Full House, 1985-1986 yıllarında İngiliz ulusal kanallarından ITV’de yayınlanmış olan kahkaha efektli bir komedi dizisi. 3 sezon ve 6+8+6 olmak üzere toplam 20 bölümden oluşmakta. Bölüm süreleri 22-25 dakika aralığında.

Man About the House, Robin’s Nest ve Father, Dear Father gibi dizilerde de birlikte çalışmış olan Brian CookeJohnnie Mortimer ikilisi dizinin yaratıcıları konumundalar. Bölümlerden 11’ini Peter Frazer-Jones, tamamı son sezonda olmak üzere 6’sını Anthony Parker yönetmiş. Jones ilk 2 sezonun, Parker ise son sezonun yapımcılığını üstlenmiş aynı zamanda.

Dizi, ilerleyen yıllarda ABD’de de yayınlanmış. O vakitlerde yayında olan diğer Full House (Bizim Ev – 1987) dizisiyle karışmaması adına Mixed Doubles ismiyle yayınlanmış orada.

ABD kanallarından CBS, dizinin Amerikan uyarlamasını yapmak üzere haklarını satın almış. No Place Like Home isimli bir pilot bölüm çekmiş bu uyarlama kapsamında. Yazımıza konu olan dizinin 2. sezonu başlamadan biraz önce TV’de yayınlamış söz konusu pilot bölümü ama yeterli ilgiyi göremeyince dizi onayı vermemeyi tercih etmiş.

Marsha ve Paul, evli bir çiftler. Çift, evlendiklerinden beri (yaklaşık 3 yıldır) Paul’un her şeye karışan ve sürekli bir şeylerden şikayetçi olan annesinin evinde yaşamaktalarmış. Marsha, bu durumdan fena halde sıkılmış ve sonunda Paul’u kredi çekerek bir ev alma konusunda ikna etmiş.

Çiftimiz, bütçelerine uygun, güzel bir ev bulma konusunda oldukça zorlanıyorlar. Bir ev beğeniyorlar ama fiyatı belirledikleri bütçenin yaklaşık 2 katı. Aynı eve Diana ve Murray isimli başka bir çift daha talip ama onların da bütçesinin üstünde bir fiyata sahip bu ev.

Marsha ve Diana, eski arkadaş çıkıyorlar. Bu durum da bu 2 katlı, 2 yatak odalı ve bahçeli evi birlikte satın alma fikrini düşünmeye itiyor onları. İlk etapta kafalarına pek yatmasa da bu düşünce Marsha’nın Paul’a yaptığı baskı ve çektiği restin de neticesinde Paul ve Murray söz konusu evi birlikte satın alıyorlar. Böylece evliliğe ve hayata dair farklı bakış açılarına sahip 2 çiftin aynı evi paylaşmaları üzerine kurulu hikayemiz başlamış oluyor.

Paul Hatfield karakterine Only When I Laugh ve Raffles gibi dizilerde de yer almış olan Christopher Strauli hayat veriyor. Marsha Hatfield karakterinde Keep It in the Family ve Pride and Prejudice gibi dizilerde boy göstermiş olan Sabina Franklyn‘i izleme şansı elde ediyoruz.

Paul, bir öğretmen. Marsha ise çalışmıyor. Evlilikte eşitlik ilkesine önem veriyorlar Hatfieldlar. Paul, ev işlerinde Marsha’ya fazlasıyla yardımcı oluyor. Planlı, düzen ve tertibe önem veren, bir miktar geveze, kolayca gerilip ürkekleşebilen, sıkıcı olduğu da söylenebilecek olan sıradan bir adam Paul. Kendi liginin epey üzerinde olan Marsha’yı nasıl tavlayabildiği bir merak unsuru.

Murray McCoy karakterinde Brian Capron‘u izliyoruz. Diana karakterini ise Natalie Forbes canlandırıyor.

Murray ve Diana, evli değiller. Spontane bir yaşam tarzını tercih eden bir çiftler. Murray, kendisini bir sanatçı olarak tanımlıyor. Sabit bir işi yok. Diana ise çalışmıyor. Murray, son derece dağınık ve üşengeç bir adam. Ev işlerini paylaşma konusunda Paul ile aynı fikirde değil. Paul ile aşağı yukarı her konuda karşıt yaklaşımlara sahipler ve birbirlerinin kolayca damarına basabiliyorlar.

Diana King, ilk sezonun ilk 2 bölümünde Paul’un annesi rolüyle karşımıza çıkıyor. Son sezonda ise Joan Sanderson aynı rolle 1 bölümlüğüne konuk olmuş diziye.

Dizinin ilk 3 bölümünü izledim ve idare eder buldum. Komedisi vasat ayarda denebilir; karakterleri ise fena sayılmaz.