Max dizisi The Girls On The Bus 14 Mart’ta başlıyor.
3 yorum abidin77 23 Şubat 2024 11:07
Warner Bros. Television’ın Max Original drama dizisi The Girls On The Bus, iki bölümle 14 Mart Perşembe günü başlayacak ve ardından 9 Mayıs’a kadar haftada bir yeni bölüm Max’te yayınlanacak.
Yaratıcılar Amy Chozick ve Julie Plec’in imzasını taşıyan The Girls On The Bus, Chozick’in 2018 tarihli Chasing Hilary adlı anı kitabından esinlendi. Dizi, Chozick’in birden fazla başkan adayıyla birlikte kampanya otobüsünde siyasi muhabir olarak yaşadığı deneyimlerden ilham alan bir siyasi drama.
Melissa Benoist, Carla Gugino, Natasha Behnam, Christina Elmore, Brandon Scott, Griffin Dunne, Mark Consuelos ve Scott Foley dizinin kadrosunda yer alan oyuncular.
The Girls On The Bus izleyicileri, kusurlu başkan adaylarından oluşan bir geçit töreninin her hareketini takip eden ve bu yolda dostluk, aşk ve skandal bulan, her biri farklı habercilik tarzları ve kişilikleri olan dört kadın gazeteciyle birlikte kampanya yolculuğuna çıkmaya davet ediyor. Hikaye, geçmiş kampanya haberciliği dönemini romantikleştiren ve bir başkan adayını ve rekorlar kıran bir başkanlık kampanyasını haberleştirmek için tüm hayatını çöpe atan gazeteci Sadie McCarthy (Benoist) karakterine odaklanıyor.
Sadie otobüse biner ve sonunda Grace (Gugino), Lola (Behnam) ve Kimberlyn (Elmore) adlı üç kadın rakibi ile bağ kurar. Farklılıklarına rağmen kadınlar, şehirdeki en büyük pembe dizi olan Beyaz Saray için verilen mücadeleyi en ön sıradan takip ederken bir aile haline geliyorlar.
Rina Mimoun (Superman & Lois, Mistresses), dizinin yönetici ve yürütücü yapımcısı. Greg Berlanti ve Sarah Schechter, Berlanti Productions aracılığıyla yönetici yapımcılar. Jesse Peretzi pilot bölümü yönetti ve yönetici yapımcı olarak görev aldı. Melissa Benoist, dizinin yapımcılarından. Dizi, Berlanti Productions’ın Warner Bros. Television ortaklığıyla hazırlandı.
yorumlar
Yayınlanan ilk 2 bölümü izledim.
* Melissa Benoist süper güçleri olmayan gazeteci Kara Denvers’ı oynuyor burada. Kendisine rolün gitmesinde ve/veya kabul etmesinde bunun payı olabilir.
Hatta Carla Gugino’nun rol almasında da Political Animals‘ın payı olabilir. Benim aklıma geldiyse hazırlayanların da gelmiştir.
* Afişte Max’in dizisi diye The Flight Attendant’ın yapımcılarından diye geçse de ben Julie Plec teyzenin dizisi olduğunu unutmuş değilim
* 10 bölümde Demokrat Parti adayının belli olmasına kadar gidecekler ve olası gelecek sezonda genel seçime vardıracaklar gibisinden bir tahminim var kendimce. Tabii devamının geleceğini de farz edersek.
5.5 IMDb’nin bir tık haksızlık olduğunu düşünüyorum. Bölümlerde hoşuma giden ufak tefek sürprizler de vardı. Araya güzel katmışlar.
Ama pek de şaşırmadım da, kendini ne ciddiye alıyor ne de işin komedisinde. Ne istediğini bilmiyor diyemem ama bu tarz/benzer işlere göre farklı ne vaat ettiği tartışılır. Sadece politika gazeteciliğinde ayakta kalmaya ve işini hakkıyla yapmaya çalışan – birbirinden (cidden) farklı profildeki 4 kadının başından geçenler olmasa gerek.
Siyasetin nasıl işlediğini anlatmaktaki tavrını sevdiğimi de ekleyeyim gelmişken.
* İlk iki bölüm kadın bir adayın kampanyasında geçti mesela. Ön seçime giren başkan adayları arasında Mark Consuelos ve Scott Foley de var güya. Onları ucundan gösterdiler. Devam ettikçe onlara da sıra gelir herhalde.
İki bölümde daha Iowa’yı bitiremediklerine göre 10 bölüm anca yetecek bunlara. Hadi bakalım.
1×08’i Kyra Sedgwick yönetmiş meğerse.
Merak edip baktım, bu 10. yönetmenlik işi. 8’i dizi bölümü, iki tanesi film. İkisinde de Kevin Bacon oynamış, ilkinde Susie Bacon ve Jon Tenney de var. Hiç The Closer/Major Crimes yönetmemiş.
Brooklyn 99’ı biliyordum ama Grace and Frankie ve Ray Donovan sürpriz oldu sayılır.
Siyasetin/politikanın işleyişine dair aslında bilindik denebilecek noktaların üzerinden geçmekle birlikte idealist ve feminist tarafta kalmayı da tercih etmişler. Bunu bilerek izliyordum zaten ama yine de benzerlerine göre “hafif” kaldığını düşünüyorum.
Pek çok şeyi birlikte verme istekleri de cabası. Arada kadrosu sayesinde iyi anları vardı, ama geneli basit ve tahmin edilesi, o da olmadı klişe kaldı vs. derken bölümler aktı bir şekilde. İzlerken zorlandım diyemem.
Son 1-2 dakikayı çıksak normal bir kapanışa varırız. İlk bölümden sonra yukarıda bahsettiğim gibi, DNC’nin bittiği yere geldik. Ama hikâyesi tam bitmedi elbette. 2. sezon istiyorlar. Dizinin yeterince ilgi görüp görmediğinden emin değilim. Olur da onay alırsa görüşürüz tekrar…
* Dön dolaş yakışıklı beyaz erkek klişesine bağladılar yahu. Sırf Scott Foley beycim oynadığı için bile karakterden fazlasını bekliyordum. Zaten ya bu ya da Felicity Walker kazanacaktı.
“Hakkında suçlamalar bulunan kripto kralının arkasında olduğu adam,” meselesi çıkınca göz devirdim yalnız. Daha iddialı olsalardı bari.
* Ben engelleyebileceklerini düşünerek izliyordum bu arada, adam yine de adaylığı aldı. FBI’ın Sadie’nin peşine düşmesine de açıklık getirdiler. Belgeleri son anda üç kişiye bölmeleri hoşuma gitti ^.^
* Olası 2. sezonda genel seçime doğru giderken yaşananlara bakarız herhalde. E peki bir şekilde Jake Ballard’ı alt ettiler diyelim. Yerine kim gelecek ya da gelecek mi? Peki bu durumda siz seçimi Cumhuriyetler’e bırakmış olmayacak mısınız? Hadi buyur.