The Baxters || Mini Tanıtım
6 yorum aytackara 18 Mart 2024 14:36
Prime Video’nun inançla yoğrulmuş bir aile draması olarak tanıtılan yeni dizisi The Baxters 28 Mart’ta başlıyor.
Karen Kingsbury’nin dünya çapında çok satan kitap serisinden uyarlanan The Baxters, Elizabeth ve John Baxter ile beş yetişkin çocuklarını takip eden bir aile draması. Jessie Rosen’ın showrunner olarak görev aldığı dizinin sezonu 10 bölüm sürecek.
Kadrosunda Roma Downey, Ted McGinley, Ali Cobrin, Masey McClain, Josh Plasse, Cassidy Gifford, Reilly Anspaugh, Emily Peterson, Brandon Hirsch, Taylour Paige, Kathie Lee Gifford, Jake Allyn, Damien Leake ve Orel De La Mota gibi isimler yer alıyor. LightWorkers Media, Will Packer Media ve Haven Entertainment yapımcılığını üstleniyor.
Konusu:
The Baxters’ın birinci sezonu, profesör kocası Tim’in üniversite öğrencilerinden biriyle gizlice ilişki yaşadığına dair şok edici gerçeği öğrenen Elizabeth ve John’un kızı Kari’ye odaklanıyor. İlişkisi sınanan Kari, aşkın gerçekten bir seçim olup olmadığını ve evliliğinin kurtarılıp kurtarılamayacağını keşfetmek için inancında ve ailesinde teselli aramak zorundadır. Bu son derece dokunaklı inanç temelli yolculukta, Baxter’lar hayatın zorluklarının üstesinden gelmek için bir aile olarak bir araya gelmek zorundadır.
yorumlar
Poster
– Bizde de yayınlamışlar bunu.
– IMDb’de 3 sezon gözükmesi son derece gerçekçiymiş. Üçünü birden getirmişler, HEPSİNİ getirmişler!
– 41 dk. 1×01 dışındaki kalan bütün bölümler 22-30 dk. arasında.
Öncelikle tabii ki tavsiye değildir Bunun yerine Hallmark/Lifetime filmleri ve dizileri daha makul. Ayrıca Netflix’teki Sweet Magnolias, biraz bu kafada ve bunun daha iyisi.
Dışarıdan ne bekliyorsan o oldu aslında, kabul. Belki bunun (“faith-based family drama”) da alıcısı da vardır hatta. Yine de cumhuriyetçi kitleye hitaben çekilen, yerli dizilere yaraşır bariz bir muhafazakarlık da vardı… Olup bitenlere Tanrı’yı da karıştırdıklarında göz deviresim geldi. Bir yandan da “Ailenin başındakilerin işi kilise, ne bekliyordun?” oluyor tabii.
5 çocuklu bir aile olduğu için malzemesi yeterli denebilir… Şaşırtmak veya türün pembeliği verebilmek için yaptıkları bir-iki hamle güzeldi aslında. Bazısı da “çok” saçmaydı. Derken geçti zaten, bölümler çabuk ilerliyor diyebilirim.
Yine de Tim’in öldürülmesini beklemezdim. Saçma bir takıntı nelere mal oldu.
“Ryan’la hangi kız kardeş birlikte olacak?” misali 1-2 soru bıraktılar sadece gelecek sezona. O da gitti New York’a gerçi. Ufak bir zaman atlamasıyla dönebilirler. Hem Kari’nin çocuğu da büyür.
Son derece beyaz ve sarışın çift de ilişkilerini ilerletir ve belki evlenme durumuna falan girerler.
Neyse böyle işte. Next.
İki dizi sitesinde dizinin bölümlerini görünce Prime Video’ya Türkçe altyazı eklendi zannettim. Elf olmayan gözlerim yanlış görmüyorsa eklenmemiş. Tutup da 3 sezonu çevirttirdiklerini de zannetmiyorum, Amazon altyazısına benziyor. Alla alla.
2. sezonun da sonunu gördüm.
İlk sezonu izleyebilen bir kişi için (:zipper_mouth:) izlenmeyen bir hali yoktu bunun da. Göz devirdiğim klişe çok şey de oldu hoşuma giden bazı noktalar da.
+ Kilisedeki saldırı için tanıdık ama iddialı bir hamle denebilir. Sonrası da bu diziden beklemediğim şekilde ilerlemedi zaten.
+ Luke meselesini beklediğimden iyi hallettiler, eğer sezon finalinde çark etselerdi yine bozulacaktım.
+ İlk sezondaki öpüşmeyi daha iyi işlemelerini dilerdim, ciddi bir sahne olmasa da üstüne gitmeleri yalap şalap oldu sanki.
+ Ryan’ı az kullandılar ve Kari’yla hızlı ilerlediler gibi geliyor ama kaç yılın tanışıklığı olduğu için mantıksız da durmadı diğer yandan.
+ Eğer Luke’un ev arkadaşı göründüğü ölçüde manyak çıkmazsa gerisi gelir herhalde. 22’sini izleyen kalan 12’yi de halleder herhalde. Bu dizinin bölümleri iyi ki 22-25 dk. komşuluğunda…
Not: Asla tavsiye değildir.
3×01 üzerine:
Baba: Onun için yapabileceğimiz tek şey var.
Ben: Oğlanı rahat bırakmak.
Baba: Onun için dua etmek.