Beauty and the Beast (2012) — tanıtım
88 yorum rpdi 23 Kasım 2012 09:00
Karşımıza yeni çıkaracağı diziler konusunda az ve öz takılmayı seven kanalımız The CW‘nun bu sonbaharda başlayan üç yenisinden biri olan Beauty and the Beast, 14 Ekim’de başladı ve şu ana kadar 6 bölümü çıktı. Perşembe akşamları The Vampire Diaries arkasından yayınlanan polisiye drama türündeki dizimiz ile ilgili ayrıntılar aşağıda.
Beauty and the Beast, 1987-1990 yılları arasında yayınlanan aynı adlı dizinin modernize edilerek günümüze uyarlanmış hali. Zamanında Türkiye’de de çok popüler olmuş ve haliyle de çok seveni olan ve bu sevenlerinin ilk duyduğunda varlığından hoşnut olmadığı dizi, beklentilerin aksine gayet eli yüzü düzgün ve orijinalinden oldukça farklı ve kendine özgü bir yoldan gidiyor. (Ben eski versiyonunu izlemeyenlerdenim. Sadece güvenilir kaynaklardan aldığım duyumları iletiyorum)
Lafı dolandırmadan, ilk bölümden ispiyon içeren konu kısmına geçiş yapalım:
Catherine Chandler, New York Polis Merkezi’nde cinayet masası dedektifidir. 9 yıl önce annesinin cinayetine tanıklık etmiş; katiller, kendini de öldürecekken birisi tarafından kurtarılmıştır. Kanıtlar, kendisini kurtaranın bir hayvan olduğunu gösterse de o bunu her zaman reddetmiş ve 9 yılı kendisini kurtaranın kim olduğunu düşürmekle geçirmiştir. Günümüzde ise bir dava sırasında yolu Afganistan’da görevi sırasında öldüğü rapor edilen doktor Vincent Keller ile kesişir ve Catherine, ipuçlarını takip ederek 9 yıl önce kendisini kurtaranın Vincent olduğunu keşfeder. Vincent, o günden sonra da Catherine’i takip etmiş ve kollamıştır; ama bütün bunları Catherine’den saklamasını gerektiren bir sırrı vardır.
Daha güçlü, daha hızlı, daha mükemmel bir askeri yaratmak için uygulanan bir deney sırasında bir şeyler yanlış gitmiştir ve şimdi bu yüzden, Vincent öfkelendiğinde gözü bir şey görmeyen, tehlikeli bir canavara dönüşmektedir. Hem deneyi yapan insanlar kendini öldürmeye çalıştığı için, hem de bu durumundan dolayı çevresindekilere zarar verme tehlikesi olduğu için sırrını herkesten korumak ve toplumdan uzak yaşamak zorundadır. Catherine, sırrını saklamaya söz verir, ancak annesinin cinayetini çözme konusunda yardım etme şartı koşar. Vincent, uzun yıllardır gizli bir şekilde yaşadığı için şehri uzaktan gözetleme imkanı bulmuştur ve suçluları kendi yöntemleriyle etkisiz hale getirme ve adaleti sağlama imkanı elde etmiştir. Artık, Catherine’e de davalarında yardımcı olur ve işin önemli bir parçası haline gelmeye başlar. İkilimiz, böyle birlikte vakit geçirdikçe aralarında daha farklı bir çekim oluşmaya başlar; fakat böyle bir ilişkinin getirebileceği tehlikelerin ikisi de farkındadır.
Şimdi karakter ve kadrodan devam edelim:
Zeki, işinde kurallarına bağlı, sert bir dedektif ama özel yaşantısında bir o kadar kırılgan ve hassas karakterimiz Catherine, Kristen Kreuk tarafından canlandırılıyor. Dünyalar tatlısı bu oyuncuyu uzun sezonlar boyunca Smallville‘de, ayrıca Edgemont‘ta, konuk olarak 4 bölüm Chuck‘ta ve Ben Hur‘un 2010 yapımı Kanada uyarlamasında (mini dizi) izledik.
Şimdilik konu kısmında anlattıklarım dışında hakkında bir şey bilmeniz gerekmeyen Vincent, Yeni Zellandalı oyuncu Jay Ryan tarafından canlandırılıyor. Kendisinin uzun süre yer aldığı bir Amerikan yapımı yok. Konuk olduğu yapımlar ise şu şekilde: Terra Nova, Legend of the Seeker, Young Hercules, Xena: Warrior Princess.
Tess, Catherine’nin ortağı. Zaman geçtikte birbirlerinin en iyi arkadaşı olmuşlar ve iyi bir takım oluşturabilmişler. Birçoğunuzun favori karakteri olması ihtimali yüksek olan karakterimiz, Nina Lisandrello tarafından hayat bulmuş durumda. Kendisi Nurse Jackie, Mercy, Law and Order gibi dizilerde konuk olarak karşımıza çıkmıştı.
Evan, Catherine ile birlikte aynı yerde çalışan doktorumuz. Kadronun karimatik İngiliz aksanlı karakteri açığını kapatıyor. Catherine’e karşı boş olmadığını eklemeden geçmeyelim. Karakterimiz, The Tudors, Mistresses, Spooks gibi dizilerde karşımıza çıkan Max Brown tarafından canlandırılıyor.
J.T., Vincent’ın ev arkadaşı; başından beri sırrını bilen ve bu konuda ona büyük destek ve yardımcı olan dostu. Karakterimiz, Austin Basis tarafından canlandırılıyor. En iyi ömrü 2 sezon süren The CW dizisi Life Unexpected‘tan tanıyabileceğiniz oyuncu, Necessery Roughness, Grey’s Anatomy, Supernatural, Life on Mars gibi dizilerde konuk olarak yer almış.
Son olarak, Catherine ve arkadaşlarının işine sıkı sıkıya bağlı, sert patronu Joe Bishop. Karakterimiz, Brian White tarafından canlandırılıyor. Bu oyuncumuzun da kadrolu olarak yer aldığı bir yapım yok. Konuk olarak yer aldığı diziler ise şu şekilde: The Shield, Moonlight, Men of a Certain Age, Burn Notice, CSI Miami, Ghost Whisperer
Dizinin ana kadrosu bu şekildeydi. Tabii karşımızda bölümlük konuları olan bir polisiye olduğu için, her bölüm gelip giden farklı farklı konuk oyuncular mevcut. Kadronun tamamı için şuraya uğrayabilirsiniz. Bir de Legend of the Seeker izleyen herkesin bayıldığına emin olduğum şu oyuncunun da yakın zamanda diziye katılacağı haberini de vermeden edemeyeceğim. Belki niyeti olmayanlar sırf bu isim yüzünden diziye başlar, belli mi olur?
Daha önce de belirttiğim gibi gerek kanalına, gerekse konusuna bakarak romantik, dramatik bir gençlik dizisi ile karşılaşmayı beklerken, karşımızda formüllü bir polisiye buluyoruz. Üstelik hem bölüm içindeki vakaları, hem de bir yandan ilerleyen ana konusu gayet doyurucu ve tatmin edici bir polisiye. Tabii Catherine ve Vincent’ın uyumu, aralarındaki romantizm, sonradan gelişen aşk üçgeni gibi mevzular sayesinde de bir The CW dizisi izlediğimiz hissiyatından kopmuyoruz. Kadro yine her CW dizisinde olduğu gibi göze hitap insanlardan oluşuyor. Ayrıca hepsi rollerini hakkıyla veriyor ve hemen hemen hepsi kendini sevdirmeyi başarıyor.
Perşembe akşamları saat 9’da yayınlanan ve karşısında Grey’s Anatomy, Person of Interest, Glee gibi güçlü rakipleri olan Beauty and the Beast, ilk bölümüyle 1,3 reyting (3,1 milyon izleyici) gibi çok iyi bir izleyici rakamı yakaladı. Fakat ilerleyen bölümlerde 0,6 – 0,7 reyting sularında gezmeye başladı. Yine de bu rakamlar The CW’yu tatmin etmiş olacak ki diziyi 22 bölümlük tam sezona uzatma kararı aldı.
Diziyle ilgili sağda solda bir şeyler okuduysanız – bu yazı da dahil- ilk bölüme dair sürpriz içerebilecek pek çok detayı öğrenmişsiniz demektir. O yüzden diziye ilk bölümden vurulmayı beklemeyip mutlaka birkaç bölüm daha devam etmelisiniz. Her geçen bölümde biraz daha insanı kendine bağlayan ve karakterlerini sevdiren bir yapım olduğuna emin olabilirsiniz. Şiddetle tavsiye etmesi bizden, izleyip izlememe kararı sizden.
Son olarak iki adet tanıtım filmi aşağıda sizleri bekliyor.
Ayrıntılı Tanıtım Filmi:
Kısa Tanıtım Filmi:
http://www.youtube.com/watch?v=FcCJQGt518k
yorumlar
@unfortr: İmajını zedeleyecek bir şey yapmıyor zaten. Üstüne düşeni yapıp düzgünce rolünü icra ediyor. Ama oynadığı karakter sıkıntı işte. Keşke başka birini oynasaymış. Bizimkilerin yanında çalışan, sıradan bir polis olsaydı. Böyle çok sık değil, ara sıra görünen bir tip olsaydı bile daha güzel olurdu şu vaziyetten.
CBS’in uluslararası basın turunda güzel güzel pozlar veren güzel insan.Sevenleri için gelsin;
1 2 3 4 5
–Beauty and the Beast 1×18’den ispiyon içerir!–
Dizi son haftalarda zaten yükselişe geçmişti. Bu bölümde ise iyice zirve yaptı. Bunu asla inkar edemem; ama Evan abimi öldürmek nedir allaasen? “Naptınız siz, bunu yaparken aklınız nerdeydi, ne içmiştiniz?” diye söyleniyorum bölüm bittiğinden beri. Şaşkınım ve yastayım. Adamdan karizma fışkıyordu resmen. Umarım bu büyük kan kaybı diziyi sonuna götürmez.
Dizide Kristin Kreuk’un kardeşini oynayan Nicole Gale Anderson, PLL’in spin-off’u Ravenswood’a katılmış.
Şu oyuncu diziden ayrılmış.
Şu ise dönecekmiş. (Hiç gereği yoktu aslında.)
Bu Comic-con’da ilginç muhabbetler dönmüş. Yarın sakin kafayla bakıp olmazsa bir bildiri yaparım. (Bol ispiyonlu olacaktır tabii.)
Şu tatlılığa bakar mısınız yahu; yok benim bu BATB’a tekrar girmem şart. Bknz: Kristen Kreuk…
Korkum sırf bir oyuncu için devam edemiyorum bir diziye; inşallah yarı yolda bırakmaz beni. Bakalım ne zaman müsait olursam, tekrar bir deneyeceğim…
İkili olarak da çok iyiler. (:
@alperen4700: Beauty and the Beast, Kristen Kreuk’un tatlılığından daha fazlasını veriyor. (: Bir tek sezonun 2. yarısında polisiyeliği neredeyse hiç kalmıyor ve romantizmin biraz suyunu çıkarıyor. Bir de son 4 bölüm çok iyi değildi. Yukarıdaki yorumda da “dönmesine hiç gerek yok!” dediğim adamla olan mesele beni biraz sıkmıştı. Ama Comic con’daki röportajları biraz okudum. 2. sezonda bir takım değişikler ve yenilikler varmış. Daha iyi olacağına inanıyorum ben.
@rpdi: Ben adamı bir türlü sevemedim ya ilk 2 bölüm itibariyle; bir de şu sözlerin diziyi bana satmaya çalışma mı yoksa alp izleme bana kalsın mı anlayamadım. Bknz: “Bir tek sezonun 2. yarısında polisiyeliği neredeyse hiç kalmıyor ve romantizmin biraz suyunu çıkarıyor. Bir de son 4 bölüm çok iyi değildi.”
Ama seyredersem Kristen Kreuk’un o gül cemalinden kaynaklanacak valla…
Vincent konusunda haklı olabilirsin. Benim de özel bir sempatim yok ama gıcık da olmuyorum.
Benim bu diziye ölüp bitiyor oluşum, izlemeyenlerde beklentiyi yükseltiyordur diye tahmin ediyorum. Yüksek beklentiyle izleyip sonra beğenmeyip “Pfff bu ne ya?” deme yani. Kusurlarını, eksiğini, fazlasını baştan bil, kendini hazırla, öyle izle diye idi o sözler.
Valla bence izle, seversin. Dediğin gibi sırf Kristin bile yeter; ama diğer tipler de iyidir. Tess ve Evan’ı seversin. İlerde bir ara Bridget Regan gelecek. Karakteri baya salak olduğu için sinirlerimiz hoplasa da güzelliğini doya doya seyrettik en azından. Son 4 bölüm hariç olaylar da gayet akıcı ve sürükleyici bir şekilde aktı gitti. (Son 4 bölüm de kötü değil tabii, önceki bölümlere kıyasla biraz sönük o kadar.)
@rpdi: Eyvallah; şimdi çok daha anlaşılır oldu. Senin diziyi ne kadar çok sevdiğini hatırlıyorum elbette; seveni bile kötü sözler söylüyorsa ben sevemem herhalde demiştim. Ama sende benim gibi bir diziye körü körüne bağlanmayıp; iyisinin de kötüsünün de farkındasın şimdi anladım. Bazıları sevdikleri diziye hiç laf ettirmezler bilirsin…
İlk olarak
numaralı bölümde karşımıza çıkacakmış.
Yeni poster ve yorumum burada da bulunsun.
Kaç haftadır bunu bekliyordum, acaba nasıl bir şey çıkacak diye. Yapa yapa bunu mu yapmışlar şimdi? Afişlerde Vin’in öne çıkarılmasını çok anlamsız buluyorum, bu diziyi Kristin sayesinde satıyorlar ama hala farkında değiller.
Bir de yeni sezonda Vin saçlarını kestirmişti. Burada hala uzun. Yeni hallerini bile değil yani.
Diziyi hiç izlemedim, izlemem de muhtemelen ama posteri hiç başarılı olmamış, onu söylemeden geçemeyeceğim
http://www.youtube.com/watch?v=WyVFExHuIzo
Sabahın 7’sinde TRT’de eski versiyon “Güzel ve Çirkin”e denk geldim. Eskisini fi tarihinde seyrettiğimden yenisini de takip etmediğimden şu an nerelerdedir, ne zaman başlamıştır vs, bilemiyorum tabi.
Dizi, Kanada kanalı Showcase’te Pazar’ları yayınlandığı için ekranlarımıza Pazartesi’leri arz-ı endam edecek. 2X01’i şu an ortamlarda görmeniz mümkün. (: (Benim de dün haberim oldu ama görmeden inanmam deyip bir şey söylemedim.)
Umarım bu durum reytingleri kötü etkilemez. Zaten yarın akşam nasıl bakacağım reytinglere onu düşünüyorum. Kalp krizi geçirebilirim. Sesim çıkmazsa bilin ki öldüm.
Bitmesin falan diyoruz ama 2×12’den sonra bitse de gitsek dedim. Bayağı zırvalamaya başladılar. KK’in hatırına bile çekilmiyor artık.
@abidin77: Ben bunu ilk sezonun 4-5. bölümleri sularında deyip bıraktım diziyi, ama rpdi’yi üzmiym diye söyleyemiyorum hanidir.
Ben her zaman söylüyorum bu dizi kusursuz değil diye. Kristin Kreuk’un tatlılığı, ikilinin kimyası, yer yer saçmalasalar da güzel ilerleyen hikayesi izletiyor. Bir bölüme başladığın zaman kaç dakika kalmış diye bakmıyorsun, güzel akıyor. Yalnız zırt pırt tarz değiştirmesi ve oyuncu kayıpları da diziyi yaktı. Mesela dkamoy, senin izlediğin bölümlerle ilk sezonun ikinci yarısının alakası yok. 2. sezonun hiç hiç yok.
Bence zirve yaptığı yer ilk sezonun 9’dan 18. bölüme kadar olan kısmıdır. 2. sezon da 8 bölüm itibariyle fena değil. 2×12’ye gelmediğim için şimdi kızamadım Abidin’e ama izleyince gelip kızarım kesin.
@dkamoy: İyi yapmışsın KK hatırına devam ediyorum. Zaten iptal olacak, bu saatten sonra sıkılsam da devam edeceğim.
@rpdi: İzledikten sonra, e ne sıkıntı var ki bu bölümde diyebilirsin. Benim için, anlamsız uzatılan muhabbetler, bir anda ortaya çıkan gelişmeler, olayların saçma sapan ilerleyip bağlanması vs vs. gibi sebepler ile dayanamadığım an oldu o bölüm. Yalnız seversen şaşırmam. Benim durumumda bardağı taşıran bölüm oldu diyebiliriz. Tek başına suçlamıyorum bu bölümü. Uzun süredir yavaştan yavaştan bardak doluyordu zaten.
Resmi The CW kanalındaki 2X17’nin promosunda ve açıklamasında “coming this summer” diyor.
Ama bildiğiniz gibi Kanada kanalı Showcase’de The CW’dan bir gün önce Pazar’ları yayınlanıyordu. Showcase’in remi sitesine göre haftaya yeni bölüm var. Muhtemelen onlar tam gaz devam edip bitirecekler. Zaten 6 bölüm kaldı.
@rpdi bir üstte yazmış zaten, en azından Amerika için yaza kaldığını. Şurada, kalan 6 bölümü, 2 Haziran ile 7 Temmuz arasında yayınlayacaklarını söylemişler.
Kanada ne yapacak bakalım. En son bölümü 10 Mart’ta gösterdiler. Bu haftayı es geçmeleri iyiye işaret değil. Ayrıca onların yayın takviminde de gözükmüyor BATB.
izlemiyorum ama izleseydim sinir olurdum nasılsa iptal etceksin yayınla bitiriver sevenlerine de böle eziyet etmezsin bitti gitti denir
Ben o yorumu yazdığımda Showcase’de bu hafta 17. bölüm yayınlanacak görünüyordu. Oraya da el atmışlar.
Bu CW en sevdiğim kanaldan en nefret ettiğim kanala dönüştü bu sene. Onay verdiklerinden Reign’e bayılıyorum bir tek. Öbür hepsini ya çok sevmeden ya da bildiğin kıvranarak, zoraki izliyorum. Ayılıp bayıldığım bütün dizilerini iptal etti/edecek bu sene.
The CW’yu savunasım yok ama onların çoğunda da reyting yok bu arada, o da üzücü gerçek. Bu arada bence de yayınla kurtul yani, o saate başka bir şey koysa bundan daha fazla ne kadar izlenecek ki sanki?
Ya aslında yer kalmadı, bütün yeniler tam sezona uzayınca bir şeyin çıkması gerekiyordu, böyle oldu.
CW’nun suçu şu: Günlerini değiştirip abuk subuk şeylere girişmek. Yav arkadaş, Hart of Dixie Salı akşamı güzel güzel 0,6 reyting alarak gidiyordu, ne onu Pazartesi’ye gönderip de yerine yeni dizi (The Originals’ı) getiriyorsun? Pazartesin boşsa oraya yeni dizi koy. Böyle böyle HoD, BATB ve The Tomorrow People harcandı.
The Carrie Diaires de bence Cuma için yeterliydi, onu da beğenemediler. Pazartesi o reytingi yaparken onay verenlerin bu sene g.tü kalktı nedense.
Gelelim sezonun tamamından ispiyonlu kısma:
Sezonun ortalarında Cat’in de buna koştuğu bölümlerde, bir de şu yaratığa dönüşmelerini engelleyen taş zımbırtısı ortaya çıkınca baya bir irtifa kaybetti. Yahu Once Upon A Time mı izliyoruz? Sizin fantastikliğiniz bilim kurguya dayanıyordu, o n’oldu?
Yine de bu 6 bölümde toparladılar bana göre. Gayet hareketli ve sürükleyiciydi. Bölümün başındaki 200 yıl önceki ataları muhabbetinde yine dağıldım ama bölüm ilerledikçe batmamaya başladı.
…ve en önemlisi kurtulduk şu lanet heriften. Heroes Reborn’da yeniden pörtlemese iyi. Aslında Evan da beast olarak dönebilir artık. Zaten hiçbir zaman cesetini göstermediler, onun yolunu yaptılardı baştan da oyuncu yanaşmadı muhtemelen. Artık bir engel yok.
Ben bu diziyi gerçekten cok begeniyorum en begendigim dizi listesinde ilk 5 e girer neyini begenmiyokar anlamadım her dizide aşk işlenmeli ve burdaki aşk gibisi yok
3.sezon nezaman başlıyo bilgisi olan varmı
Daha belli değil, sezon ortası bir vakitte gelecek.
2015 dio bazı yerlerdede o kadsr gec olurmuki
Sezon ortası Ocak-Şubat işte. 13 bölüm olsa 3 ay kadar bir zaman ediyor. Ocak ortası başlasa Nisan sonu Mayıs başına kadar bitirir.
Son sezon mu peki
Öyle bir karar yok ama geçen sezon direkten döndü, ayarlayıp bitirebilirler belki. Belli olmaz.
Bu tarz bi dizi önerebilirmisiniz hem aşk hem doğa üstü olsun tvd the originals haric
@Hilal: (alfabetik) Angel, Arrow, Bitten, Buffy, Dark Angel, Grimm, Hemlock Grove, Kyle XY, Legend of The Seeker, Pushing Daisies, Teen Wolf, Roswell, Saving Hope
Sitede 3 beastie olduk. Daha da çoğalırız umarım.
Dkamoy’un söylediklerinden bence BATB’e en yakın Roswell. Ben bi ara başladım sevdim ama başroldeki kadına ( ki bu dizide daha ergen) aşırı uyuz olduğum için daha fazla götüremedim.
Bunları izledim başka önerebileceğiniz?
Henüz final yapmamış olursa çok iyi olur
@hilal: Dün başka bir başlıkta söyledim ama gözden kaçtıysa diye buradan da söyleyeyim: Benzer dizi olarak Forever‘ı öneriyorum. Kadın dedektif, adam doktor ve doğaüstü bir özelliği var. Bunun için onun peşinde kötü birileri var. Adam kadına yardım ediyor. Adamın sırrını bilen tek bir kişi var, o da en iyi dostu ve destekçisi falan filan… Baya baya benziyorlar yani. Şimdilik sadece aşk yok ama onun da ileride olacağını anlamak zor değil.
3. sezon fragmanı (Nihayet <3)
Öpme ulan güzel Kristin’i
Özlemişim…
Güzel bir dönüştü ayrıca. Bu sezon
gibi bir formüle girecekler sanki. Ben böyle olmasından memnun olurum açıkçası. 2. sezon hep ana konudan gitti de n’oldu? İlk sezonun altında kalmıştı ne yazık ki. Bu sezon, 1’in de üstüne çıkabilir duruma göre.
Güzel bir finaldi ve güzel bir final sezonuydu. 2. ve 3. sezonda cidden çok zorladılar. Yazar ekibi değişmese daha iyi olur muydu? Bence olurdu. Cidden baya bir süre ne yapacaklarını bilemediler. Düzgün bir villian bulamadılar. Hep benzer dertlerle uğraştılar ama 4. sezonda batmadı bu. Mesela çok klişe olsa da alternatif evren bölümü falan iyiydi bu sezon.
Tess bu sezon bir ara izleyiciyi temsil ediyordu. “Bıktım artık bunlarla uğraşmaktan, beni rahat bırakın” deyip yine olaylara dahil olmaktan geri duramadı Cat hatrına. Biz de “eeeh yetti” deyip izlemekten geri duramadık Kristin hatrına. Gerçi diğerlerinin de hakkını yemeyeyim. Cidden iyi bir kimya tutturdular cast olarak. Tess, şapşik Heather, JT… Hepsi de dizinin bu zamana kadar gelmesinde etkiliydi. Hepsini de özleyeceğim. Tess yine polis olarak bir yerlere girse keşke.
Final
Dizinin Alt yazısı neden çevrilmiyor bilgisi olan varmı ?
@Ekspres: Çevirmenler daha fazla izlenen dizilere yönelmiş olabilirler. Tabi illegal dizi sitelerinin çoğalması bir başka neden.
@abidin77 : Anladım tesekkür ederim. umarım çevrilir
@Ekspres: Bu vakitten sonra zor. Tavsiyem malum ortamlardan izlemen.