Anna Torv’un yeni dizisi The Newsreader 15 Ağustos’ta başladı
8 yorum aytackara 16 Ağustos 2021 00:20
Anna Torv’un yeni dizisi The Newsreader 15 Ağustos’ta başladı.
Kanal: ABC (Avustralya)
Bölüm Sayısı: 6
Senarist/Yaratıcı: Michael Lucas
Yönetmen: Emma Freeman
Kadro: Anna Torv, Sam Reid, Robert Taylor, William McInnes, Michelle Lim Davidson, Stephen Peacocke, Chai Hansen, Chum Ehelepola, Marg Downey
Konu: 1986 yılıyla başlayan hikayede hırslı bir TV muhabiri olan Dale Jennings (Sam Reid) ile zor bir insan olarak tarif edilen haber spikeri Helen Norville (Anna Torv) haber dünyasını değiştirmek iş birliği yaparak alışılmadık bir ekip olurlar.
The Newsreader, izleyiciyi Halley kuyruklu yıldızının geçişine, AIDS krizine, Challenger uzay aracının patlamasına veya dönemin diğer önemli haberlerine de götürecek.
yorumlar
ah olivia dunham ah
@donjuan
S01E01
Sırf Anna Torv var biraz bakayım diye başladım ama ilk bölümü sevdim, özellikle 2.yarıdaki karakter dinamiği hoşuma gitti, böyle ikilileri hep sevmişimdir zaten.
Anna Torv Mindhunter sonrası neler yapacak diye merak ediyordum, şimdilik bu rol iyi olmuş. İlk başta çok soğuk bir karakter gibi geldi ama sonrasında ısındım.
Mini dizi kalmasa da bana uyar şimdilik. The Newsroom misali iş nasılsa. 1987-88 diye genişleyebilir.
* İlk hamle Helen’dan gelse nasıl olurdu, diye merak etsem de Dale’den geleceğini tahmin ediyordum. Bölümü izlerken “Ne zamana öpüşürler acaba?” dedim hatta. 2. bölümle de olur.
Yalnız bari önce bütün ekibin görmediği bir yerde öpüşseydiniz ^.^ İlerleyen zamanda fazla bozmasalar bari. Yakışıyorlar.
6 bölüm çok az gelecek bana. Bu da güzel bölümdü, olsa da arka arkaya izlesem dedirtti.
Anna Torv’u kendi aksanı ile izlemek de güzel oldu. Gülümsemeyi seven bir karakteri canlandırıyor olmasını da seviyorum.
* Dale’in ilk iki saniye şaşırması ve sonrasında cevap vermesi. Ay ben şok sayın seyirciler.
Helen’ın dengesiz davranışlarının altını çizseler de kapanışta ikisi birden patlayacak bu gidişle.
* Geçen bölümde olanlardan dolayı Jeff’e biraz gıcık olmuştum, bu sefer de biraz karısına oldum gibi.
Tam olarak neye sinirimin daha çok bozulduğunu o kadar bilmiyorum ki. Geoff’in ve Cunningham’ın bin belalarını versin, onu biliyorum. Daha başlamadan önce konusu gereği sinirimin bozulacağının farkındaydım ama sağdan soldan geliverdiler.
Tamam dönem draması falan ama “her şeyin bir şeyi” de var. Sevgili Dale’i tenzih ediyorum, bıktım bu erkeklerden.
Dale’in yalan söylememesi bir bakıma en doğrusu oldu. Gerçi becerebildiği de söylenemez de. Ama her şey o kadar karıştı ki, topla toplayabilirsen. 6’dan önce 5’te karıştı hatta.
1 bölüm kalmışken toparlayabilecekler mi yoksa arkası yarımla mı bitecek acaba? Tahminen devam etsek de olur etmesek de olur tarzı gidecek. Yine tahminde bulunursam da aşağı yukarı mutsuz son olacak.
Not: Gelecek bölüm Chernobyl’in sırasıymış.
Devam etsek de olur etmesek de olur tarzı, kendince yeterli bir finalle kapıyı kapatmış. Açıkta kalan 2-3 şeyi de topladı gitti. 1986’nın kalanı, 87-88 falan bana uyar. Devamına varım.
Anna Torv’a ve Sam Reid’e sevgiler.
Durumun aynı kelimeler nedeniyle anlaşılması ise sade ama yeterliydi. Helen’in Geoff’in suratına laf çarpması da zevkliydi ve zamanı gelmişti. Lindsay’e gerektiğinde laf söylüyor zaten az çok.
* Bülteni nihayetinde Helen+Dale’in sunacağı tahmin ediliyordu da Rob’un sunmam atarı azıcık tuhaf kaçtı. Ama hem sporda kaldı, hem Noelene ile araları güzelleşti. Böyle olur.
* Helen-Dale yüzleşmesinin tonunu da ayarlamışlar. Son durumları havada kaldı sanki ama hep destek de fena sayılmaz. 2. sezon olursa üstüne kurmak için yer var hem.