Netflix dizisi DAHMER – Monster: The Jeffrey Dahmer Story, 21 Eylül’de geliyor.
36 yorum abidin77 16 Eylül 2022 18:04
colby french Colin Ford dahmer - monster: the jeffrey dahmer story evan peters fragman gerçek hayat hikayesi gerçek olaylardan uyarlama jeffrey dahmer Michael Beach michael learned Molly Ringwald monster monster (netflix) monster the jeffrey dahmer story netflix niecy nash oyuncular Penelope Ann Miller poster richard jenkins seri katil Shaun j brown yayın tarihi
Ryan Murphy ve Ian Brennan’ın Netflix için hazırladığı, Evan Peters‘ın kötü şöhretli seri katil Jeffrey Dahmer’ı canlandırdığı DAHMER – Monster: The Jeffrey Dahmer Story, 21 Eylül ekranlara geliyor.
Richard Jenkins (Six Feet Under), Dahmer’ın babası Lionel; Molly Ringwald (Riverdale), Dahmer’ın üvey annesi Shari; Niecy Nash (The Rookie: Feds), defalarca polisi ve hatta FBI’ı arayarak Dahmer’ın şüpheli davranışları konusunda uyarmasına karşın kendisini dinletemeyen komşusu Glenda Cleveland; Michael Learned (Scrubs), Dahmer’ın büyükannesi Catherine’i canlandırdı.
Dizi, büyük ölçüde Dahmer’ın kurbanlarının bakış açısından anlatılan, Amerika’nın en kötü şöhretli seri katillerinden birinin hikayesini anlatıyor ve Wisconsin yerlisinin yıllar süren bir cinayet çılgınlığına girmesine izin veren polisin sistemik ırkçılığına, beceriksizliğine ve ilgisizliğine derinlemesine dalıyor. Dizi, Dahmer’ın neredeyse yakalandığı ancak sonunda serbest bırakıldığı en az 10 örneği dramatize edecek. Düzgün, iyi görünümlü beyaz bir adam olan Dahmer, polisler ve küçük suçlarla suçlandığında hoşgörülü olan yargıçlar tarafından defalarca dokunulmadan gitmesine izin verildiğinden, dizi beyaz ayrıcalığına da değindi.
Milwaukee Yamyamı veya Milwaukee Canavarı olarak bilinen Dahmer, 1978-1991 yılları arasında birçoğu siyah ve bazıları reşit olmayan 17 erkek ve çocuğu öldürdü ve parçaladı. Cinayetlerin çoğunda nekrofili, yamyamlık ve vücut parçalarının saklanması da vardı. 16 cinayetten hüküm giydi. Cezasının üstünden 2 yıl sonra 1994 yılında başka bir mahkum tarafından dövülerek öldürüldü. Rahmetsiz öldüğünde 34 yaşındaydı.
Penelope Ann Miller (Dahmer’ın annesi Joyce), Michael Beach (Dedektif Murphy), Colby French (Dedektif Kennedy), Shaun J. Brown (Tracy Edwards), Mac Brandt (polis Rauth), Grant Harvey (polis Mueller), Matthew Alan (polis Gabrish), Scott Michael Morgan (polis Balcerzak), Josh Braaten (genç Lionel Dahmer), Savannah Brown (genç Joyce Dahmer), Nick A Fisher (genç Jeffrey Dahmer), Cameron Cowperthwaite (Steven Hicks), Vince Hill-Bedford (Steven Tuomi), Blake Cooper Griffin (Charles), Matt Cordova (Detektif Rauss), Rodney Burford (Tony Hughes), Karen Malina White (Shirley Hughes), Nikyla Boxley (genç Shirley Hughes), Karl Makinen (polis Clyde Reynolds), Nigel Gibbs (Jesse Jackson), Brandon Black (Dean Vaughn), Raphael Sbarge (Vali John Norquist), David Barrera (polis şefi Arreola), Dyllón Burnside (Ronald Flowers), Khetphet “KP” Phagnasay (Sounthone Sinthasomphone), Ken Lerner (Joseph Zilber), Dominic Burgess (John Wayne Gacy), Chris Greene (Chaplain Adams), Furly Mac (Christopher Scarver) ve Linda Park (Julie Yang) dizinin konuk oyuncuları.
1993 yapımı The Secret Life: Jeffrey Dahmer filminde Carl Crew, 2002 yapımı Dahmer adlı filmde Jeremy Renner, 2006 yapımı Raising Jeffrey Dahmer filminde Rusty Sneary ve 2017 yapımı My Friend Dahmer filminde Ross Lynch Jeffrey Dahmer’ı canlandırmışlardı. Hikayenin sansasyonel doğasını ve kanlı ayrıntılarını vurgulayan önceki yapımların çoğunun aksine, DAHMER’ın yaklaşımı psikolojik olacak ve 10 yıldan fazla bir süredir cinayetlerin nasıl gerçekleşmesine izin verildiğine odaklanacak.
Carl Franklin (Mindhunter, The Leftovers), 10 bölümlük limitli dizinin deneme bölümünü yönetti. Janet Mock (Pose, Hollywood), Paris Barclay (Station 19) dizinin yönetmenlerinden. Peters, Franklin ve Mock, Murphy ve Brennan ile birlikte yönetici yapımcı olarak da görev aldılar. David McMillan, yazar ve denetleyici yapımcı olarak projede yer aldı.
Color of Change’den Rashad Robinson da denetleyici yapımcı olarak görev aldı. Ryan Murphy Productions’dan Alexis Martin Woodall ve Eric Kovtun, dizinin diğer yönetici yapımcıları. Scott Robertson, dizinin ortak yapımcılığını üstlenecek.
.
yorumlar
Resmi Fragman (2. Fragman)
Karakter posterleri
– Polisi yetersiz ve iş bilmez olarak düşünmüştüm, bunlar geri zekalıymış. İmdat.
– Yine karışık bir şekilde anlatım yapıyorlar. Seri katillerin çocukluğuna inmeyince kusur kalıyor malum… Biraz sondan biraz da ortadan anlattılar gibi şimdilik.
– Evan Peters kendine uygun bir karakterle gelmiş yine. Gerçek bir seri katilden uyarlama olması da benim için bonus.
Muhtemelen etrafta olup bitenler Glenda gibi benim de sinirimi bozacak ama olsun.
S01E02
Pozitif dönüşleri fark etmesem çoğu Netflix dizisi gibi arada kaynayacaktı, fena bir açılış olmadı. Hatta buradan başlamayı beklemiyordum, şaşırdım.
Dahmer ile ilgili belgesel izlemediğimi biliyorum ama Minndhunter’da ismi geçmiş miydi hatırlayamadım.
Bu bölümdeki polis sahnesine de bir şey diyemiyorum, yani böylesine ne denir ki artık.
Aman Tanrım seviyesinde izlemişler ilk 5 günde. Tek yürek bunu bekliyorlardıysa.
Netflix Dahmer’deki LGBTQ etiketini kaldırmış. Malum sebeplerden.
bu tayfanın da mağduriyetleri, bizim muhafazakarlarınkinin seviyesine yaklaştı. ottan boktan mağduriyet yaratıyorlar. milleti soğuttular davalarından.
(içeriğe bakmadım ama katil dizisi olunca kesin kötü reprezantasyondur dertleri dedim.)
sırada bu var izlemelik. beklentim yüksek bakalım. black bird ü öteleyip duruyorum. arka arkaya alayım bunları.
Adam büyük çoğunluğu eşcinsel olan 17 erkeği öldürüyor. LGBTQ etiketli bir içerik böyle olmamalı diye tepki gösterenler oldu, sebebi o.
Doğru o etikete gerek yokmuş.
Dizinin eleştirel anlamda sevildiğini biliyordum ama ilk haftadan bu kadar izleneceğini beklemiyordum, 2.haftada o rakamlar artar.
Seri katil dizi/belgesellerini çok izleyen biri olarak dizinin isminde seri katilin isminin geçmesinden nefret ettiğimi söylemeden de geçmeyeyim. Daha fazla izleyiciye ulaşılması için yapıldığını biliyorum ama çirkin geliyor bana. Bu tarz işlerde genellikle tek şikayetim o oluyor, yoksa dizi fena gitmiyor.
1×02 :facepalm: göz göre göre gitti yavrucak.
1×04 ruh hastası sosyopat…
ben nedense bunu mindhunter gibi beklemiştim black bird ile karıştırmışım sanırım. adam yakalandıktan sonra kısa kısa geriye dönülerek çoğunluğu ise adamla günümüzde konuşarak işlenir adamın düşünce yapısına onun ifadeleriyle inilir sanırken bayaa bayaa çocukluktan ağır ağır hiç atlamadan detaylarıyla günümüze geleceğiz gibi duruyor. bu durumda ilk bölümde son vakayı vermelerinin pek bir esprisi kalmadı. direkt lise dönemlerinden başlayıp ara ara küçüklüğüne inip lineer anlatsalarmış en azından merakla ne zaman yakalanacağını beklerdik.
dizi de lgbt etiketini hak ediyor bu arada, önceki lafımın arkasındayım. tam mağdurum da mağdurum durumu.
1×07 nasıl biteceğini başından bilmiyor olsaydık bu bölümün malum sahnelerinde tırnak kemirtirdi bize. keşke bilmiyor olsaydık.
güzel başladı ama çabuk baydı. hele son 3-4 bölüm hepten vasat altı kaldı. farklı kurgulansaydı çok daha uzun süre ilgiyi üzerinde tutabilirdi. bir de kendilerini fazla tutmuşlar. çok fazla şeyi kafamızda canlandırmak zorunda kaldık. benden geçer not alamadı.
Dahmer’in izlenmesi kontrolden çıkmış resmen. Geçen hafta neredeyse 300 milyon saat.
299,840,000.
Top 10’de 9 olmuş bile. Bir üsttekiyle arası 70 bin zaten ve 12 günde. Kalan 16 günde 4’e kadar çıkabilir sanki.
300 milyon saat izlenmeyle dili İngilizce olan Netflix dizilerini arasında bir haftada en yüksek izlenmeyi elde eden 2. dizi olmuş. 1. sırada 335 milyonla Stranger Things 4. sezon var.
(299,840,000)
Adam yolunda giden güzelim ilişkinin içine etmekle kalmadı, bir de yamyam gibi kesti yedi yahu
19 günlük izlenmesi 701,370,000 saate çıkmış. Böylece Dili İngilizce Olan Diziler listesinde 2. sıraya çıkmış.
Geçen haftası 205,330,000 saat.
Bazı insanlar çok alıngan.
Discovery+ da “Jeffrey Dahmer: Minds of a Monster” yayınlamış, o da BluTV‘ye gelmiş.
9. bölümü 31 Ekim’de izlemek birazcık ironik oldu.
Bu bölümle sosyal medyadaki Cadılar Bayramı hassaslığını ve alakasını anladım sayılır. Kesin olur(du) çünkü. Hatta Dahmer kılığına giren de kesin olmuştur da belki pek denk gelmemişizdir.
Ryan Murphy, Netflix’in LGBTQ etiketini silmesiyle ilgili “Bütün gay hikayeleri mutlu olmak zorunda olmak değil,” demiş.
bir bitmedi bunun haberleri de. adamı da sevmem ama aklın yolu bir.
S01E03
İlk 2 bölüm fena değildi ama bunu bırakmaya karar verdim. Negatif bir şey var, diziye devam edesim hiç gelmiyor. İlk bölümün öyle kurgulanmış olması da pek yardımcı olmadı. Seri katiller ile ilgili belgeselleri izleyebilen biriyim ama her bölüm Dahmer’ın geçmişindeki bir olaya odaklanmak da pek cazip gelmiyor.
Bu diziler yerine Mindhunter’ın yeni sezonunun gelmesi dileğiyle.
Bitirdim sezonu.
Nasıl sona ereceğini bilerek izliyordum zaten, o yüzden sürprizi daha azdı. Ama bilmeseydim de 9’dan dolayı anlardım.
İzlediğime pişman olduğum bir dizi değil açıkçası. Bazı yönleriyle tepki çekmesini de anlıyorum. Bu da haliyle cinayetlere ağırlık verdikleri sezonun ilk kısmında daha ön planda. İkinci kısım sonrasına geçtiğinden için daha yavaş ilerledi sayılır. Belki 10 değil de 8 bölüm sürebilirmiş.
Diziyi konuşturmak için pozitif ya da eleştirel anlamda ellerinden geleni yapmışlar, yalan yok… İşe de yaradı sonuçta. Ödül sezonunda karşılığı olacak mı onu merak ediyorum. Bir ihtimal olursa hooop başa döneriz çünkü.
Neyse hadi geçmiş olsun. Evan Peters’la farklı bir karakterle yeniden görüşmek dileğiyle. Ryan Murphy zaten peşimi bırakmıyor sayılır, ona girmiyorum.
Çok karanlık bir dizi olmasından mütevellit yavaş yavaş izleyip bitirebildim. Kurgusu mükemmeldi ve Evan Peters müthişti. Sadece sonlara doğru bi yavaşladığını hissettim ve 10 değil 8 olsa iyi olurmuş dedim ben de.
1 milyar saati aşan 3. Netflix dizisi
Dizi neden
Kartvizit biriktirir gibi kimlik biriktiriyor bir de oç.
Görünen o ki en iyi bölümler geride kaldı. Açıkçası ilk 5 bölüm bile uzunlukları sebebiyle bazen zorlamıştı izlerken. Jeff’i izlemek de sinir bozucu ama neyse ki bu bölüm gayet akıcıydı.
Son bölümler de bence fena değildi. Fakat dizi hiçbir şey göstermiyor, göstermediği gibi neredeyse bu caniliklerin detayının bahsini bile geçirmiyor. Birkaç satır bahsedip iki gazete küpürü göstereceğiz diye ödleri kopmuş neredeyse. Seri katil hikayesine girişip bu kadar kendini dizginlemenin ne anlamı varmış çözemedim.
Richard Jenkins muhteşemdi. Evan Peters da iyiydi ama adamın gerçeğine bakınca benzerlik olarak daha iyi bir cast mümkünmüş gibi geldi.
1. sezon üzerine:
Diziyi bitirdim. Açıkçası izlemeyi düşünmediğim bir diziydi ancak bu kadar çok izlenince bi bende bakmak istedim. Gerçekten içim kaldırmadı resmen ne sayko bir herifmiş, beter olsun.
Ben de izlemeyi düşünmüyordum ve çok bahsi geçince bitirdim ilk sezonu. Pişman değilim ama açıkçası çok iyi olan muadillerini izlediğim için “peki” şeklinde kalktım başından.
Ben her haber olusunda neden ya diyorum. Bu kadar ortalama bir dizi, ustelik sunumu da iyi degil, kendini nasil bu kadar konusturtmayi basardi?
Pazarlamasını iyi yaptı.
Netflix’in genele yayılmışlığı işine yaradı. Aynısı HBO harici bir yerde yayınlansa bu kadar konuşturmazdı herhalde.
Ryan Murphy-Evan Peters iş birliği önceki zamanlarda insanları memnun ettiği için bir bakayım demiş olmaları da normal. Peters’ın bu rolleri kıvırdığı malum.
İçerik itibarıyla tartışmalı da bir konu malum, o yüzden de zaten pazarlaması daha kolay oldu. Zira seri katil sells.
Şimdilik aklıma bunlar geldi. Az daha gelir belki.
Menendez Brothers’a giriyorlar. Dolayısıyla ben şok.
Dahmer’in babası vefat etmiş.