Biraz Daha Uzaylı Görseydik İyiydi Ya || Colony İlk Bölüm İncelemesi
7 yorum slcktrykgl 17 Ocak 2016 17:03
Dizimizde yukarıdaki görselde de gördüğünüz üzere normal bir aile var ve “Bunların başından geçenleri anlatacağız size.” diyerek başlıyor. Tabii anne ve babaya odaklanılacak daha çok. Bu ilk sahnede dikkat çekilen birkaç nokta var: Katie’nin bütün ailenin bir arada olduğu fotoğrafa makul bir süre boyunca bakması. Zaten buradan anlıyoruz fotoğrafta 5 kişi olan ailenin bir ferdi eksik ve bu kayıp olan çocuklarının fotoğrafı gösterilerek o kısma vurgu yapılıyor iyice anlamayan kaldıysa diye. Buradan anlıyoruz ki çocukları ya kayıp ya da ölmüş. Sonradan öğrendiğimize göre ailesiyle ayrı düşmüş, kendisi Santa Monica bloğundaymış. Bunun bu kadar vurgulanmasının sebebi belli zaten, her şey ondan dolayı bu hale geliyor: Will’in kendisine teklif edilen görevi oğlunu geri alabileceği düşüncesiyle kabul etmesiyle birlikte. Ha bir de bu sahneden aklımızda kalan Katie ile Will’in uzun uzun öpüşmesi var tabii. Will’i buradan işe yolcu ettikten sonra geliyoruz bir sonraki sahnemize.
Bu sahnede de adamın tekinin kardeşinin Factory’ye alındığını öğrenip oraya vurgu yapıyoruz. Bu da neymiş ki diyoruz, onu da ileride açıklıyorlar. Ben burada yazmayacağım, tanıtımda zaten anlatılmıştı. Sonra Will’in bir yere teslimata gideceğini öğreniyor ve onu buradan da yolcu ettikten sonra geçiyoruz bir sonraki sahneye.
İşte Will yola çıkıyor. Giderken arkada harap olmuş bir bina dikkatimizi çekiyor. Tabii bunun nasıl olduğunu öğrenemiyoruz. Muhtemelen bir savaş oldu ve bu sırada yaşanan arbedede gerçekleşti, bunu tahmin edebiliyoruz. Sonra Will bir kontrolden geçiyor ve Santa Monica Gateway’e doğru yol almaya devam ediyor.Ordan bu bir adamla anlaşma yapıp sonradan öğrendiğimiz üzere oğlunu bulmak için Santa Monica’ya gitmek üzere yola çıkıyor. Tam sınır kapısına geldiğimizde bir patlama oluyor ve Will hariç herkesin ölmesinin ardından Will çevresini saran askerlerce tutuklanıyor. Oradan sonra şehri saran duvarlara bir bakış atıyoruz ve geçiyoruz Katie’ye.Katie’nin kardeşinin kocası için insülin almak adına bir yere gitmesini ve buradaki insülini beğenmemesi üzerine silah zoruyla onun karşılığında verdiği bir şişe şarabı almasını ve mekandan çıkmasını izliyoruz. Burada silahın yasak olduğu ve Katie’nin bu yasağı delecek kadar cesur olduğu gözümüze çarpıyor. Silah yasaksa bu kadın silahı nereden buldu peki? Onun cevabını da ilerleyen dakikalarda Direniş için çalıştığını öğrenmemizle birlikte alıyoruz.
Oradan geçiyoruz Will’in şu an adını hatırlayamayıp bakmaya üşendiğim kayıp olmayan oğluna. Okulda bir takas sistemi dönüyor. Bizimkinin de evinin önünde portakal ağacı var tabii. Portakalları toplamış gelmiş. Milletle takas yapıyor. O sırada uyuşturucu satıcısı edasıyla köşeden bir çocuk çıkıp geliyor burası benim bölgem falan diye. Bizimki de çantayı çocuğun suratına geçirip büyüklerin olay yerine gelmesinin ardından kaçıyor oradan. Paranın zaten ortadan kalktığını bir önceki sahnede Katie’nin insülinle bir şişe şarap takas etmeye çalışmasından anlamıştık. Burada iyice vurguluyoruz. Bir de çoğu şeyin istiladan sonra normal akışında devam ettiğini anlıyoruz buradaki okullar gibi.
Sonra yeniden Will’e dönüp onu hapishane gibi bir yere getirip kapattıklarını görüyoruz başkalarıyla birlikte. Will o sıra “Nerede lan benim telefon hakkım? Karımı aramam lazım!” diyerekten bağırıyor. Bu sonuç vermiyor.Tabii o sıra evde herkes merakla Will’in gelmesini bekliyor. Katie yok olmayacak böyle diyor ve kocasını aramaya çıkıyor. Burada öğrendiğimiz şey belli bir saatten sonra sokağa çıkma yasağının olduğu. Katie de bu yasak başladıktan sonra dışarıda kalıyor ve askerlerden bir asker aracının altına saklanarak kurtuluyor. Bu kısım fazla basit olmuş gibime geldi. Sen o kadar teknoloji geliştir, eğitimli askerler yetiştir. Sonra senin kendi askeri aracının altında saklanan kadını farketme. Bir de onu bırak araç gider gitmez havadaki diğer aracın da kaybolup Katie’yi farketmemesi. Olmamış bu kısım bence. Neyse bu kadın sağ salim eve ulaşıyor sonunda.
Ertesi gün sonradan öğrendiğimiz üzere Direniş’in içinde olan biriyle görüşmeye gidiyor, yardım istiyor falan. O da hastanelere bak diyor klasik. Neyse burada söyleceğim asıl şeye geleyim. Katie’nin hasteneye kocasını aramak için gidip o arada fırsattan istifade ederek insülin mevzusunu da aradan çıkarması çok hoşuma gitti. Hatta içeri giderken “Ne yapıyor bu, ne var ki içerde?” dedim. Sonra dolabı açınca çaktım mevzuyu. Bu ve silah zoruyla şarap şişesini geri alıp mekandan tüymesine bakarak gerçekten sağlam bir kadın karakter yarattıklarını söyleyebilirim herhalde.Sonrasında daha önce yanına gittiği kişiyle bir telefon konuşması yapıyor ve bombayı Direniş’in patlattığını, aynı zamanda ikisinin de Direniş’ten olduğunu öğreniyoruz şifreli konuşmaları sayesinde.Ardından tekrar Will’e dönüp kendisinin o hapishane gibi yerden lüks bir yere götürülmesine şahit oluyoruz. Burada benim dizide en çok hoşuma giden karakter karşımıza çıkıyor: Vali Alan Snyder. Özellikle kurduğu cümleler ve tavırları etkiledi beni. Neyse biz mevzuya geri dönelim. Burada Will’in eskiden FBI için çalışan bir kaçak avcısı olduğunu ve bunca zamandır kimliğini gizlediğini öğreniyoruz. Valimiz bunları da göz önümde bulundurarak Geronimo denilen Direnişçiler’in liderini yakalaması için Will’e bir iş teklifinde bulunuyor ve son olarak burada gökyüzüne doğru sanıyorum uzaylılar tarafından bir şey fırlatıldığını ve bunun bir deliğin içinden geçtiğini görüyoruz. Ne olduğu hakkında bir fikrimiz yok şimdilik. Yeri gelmişken Vali Snyder’ın sevdiğim iki repliğini de paylaşayım.
Sonrasında Will’i evine bırakıyorlar. Bu sırada Katie’nin suçlu psikolojisiyle verdiği aha kesin benim için geldiler tepkisiyle birlikte çocukları alıp kaçmak için yaptığı tatlı telaş görülmeye değerdi.
Ardından ertesi sabah pastırma kokularıyla uyanan çiftimiz bir bakıyorlar ki Vali Snyder evlerinde ve onlara kahvaltı hazırlıyor. Asıl gelme amacı o değil tabii. Asıl amaç Will’e yaptığı teklifi yinelemek ve bir cevap almak. Bu sırada aralarında geçen konuşmada Snyder şöyle bir cümle kuruyor. Sahiplerimiz (derken uzaylıları kastediyor tabii) ihtiyaçlarını karşılayınca gidecekler ve her şey normale dönecek. İhtiyaçları ne, nasıl karşılayacaklar bilmiyoruz şimdilik. Valimiz eğer teklifi kabul ederse bunun ona ve ailesine kazandıracaklarından bahsediyor bolca Will’e ve biz Will’in cevabını duyamadan sahne bitiyor.
Son sahnede Katie şifreli konuşarak gizli yerlerden geçip diğer Direniş üyelerinin yanına gelerek onlara Will’in teklifi kabul ettiğini ve artık içeride bir adamlarının olduğunu söylüyor. Yanlış anlaşılmasın bu Will değil kendisi. Burada bölümümüz sona eriyor. Anlattıklarımızı toparlayacak olursak:
Dizimizde biri uzaylılara boyun eğip onlara itaat eden diğeri ise uzaylılara karşı duran iki grubun mücadelesini izleyeceğiz gibi gözüküyor şimdilik. Başrolde Will ve Katie adında bir çiftimiz var. Bunlardan biri Direniş adına, diğeri ise İşbirlikçiler adına çalışıyor ve asıl başrolümüz Will daha önce FBI’da çalışmış olmasına rağmen bunca zamandır Direniş’te çalışan karısının yaptıklarından haberi yok. Bu kısım bana biraz klişe geldi. Bir de ben bu Direniş’in amacını anlayamadım bir türlü yahu. Tamam uzaylılara karşısın, doğal olarak onlarla iş birliği yapanlara da karşısın ama orayı burayı bombalayıp patlatmanın amacı ne, onu bana bir açıklasana.
Sınır kapısını patlattılar mesela. Ne oldu ki? Birkaç İşbirlikçi askeri öldü o kadar. O patlatılan yerden diğer tarafa falan geçemezler çünkü anında askerler sardı zaten etrafı. Ne yani neden? Sen uzaylılara karşıyım diyorsun gidip saçma sapan bomba patlatıp insanları öldürüyorsun. Orada masum kamyon şoförleri de vardı bu arada. Yani ben anlamlandıramadım. İşbirlikçilerin desteğinin neden bu kadar fazla olduğunun açıklaması gibi olmuş bu. Klişe olması konusunda ise adamın en güvendiği en yakın olduğu kişi böyle saçma sapan bombalar patlatan bir kuruluşun içinde çalışıyor, adamın haberi yok ve o da karşı grupta çalışmaya başlıyor. Daha önce çok yapıldı bunlar. Yeni bir şeylerle gelin lütfen diyorum bu konuda. Uzaylıların ihtiyaçları meselesi var bir de. Onu da bu bölümde Snyder’ın konuşmasıyla gündeme getirdiklerine göre ileriki bölümlerde ne olduğunu öğreniriz herhalde diyorum.
Şimdilik beklentim düşük bir şekilde oyuncular için devam edeceğim ben, ya siz?
yorumlar
güzel tanıtım olmuş ellerine saglık dizi nin ilk bölümü nü unutmuştum hafızayı da tazeledik uzaylılar yerine bol bol uçan daireler görücez uçan daireler içinde uzaylı var diye varsayarsak görmüş oluruz
ilk okuduğumda yazma fırsatı bulamamıştım. yazıyı okuyunca birkez daha izledim bölümü vee teşekkürler
Tamam, ilk bölüm incelemesi ama dizinin geneline bakınca (final bölümünü izlemedim) bu başlığı “Biraz Uzaylı Görseydik İyiydi Ya” şeklinde değiştirebiliriz
@abidin77 Gördük ya 2 kere mi ne? (ben de son 4 bölümü izlemedim henüz)
@dkamoy Yahu gördük tabii ama uzaylı işgali dramasında bu kadar mı görülür?
Ha yani hiç görmedik diye demeyelim diye dedim. Yoksa bildiğin zamanımızı çaldılar.
Ha ilk sezon ortasından belliydi ne olacağı ama işte oyuncular hatrına bi de yaz dizisi diye ses etmedik elemedik yarı yolda.
İlk sezon sonunda bıraktığıma çok memnunum, keşke ilk bölümünden bıraksaydım. Büyük hayal kırıklığı oldu bu dizi.