prison break, the simpsons ve 24 gibi ağır toplarla gönlümüzü çalan fox‘un, sezon açılış tarihleri belli olmuş. aralarında bir çok yeni dizinin de olduğu listede dikkatimizi en çok çeken, prison break‘in oldukça erken başlıyor olması ki bu da çok sevindirici bir haber!
sıkıntılı bekleyişle geçen yaz boyunca gün sayıyorsanız, işte dizilerin yeni sezonlarının başlangıç tarihleri.
yeni sezon’da karşımıza çıkacak dizileri tanıtmaya devam ediyoruz, ve şimdiki dizimiz ise nbc‘nin kış komedisi “30 rock”.
öncelikle belirtmeliyim ki, sitcom lara olan sevgim ve inancım, friends‘den sonra özellikle nbc’de çıkan yüzlerce kötü taklitle tamamen yıkılmıştı. geçtiğimiz sene ortaya çıkan, how i met your mother, gösterdiği enfes performansla beni tekrar sitcomlara yakalamayı başardı ama ister istemez bir önyargı ile yaklaşıyorum.
aslında bu yeni bir dizinin, herhangi bir kanala alınmayışının haberi.
nobody’s watching scrubs‘ın yapımcısının ve family guy‘ın yazarlarının bir ürünüymüş. böyle diyorum çünkü artık tarih olmuş. nbc için yapılmaya başlanan dizi ardından wb‘a geçmiş. oradan da geri çevrilince, pilot bölüm artık youtube‘da.
lost 2.sezonunu yine bizi havalarda bırakarak tamamladı. ancak lost ekibi, bizi 3.sezon havasına sokmak için, lost experience adı altında “yazlık eğlence” yarattı. the hanso foundation sitesi üzerinden gün gün ipuçları vererek ilerleyen oyun(?)’un son ürünü ise, dharma initiative’in oryantasyon videolarından bir diğeri. bu sefer karşımıza çıkan, psikoloji ile ilgili araştırmalar yapan bir departman. sizi oryantasyon videosu için buradan alalım.
lost experience’ı adım adım takip edebileceğiniz bir iki site; 1, 2
Pazartesi günü Amerika’nın önde gelen yayınlarından olan Variety dergisini alanlar, ortada 2 sayfalık HBO ilanını gördüler. HBO; Vincent Chase‘in başrolünde oynadığı yeni James Cameron filmi Aquaman’in 3 günde tam 116milyon $’lık hasılat yapışını kutluyordu.
Sorun şu ki, aslında bu film, HBO‘nun sevilen dizisi Entourage için verilmiş bir ilandı, Vincent Chase Entourage’ta takip ettiğimiz karakter ve James Cameron’un Aquaman adında bir filmi mevcut değil-şimdilik-, lakin pek çok kişi James’ı arayıp tebrik etmişler bu büyük gişe başarısından dolayı, sanıyorum ki Chase’in telefonları cevap vermemiş.
lost‘umuzun inanç adamı locke’ın ada uğruna feda ettiği boone karakterini canlandıran ian somerhalder, ilk sezonun sonundan bu yana, kendini özletmişti. ancak her lost oyuncusunun olduğu gibi, ian somerhalder’ında şansı yaver gidiyor. oyuncu, yeni sezonda yayınlanmak üzere çekilen bir mini-seri de başrolü kaptı. dizi, venedikli marco polo’nun hayatını konu alacak. 13.yüzyıl’ı yansıtan dizi, marco polo’nun mongolistan’a gezileri çevresinde geçiyor.
ancak şöyle bir durum mevcutmuş, dizinin çekimleri çin’de başlamış ama henüz, diziyi alan bir kanal yokmuş. baktılar hiç bir kanal almadı, en kötü nbc‘ye giderler… devamı
tnt‘de 2007 yazında yayınlanacak olan mini dizi (6 bölümcük) the company‘de chris o’donnell başrol oynayacakmış.
the company, cia‘in 2. dünya savaşı bitiminden sovyet rusyanın dağılmasına kadar olan 40 yıllık süredeki (yani soğuk savaş) aktivitelerini konu edecek. öykü, Robert littell‘in çok satan kitabına dayanıyor.
o’donnell’ın canlandırdığı Jack mccauliffe karakteri idealist, ülkesine bağlı bir cia çalışanı olarak tanımlanmış. dizinin dramatik gücünü konudan kestiremezsek şöyle bir yapımcılara göz atın : ridley scott (black hawk down, numb3rs) ve kardeşi tony scott (domino), john calley (da vinci code), cary brokaw ( angels in america). eh bence bu dizi iyi iş çıkarır. tnt de bu konuda iddialı olduğuna göre.
(bkz. sloganları : we love drama…) devamı
abc bir süredir yalnızca amerika’da yaşayanlara sitesinden dizilerin yeni ve eski bölümlerini (desperate housewives, lost, commander in chief, alias) yayınlamaktaydı. deneme sürümü olan hizmet 30 haziran’da sona erecek. bugüne kadar 11 milyon kişi de internetten yayını tercih edince , önümüzdeki sonbaharda abc tekrar bu hizmete başlama kararı almış.
fox da popülerliği duymuş olacak ki, iki hafta içinde belirli dizilerin (prison break, bones) netten yayınına başlayacakmış. tabi ki her iki kanalın yayınları da ücretsiz ancak bol reklamlı.
b5media vipfanclubs ile ortaklaşa bir çok dizi için blog açmış. bunlar kanallardan bağımsız olarak, oyuncular, dizi, yapılan röportajlar, imza günleri gibi pek faydalı haberler içeriyorlar. mutlaka gezin.
ABC‘nin “lostsonrasıbenzerpopülistdizi” furyasına takılmış ancak hayatına devam edememiş dizi invasion‘ın iptalinden sonra, invasion’da bir şerifi canlandıran William Fichtner, ilk sezonuyla çok ilgi toplamış olan prison break‘in, 2.sezonunda bir rol kaptı. William Fichtner’in karakteri, ilk sezonu hapisaneden kaçmaya çalışmakla geçen dizide, Michael Scofield ve Lincoln Burrows’un peşine düşecek. Peşine düşülecek bir durum varsa, bu da sezon finalindeki zor durumdan kurtulacakları anlamına geliyor. Bekleyelim, ve görelim. devamı
Big Love, HBO‘nun yaz dizisi. Mormon inanışına göre bir ailede büyütülmüş olan Bill’in 3 eşi ve düzineye yakın çocuğu ile 3 yanyana evde yaşamalarını konu alıyor. Babasının rahatsızlanması ve ailenin şimdilik en önemli projesi olan Yapı Malzemeleri dükkanının açılışı, en ehemmiyetli mevzular gibi duruyor.
hurley’nin ‘the long con’ bölümünde müsveddesini bulduğu, sawyer’ın okuyamadan jack’e kaptırdığı (alıp yaktı) daha önce de çıkacağını duyurduğumuz bad twins kitabının gerçek yazarının Lawrence Shames olduğu iddia edilmiş.
hyperion books tarafından yayınlamış olan kitabın yazarı gary troup (anagramı putagory – araf, yani islam inancına göre cennet ile cehennem arasındaki yer) olarak geçiyordu. hyperion’un açıklamasına göre troup kitabı yazıp yayınevine teslim etmiş, malum uçağa binmiş ve hala kayıp.
“Kurtlar Vadisi’ne misilleme” başlığıyla Vatan Gazetesi‘nde çıkan haberegöre; ABD’de ABC,Türkiye’de Digiturk kanallarında yayınlanan Commander in Chief dizisinin bir bölümünde İstanbul’da yaşanan bir rehine kriziyle konu edinilerek “Türkiye, Başbakan ve onun askerle olan ilişkisi küçük düşürücü bir üslupla eleştiriliyor.”muş.
buda benzeri dizilerin, ABD’deki neo con’lara işkenceyi meşrulaştırmak için temel oluşturduğuyla ilgili Ruşen Çakır yazısı.
24 en başından itibaren yine bizlerle. atv ekranlarında pazar 00:00 da geçtiğimiz hafta yayınlanmaya başlandı. atv yeni sitesine bölüm özeti bile koymuş.
yine pazar 10:00 cnbc-e’den 4. sezonunu izlediğimiz diziden bir saat sonra yıllar önce olmuş olanları seyretmek ilginç. belirteyim dizi elbette Türkçe seslendirmeli.
ocak’tan beri, tiglon firmasının lost‘un 1. sezon dvdsini çıkaracağı konuşuluyordu. ancak bir türlü çıkamayan dvd, sonunda güzel haberlerle bizi sevindiriyor. lost 1.sezon dvd’si, türkçe altyazı desteği ile birlikte, 22 haziran’da satışa sunuluyor. 5 disk’ten oluşan dvd, 16/9 formatında. dvd ile ilgili daha detalı bilgi için, tiglon; satın almak için ise, ideefixe iyi birer kaynak olabilir. darısı sezon 2’nin başına.
[dvd’nin çıkış tarihine dikkatinizi çekmek istiyorum!] devamı
aldığımız duyumlara göre 24‘ün 6. sezonunun bir kısmı New York’ta çekilecekmiş. Hiçbir senaryo detayının yer almadığı dedikoduda, Jack’in 6 senedir ilk defa Los angeles dışında bir şehri kurtaracağı konuşuluyormuş.
Bunu duyunca, 5. sezonun sonundaki Çin hikayesinin bizim göremeyeceğimiz bir şekilde kapanmasından korkuyor insan. Umarız öyle bir şey olmaz!
yaz dizilerine karşı olan önyargımı, son zamanlardaki weeds ve the 4400 gibi yaz ürünleri sayesinde yitirmeye başlamıştım ki, tam o sırada, windfall çıktı karşıma.
öncelikle konumuz, bir grup hayatından mutsuz, sorunlu insanın, ortak bir loto alımı sonucu 358 milyon dolar kazanmaları üzerine. her birine 20 şer milyon düşen bu insanların, dizi boyunca, her fırsatta hayatlarının ne kadar kötü olduğunu vurgulamaya çalışmış yapımcı Laurie McCarthy. Çarpık ilişkiler, aile problemleri, kara geçmişler ve sorumluluk altında ezilen insan dolu bu dizi. Ve 20 şer milyon dolar kazanınca, tabiki de beklenen pembe hayat çıkmıyor karşılarına. Paranın kötü yüzü ile değişen davranışlar, hayatlarını nasıl etikleyecek acaba? ise yapımcının bize sordurtmak istediği, ve bizi yakalayacağını umduğu öğe.
