Atlantis_titleİngilizlerin tanınmış ve önde gelen, aynı zamanda devlet kanalı da olan BBC One, daha önce  2008-2012 arasında karşımıza Merlin‘i getirmişti ve dizi, sevilerek 5 sezon boyunca yayın hayatına devam etti. Geçtiğimiz dizi sezonunun başında da ondan doğan boşluğu doldurmak isteyen kanal, Merlin’in yapımcılarından olmak üzere karşımıza Atlantis adında bir dizi getirdi.
Dizinin yayınlanmış ilk sezonu tıpkı Merlin gibi 13 bölüm boyunca sürdü ve kanal reytinglerden memnun olmuş olacak ki 2. sezonun siparişini de verdi. Gelecek sonbaharda karşımıza yeniden gelecek. Ben de dizinin üstüne tanıtıcı bir şeyler yazayım dedm. Nasıl bir dizi Atlantis?

Dizinin mekanı tahmin edilmeyecek gibi değil tabii ki. Ünlü kayıp kıta Atlantis burada şehir/krallık olarak karşımıza çıkıyor ve dizinin kahramanları da bu şehrin/krallığın önde gelenleri ya da sakinleri.  Şöyle ki:
Jason, günümüz dünyasında yaşayan bir gençtir ve bir gün babasının gemisinin battığı yeri görmek, enkaz yerini incelemek ve hatta kayboluşuyla ilgili daha fazla bilgi edinmek için o noktaya bir dalış yapmak ister. Dalışı yapar, her şey yolunda giderken bir karışıklık olur ve kendisini gizemli bir şekilde ve bir anda Atlantis’te buluverir. Hiç bilmediği ve hiç tanımadığı kişilerden oluşan bir şehirdedir. Kısa zamanda öğrenir ki bu yer günümüzün ünlü Atlantis’idir.
Geri dönüş yolunu aramaya başlarken bir yandan babasını soruşturmaya da devam eder. Ama kısa sürede anlaşılır ki burada kalakalmıştır. O da babasını arayışına devam ederken bu yeni yere ayak uydurmaya çalışır ve çok geçmeden tesadüf sonucu 2 yeni kişiyle tanışır: Herkül ve Pisagor.
…ve evet, ilki bizim bildiğimiz ve hep duyduğumuz güçlü Herkül. Bu dizide yarı Tanrı olayı ve Zeus durumu falan yok. Hatta az aşağıda da gördüğünüz gibi kendisi güçlü olsa da şişman ve alkoliğin teki. Pisagor da matematik dünyasının ünlü ismi olan Pisagor. Bu ikisi nasıl olmuşsa olmuş, birbirleriyle iyi arkadaşlar. Jason da aralarına giriyor. Sonrası ayrılmaz üçlü durumu.

Herkül – Jason – Pisagor

Peki, dizide aslında ne anlatılıyor? Açıkçası bu soruya “Bilmiyorum.” diye de rahatlıkla cevap verebilirim. Nedeninden yorum kısmında bahsedeceğim ama yine de şunu söyleyeyim tabii ki: Atlantis, Yunan Mitolojisi üzerine kurulu ve bölümler boyunca ana konu olarak Jason’ın baba arayışı elimizde olsa da bildiğimiz birçok mitolojik kişiliği ve canavarı dizide görme imkanımız oluyor. Bu bakımdan biraz Merlin’e de benzeme durumu yok değil. Haliyle içinde büyü olayı da var.
Bunun yanında aşk ve taht mücadelesi de baki. Jason -olacak iş ya- koca şehir içinde aşık ola ola Prenses Ariadne’ye aşık oluyor. Beyimiz “Prenses’e aşık olmak ne haddime?” demiyor, dahası duygular da karşılıklı. Ama başta, bunu duysa asla kabul etmeyecek bir Kral var. Kendi amaçları için şeytani planlar kurmaktan geri kalmayan şeytana pabucunu ters giydirebilecek türden birisi olan bir Kraliçe de var. Üstüne Kraliçe’nin Prenses’e göz koymuş yeğeni de var. Dahası da var…

Konu ve tarz aşağı yukarı bu şekilde işte. Üç adamın kraliyeti ve mitolojiyi içine alan maceralarını izliyoruz bölümlerde.

ATLANTIS

Kraliçe Pasiphae (Evil Queen – Şeytani Kraliçe) – Kral – Prenses Ariadne

Atlantis dışarıdan bakıldığında birçok kişinin ilgisini çekebilecek ama içine bakınca herkesin devam edemeyeceği bir dizi bana göre. Bir tanıtımın sadece beğeniler üzerine yazılmayacağını düşünen biri olarak dizi ile ilgili şunu söyleyeyim: Mitoloji konusunda ilk sezon boyunca diziyi takdir ettim. İşledikleriyle içinde ilgi çekici, hatta geride kalmışlarla insanı araştırmaya teşvik edebilecek türden şeyler vardı. Ama yukarıda ‘konu’ için “Bilmiyorum.” diyebilirim derken dalga geçmiyordum pek. İlk sezonu izleyenler beni anlamıştır herhalde.

Senaryoya bakarsak, senaristlerin mitolojiye yüklenerek diziyi götürme gibi bir çabası olduğunu söyleyebilirim. Dolayısıyla “ortada bir konu olsun, onun etrafında hikayeler dönsün” gibi beklenti bence olmasa daha iyi. Çünkü aslına bakarsanız yok o dediğimiz şeyden. Jason’ın babasını arayışı bazılarının beklediği gibi -13 bölümlük hikaye olarak da düşünürsek- gitmeyebilir. İzleyenler bölümler içinde yaşananlarda çeşitli mantık hataları da bulabilir. Belki de hiç umurumda bile olmayan çıkar.
4849235-high-atlantis_0
Atlantis, Merlin’in ekibinin elinden çıktığı çok belli bir dizi olsa da bir Merlin beklemek de bence hata olur. Kadro bakımından bile yaklaşmış sayılmazlar. “Niye izledin?” derseniz, “Atlantis merakımdan başladım. Kraliçe Pasiphae karakterini çok sevdim. Kafa dağıtmalık basit bir dizi lazımdı. Bu da ortalıktaydı.” diyebilirim. Bu kadar şeye rağmen adamların yaptığı ilk sezon finali de mesela gayet hayran bırakıcı cinstendi. Biraz da bundan dolayı tam olarak beğendim ya da beğenmedim diyemeyeceğim bir dizi oldu.

Velhasıl, yine de izlemediyseniz bundan önce Merlin’e bakın derim ben. Mitolojiyi severim veya zamanda boşluğum var, kafa dağıtmalık bir şeyler iyi olur diyen biriyseniz de Atlantis’i bir deneyebilirisiniz. Benim açımdan durum bu şekilde.