Metot || Modern Dünyada Savaş Sanatı – Tanıtım
6 yorum aserat 16 Nisan 2021 08:41
Tiyatro oyunlarının dizi veya film olarak uyarlanmasına yabancı değiliz ama özellikle salonların kapılarını kapatmak zorunda kaldığı bir dönemde geniş kitlelere ulaşmak adına yapılan bu uyarlamaların değeri belki de iyice arttı. İşte bugünkü tanıtımın konuğu da 9 sezondur kapalı gişe oynayan bir oyunun dizi versiyonu olarak 7 Nisan itibarıyla Gain’de izleyiciyle buluşan Metot.
KİMLİK BİLGİLERİ
Tür: Psikoloji, Gerilim, Komedi |
Sezon/Bölüm Sayısı: 1 sezon 4 bölüm (mini dizi) |
Süre: 32-46-36-46 dakika |
Yönetmen: Serkan Keskin |
Kanal/Platform: GAIN (Premium üyelikle izleniyor) |
Önemli Bağlantılar: Resmi Site |
KONU
Katalan yazar Jordi Galceran’ın 2003 yılında kaleme aldığı ‘Grönholm Metodu‘ adlı eserden uyarlanan, Zerrin Yılmazkaya tarafından dilimize çevrilen oyun, 2012’de Semaver Kumpanya tarafından sahnelenmeye başladı ve pandemi öncesine kadar kapalı gişe oynadı. Orijinal ekibin (Şebnem Hassanisoughi’nin rolünü daha önce Sezin Bozacı canlandırmıştı) yeniden buluştuğu dizide, uluslararası bir mobilya markası olan KETA’nın satış direktörlüğü görevi için toplu mülakata giren Ferhat (Serkan Keskin), Engin (Mustafa Kırantepe), Merve (Şebnem Hassanisoughi) ve Kadir (Sarp Aydınoğlu) adlı dört kişinin hikayesini izliyoruz. Mülakatın toplu olarak gerçekleşmesi zaten hepsi için farklı bir deneyimken toplantı odasındaki kapaktan kendilerine gönderilen zarflarla işin rengi iyice değişmeye başlar. Şirket yönetiminin kendilerinden çeşitli görevleri yerine getirmelerini istediği, üstelik kameralarla kayıt altına aldığı bu dört kişi, işi alabilmek için elinden geleni ardına koymayacaktır.
SON SÖZ
Oyunu izlemediğim için sınırlı bir bilgiyle başına oturduğum ama büyük memnuniyetle bitirdiğim bir iş oldu Metot. Tek mekanda geçmesine rağmen tiyatro uyarlaması olduğunu hissettirmeyen akıcı senaryosu ve merak unsurunu hep yüksek tutması sayesinde 4 bölüm su gibi akıp gitti. Kapitalizm, iş hayatının acımasız yüzü, homofobi, siyaset gibi pek çok meseleye sağlam ve yerinde eleştirilerde bulunurken kara mizahı elden bırakmıyor. Kadrodaki dört oyuncu (Serkan Keskin ve Mustafa Kırantepe bir adım daha öne çıkıyor) da birbirinden başarılı performanslar ve uzun süre aynı sahneyi paylaşmış olmalarının verdiği uyumun etkisiyle dizinin tıkır tıkır işlemesini sağlıyor. Gain’in premium üyelik fiyatı (23.99 TL) çoğu bütçeyi zorlasa da bir gün yolunuz düşer ve üye olursanız izlemeniz gereken başlıca projelerden biri olduğunu gönül rahatlığıyla söyleyebilirim.
yorumlar
Buna ve Bizi Ayıran Çizgi’ye niyetim var aslında ama henüz premium havamda değilim. Bir de bunlara vakit ayıracak aralığı da sağlamam lazım. O dönemde olabilir.
Dizi üzerine:
4 bölümü de bir günde izleyip geldim. Severek izledim aslında akıcı ve güzel bir dizi olmuş mini dizi kafasında düşünürsek hoş kabul edilebilir. Gain tarzında bir dizi de olduğunu söyleyebilirim. Tiyatro oyununu da izlemek isterdim. Yine de Gain in biraz daha fazla içerik sunması gerekiyor bence, 24 lira için yeterli değil.
Eline sağlık tanıtım için @aserat.
S01B01
Dizinin varlığından hiç haberim olmasa ve bodoslama girsem daha fazla severdim muhtemelen. Diziden beklentim yüksek olunca o beklentimin altında kaldı ilk bölüm. Ara ara dağıttığı yerler de olmadı değil. Umudumu kaybetmedim ama. Diğer bölümlerde açılacağını varsayıyorum.
S01B02
Hiç beklediğim gibi çıkmadı bu. Boş muhabbetlerle ciddiyetten uzaklaştılar, olması gereken gerilimi yansıtamadılar. Merak unsurunu da cazip bir unsur olmaktan çıkardılar böylece. Büyük bir hayal kırıklığı oldu cidden. Devam etmeyeceğim.
İzleyiciye ve izleyiciyle güzel oynamışlar, beğendim. Tiyatro sahnesinde izleme fırsatı bulsaydım da beğenirdim diye düşünmekteyim. Azıcık uzatmışlar ama 4 bölüm yeterliydi. Düzgün bir sonu da var.
* “İçinizden birisi şirket çalışanı,” sözünü güya “Hepimiz adayız,” şeklinde perdelemeye çalıştılar ve aslında yine de biri olduğuna dair intiba bıraktılar. Her türlü soruda “Böyle de olabilir,” tavrıyla lafı dolandırmaları ise cabası. Nihayetinde 3 çalışan + 1 aday (Ferhat) çıktı.
Engin’in her halükarda akla daha yatkın bir seçenek olduğunu söyleyebilirim. Merve ve Kadir’i hikaye olarak birbirine bağladıkları için biri çökse diğeri de çökerdi zaten. Ama Merve çıksaydı da şaşırmazdım.
* 4. bölümü izlerken Ferhat bir de homofobikliğe girip iyice azıtınca “Bunu almayın,” demiştim. Almayacakları da hissediliyordu gerçi. Testi kişiye özel bir şekilde hazırlayıp çalışma yürütmeleri hoşuma gitti bu arada. Öncesinde olup biten her şeyin bir anda boşa düşmesiyle iyi bir intiba bırakıyorlar. İzleyip de küfredesi gelen çıkarsa ona da bir şey diyemem gerçi. Öyle de bir durumdu.
Ek: Son görüşmeye kalan aday sayısını umarım bayağı azaltmışlardır. Her biriyle böyle birkaç saat uğraşsalar kaç gün sürer kim bilir. Üç tane de ön görüşme yapmışlar zaten.
Farklı bir metinle antoloji misali benzer bir işe alım süreci yürütülebilir diye aklımdan geçtiği oldu aslında. Ama öylesine bir düşünce. Uyarlama metin zaten.
iyisiyle hoşuyla bitti açıkcası
açıkcası herkese önereceğim bir dizi oldu