İngiliz Akademisi Film Ödülleri’nin (BAFTA) uzun listesi de açıklanmış. Adaylar 3 Şubat’ta açıklanacak. Ödül töreni de 13 Mart 2022’de gerçekleştirilecek.
94. Oscar Ödül Töreni’nin sunucuyla gerçekleştirileceğini yazmıştım. Şimdiden töreni kimin sunacağıyla ilgili iddialar dönmeye başlamış. Herkes ağırlıklı olarak Tom Holland ismi üzerinde duruyor. Holland geçen ay verdiği bir röportajda böyle bir teklife sıcak baktığını söylemiş. (Basınımızın da kafası bu konuda biraz karışık. Sözcü Gazetesi ”Örümcek Adam Oscar’ı sunacak” diye haber yapmış mesela ama daha ortada kesin bir şey yok.) Törene azalan ilgiyi geçen senenin en çok izlenen filminin yıldızıyla yükseltmeyi hedefledikleri düşünülüyor. Holland’ın yaşı genç ama gördüğümüz kadarıyla yetenekli biri, sunuculuk işini kıvırabilir. Sadece canlı yayında nasıl olur bilemedim. Programlarda spoiler verme geçmişinden ötürü (gerçi bu da zamanla bir pazarlama stratejisine dönüşmüş olabilir, o ayrı mevzu) pot kırma ve gündeme oturma ihtimalini yüksek görüyorum. Bazı listelerde James Franco’nun adını da gördüm ama gündeme gelen son haberlerden sonra sunuculuğu geçtim, katılımcı olarak dahi katılamaz herhalde.
dün hatırlatma dozunu oldum dün gece baştan sona kabus gibiydi. third day in üzerine denk gelmesi kötü oldu.
rüyamdan değişik bir ritüele dahil oluyordum. detaylarını hatırlamıyorum ama sürecin beni zihnen ve bedenen tükettiğini hatırlıyorum sadece. ateşli hastalık döneminde gelen her şeyin ağırlaştığı hissi gibi. bayaa uzun süren bir ritüeldi. ritüel bitince oh şükür bitti artık huzurla uyuyabilirim derken baştan başlıyordu sürekli. (bu ritüelin rüyamda olduğunun farkındaydım bir şekilde, sanki kabus bitti de normal uykuma dönebilirim hissi vardı hep) bütün gece devam etti resmen. en rezil gecelerimden biriydi kesinlikle. kalktım su içtim üstümü değiştirdim dolandım belki biter diye ama bitmedi lanet olası. bu da son aşımdı. hala leş gibi hissediyorum.
@ozgun14 Ben 3 biontech oldum. Hiç birinde sorun yaşamadım. Hatta kol ağrısı bile çekmedim. Azıcık çürük hissi vardı aşı olduğum yerde, sadece o. Senin bu sonuncu da biontech mi?
2 sinovac 3 biontec benim de. ilk 3 ünde hiçbir şey hissetmemiştim ama ikisi sinovac zaten o yüzden kıyaslamak doğru olmaz. 4. ağır grip halsizliği gibiydi. ama gece normal uyumuştum. 5.nin de gündüzü aynı histe ama gece hiç uyuyamadım işte. bu kadar kötü hissetmemiştim uzun süredir psikolojik olarak. umarım bu gece de aynı olmaz.
bu sefer daha sorunsuzdu şükür. kabussuzdu. archive 81 için riskli bir gün seçmiştim ama şükür ki etkilemedi. sorduğun için teşekkürler.
hatırlatma aşısı olmaktan çekinenlere: en kötü benim gibi geçirebilirsiniz bence o da bir gün sürdü şükür. arkadaşlarım benim kadar bile etkilenmedi. benim zayıf olduğum döneme denk geldi herhalde. kötü yönde etkilemek istemiyorum tereddütte olanları. aşıyı olmakta fayda var.
ben şu ana kadar 3 doz oldum ama üçüncüsü en fazla zorlayanı olmuştur herhalde, kolum ilk ikisinden çok daha fazla ağrımıştı, herhalde üzerinden zaman geçti antikorum düştü diye düşünmüştüm, umarım 4 ü olmayız. Bilmiyorum, zira biontech konusunda 2 doz yeterli diyordu bilim adamları şimdi 3 ü 4 ü hatta 5 i görüyoruz. Anlamadım ben bu işi. Vakalar ise çok fazla artıyor herkes aşılamaya güveniyor ama demek ki o da yeterli değil önlem alınması gerekir mi diye de düşünmüyor değilim.
Valla bende 3.dozdan şikayetçiyim yani. İlk dozda baş ağrım olmuştu, ikinci dozda bir şey olmadı ama 3.dozda kolum 2 gün ağrıdı, 1 gün baş ağrısı çektim ki 3 defa parol ağrı kesici almak zorunda kaldım ki anca kesildi, üçüncüsü aşı olmadan önce daha sağlıklı ve enerjiktim 3 ocak pazartesi oldum aşıyı 4 ocaktan beri halsizlik, uyşukluk ve tabi ara sıra gelen burun akıntısı hala devam ediyor. Aşı karşıtı hiç olmadım biontech içinse güvenim tam ama şeffaflık konusunda ülkemize güvenmiyorum. 6 ay fark olması gerekirken 3 aya indirilmesi 2 doz biontech 1 sene korur açıklamaları yani durmadan birşeylerin değişmesi midem kaldırmıyor ya. 1.doz ile 2.doz arasındaki süreyi de durmadan değiştirdiler. Orası da bir muamma konusuydu. Şimdide zorunlu pcr testi kalktı sonra uçak seyahati için geri geldi vs. Bu durumlardan iyice şüphe duyuyorum artık.
Muhtelemen 4.dozu olmayacam çünkü elimizde ki biontechler hala bekletilen biontechmi yenisimi eskisimi belli değil. Birde bu sürekli böyle mi devam edecek ? diğeri ise ne yaptıkları belli olmayan turkovac dayatılırsa ne olacak ? gibi sorularla daha fazla meşgul olmamak için artık 3 dozla 2023 yıl başına kadar idare edeceğim gibi görünüyor.
@Vasper; CODA önerin için bende teşekkür ederim. Dün gece gördüm ve indirip yatmadan önce izledim gayet beğendim filmi. Birde uzun süredir aklımda ”İşaret Dilini” bence herkes öğrenmeli ya 1,5 senedir kendi bulunduğum yerde uygun kurs arıyorum ama yok. En son halk eğitim vardı oda başta yeterli kişi sayısı vardı sonra dağıldı grup ve az kişi olduğundan kapandı.
Ben 3 dozda da (Biontech) hafif kol ağrısı hariç hiçbir sıkıntı yaşamadım çok şükür ama her doz sonrası ilk yarım saatte Parol içtim. Muhtemelen başlamadan o kesti. Aynı taktik 2 ve 3.dozda tuttu, hatta 3.dozdan çekiniyordum, en az sızlama onda oldu.
coda yı izleyenlere ben de katıldım bunca yorumu görünce. hay klavyenize sağlık. ne güzel filmdi. keşke hiç bitmeseydi dedirtti sıcaklığıyla. başroldeki kızı da tekrar görürsem kesinlikle yapıma fazladan şans vereceğim. bazı sahnelerde duyguyu çok güzel geçirdi.
finalde ailesine söylediği şarkıyı hala dinliyorum başa alıp.
çok orijinal işaretler gördük kendisinden. bazılarını kendisinin yarattığını düşünüyorum. anne baba da klişelerden uzak akan karakterlerdi cidden. ama hoca ilk sahnesinde klişe tarzıyla göz devirtmedi diyemem. karakteri tanıdıkça sevdim tabii.
CODA’yı ben çok önceden izleyip çok beğenmiştim, iyi olmuş burada da farkedilmesi. Fazlasıyla samimi, sıcak ve hayatın içinden bir film.Bana onun tadını veren (konularının alakası yok bu arada) hem komik hem hüzünlü, niyeyse pek etkilendiğim bir film olan “The Way, Way Back (2013)”i tavsiye ederim. Kadrosunda Sam Rockwell, Steve Carrell ve Toni Colette yer alıyor.
Evet Fransız filmden uyarlama. Fakat bu filmin başrollerinde gerçekten işitme engelli aktörlere rol verilmemesi tepki toplamış. Zaten çok kısıtlı bir rol imkanı varken ayıp yani. CODA’daki 3 isim o yüzden özellikle seçilmiş.
COVID-19’a bağlı tedavi görmekteyken çoklu organ yetmezliği sebebiyle 79 yaşında vefat etmiş. Zaten son yıllarda çeşitli sağlık sorunlarıyla boğuşuyordu. Sevdiğim bir oyuncuydu, Yeşilçam döneminin efsane isimlerinden biriydi. Güne vefat haberini alarak başlamak tuhaf hissettirdi, aynısını en son Kartal Tibet’in vefat haberini alınca hissetmiştim. “Kanlı Nigar”, “Japon İşi”, “Şoför Nebahat”, “Vuruldum Bir Kıza”, “Menekşe Gözler”, “Satın Alınan Koca”, “Köroğlu” ve daha nice filmiyle daima hatırlayacağız onu. Huzur içinde uyusun.
47. Cesar Ödülleri’nin (Fransa’nın Oscar’ı) adaylar açıklanmış. Leos Carax filmi ”Annette”, Xavier Giannoli filmi ”Lost Illusions” ve Valerie Lemercier filmi ”Aline” en güçlü adaylar olarak görülüyor.
”Aline”, Celine Dion’ın hayatından ilham alınmış bir ‘yarı-biyografi’ filmiymiş. Film IMBd’de 2020 yapımı olarak geçiyor, 2021’de Cannes’da gösterilmiş, henüz vizyona girmemiş. Ben de bu haberle birlikte filmin varlığından haberdar oldum.
Organize İşler’in dizisi geliyor-muşmuş. Çekimlere Ağustos -Eylül gibi başlayacaklarmış.
#bonus 8 bölüm dediğine göre dijital olsa gerek. Hatta illa tahmin yapmam gerekse Yılbaşı’ndaki stand-up gösterisi Blu’da yayınlandığı için BluTV’dir derim. Erşan Kuneri’ye de karşılık vermiş de olurlar güya.
2021’de Türkiye’deki sinemalarda gösterime girenler diye ele alındığı için böyle. Festivalden sonra direkt MUBİ’de yayına girdiği için aday yapmadığı filmler var hatta.
@aytackara İkinci cümleyi Çatlak’ın yokluğuna ithafen yazdığını düşünüyorum ama orada başka bir mesele olabilir zira sinemada gösterilmeden direkt MUBI’de yayınlanmalarına rağmen hem Aşk, Büyü vs. hem de Hayaletler adaylıklarda başı çekiyor. Belki yılın son haftasında yayınlandığı için gelecek seneye sarkıtmışlardır gibi bir tahminim var.
Bir sebebi vardır elbet ama gelecek seneye sarktığından da ben şüpheliyim. Değerlendirmeye girmemiş olabilir. Bir ihtimal başvurmamışlardır / aday edilmemiştir ama o kadarını da zannedemedim.
Çatlak gayet iyi bir film, SİYAD’ı ciddiye alasım kaçalı çok oldu gerçi de bir yerden çıksa iyi olurdu. Bilmemek, İnsanlar İkiye Ayrılır, Sen Ben Lenin ve Aşk, Büyü vs.’yi bir şekilde gördüklerine sevindim hiç değilse.
Bu arada #meraklısına Bilmemek ve İnsanlar İkiye Ayrılır dijital olarak BluTV’de. Aşk, Büyü vs. ve Çatlak MUBİ’de. Sen Ben Lenin, 26 Nisan’a kadar hiçbir yerde.
Evet ben de özellikle Bağlılık Hasan ve Semih Kaplanoğlu’nun işgal ettiği kategorilerde onu görmek isterdim ama eleştirmenlerin bu kadar beğendiği bir film göz göre göre dışarıda bırakılmamıştır diye düşünüyorum. Kısmetse 2023’te adaylığını konuşuruz artık.
9 adaylıkla ”Diana” zirvede (”Spencer” ile bir alakası yok. Christopher Ashley’nin yönettiği, Netflix’te yayımlanan bir müzikal.)
”The Woman in the Window” da birçok dalda adaylık almış. Ayrıca yıllardır Oscar’a kavuşamayan Amy Adams da ”En Kötü Kadın Oyuncu” dalındaki ilk adaylığını almış. (Penceredeki iki kadın da, bu ve Kristen Bell’in oynadığı dizi, olumsuz eleştiriler aldı).
Jared Leto, ”En Kötü Yardımcı Erkek Oyuncu” dalında aday olmuş. Şaşırdım. Filmi izlemedim ama performansı beğenilmişti/ya da tanınamaz bir halde olduğu için şaşırılmıştı diye hatırlıyorum. Ben Affleck’in adaylığına da (The Last Duel) şaşırdım biraz.
Gerisi aynı, bol şamata. Bruce Willis ve geçen yıl çektiği (ve bir tanesi hariç hepsi direkt olarak video piyasasına sürülen) sekiz filmi için özel kategori açmışlar. (Afişleri bile aynı resmen.)
Razzie ödüllerinde Ben Affleck adaylığı ayıp artık, adamın en iyi performanslarından biriydi. Gerçi filmi izlemeden saçlar sarı olduğu için o adaylığın verildiğine de eminim.
Ben Platt ve Dear Evan Hansen adaylıkları hiç şaşırtmadı tabii.
“Power of the Dog” çok adaylık alırsa-ki alacak gibi- şaşıracağım. Teknik anlamda gayet düzgün iş ama öyle aman aman bir yanı da yok. Neyse, iyi ki Benedict var da, o alırsa bir şey üzülmem en azından.Zaten jüri üyelerinin Jane Campion için hassas bir tarafları var.
Jessie Buckley de sürprizlerden biri. Jared Letto’yu atıp Jesse Plemons’ı aldıklarına sevindim, Kirsten Dunst da aday hem, evde mutlulardır. Lady Gaga’yı alırlar hatta ödül bile verirler diyordum, almamışlar bile. Penelope Cruz’un olması şaşırtmadı ama.
Drive My Car çok yüksek puanlar alıyordu, en büyük sürprizler de oradan geldi.
Licorice Pizza ve West Side Story’yi uzun süredir izlemek için bekliyorum. The Power of the Dog ve Nightmare Alley’yi bekletiyorum hala.
CODA’nın en iyi film adaylığı da sevindirdi.
Yönetmenlik dalında sürpriz olunca Denis Villeneuve’nün adaylığının gitmesi kötü oldu ama neyse en azından Paul Thomas Anderson atlanmamış. Dune yönetmenlik ve oyuncu tarafında adaylık olmadan 10 adaylık çıkardı, çok iyi.
Genel olarak beklenen adaylıklar geldi. En İyi Kadın Oyuncu dalında Penelope Cruz’un adaylığına ihtimal vermiyordum, Lady Gaga ya da Jennifer Hudson aday olur diye düşünüyordum, o biraz şaşırttı. Denzel Washington da filmi geri planda kaldığı için aday olamayabilir diye düşünüyordum.
Çoğu kişi ilk adaylığına kavuştu. Kirsten Dunst (senelerdir sektörün içinde olan bir isim), Jessie Buckley (Judy filmiyle tanıyıp sevdiğim bir isimdi, kısa sürede yıldızı parladı), Kristen Stewart, Will Smith vb.
House of Gucci geri planda kaldı, beklentileri neydi bilmiyorum ama. En İyi Makyaj ve Saç dalında da aday olmuşlar (Razzie Ödülleri’nde Jared Leto’nun yüzü espri konusu olmuştu).
İsimlerini kaldırdım, teşekkür ederim (Chastain’in Altın Küre de kazandığını hatırlıyorum ama Garfield’ı tamamen unutmuşum). Umarım ilk ödüllerine kavuşurlar diyeyim o zaman. Özellikle Garfield’ın kazanmasını çok isterim, Will Smith favori olarak gösteriliyor ama (bu adaylıklardan sonra) bir sürpriz gelir belki.
@darkcrystal Orijinalde aday olmamış. Orijinal senaryo adayları: Belfast – Don’t Look Up – King Richard – Licorice Pizza – The Worst Person in the World (bu da benim için sürpriz bir adaylık oldu mesela. Geçen yılın çok beğenilen filmlerinden biriydi.)
yorumlar
İngiliz Akademisi Film Ödülleri’nin (BAFTA) uzun listesi de açıklanmış. Adaylar 3 Şubat’ta açıklanacak. Ödül töreni de 13 Mart 2022’de gerçekleştirilecek.
94. Oscar Ödül Töreni’nin sunucuyla gerçekleştirileceğini yazmıştım. Şimdiden töreni kimin sunacağıyla ilgili iddialar dönmeye başlamış. Herkes ağırlıklı olarak Tom Holland ismi üzerinde duruyor. Holland geçen ay verdiği bir röportajda böyle bir teklife sıcak baktığını söylemiş. (Basınımızın da kafası bu konuda biraz karışık. Sözcü Gazetesi ”Örümcek Adam Oscar’ı sunacak” diye haber yapmış mesela ama daha ortada kesin bir şey yok.) Törene azalan ilgiyi geçen senenin en çok izlenen filminin yıldızıyla yükseltmeyi hedefledikleri düşünülüyor. Holland’ın yaşı genç ama gördüğümüz kadarıyla yetenekli biri, sunuculuk işini kıvırabilir. Sadece canlı yayında nasıl olur bilemedim. Programlarda spoiler verme geçmişinden ötürü (gerçi bu da zamanla bir pazarlama stratejisine dönüşmüş olabilir, o ayrı mevzu) pot kırma ve gündeme oturma ihtimalini yüksek görüyorum. Bazı listelerde James Franco’nun adını da gördüm ama gündeme gelen son haberlerden sonra sunuculuğu geçtim, katılımcı olarak dahi katılamaz herhalde.
@Vesper CODA’yı yorumun üzerine izledim, radarımda yoktu. Çok beğendim. Önerin için tişkürleer!
@dkamoy rica ederim, izleyip sevenleri arttıkça mutlu eden filmlerden
dün hatırlatma dozunu oldum dün gece baştan sona kabus gibiydi. third day in üzerine denk gelmesi kötü oldu.
rüyamdan değişik bir ritüele dahil oluyordum. detaylarını hatırlamıyorum ama sürecin beni zihnen ve bedenen tükettiğini hatırlıyorum sadece. ateşli hastalık döneminde gelen her şeyin ağırlaştığı hissi gibi. bayaa uzun süren bir ritüeldi. ritüel bitince oh şükür bitti artık huzurla uyuyabilirim derken baştan başlıyordu sürekli. (bu ritüelin rüyamda olduğunun farkındaydım bir şekilde, sanki kabus bitti de normal uykuma dönebilirim hissi vardı hep) bütün gece devam etti resmen. en rezil gecelerimden biriydi kesinlikle. kalktım su içtim üstümü değiştirdim dolandım belki biter diye ama bitmedi lanet olası. bu da son aşımdı. hala leş gibi hissediyorum.
@ozgun14 Ben 3 biontech oldum. Hiç birinde sorun yaşamadım. Hatta kol ağrısı bile çekmedim. Azıcık çürük hissi vardı aşı olduğum yerde, sadece o. Senin bu sonuncu da biontech mi?
2 sinovac 3 biontec benim de. ilk 3 ünde hiçbir şey hissetmemiştim ama ikisi sinovac zaten o yüzden kıyaslamak doğru olmaz. 4. ağır grip halsizliği gibiydi. ama gece normal uyumuştum. 5.nin de gündüzü aynı histe ama gece hiç uyuyamadım işte. bu kadar kötü hissetmemiştim uzun süredir psikolojik olarak. umarım bu gece de aynı olmaz.
@ozgun14 Geçmiş olsun. fingers crossed
@ozgun14 n’ettin genç dün gece?
bu sefer daha sorunsuzdu şükür. kabussuzdu.
archive 81 için riskli bir gün seçmiştim ama şükür ki etkilemedi.
sorduğun için teşekkürler. 
hatırlatma aşısı olmaktan çekinenlere: en kötü benim gibi geçirebilirsiniz bence o da bir gün sürdü şükür. arkadaşlarım benim kadar bile etkilenmedi. benim zayıf olduğum döneme denk geldi herhalde. kötü yönde etkilemek istemiyorum tereddütte olanları. aşıyı olmakta fayda var.
ben şu ana kadar 3 doz oldum ama üçüncüsü en fazla zorlayanı olmuştur herhalde, kolum ilk ikisinden çok daha fazla ağrımıştı, herhalde üzerinden zaman geçti antikorum düştü diye düşünmüştüm, umarım 4 ü olmayız. Bilmiyorum, zira biontech konusunda 2 doz yeterli diyordu bilim adamları şimdi 3 ü 4 ü hatta 5 i görüyoruz. Anlamadım ben bu işi. Vakalar ise çok fazla artıyor herkes aşılamaya güveniyor ama demek ki o da yeterli değil önlem alınması gerekir mi diye de düşünmüyor değilim.
Valla bende 3.dozdan şikayetçiyim yani. İlk dozda baş ağrım olmuştu, ikinci dozda bir şey olmadı ama 3.dozda kolum 2 gün ağrıdı, 1 gün baş ağrısı çektim ki 3 defa parol ağrı kesici almak zorunda kaldım ki anca kesildi, üçüncüsü aşı olmadan önce daha sağlıklı ve enerjiktim 3 ocak pazartesi oldum aşıyı 4 ocaktan beri halsizlik, uyşukluk ve tabi ara sıra gelen burun akıntısı hala devam ediyor. Aşı karşıtı hiç olmadım biontech içinse güvenim tam ama şeffaflık konusunda ülkemize güvenmiyorum. 6 ay fark olması gerekirken 3 aya indirilmesi 2 doz biontech 1 sene korur açıklamaları yani durmadan birşeylerin değişmesi midem kaldırmıyor ya. 1.doz ile 2.doz arasındaki süreyi de durmadan değiştirdiler. Orası da bir muamma konusuydu. Şimdide zorunlu pcr testi kalktı sonra uçak seyahati için geri geldi vs. Bu durumlardan iyice şüphe duyuyorum artık.
Muhtelemen 4.dozu olmayacam çünkü elimizde ki biontechler hala bekletilen biontechmi yenisimi eskisimi belli değil. Birde bu sürekli böyle mi devam edecek ? diğeri ise ne yaptıkları belli olmayan turkovac dayatılırsa ne olacak ? gibi sorularla daha fazla meşgul olmamak için artık 3 dozla 2023 yıl başına kadar idare edeceğim gibi görünüyor.
@Vasper; CODA önerin için bende teşekkür ederim. Dün gece gördüm ve indirip yatmadan önce izledim gayet beğendim filmi. Birde uzun süredir aklımda ”İşaret Dilini” bence herkes öğrenmeli ya 1,5 senedir kendi bulunduğum yerde uygun kurs arıyorum ama yok. En son halk eğitim vardı oda başta yeterli kişi sayısı vardı sonra dağıldı grup ve az kişi olduğundan kapandı.
Ben 3 dozda da (Biontech) hafif kol ağrısı hariç hiçbir sıkıntı yaşamadım çok şükür ama her doz sonrası ilk yarım saatte Parol içtim. Muhtemelen başlamadan o kesti. Aynı taktik 2 ve 3.dozda tuttu, hatta 3.dozdan çekiniyordum, en az sızlama onda oldu.
coda yı izleyenlere ben de katıldım bunca yorumu görünce. hay klavyenize sağlık. ne güzel filmdi. keşke hiç bitmeseydi dedirtti sıcaklığıyla. başroldeki kızı da tekrar görürsem kesinlikle yapıma fazladan şans vereceğim. bazı sahnelerde duyguyu çok güzel geçirdi.
finalde ailesine söylediği şarkıyı hala dinliyorum başa alıp.

Coda’da herkesler iyi oynuyordu da ben babanın hastası oldum. Hoca da lezizdi. RrrrrRRr
Ama baba… 
çok orijinal işaretler gördük kendisinden. bazılarını kendisinin yarattığını düşünüyorum.
anne baba da klişelerden uzak akan karakterlerdi cidden. ama hoca ilk sahnesinde klişe tarzıyla göz devirtmedi diyemem. karakteri tanıdıkça sevdim tabii.
CODA’yı ben çok önceden izleyip çok beğenmiştim, iyi olmuş burada da farkedilmesi. Fazlasıyla samimi, sıcak ve hayatın içinden bir film.Bana onun tadını veren (konularının alakası yok bu arada) hem komik hem hüzünlü, niyeyse pek etkilendiğim bir film olan “The Way, Way Back (2013)”i tavsiye ederim. Kadrosunda Sam Rockwell, Steve Carrell ve Toni Colette yer alıyor.
CODA’nın Gotham ödüllerinde gördüğümüz şu konuşmaları Oscar gecesi de görürüz umarım.
bizim coda uyarlama imiş. bayaa da aynısını kopyala yapıştır yapmışlar. biraz üzdü orijinal bir iş olduğunu düşünmüştüm. yine de çok güzel tabii.
Evet Fransız filmden uyarlama. Fakat bu filmin başrollerinde gerçekten işitme engelli aktörlere rol verilmemesi tepki toplamış. Zaten çok kısıtlı bir rol imkanı varken ayıp yani. CODA’daki 3 isim o yüzden özellikle seçilmiş.
@ozgun14 sonunda mı başında mı ne yazıyordu onu. beni üzmedi açıkçası. çok iyi bir uyarlama.
hee farkında değildim hiç. ben orijinal bir fikir olduğunu düşünmüştüm. çok hoşuma giden bir şeyin orijinal bir fikir olmadığını öğrenmek üzdü sadece.
bunun dışında kesinlikle çok bir film. zaten benzer tatta bir şeyler ararlar öğrendim bunu da. tavsiye varsa alırım.
Fatma Girik (1942 — 2022)
COVID-19’a bağlı tedavi görmekteyken çoklu organ yetmezliği sebebiyle 79 yaşında vefat etmiş. Zaten son yıllarda çeşitli sağlık sorunlarıyla boğuşuyordu. Sevdiğim bir oyuncuydu, Yeşilçam döneminin efsane isimlerinden biriydi. Güne vefat haberini alarak başlamak tuhaf hissettirdi, aynısını en son Kartal Tibet’in vefat haberini alınca hissetmiştim. “Kanlı Nigar”, “Japon İşi”, “Şoför Nebahat”, “Vuruldum Bir Kıza”, “Menekşe Gözler”, “Satın Alınan Koca”, “Köroğlu” ve daha nice filmiyle daima hatırlayacağız onu. Huzur içinde uyusun.
47. Cesar Ödülleri’nin (Fransa’nın Oscar’ı) adaylar açıklanmış. Leos Carax filmi ”Annette”, Xavier Giannoli filmi ”Lost Illusions” ve Valerie Lemercier filmi ”Aline” en güçlü adaylar olarak görülüyor.
”Aline”, Celine Dion’ın hayatından ilham alınmış bir ‘yarı-biyografi’ filmiymiş. Film IMBd’de 2020 yapımı olarak geçiyor, 2021’de Cannes’da gösterilmiş, henüz vizyona girmemiş. Ben de bu haberle birlikte filmin varlığından haberdar oldum.
Organize İşler’in dizisi geliyor-muşmuş. Çekimlere Ağustos -Eylül gibi başlayacaklarmış.
#bonus 8 bölüm dediğine göre dijital olsa gerek. Hatta illa tahmin yapmam gerekse Yılbaşı’ndaki stand-up gösterisi Blu’da yayınlandığı için BluTV’dir derim. Erşan Kuneri’ye de karşılık vermiş de olurlar güya.
54. SİYAD Türkiye Sineması Ödülleri Adayları Belirlendi!
Adayları görünce “Bu filmler eskimedi mi ya? Bunların üstüne bir tur daha portakallar verildi hatta?” dedim ya da ben zaman mefhumunu yitirdim
2021’de Türkiye’deki sinemalarda gösterime girenler diye ele alındığı için böyle. Festivalden sonra direkt MUBİ’de yayına girdiği için aday yapmadığı filmler var hatta.
Başımıza Cannes sanırsın.
@aytackara İkinci cümleyi Çatlak’ın yokluğuna ithafen yazdığını düşünüyorum ama orada başka bir mesele olabilir zira sinemada gösterilmeden direkt MUBI’de yayınlanmalarına rağmen hem Aşk, Büyü vs. hem de Hayaletler adaylıklarda başı çekiyor. Belki yılın son haftasında yayınlandığı için gelecek seneye sarkıtmışlardır gibi bir tahminim var.
Bir sebebi vardır elbet ama gelecek seneye sarktığından da ben şüpheliyim. Değerlendirmeye girmemiş olabilir. Bir ihtimal başvurmamışlardır / aday edilmemiştir ama o kadarını da zannedemedim.
Çatlak gayet iyi bir film, SİYAD’ı ciddiye alasım kaçalı çok oldu gerçi de bir yerden çıksa iyi olurdu. Bilmemek, İnsanlar İkiye Ayrılır, Sen Ben Lenin ve Aşk, Büyü vs.’yi bir şekilde gördüklerine sevindim hiç değilse.
Bu arada #meraklısına Bilmemek ve İnsanlar İkiye Ayrılır dijital olarak BluTV’de. Aşk, Büyü vs. ve Çatlak MUBİ’de. Sen Ben Lenin, 26 Nisan’a kadar hiçbir yerde.
Evet ben de özellikle Bağlılık Hasan ve Semih Kaplanoğlu’nun işgal ettiği kategorilerde onu görmek isterdim ama eleştirmenlerin bu kadar beğendiği bir film göz göre göre dışarıda bırakılmamıştır diye düşünüyorum. Kısmetse 2023’te adaylığını konuşuruz artık.
42. Razzie Ödülleri’nde de adaylıklar açıklanmış.
9 adaylıkla ”Diana” zirvede (”Spencer” ile bir alakası yok. Christopher Ashley’nin yönettiği, Netflix’te yayımlanan bir müzikal.)
”The Woman in the Window” da birçok dalda adaylık almış. Ayrıca yıllardır Oscar’a kavuşamayan Amy Adams da ”En Kötü Kadın Oyuncu” dalındaki ilk adaylığını almış. (Penceredeki iki kadın da, bu ve Kristen Bell’in oynadığı dizi, olumsuz eleştiriler aldı).
Jared Leto, ”En Kötü Yardımcı Erkek Oyuncu” dalında aday olmuş. Şaşırdım. Filmi izlemedim ama performansı beğenilmişti/ya da tanınamaz bir halde olduğu için şaşırılmıştı diye hatırlıyorum. Ben Affleck’in adaylığına da (The Last Duel) şaşırdım biraz.
Gerisi aynı, bol şamata. Bruce Willis ve geçen yıl çektiği (ve bir tanesi hariç hepsi direkt olarak video piyasasına sürülen) sekiz filmi için özel kategori açmışlar. (Afişleri bile aynı resmen.)
“WORST PERFORMANCE by Bruce Willis in a 2021 movie”
Çok iyiymiş
Madem burası Postane, denk gelmişken sorayım artık.
@lukedanes_jakeperalta Enter tuşunu sevmiyor musunuz?
https://www.youtube.com/watch?v=OK2BwC5kydw
Daha önce dikkat etmemişim, enter tuşuyla barışıp yorumu düzelttim, teşekkür ederim @aytackara
Razzie ödüllerinde Ben Affleck adaylığı ayıp artık, adamın en iyi performanslarından biriydi. Gerçi filmi izlemeden saçlar sarı olduğu için o adaylığın verildiğine de eminim.
Ben Platt ve Dear Evan Hansen adaylıkları hiç şaşırtmadı tabii.
Meraklısına:
Oscar adayları 16:18‘de açıklanmaya başlayacak.
“Power of the Dog” çok adaylık alırsa-ki alacak gibi- şaşıracağım. Teknik anlamda gayet düzgün iş ama öyle aman aman bir yanı da yok. Neyse, iyi ki Benedict var da, o alırsa bir şey üzülmem en azından.Zaten jüri üyelerinin Jane Campion için hassas bir tarafları var.
İlk kesiği Caitriona Balfe yedi, neyse en azından ödül sezonunda çokça adaylık almıştı. Şimdilik beklentilere göre birkaç sürpriz çıktı.
Ben bu seneki Oscars adaylarıyla resmen eğlendim. Öyle pek sinir falan da bozmadılar.
Olur gibi duruyorlar şimdilik.
Jessie Buckley de sürprizlerden biri. Jared Letto’yu atıp Jesse Plemons’ı aldıklarına sevindim, Kirsten Dunst da aday hem, evde mutlulardır. Lady Gaga’yı alırlar hatta ödül bile verirler diyordum, almamışlar bile. Penelope Cruz’un olması şaşırtmadı ama.
Drive My Car çok yüksek puanlar alıyordu, en büyük sürprizler de oradan geldi.
Licorice Pizza ve West Side Story’yi uzun süredir izlemek için bekliyorum. The Power of the Dog ve Nightmare Alley’yi bekletiyorum hala.
CODA’nın en iyi film adaylığı da sevindirdi.
Yönetmenlik dalında sürpriz olunca Denis Villeneuve’nün adaylığının gitmesi kötü oldu ama neyse en azından Paul Thomas Anderson atlanmamış. Dune yönetmenlik ve oyuncu tarafında adaylık olmadan 10 adaylık çıkardı, çok iyi.
Genel olarak beklenen adaylıklar geldi. En İyi Kadın Oyuncu dalında Penelope Cruz’un adaylığına ihtimal vermiyordum, Lady Gaga ya da Jennifer Hudson aday olur diye düşünüyordum, o biraz şaşırttı. Denzel Washington da filmi geri planda kaldığı için aday olamayabilir diye düşünüyordum.
Çoğu kişi ilk adaylığına kavuştu. Kirsten Dunst (senelerdir sektörün içinde olan bir isim), Jessie Buckley (Judy filmiyle tanıyıp sevdiğim bir isimdi, kısa sürede yıldızı parladı), Kristen Stewart, Will Smith vb.
House of Gucci geri planda kaldı, beklentileri neydi bilmiyorum ama. En İyi Makyaj ve Saç dalında da aday olmuşlar (Razzie Ödülleri’nde Jared Leto’nun yüzü espri konusu olmuştu).
* Andrew Garfield’ın Hacksaw Ridge’ten sonraki 2, Jessica Chastain’in ise The Help ve Zero Dark Thirty’den sonraki 3. adaylığı.
İsimlerini kaldırdım, teşekkür ederim (Chastain’in Altın Küre de kazandığını hatırlıyorum ama Garfield’ı tamamen unutmuşum). Umarım ilk ödüllerine kavuşurlar diyeyim o zaman. Özellikle Garfield’ın kazanmasını çok isterim, Will Smith favori olarak gösteriliyor ama (bu adaylıklardan sonra) bir sürpriz gelir belki.
CODA nasıl hem orijinal hem uyarlama senaryo dallarinda aday oldu?
@darkcrystal Orijinalde aday olmamış. Orijinal senaryo adayları: Belfast – Don’t Look Up – King Richard – Licorice Pizza – The Worst Person in the World (bu da benim için sürpriz bir adaylık oldu mesela. Geçen yılın çok beğenilen filmlerinden biriydi.)
Jordan Peele yenisi Nope, 22 Temmuz 2022’de vizyonda. Fragman Super Bowl’da geliyor.
From Jordan Peele
Yazmayı unutmuşum The Last Duel ve özellikle Jodie Comer’ın aday olmaması da can sıkıcı.
Kirsten Dunst