Doctor Who’nun e-Dergisi Çıktı! Güncelleme!!!
19 yorum Whovian 11 Mayıs 2014 22:05
Mavi kulübeli Adam Dergisi’nin 3. sayısı çıktı…
Doctor Who hayranları 50 yıllık diziye yakışan bir şey yaptılar ve her ay farklı bır sayısı yayınlanacak olan sanal bir dergi yaptılar. Şu an derginin 1. ve 2. sayısı yayınlandı. 1. ve 2. sayıyı şu bağlantılardan okuyabilirsiniz.
Elimize ulaşan bilgilere göre şu an 3. sayı için çalışmaları devam ediyor, Mayıs’ın ortalarında yayınlanabilir. “Siz kimsiniz?” diye sorduğumuzda cevabı şöyle veriyorlar;
“Biz efsanevi Doctor Who hakkında yazılar yazan 10 kişiyiz. Bazılarımız metin bazılarımız şiir yazıyor. Amacımız Whovian halkını bilgilendirmek. Biz 1 Aralık 2013 tarihinde kurulduk. Şu an 2. sayımız yayında; fakat yakında 3.sü çıkacak. Biz Mavi Kulübelı Adam Dergisi‘yiz. Mavi Kulübelı Deli Adam hakkında yazılar yazarız.”
Tabii bazılarınız Doctor Who nedir diye sorabilirsiniz, herkes Doctor Who hayranı değil sonuçta.
Doctor Who (Türkçe anlamıyla Doktor Kim) BBC yapımı İngiliz bilim kurgu televizyon dizisidir. Dizi; Doktor olarak bilinen, zamanda yolculuk yapan insansı Dünya dışı yaratık olan Zaman Lordu‘nun maceralarını anlatmaktadır. Doktor, dışarıdan 1950’lerden kalma bir polis kulübesi gibi görünen TARDIS adındaki bilince sahip ve zamanda yolculuk edebilen bir uzay gemisi ile evreni araştırır. Doktor, yardımcıları ile beraber uzay ve zamanı keşfeder, sorunları çözer, yaratıklarla yüzleşir ve tarihe yapılan müdahalelere engel olur. Doctor Who hayranlarına “Whovian” denir ve tarihte bir sözlükte yer edinmiş ilk hayran grubudur.
Guinness Rekorlar Kitabı tarafından dünyanın en uzun süren bilim kurgu televizyon programı olarak listelenen dizi aynı zamanda İngiliz popüler kültürünün de önemli bir parçasıdır. Dizi iyi planlanmış hikâyeleri, ilk yayınlandığı dönemdeki düşük bütçeli yaratıcı özel efektleri ve elektronik müzik kullanımındaki önderliği ile tanınır.
İlk iki sayısını şu veya şu bağlantılarda bulabileceğiniz derginin üçüncü sayısı için de bizlerden haber bekleyin.
yorumlar
Hiç izlememiş olmama rağmen izleyeceğimi bildiğimden elimde bulundurduğum dizilerden biri. Umarım ileride beğenerek izleyeceğim. O zaman geldiğinde derginizi de severek okurum eminim. Şimdiye kadarki çalışmalarınız için elinize sağlık, ve tabii bundan sonraki çalışmalarınızda başarılar..
Hayran hareketlerini, hele hele Türkiye’den bir yabancı dizi için çıkan hayran hareketlerini çok seviyorum. Fanatizmin cılkını çıkartmayanları desteklemek için de imkanları zorlamayı tercih ederim genellikle.
Bu duygu ve düşüncelerle derginin bu iki sayısının başına gayet olumlu oturdum açıkçası.
Epey inceledim.
Emeği geçenlerin eline sağlık; gel gör ki fikir ve niyet güzel olsa da sunum benim gibi bir okuyucuyu uzaklaştıran cinsten olmuş.
Seçilen yazı tipleri, renkler yüzünden birçok yazıyı okumak istesem de sadece göz atabildim. Çünkü okuyamadım. Örneğin koyu bir fonun üzerine konmuş koyu renk yazı tipi ya da açık fon üzerine açık yazı tipi… Resimlerde boğulan yazılar… Okunurluğu düşük süslü yazı tipleri… Mizanpaj açısından da birkaç yazıda sütun aşağı mı devam ediyor, yoksa sağa mı geçeyim anlayamadım.
2. sayı ilkine göre bu açılardan daha iyi, ama yapılan iyileştirmeler yine de yetmedi. Hala zor okunur durumda birçok sayfa.
Tüm bunlara rağmen okuyabildiğim yerlerde bazı imla hataları farkedebildim ki bu da itti beni.
Bu yüzden “içerik şöyle iyi, böyle kötü” diyebilecek kadar derinine inemedim derginin.
Hani tarafsız bir fikir isterse emeği geçenler diye burada dile getireyim dedim. Hepsinize kolay gelsin. Whovian’lara katkılarınız için teşekkürler.
Selam,
ellerıne saglık yazı ıcın.
benım hıc ılgımı cekmeyen bır dızı ama yıllardan berı surmesı fıkrı hosuma gıdıyor
@ozgun14 cok merak ettım 50 yıllık dızının 300un uzerınde bolumu var ve sen daha baslamadın ve elınde tutuyorsun – cok merak ettım agbım nasıl ne zaman seyredeceksın omur yetmez kı buna hıc calısmıyo hıc okula gıtmıyor olmam lazım
Yeni seriden bahsediyor. Eskilerden değil bu arada eski bölümler da 20 dakika olduğu için istense izlenir.
klasik seriyi izleyen varmı altyazı sorunu vs varmı ben hep niyet ediyorum sonra bişey oluyor kalıyor yoksa yeni seriyi 3 kere falan izledim sıkıldığımda açıyorum bi bölüm
Bilmiyorum bakmak lazım.
@towanda: Altyazı aramadım ama klasik seriden 4-5 bölüm izlemişliğim var. Eski olduğu için izlemesi biraz zor. Ama beni yine de sardı. 2000’li bölümlerde eski bölümlerden kopya çekildiğini filan farkettim. Devamına bakacağım bi ara.
kutaythejai tabii ki tüm seri değil yav sadece yeni seriyi saklıyorum. gerçi şu 13 doktor muhabbetinin çözüm şekli beni bu dizinin bitmeyeceğine inandırdı ama yine de saklıyorum. yeni serinin ilk sezonları için bile hoş şeyler duymuyorken eski seriye bulaşacağımı sanmam.
diziway diye bir site var 63 yapımı ilk sezonunu eklemeye başlamışlar. Bugün baktım 7. bölüme kadar gelmişler meraklısı varsa bir göz atabilirler
Hazır orijinal seri lafları da geçerken, daha önceden şu başlıkta önerdiğim, An Adventure In Space And Time isimli özel bölümü, seyretmemiş olanlar, Doctor Who hayranlarına bir daha önereyim.
Orada yazdıklarımı buraya da aktarayım;
“Doctor Who’yu seven, gönül veren kim varsa mutlaka ama mutlaka An Adventure In Space And Time isimli özel bölümü seyretmeli. Uzun süredir bu kadar güzel bir yapım izlemedim.
Yukarıda @dkamoy bilgisini vermiş. Belgesel niteliğindeki drama ile 1963′te, “İlk Doctor Who ekranlara nasıl geldi? olayını anlatıyorlar. Gerçek insanları, gerçek olayları anlatması bakımından çok değerli. BBC’nin ilk kadın yapımcısı, Hint asıllı yönetmen, o zamanın İngiltere’sindeki ön yargılar ve ilk Doctor’umuz William Hartnell’in hikayesi. Muhteşemdi, özelikle son 10 dakikası çok çok duygusal. Gözyaşı dökme ihtimaliniz çok yüksek. İlk Doctor William Hartnell’i canlandıran David Bradley (Harry Potter’ın Argus Filch’i) gerçekten harika canlandırmış ilk Doctor’umuzu.
Bu diziyi seven birinin bu yapımı kaçırmaması gerektiğini bir kez daha not düşeyim.
Ayrıca sonlara doğru ufak bir sürpriz de var. Seyretmiş olanlar ne demek istediğimi bilir”.
@ozgun14: Başkaları ne der bilmiyorum ama Doctor Who’nun en sevdiğim sezonu ilk sezonudur Ne yazık ki ben Christopher Eccleston’ı bir türlü unutamayanlardanım.
Ben de izlemiş biri olarak destek atayım. Evet bence de abidin77’nin yeniden gündeme yetirdiği An Adventure In Space And Time isimli film lezizdi.
ikinci doktoru popüleritesi sağ olsun daha izlemeden sevdiğim için onun olduğu sezonlarda zaten sıkılacağımı sanmıyorum. bahsettiğin doktorun sezonu ilk sezonsa zaten sıkıntı doktorda değilmiş sanırım, ilk sezonun çekim tarzı kötüymüş, teknoloji bıdı bıdı falan. ev arkadaşım da hevesle başlamış, ama devamını getirememişti. o yüzden temkinliyim. beklentilerimi düşürerek başlayacağım. muhtemelen devam ederim zaten.
@hsparks katılıyorum sana ilk sezon bence de en iyisiydi Daha ilk sezonun sonunda doktorun degişmesi büyük hayal kırıklıgı olmuştu benim için de.Kim bilir belkide oyuncu yapımcılarla anlaşamadı .. Bu kadar çabuk degişmesi başka bir şey getirmiyor insanın aklına. Bence dizinin başarısında kullanılan müzigin de büyük rolü var Diziyi devamlı izlesem de sanki ilk sezonlarda ki tadı vermiyor. Bu tabi benim görüşüm, kişilere göre degişebilir
Christopher Eccleston bildiğim kadarıyla uzun televizyon işlerinde kalmayı sevmeyen biri. Heroes’a da o nedenle dönmemişti.
madem öle başta niye kabul etmiş en baştan kabul etmeseymiş. şimdi böle bu dizi ile hiç anılmak istemeyen tavrı çok itici geliyor
öncelikle ülkemizde doctor who fanları olduğunu duymak çok güzel .ben o kadar olmasada bu komik ve heyecanlı diziyi ilgiyle takip ediyorum.adventure in space and time adlı belgeselvari tv filmini çok sevdim.who izleyenlere tavsiye ederim.
ozgun 14 doctor who belki amerikan bilim kurguları kadar cafcaflı olmayabilir ama daha içeriklidir oyunculuklarda cabası.eski bölümlerin bazılarını izledim ilk doktorun ilk bölümlerini izlemiştim kısa olsalarda katlanması biraz zor oluyor neticede günümüzde 1080p çözünürlükte sinema tadında diziler izliyoruz.ileriki yıllardan bazı doktorların özellikle Tom Baker’ın bazı bölümlerini izledim onlar çok daha eğlenceli tabiki altyazı yok yada ingilizce altyazı var.Yeni Doctor Who ise daha iyi her sezonda daha iyi oldu. Ben David Tennant ‘ı daha çok seviyorum daha hareketli daha sevimli.Eccleston ise harika bir oyuncudur ama onun sinema kariyeri daha iyidir.Doctor Who ile uzaktan yakından bir alakası yok.Röportaj bile vermiyor.Son sezonlar teknik açıdan daha iyi olsalarda karakter ve oyunculuk açısından gerideler.Yeni doktor çok küçülen çocuksulaşan doktoru olgunlaştıracak sanırım.
Bu arada ben eski teknoloji ile çekilmiş bilimkurguları daha çok seviyorum. Hiç değilse içinde biraz işçilik oluyor, diğerinde ne yapıyorlar full animasyon sanki onun animasyon olduğunu fark etmiyor musun. Aynı şekilde bu hobbitde de çok istedim orkların bir bir türlü canlının maske olmasını ama animasyonla yapmışlar, hiç de ısınamadım ben. Doctor Who’da yaratıklarda hoşuma gidiyordu.
Arkadaşlar Mavi Kulübeli Adam Dergisi’nin 3. sayısı yayınlanmış.