Usta yazar Agatha Christie’nin romanlarının dizi uyarlamaları birkaç yıldır BBC üzerinden izleyiciyle buluşuyor. Zehri Kim Verdi‘nin uyarlaması Murder is Easy’nin Aralık 2023’teki yayınının ardından nihayet sıradaki A. Christie dizisiyle buluştuk.

Towards Zero, 2 Mart 2025’te üç bölümlük sezonuyla ekrana geldi. 1944’te yayımlanan, dilimizdeki ismiyle “Sıfıra Doğru” romanının uyarlaması olan mini diziyi Rachel Bennette (World on Fire, Ripper Street) kaleme aldı. Bölümleri Sam Yates (Magpie) yönetti. Mammoth Screen ve Agatha Christie Limited imzalı uyarlamanın ABD’deki yayıncısı ise BBC’nin sahibi olduğu BritBox International.

3 bölümlük sezonda rol alan isimler şunlar:

Oliver Jackson-Cohen (The Haunting of Hill House, The Invisible Man), Ella Lily Hyland (Five and a Half Love Stories in an Apartment in Vilnius, Lithuania), Anjelica Huston (Prizzi’s Honor, The Addams Family), Mimi Keene (Sex Education), Jackie Clune (Motherland), Grace Doherty (Call the Midwife), Jack Farthing (Rain Dogs), Khalil Gharbia (Mary & George), Adam Hugill (Sherwood), Clarke Peters (The Wire), Matthew Rhys (The Americans) ve Anjana Vasan (Black Mirror: Demon 79).

** Dizinin konusunu kitaptan da alıntı yaparak anlatayım diyorum:

Eski ve başarılı bir tenis oyuncusu olan Nevile Strange (Jackson-Cohen) yeni karısı Kay’la (Keene) çok mutludur. Martı Burnu’ndaki halasını ziyaret etmeyi düşünmektedir ama Nevile’in olaylı boşanmaları manşetleri süsleyen eski karısı Audrey (Hyland) de orada olacaktır. Eylül ayında Lady Tresslian’ın (Huston) evinde herkes bir araya gelir ve dolayısıyla herkes çok gergindir.

Sonrasında tabii ki bu gerginliğin sonu bir cinayete varır ve Lady Tresslian vahşice öldürür. Müfettiş Leach (Rhys) ise gerçeği ortaya çıkarmak üzere araştırmasına başlar.

** Kitabın yörüngesiyle devam edersem:

Sıfıra Doğru’daki ana polis karakteri A. Christie’nin Poirot’lu bazı kitaplarında da kullandığı Başkomiser Battle’dır. Ancak dizi uyarlamasında Başkomiser Battle yok, kitapta yeğeni olan Müfettiş Leach’in karakterini büyütüp Matthew Rhys’e paslamışlar. Duygusal açıdan hasarlı/örselenmiş ama öyle ya da böyle üstlendiği davanın dibini kazıyan bir dedektif olarak ekranda.

Bir de her ne kadar dizinin sadık denebilecek bir uyarlama olduğunu düşünsem de içimde kalmasın, kitaptaki iki ölümün yeri dizide değişmiş mesela. Arka kapak özetini direkt olarak kullanmayıp üzerinden geçmemin sebebi bu, zira orada ikisinden sırayla bahsediyor…

Kitabın finalini katmanlaştırıp zenginleştirmek için böyle bir yola girişmişler, dolayısıyla kendilerince bir mantığa oturttular esasında ama gerek var mıydı tartışılır tabii. Kitabın matematiği ve finali kendi haliyle de yeterdi bence.

Tabii ki hiç üşenmedim ve 3 bölümü de çıktığı gibi izleyip tamamladım.

Gördüğüm kadarıyla beğenen kadar beğenmeyi de olan bir uyarlama. En iyiler listesinde üst sıralara ben de koymam ama bana en azından önceki BBC uyarlaması Murder is Easy‘den daha hoş ve izlenesi geldi. Bu biraz da finaldeki çözülmeye bağlıydı, altından kalktıkları düşüncesindeyim. Katile (neyse ki / bir zahmet) sadıklar.

Oliver Jackson-Cohen, Ella Lily Hyland ve haliyle Matthew Rhys daha öne çıktılar. Anjelica Huston, Mimi Keene, Jack Farthing, Adam Hugill gibi benim açımdan yüzü tanıdık isimler yer aldıkları ölçüde (+) oldu. Soruşturma başlamadan önceki tempo daha iyi, sonrasında finali bulabilmek adına bir tık yavaşladılar gibi. Karakter derinliği olduğunu iddia edecek değilim, zira üç bölümlük sezon bunun için yeterli de sayılmaz. Motivasyon anlamında diziye biraz kaybettiren de bu sanki.

Öyle ya da böyle, bir uyarlama daha ekranla ve benle buluştuğu için elbette memnunum. Bir sonraki dizide tekrar görüşmek dileğiyle ve izleyecek herkese iyi seyirler.