Profil: Mireille Enos
7 yorum aytackara 25 Mart 2012 10:30
Daha önceleri Claire Danes, Jennifer Carpenter ve Lucy Lawless ile katkıda bulunduğum profil yazılarına bu sefer de sevdiğim ve The Killing‘de izlemekten keyif aldığım oyunculardan biri, Mireille Enos ile devam edeyim dedim. Yalnız, başlamadan önce belirtmekte fayda var: Yazı, oyuncunun yer aldığı yapımlarla ilgili hafif de olsa ispiyoniçeren bir profil yazısı.
Mireille Enos, Amerikan bir baba ve Fransız bir annenin kızı olarak 22 Eylül 1975 tarihinde Houston, Texas’ta dünyaya geldi ve 4 kardeşinin de olduğu geniş bir aileye sahip. Enos’un kardeşlerinden Jongiorgi Enos ve Veronique Enos da Mirelle kadar popüler olmasalar da oyunculukla uğraşan iki isim.
Dindar bir aileden gelen Enos, lise yıllarında ablasından etkilenip Texas’ta, ülkenin bilinen sanat okullarından birine gitti. Üniversitede ise yine ülkenin bilinen dini okullarından biri olan Brigham Young Üniversitesi‘ne giderek mezun oldu. Hatta bu sırada, prestijli oyunculuk burslarından birini de kazandı.Atalarından gelme İskoç kökenine de sahip olan aktris, kendisi gibi oyunculuk yapan bir isim olan Alan Ruck ile evli. Oyuncunun 2008’den beri süren evliliğinden olma bir de kızı var. Vesper Vivianne Ruck, 23 Eylül 2010 tarihinde, yani Mireille 35. yaşını kutladıktan 1 gün sonra, dünyaya geldi.
Eşi Alan Ruck , Mireille ve Zeljko Ivanek
Mireille Enos oyunculuk kariyerine 1994’te (henüz 19 yaşındayken) ABC’de yayınlanan bir TV filminde, Without Consent‘te yer alarak başladı. Sorunlu bir genç kızın yattığı psikiyatri kliniğinde başına gelenlerin anlatıldığı filmde, yan rollerden birinde yer alan oyuncuya Johnny Galecki ve Eric Close da eşlik etti. Sinema dünyasına ise 2001 yılında, şimdiye kadar kariyerinde yer alan tek uzun metrajlı film olan Someone Like You ile girdi. Filmde bir yoga öğretmenini canlandıran oyuncuya ABC dizisi Missing‘de de oynayan Ashley Judd ile Hugh Jackman eşlik etti.2004 yılına geldiğimizde ise Enos, tanınması için ilk adım olacak bir projenin içinde yer aldı: Who’s Afraid of Virginia Woolf? 2004-2005 yılları boyunca gösterimde olan bu tiyatro oyununda, önemli rollerden birini canlandıran oyuncu, bu rolüyle 59. Tony Ödülleri‘nde “En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu Performansı” dalında aday olarak gösterildi.
Who’s Afraid of Virginia Woolf? sahnesinden
Tiyatro ile şansı açılmaya başlayan Mireille, bir sonraki yıl kendini kariyerinin ilk başrolü sayılabilecek bir projede, bir kısa filmde buldu: Falling Objects. Risklere sahip bir aşkın ortasında kendini buluvermiş sanat galerisi sahibi Isobel’i canlandıran aktriste, Timothy Hutton ve Melissa Leo da eşlik ettiler. Bunun dışında, oyuncunun ablası Veronique Enos da kısa filmin kadrosundaki bir başka isim olarak karşımıza çıkmakta.Aktristin TV dünyasına girişi 1994 olsa da dizilerde yer alması ilk kez 1999 yılında, Sex and The City‘nin Shortcomings (2×15) adlı bölümündeki konuk oyunculuğuyla gerçekleşti. Bu zamana kadar Rescue Me (1×11), Without a Trace (5×3), CSI: Miami (6×20), Medium (4×16) ve Lie To Me (1×10) dahil birçok dizide görünmüş de olsa, ilk ciddi işine 2007 yılında Big Love ile kavuştu. Bu dizi aynı zamanda Mireille’ın tanınmasına giden yolda ikinci adımını oluşturuyor.
Mireille ve Kathy Marquart (Big Love)
2007-2010 yılları arasında kadrosunda yer aldığı HBO yapımı dizide 24 bölüm oynayan ve ikiz karakterleri canlandıran oyuncuya Bill Paxton, Once Upon A Time‘da oynayan Ginnifer Goodwin ve Amanda Seyfried da eşlik etti. Canlandırdığı ikizlerden Kathy Marquart, Bill Paxton’ın oynadığı ana kahramanın abisinin 2. eşi olurken, diğer ikiz JoDean Marquart da Bill’in babasının en yeni eşi olan karakterdi.2011 yılına geldiğimizde ise Mireille Enos, asıl çıkışını yapmasını ve geniş kitlelerce tanınmasını sağlayacak olan dizinin kadrosuna dahil oldu: The Killing. AMC kanalına ait olup Danimarka yapımı Forbrydelsen‘den uyarlanan diziye başrol olarak katılan oyuncu, bu sayede kariyerinin ilk dizi başrolüne de kavuşmuş oldu. Enos dizide sevgilisiyle birlikte yeni bir hayata başlamak için işinden istifa edeceği gün karşısında yeni bir dava bulan, isteksiz olarak girdiği Rosie Larsen cinayetine kendini kaptırıp giden Sarah Linden‘ı canlandırıyor.
Mireille ve Sarah Linden (The Killing)
Aktris, The Killing sayesinde 63. Emmy Ödülleri, 69. Altın Küre Ödülleri ve 1. Critics’ Choice Televizyon Ödülleri‘nde “Drama Dalında En İyi Kadın Oyuncu” dalında adaylıklar da kazandı. Henüz hazırda 13 bölümü bulunan The Killing’in yeni sezonu 1 Nisan’da AMC ekranlarında olacak.The Killing’in, aktriste bir başka yararı da kuşkusuz sinema dünyasındaki yükselişi oldu. 2001’deki yan rolü dışında, sinema içinde olmayan Mireille, 2012 yılı içinde 2 filmle karşımıza çıkacak. Bunların ilki Ryan Gosling, Emma Stone ve Sean Penn‘in de yer aldığı The Gangster Squad filmiyken, diğeri de aynı isimli kitaptan uyarlanan World War Z filmi. Güzel oyuncu, ilk filmde Ryan Gosling’in ortağı olan polisin eşini canlandıracakken, ikinci filmde de Brad Pitt‘in oynayacağı ana karakterin eşini canlandıracak.
yorumlar
The Killing’e kadar dikkatimi pek çekmeyen ama bu dizideki oyunculuğuna bayıldığım bir oyuncu. Hollywood’un nasıl gözünden kaçmış şimdiye kadar hayret Bu arada ellerine sağlık arkadaşım, gerçekten harika bir profil yazısı olmuş.
Mireille Enos’un Big Love’da oynadığını şu an fark ettim! Hemen ardından da “Aaaaa, di mi!” oldum. The Killing’teki rolü ile Big Love’daki rolünün bambaşka olması ve iki dizide de karakterlerini hakkıyla vermesi, güzel aktristimizin ne kadar başarılı olduğunun bir kanıtı.
Bu senenin Altın Küre’lerinde de hep ödül almasını istedim ama olmadı. Başka zamana artık.
Tabii ki yazı da çok şahane olmuş, ellerine sağlık aytackara.
@kingdom The Killing’i bu kadar sevmemin ve 1 nisan’ı iple çekmemin asıl nedeninin Mireille Enos olduğunu düşünüyorum ben. Oyunculuğu gerçekten çok iyi. Geç olmuş ama hiç değilse olmuş, mahrum kalınsa yazık olurdu Ben teşekkür ederim.
@hsparks O ödülü Claire Danes almasaydı ben de çok bozulacaktım ama neyse ki onun yeri de epey ayrıdır Teşekkür ederim.
@aytackara : Kesinlikle katılıyorum. Mireille Enos bu dizide olmasaydı dizi hayranları tarafından bu kadar sevilmezdi.
Burada da Mireille Enos söyleşisi var. Kadını sürekli kazaklar içerisinde görmeye alışınca, kıyafetleri, makyajı ile bu sefer farklı geldi.
sunucu kadının konuşmasına izin vereydi, belki güzel bir video olabilirdi. !! sinirlendim izlerken. ama kadın güzel yav. alışmışız harbi bakımsız haline.
Ya o aptala ben de uyuz oluyorum. Konuktan daha çok konuşan sunucu mu olurmuş? Bir de buna Tonight Show’u verdiler. Leno’ya çok bayılmam ama Fallon kim ki Tonight Show’u verdiniz? Johnny Carson’ın kemikleri sızlıyordur şimdi.