bir dizi/bir karakter 2 (Rome/Titus Pullo)
5 yorum merbabu 13 Ekim 2010 20:11
ROME-Titus Pullo
Titus Pullo, Rome dizisinin en acımasız, en rekli ve belki de en göze batan karakterlerinden bir tanesi. Ancak Titus Pullo yalnızca bir dizi kahramanından ibaret değil. O gerçekten gerçek bir kahraman.
Titus Pullo’nun gerçek bir kahraman olarak anılışını Julius Caesar’ın Roma iç savaşında Galya’yı Pompei Magnus’un elinden almasını konu edinen “Commentarii de Bello Gallico” (Galya Savaşları Üzerine) adlı eserinden öğreniyoruz (5. kitap 44. bölüm). Tabii bu metinlerin Julius Caesar’ın bir propagandası olduğu düşünüldüğünde gerçekliği sorgulanması gerekir. Aynı bize derslerde okutulan ancak Ulubatlı Hasan efsanesinin aslında hiç var olmamış olabileceği ihtimalinde olduğu gibi… (1) (2)
Julius Caesar’ın kitabı – Commentarii de Bello Gallico
Titus Pullo, metinlerde Lucius Vorenus ile birlikte geçer: İçinde Titus Pullo ve Lucius Vorenus’un da bulunduğu Julius Caesar‘ın ünlü lejyonu olan 13. Lejyon tek başına Roma’yı Pompei Magnus’un elinden almıştır. Lucius Vorenus, yüzbaşıdır ve bu rütbeyi alabilmek için Titus Pullo’ya karşı mücadele vermiş ve sonunda kazanmıştır. Titus Pullo’nun düzensiz, başıbozuk halleri onun bu rütbeyi kaybetmesine neden olmuştur. Hatta bir savaşta, Titus Pullo’nun bu düzensiz davranışları neredeyse onu ölüme götürecek hale gelmiş ve buradan ancak yüzbaşı Lucius Vorenus sayesinde kurtulmuştur. Titus Pullo’nun namı, metinlerde böyle bir paragrafla sınırlıdır.Rome dizisindeki Titus Pullo’ya gelecek olursak; dizinin başlangıcının bu metinler üzerinden olduğunu rahatça görebiliyoruz. Titus Pullo bir o kadar dik başlı, vurdumduymaz, başıbozuk bir askerdir. 13. lejyon yeminine sonuna kadar sadıktır. Aynı zamanda bir komutanın isteyebileceği kadar mükemmel bir askerdir de. Şunu da söylemeden edemeyeceğim; Titus Pullo karakterinin aslında bu kadar yükselen bir karakter olacağı düşünülmemiş. Fakat Ray Stevenson’ın üstün inandırıcı başarılı oyunculuğu sayesinde senaryoda değişikliğe gidilmiş.
Zıtlıkların uyumlu bir sentezi olan Titus Pullo, acımasız bir asker olduğu kadar, gerektiğinde takdire şayan olacak derecede merhametli bir insana dönüşebiliyor. Sokağın ortasında kendisini katil diye suçlayan yaşlı bir kadını sırf doğru söylediği için öldüremez. Hayatını gönlünce yaşar; kimseye aldırış etmez, tabii sevdiklerinden başka… Bir de unutmadan; kadın ruhundan iyi anlar, tabii kendince…Titus Pullo Rome dizisinin başrolünde değildir; ancak Ray Stevenson sayesinde Rome’un en etkileyici karakterlerinden birine dönüşmüştür.
yorumlar
dexter‘da olduğu gibi yazı da fikir kadar çok güzel. ellerine sağlık..
teşekkür ediyorum #behman# dizileri sevmemin nedeninin aslında karakterleri sevmem ve bir nevi onlar için izliyorum düşüncesinden yola çıktım açıkçası…
Ama tabii çok sayıda izlemediğim dizi var ve dolayısıyla bu “bir dizi/bir karakter” serilerine devam etmek için benim izlemediğim dizileri izleyenlere de ihtiyaç var sanırım Umarım ne düşündüğümü anlatabilmişimdir…
oo süper. sormak istiyordum ben de anlatmak istediğini (=
teşekkürler..
mesela farscape‘i ve bir karakterini okumak çok hoşuma giderdi doğrusu. mesajım doğru yerlere gider umarım
Hmmm mesajı aldım hemen. Ama Farscape’i özel olarak karakterlere bağlanacak şekilde değil de ekip olarak seviyorum. Hani şöyle diyeyim, birini diğerinin önüne koyamıyorum aslında.
Rome’u izlemedim ama bir dexter ya da bir house gibi öne çıkan karakteri olan bir dizi değil Farscape. Tam “bilim kurgu seviyorsanız ve yeni bir şey bulamıyorsanız, buyrun size bol göndermeli, kendi içinde tutarlı ve üstelik de çizgi film tadında bir dizi” diyerek yola çıkılmış ve başarılmış gibime gelmişti ilk izlediğimde.
Belki de bilenlere hatırlatmak, bilmeyenlerle tanıştırmak için tanıtımdan daha fazla şey içeren taze bir Farscape yazısı yazmalıyım. Ama bunun için biraz zaman ayırmam lazım. Üstelik de daha sırada David E. Kelly dosyam var yazmamı bekleyen. Çok ayıp oldu adama.