Sex and the City’yi özlüyoruz. Karakterlerin elbette hepsi eşsiz ama bir Samantha Jones vardı ki… Bu açık sözlü, cesur ve güçlü kadın, her zaman özgüveni yerinde ve hayata dair iyimserdi. Tırnaklarıyla kazıyarak olduğu yere geldi. Sevenleri, ondan sezonlar boyunca çoğu konuda ilham aldı. Günümüzde bile dizideki repliklerinden etrafta sıkça bahsedilmesi kaçınılmaz oluyor haliyle.

Bugünlerde özlemim depreşmişken sağda solda gördüğüm, esprili şekilde yaklaşılan “Samantha’dan Öğrendiklerimiz” konulu görsellerden kısa bir derleme yapmak istedim. Birinci kaynak temeli oldu, diğer üç kaynaktan buna eklemeler yaptım. Elbette o kadar sezondan çıkarılabilecek şeyler bu kadarla sınırlı değil ama okuyanlarda bir tebessüm oluşturur diye umuyorum.

Bazı ifadeleri çevirilerde yumuşatmaya çalıştım ama bir yere kadar mümkün oldu. Yani argo konusunda baştan uyarımı yapayım.

Yaşınızın ne giyeceğiniz üzerine etkili olmasına izin vermeyin.

Önemi yok, yaşım lanet 52 ve bu elbiseyle ortalığı yıkacağım.


Eski sevgilinizle aranız kötü olmasın ve ayrıldıktan sonra her zaman olgun biri gibi düşünün. 

Her zaman eski sevgilinizle aranızda bir yarışma olur. Buna “Kim daha perişan ölecek?” denir.


Kolaylaştırmaktan çekinmeyin.

Muhteşem aşkla işim bitti. Bana aşık olan muhteşemlere döndüm.


Bakış açınızı genişletin. 

Ben “deneyen-seksüelim”. Her şeyi bir kez denerim.


Ruh eşinizi aramakla fazla vakit kaybetmeyin. 

Dinleyin beni. Doğru adam sadece bir ilüzyon. Hayatınızı yaşamaya başlayın.


Ne istediğinizle ilgili her zaman dürüst olun. Etkileyici, seksi ya da umursamıyormuş gibi görünmek… Sadece söyleyin.

Merhaba. Bir adamın beni görür görmez pantolonuna boşalmasını sağlayacak bir şeye ihtiyacım var.


Çok ciddi bir şekilde egzersizlerinizi yapın. 

Evet, doğru bebeğim. Tam istediğim gibi.


İnsanların hakkınızda ne düşündüğü boşverin. Sürtük olduklarıyla kalsınlar. Söylediklerini iltifat olarak kabul edin. 

New York’taki her sürtüğün hakkımda ne konuşacağından endişelenseydim evimi hiç terk etmezdim.


Arkadaşlarınıza karşı %100 açık sözlü olun. 

Carrie: Duyunca mutlu olacağını umduğum küçük bir karar aldım. | Sam: Tatlım, nihayet botoks mu yaptırıyorsun?


Nasıl görüneceğiniz ya da davranacağınızla ilgili toplum kurallarına boyun eğmeyin.

Senin tarafından veya toplum tarafından yargılanmayacağım.


Cinsel kabiliyetlerinizi sevin.

(fısıldayarak) Sevişmek ister misin?


Uluorta ne yaptığınıza dikkat edin, kimin izlediği belli olmaz.


Kafanızı yastığa koyduğunuzda çok derin ve duygusal düşüncelerden kaçının.

Tatlım, kafanın içinde dolaşan her küçük s.kik sesi dinleyemezsin. Kafayı yiyeceksin.

Yaşamak istiyorsan şu ana bakmalısın.

Her zaman ne yöne gittiği biliyormuş gibi görün, bilmiyor olsan bile.


Planlarınızı iptal ederken, arkadaşlarınızı ekerken; yeni bir barın açılışından ya da yoga sınıfından kaçarken bunları neden yaptığınızı söylemekten çekinmeyin.

Mastürbasyon yapıyorum. Bütün gün bunu yapıyor olacağımı söylemiştim.


Hiçbir zaman hayır demeyin. Hayatın size fırlattığı fırsatları değerlendirin.

EVET!


Ayık kalmaya çalışın. İşten sonra gömmek istediğiniz bütün favori kokteylere rağmen. 

Not almaya başlamam lazım. Ayrıca çok fena içmeye başlamam lazım.


Bütün meselelerine ve politik görüşüne rağmen karşınızdakini onunla ilgilendiğinize inandırın. 

Cumhuriyetçi partiye de Demokratik partiye de inanmıyorum. Sadece partilere inanıyorum.


Parti vermek için harika sebeplere ihtiyacınız yok. 

Herkese ne kadar harika olduğunu göstermek için “Bir bebeğim yok” shower partisi veriyor.


 Asla kendine kötü davranma. Unutma, sen kendinin en büyük hayranısın.

Seni seviyorum ama kendimi daha çok seviyorum.

Kendimle 49 yıldır bir ilişki içindeyim ve devam ettirmem gereken tek ilişki bu.


En küçük üzüntülerin sizi düşürmesine izin vermeyin.

Kahrolası erkekler.


Kimseden emir almayın (Kanunlar ve patronunuz hariç.)

İstediğimi giyerim. Nefes alabildiğim ve dizlerimin üstüne çökebildiğim sürece de istediğimle oral seks yaparım.

Barlarda sigara içmek yasak. Sıradaki ne? Barlarda sevişmek yasak mı?


Geçmişteki hatalarınızdan ders çıkarın.

Beni bir kez kötü becerdin. Yazıklar olsun sana. Beni iki kez kötü becerdin. Yazıklar olsun bana.

İyiler hayatınızı mahveder, kötüler mahveder. Geri kalanlar, hayatınızı nasıl mahvedeceğini bilmezler.


Sahip olmak istediğiniz türden bir arkadaş olun. Bağlılığınızı gösterin.

Carrie: Ben yargılamak istemiyor musun? Birazcık bile mi? Sam: Tarzım değil.

Yıllar önce bir anlaşma yaptık. Erkeklerin, bebeklerin bir önemi yok. Biz birbirimizin ruh eşiyiz.


Şımarıklıklarını sevmek zorundalar.

Siz erkeklerin aşağıda neler yaşadığımız hakkında bir fikriniz yok. Dişlerin yerleşimi, çenenin zorlanması, emme kuvveti ve öğürme refleksi. Bunları aşağı yukarı sallanırken yapmak, inlemek ve nefes almaya çalışmak. Kolay mıymış? Tatlım, buna boşuna “çekmek” demiyorlar.


Her zaman birbirinizi kollayacağınız, Taylor Swift’i bile kıskandıracak bir grup oluşturun.


Her zaman kusursuz olacaksınız diye bir şey yok.

Biz de senin gibi s.çtık. Kılavuzu karga olanın burnu b.ktan kurtulmaz.


Özleniyorsun Samantha Jones. 60’lı yaşlarına şahit olacağımız “Sex and the City 3” şu an duyurulsa çok güzel olmaz mıydı?

Kaynak 1234