Terzi || Her Sır Ortaya Çıkacağı Vakti Bekler – Tanıtım
8 yorum aserat 28 Temmuz 2023 08:18
bekir baran sıtkı berrak tüzünataç çağatay ulusoy celile toyon cem karcı dijital dizi Ece Sükan engin şenkan evrim alasya gülseren budayıcıoğlu lila gürmen murat kılıç netflix türkiye olgun şimşek rana mamatlıoğlu salih bademci şifanur gül tanıtım Terzi türk dizisi vedat erincin yerli dizi zeynep tarhan
TV8 için ‘Süslü Korkuluk’ adıyla hazırlanırken Netflix’e transfer olan, ilk sezonunu 2 Mayıs’ta izlediğimiz Terzi‘nin 2. sezonu bugün itibarıyla yayına girmişken diziyi daha yakından tanımaya ne dersiniz?
KİMLİK BİLGİLERİ
| Tür: Dram |
| Süre: 31-47 dakika |
| Sezon/Bölüm Sayısı: 2 sezon, 15 bölüm (3. ve final sezonu yakında) |
| Yönetmen: Cem Karcı | Senaryo: Rana Mamatlıoğlu & Bekir Baran Sıtkı |
| Platform: Netflix |
| Önemli Bağlantılar: Resmi Site – IMDb – Vikipedi |
KONU
Ülkenin en iyi terzilerinden biri olarak nam salan Peyami Dokumacı’nın milimi milimine dokunmuş hayatı, dedesinin vefatı ve çocuk zekasına sahip olan babasına bakmak zorunda kalmasıyla alt üst olur. Çocukluk arkadaşı Dimitri’nin düğünü için hazırlık yaparken gelin Esvet’in de kendini bu tehlikeli ilişkiden kurtarma kararı alması, Peyami’nin üstesinden gelmesi gereken yeni zorlukların oluşmasına, farklı sayfaların açılmasına ve geçmiş hesapların ortaya dökülmesine yol açacaktır.
KARAKTERLER
Peyami (Çağatay Ulusoy): Genç yaşına rağmen mesleğinde büyük başarıya ulaşmış bir terzi. Sakin, ağırbaşlı ve disiplinli biri. Tasarımlarıyla pek çok insanın gözünü doldursa da içindeki boşluğu doldurmakta zorlanıyor. Çocukluğunda dedesinden gördüğü desteği her daim utandığı ve asla anlaşamadığı babasından alamıyor. Hayatta kendi başına durmaya çalışırken yaşanan sürprizlerle dengesi yerle bir oluyor.
Dimitri (Salih Bademci): Peyami’nin çocukluk arkadaşı. Onun tam tersi bir kişiliğe sahip; hayatı her daim yükseklerde yaşayan, hırslı, kıskanç, tutkulu ve istediği her şeyi elde etmeyi şiar edinen biri. Esvet’le dünya evine girmeye hazırlanıyor fakat içinde bulundukları ilişki dışarıdan göründüğü gibi “masum” değil. Hiçbir şeyi kaybetmeye tahammülü olmazken elindekileri tutmak için büyük bir savaşa giriyor.
Esvet (Şifanur Gül): Dimitri’nin nişanlısı. Gözlerindeki hüzünle dikkat çeken genç ve güzel bir kadın. Yunanistan’da Rum olarak doğup büyümüş ve sonrasında bir Türk aile tarafından evlat edinilmiş. Evliliğe giden ilişkisi de aşklarının değil aileler arasındaki anlaşmaların bir sonucu. İçinde mutlu olmadığı bir ilişkide debelenip dururken Peyami’yle tanışmasıyla tüm hayatı değişiyor.
Mustafa (Olgun Şimşek): Peyami’nin Kars’ta yaşayan babası. Küçük bir çocuğun zekasına sahip olsa da duygu dünyası zengin biri. Çevresindekiler tarafından daima hor görülmüş, oğluna düzgün bir rol model olamamış. Babasını kaybetmesi ve yıllardır görmediği oğluyla yeni bir sayfa açmasıyla birlikte alıştığı her şey tümüyle değişirken geçmişin sırlarını da yanında getiriyor.
Kadrodaki diğer isimler arasında Ece Sükan (Suzi), Celile Toyon (Sülün), Lila Gürmen (Ari), Vedat Erincin (Lia), Murat Kılıç (Faruk), Zeynep Tarhan (Irini) ve Engin Şenkan‘ın (Dede Peyami) yanı sıra ilk sezonda konuk, 2. sezonda kadrolu olarak yer alan Evrim Alasya (Kiraz) ile 2. sezonda hikayeye giren Berrak Tüzünataç (Cemre) de var.
SON SÖZ
Gerçek hayat hikayelerinden uyarlanan dizileriyle nam salan OGM Pictures’ın (ve Gülseren Budayıcıoğlu‘nun) bu zehri dijital platforma bulaştırmasına vesile olan Terzi‘nin dört başı mamur bir iş olduğunu iddia etmek güç. Televizyon formüllerinin hakim olduğu formatı ve klişelerle dolu anlatım dilinin yarattığı kan uyuşmazlığı, dizinin olası başarısından çok şey götürüyor. Fakat her şeye rağmen özenli rejisi ve başarılı oyunculuklarıyla, izlemeyi kolay kılan kısa bölüm süreleriyle bir şekilde kendini izlettirdiğini de söyleyebilirim. 2. sezonu izleyecekler ilkini çoktan geride bırakmıştır ama hiç denemeyenler için boş yaz günlerini geçirme maksadıyla uygun bir alternatif olabilir. İyi seyirler.
Not: Diziyle ilgili daha önce yapılmış yorumları buradan okuyabilirsiniz.
yorumlar
Genel çapta memnunum. İzlerken sıkılmadım ama tanıdık gelmeyen ya da şaşırtıcı bir hikaye anlatmıyorlar. TV’de izlesek olurmuş türden (yine). Gözüme giren tarafları da vardı.
Öncelikle TV dizilerine sirayet eden her şeyin arkasına müzik döşeme bunlara da bulaşmış. Hikayenin boşluklarla / dağınık ilerlediğini düşündüğüm oldu.
Olgun Şimşek’in karakteri aşırı oyunculuğa müsaitti mesela ama kendisi aksine gayet dozunda / iyi oynamış. Çağatay Ulusoy her zamanki gibiydi. Şifanur Gül dikkatimi ciddi anlamda burada çekti ilk kez, sırıtmamış. Salih Bademci bazen sezonun yıldızıydı bazen de bir tık fazla oynadı gibi. Derken geçti.
– Bir ara Ari, bu kızın babasının parası için mi istiyor diyordum ama mirasa ortakmış. Yakın sayılır.
– Annesini aramasına şaşıracak değilim ama bu hengamenin ortasında bir de müzik programına, anneyi arayışına, müzik yaptıkları yerde karşılaşmalarına falan alakasız biçimde girdik sanki. Üstümdeki dağınıklık hissi biraz da bunun gibi şeylerden.
2. sezon:
Bu sezonu ilk sezondan bir tık daha fazla beğendim. Senaryonun gidişatı (?) itibarıyla yine “Bunu TV’ye de koysan sırıtmaz,” diye düşündüğüm anlar oldu. Ama 8 bölüm hızlı da ilerledi. Çalışırken izledim, o başka.
Berrak Tüzünataç ve karakteri, yer aldığı kadarıyla hoşuma gitti. Etraftakilerin gerekli/gereksiz draması sağ olsun, bir noktadan sonra ben de onun moduyla izledim etrafta olup bitenleri. Yalnız o araba sahnesi neydi yahu?
Dimitri’yi bu sezon beklediğimden de iyi idare ettiler. “Nemrut ve kıskanç kötü 2. erkek” şeklinde sınırlandırmıyorlar hiç değilse. Muhtemelen bu eksene özellikle 3. sezona daha da kaydıracaklar ve öyle bitirecekler diziyi.
Evrim Alasya’yı bence az kullandılar. Bir de Peyami’nin sabır testi hallerine yer yer göz devirmeden edemedim. Onu da anca son 2 bölümde törpülediler. Esvet, ondan daha iyi ilerledi resmen. Mustafa ilk sezondaki gibiydi.
Sonuna kısa bir 3. sezon fragmanı koymuşlar. Fena durmuyor, insanın aklına gelen başına gelir cinsinden. Bu ikisini 3. sezonu da izlerim ve veda ederiz.
3. sezon, ilk tanıtım
Bitirdim diziyi. Klişelerle dolu bir yapıda olsa da izletti kendisini bir şekilde. Öyle üzerine konuşacak pek bir şey yok.
Dizinin en güzel, en iyi şeyi Olgun Şimşek’in oyunculuğuydu. Kendisini ilk kez Beşik Kertmesi (2002) dizisinde izlemiştim. O günlerden bu günlere oyunculuğu çok üst safhalara geldi. Final sezonunda da kendisini izleyebilecek olmak sevindirici.
Tüm Sezonlar Tanıtım Fragmanı
The Tailor: Season 3 | Official Trailer
* Bunu da ilk iki sezonla benzer ayarda yapmışlar. Yani neredeyse takdir edesim var bu istikrarı…
Kötü anlamda yazmak istemiyorum gerçi. Sezonları en azından sıkılmadan izledim. Öte yandan “Bu diziyi ulusal kanallara koysan da sırıtmaz,” hali bu sezonda da devam etti. Ben daha fazlasını bekliyordum diziden, o çıkmadı ya da kaçırılmış bazı fırsatlar var gibi geliyor gözüme.
Bu nedenle bir tarafım daha fazla bölüm olsaydı diziden neler çıkabileceğini merak ediyor diğer tarafım (özellikle de süre bazında artarsa) muhtemelen süneceği için durumdan memnun.
* Bütün (3.) sezonu abartısız belli bir eksende devam ettirdiler. Onun vardığı nokta da çoğu kişi için sürpriz olmamıştır zaten. Sezonun avantaj tarafı bölüm sürelerinin göreceli kısa olmasıydı. Final bölümü 28 dk. mesela. Bu yüzden birkaç şeyi aradan alıp almadıklarını merak ettim hatta.
– Kiraz’ın torununu ziyarete falan gitmesini verip final sahnesinde Mustafa’nın her şeyden haberi olduğu bir hale geçtiler. Tamam, unutmadılar da bunun açıklamasını da kısa bir sahneyle araya katmayı planladılar mı mesela? Biraz merak ettim. Zaten bölüm 28 dk., üstüne gelen bir-iki sahneyle aşırıya kaçmış olmazlardı sonuçta.
– Esvet’in öz ailesinin şirketin asıl sahibi olduğu gerçeğini de dan diye verip finale yürüdüler. Daha uzun bir şekilde anlatılabilecek ya da sorun çıkarılabilecek bir noktaydı. Onun yerine Ari’yi Dimitri’nin düşman başına babası haline getirip orada bıraktılar. Sadece aşk/dostluk tarafına odaklanıp kalanını boş verdiler gibi oldu.
Neyse ki dostluk tarafı işimi gördü.
* Bu arada Terzi dizisi en azından benim adıma Peyami-Dimitri arkadaşlığını anlatan, bu sayede sürükleyen bir dizi oldu. Esvet-Peyami aşkı ya da aşk üçgeni tarafı geride kaldı. 307 sezonun en iyi bölümüydü. Dizinin de en iyilerindendi.
Bir de en+en son sahneye gülsem mi sövsem mi bilemedim. Yıl 2023 lan, ayıp
7. bölümde geçmişe de giderek Dimitri+Peyami dostluğunu güzelce anlattın. Üstüne de adama kendini isteyerek feda ettirerek + diğerlerini salıverdirerek öldürdün. E ne güzel olmuştu işte.
Son sahnede Dimitri’nin yüzünün yarısı yanmış ve hayatta ortalıkta ne işi var? Bir de dürbünle bunların mutluluğunu izliyor falan. Hay bin kunduz