının dizi uyarlamasını hazırladı. Yapımını ABC Signature üstlendi. Jesse EisenbergClaire Danes, Lizzy Caplan ve Adam Brody‘nin başrollerini paylaştığı dizide Maxim SwintonMeara Mahoney GrossMichael GastonChristian Slater ve Josh Radnor gibi isimler rol alıyor.

22 Şubat’ta Disney+ Türkiye’de de yayınlanacak.

Konusu:

40’lı yaşlarına adım atmış Dr. Toby Fleishman (Eisenberg) ile başarılı bir yetenek ajanı olan karısı Rachel (Danes), 13 yıllık evliliğin ardından kısa süre önce tatsız bir şekilde boşanmıştır. 11 yaşındaki Hannah (Gross) ve 9 yaşındaki Solly’yi (Swinton) belli zamanlarda gören Toby, boşanmanın ardından flört uygulamalarını kullanmaya başlar ve gençliğine göre daha verimli bir döneme adım atar. Ta ki bir gece uyurken Rachel çocukları habersiz şekilde evine bırakana dek…

Sonraki günlerde Toby, Rachel’a bıraktığı mesajlara ve aramalara cevap alamaz. Nerede olduğuna veya geri dönmeyi planlayıp planlamadığına dair hiçbir ipucu da yoktur. Toby, Rachel’a ne olduğunun peşine düşer ve bir yandan ebeveynlik, arkadaşlar, hastane ve Manhattan’ın sunduğu ‘fırsatları’ dengelerken bir yandan da evliliklerine ne olduğunu gözden geçirir.

Not: Dizinin önemli bir parçası da Lizzy Caplan’ın canlandırdığı Libby karakterinin dış sesi. Özellikle Toby ve Rachel’ın geçmişteki ilişkisine geçildiğinde devreye giriyor ya da yaşananlarla ilgili bazı yorumlarda bulunuyor.

Toby’nin eski arkadaşları Libby ve Seth (Brody) de önemli karakterlerden ve boşanmanın ardından Toby’yle daha sık vakit geçirmeye başlıyorlar.

Fleishman Is in Trouble’a kadrosu ilgimi çektiği için başladım. Jesse Eisenberg’i ilk kez bir dizide başrolde izliyorum. Zaten sinema ağırlıklı bir kariyeri olan oyuncunun 21. yüzyılda başrolde yer aldığı ilk dizi bu. Claire Danes’i haliyle/tabii ki severim, Adam Brody ve Lizzy Caplan da güzelce peşi sıra geldiler. İzlediğim kadarıyla diziden gayet memnunum, böyle bir işe ihtiyacım varmış sanırım.

İlk başta bölüm süreleri ve Libby’nin araya girişleri bir tık fazla gelmişti ama devam ettikçe alıştım. Zaman çizgisi burada da git-gel şeklinde, Fleishman çiftinin ilişkisini geniş çaplı ve farklı açılardan işliyorlar. Bu sırada cinsiyet rolleri, sınıf kaygısı ve modern flört kültürü dahil çeşitli konulara kendi dilleriyle yer verdiklerine tanık oluyoruz. Büyük şaşırtmacalara gebe olduğu intibasında olmasam dahi nereye varacağını merak ediyor gibiyim. Mini dizi / kitap uyarlaması bir iş ve kendi kitabını uyarlayan birisi başta olduğu için uygun bir noktaya vararak veda eder herhalde… Üstüne de bakarız.

Durum böyleyken böyle. İyi seyirler.