Guillermo del Toro’nun fantastik projesi CARNIVAL ROW kendine Amazon’da yer buldu.
29 yorum dkamoy 09 Ocak 2015 22:12
Orijinalinde A Killing on Carnival Row ismi taşıyan, dizileşince ismi kısalan ve 2005’ten bu yana sanatçının cebinde gezen bir proje bu.
Senaryo insanlar, periler, elfler ve vampirlerden oluşan bir dünyada geçiyor. Bu mistik yaratıkların cinayete kurban gitmelerini araştıran bir dedektif de ana kahramanımız.
yorumlar
Şşşşt… Grimm‘den bahsetmeyin de adamcağız üzülmesin.
Amazonmu.lBu habere yine de mesafeli yaklaşmak lazım.Malum. sagı solu belli belli olmuyor bu şirketin.
Grimm + AHS Freakshow mash up!
@itsmypurgatory: Supernatural desen tamam da Freakshow..? Freakshow’dakiler yukarıdaki fantastik yaratıklarla alakası olmayan gayet hayatımızın parçası insanlar yahu…
Ben bu dizide büyü müyü olur belki diye umuyorum. Tabii deneme bölümüyle amazon’u doyurup diziye dönüşürse.
Ben bu adamın deneme bölümü olayına hiç girecegini sanmam . Begenmedik derlerse ki amazon daha çok begenmedikleiyle ün yapmış .Sonuçta bir ismi var . bir kariyeri var. Böyle bir riske girmez.Hele amazon için hiç girecegini zannetmiyorum.
Eh be, iki sene geçmiş üzeriden.
‘Carnival Row’ Fantasy Drama From Rene Echevarria & Travis Beacham Gets Amazon Series Order
10 sene geçmiş dizi yapacam bunu dizi yapacam diye diye 2017 ye gelmiş adam amazon da pilot sezonunda birde onay alamıyormuş ne gülerim ya
First Look
Official Teaser
Official Teaser: Welcome to Carnival Row
Official Trailer
Poster
Emeyzın dizileri de sezon halinde altyazılı sızmaya devam ediyor. Oturmuş sistem.
Hatta Emeyzın bölümleri biraz erken vermiş, o yüzden bu saatte hazır mesela.
1×01 üzerine:
Karakterleri ve dünyayı genel olarak tanıtan bir saatlik açılış bölümüyle gelmiş. Şimdilik fena durmuyor ama nereye sapacağına göre değişir. Orlando beyle olur. Cara D. de fena durmuyor.
Periler uçmuyorken kanatları bir tık yapay (daha doğrusu kumaş olduğu belliymişçesine) duruyor sanki.
Cara’cığım gelmiş, hoşgelmiş. Nolur fiyasko bir şey çıkma da rahatça izleyebileyim.
1×01 üzerine:
İlk bölümde biraz kararsız kaldım ben. Çok sarmadı hatta daha doğrusu çok akmadı bölüm süresi ama bölüm bir şekilde izletti kendini. Orlando ve Cara için sanırım 1-2 bölüm daha bakacağım ama devam etmeme ihtimalim var gibi de hissettim bu bölümde yalan söylemeyeyim.
İlk Sezon
Ortalama, hatta bazı bölümleri sıkıcı bir iş olarak tanımlayacakken muhteşem finali her şeyi unutturdu, tüm 9 bölüm sanki final için hazırlıkmış, özellikle bitmeyen ilk bölüm sonrası bırakmadığım için öyle memnunum ki.
Sabırla izleyin, zaten muhteşem kadrosu için bile izlenir.
Dizi 8 bölüm mü 9 bölüm mü? İlk başta da 6 bölüm denmişti.
8.
2 bölüm itibarıyla memnun gibi gibiyim. Günümüz sosyal sorunlarını başka bir yüzyılda, başka bir sosyal düzen, ırklar, türler üzerinden anlatmaya çalışan, ortalama +/- bir dizi. Del Toro işte. Shape of Water’ın yapmaya çalıştığı şey gibi yine. Cara olmasa muhtemelen devam etmezdim. Çok da değişik bir şey yok ortada çünkü.
Bu arada epey karanlık. Parlama sorununuz varsa benim gibi gündüz izlemeyin.
Kısa zamanda aynı şeye değinen iki diziye başlamak ilginç oldu. Warrior‘da Çinliler, burada insan olmayan türler üzerinden işimizi çalıyorlar, hastalık getiriyorlar, toplumu bozuyorlar, sokaklar güvenli değil diyen insanların isyanları. Onlardan nefret eden ve gitmelerini isteyen politikacılar ile ucuz iş gücü olarak kalmasını isteyen (en azından Warrior’da öyle) baştaki politikacılar da ortak. Bizdeki Suriyelilere davranış biçimimiz ile benzer durumlar yaşanıyor.
İki dizide de polislerden en azından biri onlara sempati duyması (buradaki adamın bir sebebi var tabii) durumu da var. Ha genelev de ortak tabii
Bölüm sürelerine baktım, biraz fazla uzun geldi. Cara’yı severim ama oyuncu olarak çok emin değilim. Kötü değil ama ilk bölüm itibarıyla, yani idare eder.
Farklı bir dünya olsa da dönem dizisi izlemeyi sevdiğimden devam ederim. Harika bir dizi beklemiyorum, ortalama bir iş çıkarsın yeter.
1×03 üzerine:
Benim yavaş yavaş kopuşum başlıyor sanki diziden. Ufaktan sanki bu bölümde ilgi kaybettirir gibi oldu bende. 3. bölüme geldim ama hala bölümlerin akan bir tarafını, konuşmalarında kendine bağlayan tarafını göremedim. Bu ortama yakışır bir olay örgüsü de hala göremedim ben bu bölüme kadar. Ancak
@kemal32 nin son bölüm için yaptığı yorumu merak ediyorum bir yandan oyuncular sebebiyle ama o bölüm içinde bende nedense bir umut vermiyor. İlgimi tamamen kaybetmezsem yaptığınız yorum için dayanmaya çalışacağım sanırım. Umuyorum dediğiniz kadar vardır.
S01E01
İlk bölüm itibariyle dizi ile ilgili olumlu bir şey söylemem gerekirse posterin çok güzel olduğunu söyleyebilirim. Daha pilottan bu bölüm ne zaman bitecek diye düşündürüyorsanız işimiz var.
Orlando Bloom’u severim, ne zamandır da izlemiyordum kendisini. Onun için 2.bölüme de bakacağım ama pilot bölümü tüm hevesimi çekip aldı.
1. Sezon Üzerine
Biraz yorucu oldu ama sonunu görebildim sezonun. Son bölümler ilk bölümlere oranla bir tık daha iyidi ama sezonu çok beğenmedim doğrusu. Yani şöyle kısa özet geçmek gerekirse, 2.sezon için bırakılan konudan memnunum ama bu bırakılan konuya getiriş şekli daha iyi olabilirdi düşüncesindeyim.
Neyse 2.sezonda bakacağız artık..
Bitti nihayet. Son bölüm bende öyle özel bir etki bırakmadı. Bir iki aksiyon sahnesi çaldılar işte ağzımıza. Yersen… Ama en azından olan biteni toparladıklarına memnunum.
Üstte abidin’in yazdıklarına katılarak ve o kafayla giderek izledim diziyi. Dönem dizisi sevmeyenleri açacak bir iş yok ortada. 2. sezon olursa yine anca yazın çekillir.
1×03 üzerine:
Böyle bir bölüm bekliyordum ama 6-7 civarı. İyi oldu.
S01E05
Bölüm sonu diziye daha da sinirlendim. Madem bu kadar güzel sahneler yapabiliyorsunuz niye Imogen’in saçma sapan sahneleri ile uğraştırıyorsunuz bizi. Bölüm başına yaklaşık 20 dakika çöpe gidiyor benim için. Bu kadar zengin bir atmosfer varken gerçekten yazık.
Neyse bölüm sonundaki bağlantı hoşuma gitti, umarım böyle devam eder.
Ortam, atmosfer, kılık kıyafetler falan güzeldi aslında ama genel olarak biraz sıkıcı bir dizi olmuş. Son birkaç bölüm ilk bölümlere göre daha iyiydi. Malum şeyler yavaşça ortaya çıktıkça daha izlenesi hale geldi dizi. Fena gitmedi ve fena bitmedi.
İlk yarı başrol ikilisi arasında bölünse de, 2. yarı Philo üzerinden gitti. O bölümlerde Vignette’i aramadım valla. Cara’yı severim ama oyunculuğunu pek parlak bulamadım. Ayrıca aksanı biraz fazla battı.
Yan karakterlerden de çok iş çıkmayınca bölüm sürelerini bu kadar uzun tutmanın ne manası vardı demedim değil. Bir 5-10 dakika kısa olsa daha izlenesi olabilirdi.
Yan karakterlerden Imogen’i sevdim. Başlarda biraz itici gelmişti ama Agreus ile fena ikili olmadılar. Gerçi ana konu ile bir bağlantıları olmamaları (ufacık bir şey hariç), kendi konularının çok parlak olmaması, bir gizem içermemesi ile zaman doldurmak için varlardı sanki.
Sophie Longerbane fena bir karakter olmamış. Başkanın oğlu çok sıkıcıydı be.
Maeve Dermody (Portia Fyfe), güzel kadınmış
Süreleri uzun olsa da yaz sıcaklarında 8 bölüm ideal olmuş. 2. sezonu heyecanla beklemediğim kesin. Gelince bakarız artık.
Sonlarda 2.sezon için ipucu vermeye başladıklarında 2.sezondan uzak durmaya karar verdim. Kötü bir sezon olduğunu düşünmüyorum ama çok fazla olumlu yorum da yapamıyorum. Sezon çok kötü başladı, son bölümler daha güzel gitti.
Ana konumuz güzeldi ama yan karakterlerin hikayeleri aşırı ekran süresi götürdü, bazı bölümlerde aşırı rahatsız etmeye başladı. 4 bölümlük hikayemiz vardı.
Cara Delevingne’i severim ama pek parlayabileceği bir sezon yoktu ortada, suç onun değil. Orlando Bloom ise tam tersine rolün hakkını verdi, hikayesi ilgi çekiciydi. En son The Loudest Voice dizisinde Rupert Murdoch’ı canlandıran Simon McBurney’i izlemek de güzeldi.
Jared Harris
Sezonda çok sevdiğim detayların biri tiyatro oynayan yaratıklar oldu, üzüldüm sonrasında. I Fly For You şarkısına da bayıldım. çok güzel.