Helen Mirren, HBO’nun Catherine the Great isimli mini dizisinde II. Katerina’yı canlandıracak.
16 yorum abidin77 25 Ocak 2018 11:02
HBO, Oscarlı oyuncuları toplamaya devam ediyor. Meryl Streep‘ten sonra bu sefer de The Queen filminde canlandırdığı II. Elizabeth rolü ile 2006’da Oscar kazanan Helen Mirrren‘a el attılar.
2005 yılında HBO ve Channel 4’da yayınlanan mini dizi Elizabeth I ile Altın Küre ve Emmy ödüllerini kazanan Helen Mirren, yine bir HBO minisinde ünlü Rus çariçesi II. Katerina’yı canlandıracak. 4 bölümlük mini dizinin bir diğer yapımcısı İngiliz Sky televizyonu olacak.
Elizabeth I dizisinin yazarı Nigel Williams, burada da dizinin yazarlığını yapacak. The Crown‘ın yönetmenlerinden Bafta ve Emmy ödüllü Philip Martin, dizinin yönetmenliğini yapacak. Kendisi 2006’da Prime Suspect: The Final Act dizisinde Helen Mirren ile çalışmıştı.
Helen Mirren, dizinin yapımcılarından biri olacak. David M. Thompson (Woman in Gold, Death Comes to Pemberley), Charlie Pattinson (Elizabeth I, The Missing, Skins), Philip Martin ve Jules Hussey (Hooten and the Lady), dizinin diğer yapımcıları.
yorumlar
Önce John Malkovich, sonra Meryl Streep ve en sonunda Helen Mirren; bir gün için çok fazla değil mi?
HBO’nun hamleleri mükemmel. Bu isimlere karşılık birkaç ay sonra Netflix ve Amazon’dan da hamle gelme ihtimalini düşünürsek seneye büyük şenlik var demektir.
Jason Clarke To Star Opposite Helen Mirren In ‘Catherine The Great’ Limited Series For HBO & Sky
First Look
First Look: Helen Mirren & Jason Clarke
1–2–3–4
Coming This Autumn
Official Trailer
Poster
HBO denen kanal bunu HBOGo üzerinden 3 Ekim’de yayınlamış bile (TV yayını 21’inde).
Sky Atlantic de yayına başlamış diye anladım, 10’unda ikinci bölüm var. Ama bölümlerin kendisini geçtim İngilişçe altyazıları dahi ortalıkta. IMDb’si de 6.3 (452). Artık ne yaptılarsa.
Tüm bölümleri yayınlamış desene. Altyazılar zaten kendi içinde gömme şeklinde mevcutmuş.
O da olur tabii.
Ama nihayetinde İngilişçe altyazılar her daim dosyasıyla gelmiyor. İçinde altyazı çıkmayan dosyalar da var. Addic7ed’da misal İngilişçe altyazı yok hala. Başka yerlere bakınca buluyorsun hep beraber.
Her eve bir porsiyon ION10 lazım.
1. bölüm üzerine:
Eğer devamı da ilk bölüm gibiyse ben anladım neden 6.3 aldığını.
Ben “böyle” olan biteni ciddiye alamam ki? Kraliyet konulu dizilerde komediyi pek sevmem de zaten. İlla dramanın içine komedi ögeleri katacaksanız misal kraliyetle alakası yoktu ama Catch-22 güzelini yaptı bunun. Onun yanında gözüme yavan gözüktü.
Kraliyet dizisi olarak henüz bakamadım, bakarsam The Crown’ı özlemeye başlayacağım çünkü. Daha 1 aydan fazla var ona. Ayrıca anladık farklı ülke ve farklı bir dönem ama o nasıl bir düzen-nizam-intizam? Sarayda her yer her yerde sanki.
Not: The Great 2020’nin başlarında gelse keşke. Ama pek zannedemedim, bahara kadar sarkar o.
2. bölüm üzerine:
* Bu bölümün içinden Türkler de çıktı. Gerçi mantıken çıkma durumu vardı zaten, direkt olmasa da kullanmışlar.
* İlk bölümden bir tık daha iyiydi ama genel düşüncemin arkasındayım hala.
3. bölüm üzerine:
* Bölümde olanlar hikaye bazında sinir bozucuydu zaman zaman. Hani bir noktada #MeToo’ya bağlayasım bile geldi de kimi nereye bağlıyorsun tabii. Finalde ölsün ikisi de.
1792 civarına geldik bu bölümle. Son bölümde de tahminen dört yıl veya o civar bir şey ileri giderler herhalde. Helen Mirren iyiydi bu bölümde de ama onunla da bir yere kadar.
Not: Kırım’ın İngilizcesi Crimea’ymış. Yeni öğrendim, hoşuma gitti.
Son bölüm 1.5 aydır elimin altında bekliyordu, nihayet sırası geldi. Kapanışta fena iş çıkarmamışlar doğruya doğru ama hiç değilse yarısı beklediğim şeylerdi zaten. Çok da şaşırmadım. Yer yer yine mevzu Türklere de geldi üstelik.
Bazen diziden ne beklediğimi sorguladım, daha iyisi de olabilirmiş hissi gitmedi. Belki The Crown’dandır, belki kafamdaki kraliyet kavramıyla pek uyuşmadığındandır. Yoksa kötü de değil, başkası beğenebilir. İçine kattıkları (pek abartı olmasa da) komedi unsurlarını yadırgadığım zamanlar da oldu.
Helen Mirren tabii ki elinden geleni yapmış. Altın Küre adaylığına galiba itiraz etmeyeceğim, gerçi yerinde başkası olsaydı yadırgamazdım.
Bu da böyleydi işte.