Scandal — Tanıtım
162 yorum unfortr 28 Ocak 2013 23:01
Scandal‘ın dünyasına giriş yapmamızla, bir anda kendimizi ne iş yaptıklarını bilmediğimiz, büyük bir makinanın çarkları gibi işleyen bir ekibin ortasında buluyoruz. Peki burası neresi? Bir büro; burada çalışanlar avukat, ama burası bir hukuk bürosu değil! Yaptıkları şey, toplumun gözü önünde bulunan kişilerin ortaya çıkan kirli sırlarında, yönetimi ele alıp krizi en az hasarla kapayabilmek. Yaptıkların işin tanımı ise kriz yönetim danışmanlığı…
Başlıklar :
Yayın Bilgileri
Konusu
Karakterler
Judy Smith Hakkında
Fragman
YAYIN BİLGİLERİ
ABC’nin 2012 Nisan ayında ilk sezonu 7 bölüm olarak planlanmış olan, yeni diye tabir edebileceğimiz dizisi Scandal, eski ABD başkanı George H.W.Bush‘un basın danışmanı Judy Smith‘in hayatından esinlenilmiş bir politik gerilim. Dizinin yaratıcısı ve yapımcısı olan Shonda Rhimes ilk sezon için, “İlk etapta 7 bölümümüz var; belki de 13’e çıkacak” düşüncesiyle çekmek istemediklerini belirtmiş. Judy Smith ile konuştuklarında projeyi, İngiliz mini dizileri gibi yayınlamak istediklerine karar vermişler. Öyle ki ilk sezondan sonra dizi iptal olsa dahi seyirciyi pek fazla üzmeyecek bir son hazırlamışlar.
Scandal‘ın ilk bölümü 2,1 reyting oranı yakaladı. Sonraki bölümleri ortalama 2,0 reyting oranında seyrederken, sezon finali 2,4 reyting yakalayarak, kanalı fazlasıyla tatmin etti ve 2. sezon onayını aldı. 2. sezona hızlı bir giriş yapan dizi, ilk iki bölüm 2,2 ve 2,5 reyting oranlarını yakaladı. İkinci sezonda şu ana kadar elde ettiği ortalama ise 2,2 oldu. Bu durum, kanalı memnun etmiş olacak ki 2. sezon 13 olan bölüm sayısı, 22’ye uzatıldı.
KONUSU
Konuya giriş yapmamızla birlikte karşımıza hummalı bir şekilde çalışan bir ekip çıkıyor. Çoğu dizide karşımıza çıkan karakter tanımlamalarıyla burada karşılaşmıyoruz. Öyle ki hepimiz biliyoruz ki senaryolarda karakter tanımlamalarının geçtiği yerler hikayenin temposunun yavaşladığı kısımlardır. Karakterleri yeteri kadar tanımadan hikayeye girmemiz kötü bir şey mi? Hayır değil. Gereksiz bir şekilde daha ilk bölümden her karakterin iç dünyasına girelim, seyirci onları sevsin türünden bir yaklaşım göstermemeleri, anlatılan konuya daha bir inandırıcılık katmış. Peki, bu hep böyle mi devam edecek? Elbette hayır. İlerleyen bölümlerde -izleyiciyi sıkmadan- dizinin temposu yavaşlamadan, biz de bazı detaylar öğreneceğiz.
Dizide ekibimiz 24 saat geçmeden iki vaka çözüyor. Çoğu bölümde, ekibin karşısına ayrı bir vaka çıkıyor. Ama tabii bir de ana konumuz var. Amerika başkanı Fitzgerald Grant’ın içinde bulunduğu bir skandal, ilk sezon boyunca her bölümde karşımıza çıkıyor. Son bölümde ise sadece bu vaka ele alınıp sonlandırılıyor.
Peki bu şirketin kapısını çalanlar kimler? Cinayetten aranan onur madalyalı halk kahramanı bir asker; ailesi kaçırılan bir diplomat; fuhuş patroniçesi bunlardan sayabildiklerimiz. Bu isimleri, saplandıkları çukurdan en az hasarla kurtarabilecek tek isim Oliva Pope ve ekibidir.
KARAKTERLER
OLIVIA POPE
Cumhuriyetçi aday Fitzgerald Grant’ın seçim bürosunda çalışıp, onun başkan seçilmesinde en büyük katkıyı sağlayan Olivia, başkanla arasında geçen bir olaydan sonra görevinden ayrılıyor. Daha sonra yoluna tek başına devam etme kararı alıp, kriz yönetim danışmanlığı şirketini kuruyor. Zaten tanınmış biri olan Olivia, kurduğu şirkette kazandığı başarılarla da çok kısa bir sürede başı her belaya girenin ilk başvurduğu isim haline geliyor.
Müşterilerinden istedikleri tek bir şey var; ona yalan söylenmemesi. Olivia, müşterilerini seçerken doğruyu söylediklerine inanması için tek yapması gerken şey, onların gözlerinin içine bakmak.
Çoğu zaman özel hayatımızda dinlenemediğimizi düşünürüz. Bir de Olivia’nın hayatına bakmalısınız. Bu baş döndürücü trafikte diziye bütün enerjisini veren karakter, ekibini de bu enerjinin içine dahil etmeyi başarıyor.
Olivia’yı canlandıran Kerry Washington‘ın oyunculuğu hakkında gözümü tırmalayan detayları ise mimikleri, onlara bir türlü alışamadım. Yine de zenci oyuncuların başrolde olduğu yapımların pek tutmama riskine karşın, iyi reytinglerden çıkardığım sonuç: Amerikan izleyicisi oyuncuyu sevmiş olarak değerlendiriyorum. (Internet’te kısa bir tura çıkınca bunda, sanatçının düzgün fiziği ve canlandırdığı karakterin gardrobunun da etkisi olduğu sonucuna da varılabilir.).
HARRISON WRIGHT
28 yaşında Washington’da yetişmiş bir avukat olan Harrison, şehirde tüccar Adnan Salif adına, lüks araba alım satım işiyle uğraşırken, kendine büyük bir servet edinir. Fakat bu işinde yasal olmayan sorunlardan dolayı tutuklanır. Olivia yardımına koşarak onu bu durumdan kurtarıp, ekibine dahil eder. Olivia’ya sadık, ama gerektiği yerde kararlarının sorgulamasını da yapan Harrison, tatlı dilli, ikna kabiliyeti yüksek biri.
Karakteri, daha önce ciddi bir yapımda rol almamış Columbus Short canlandırıyor.
Olivia’nın yakın arkadaşlarından olan Abby, kocasının alkol sorunları nedeniyle kendisine aşırı şiddet uygulaması neticesinde oldukça zor bir evliliği olmuş biri. Kocası, Abby’nin kalça kemiğini ve çenesini kırıp hastanelik ettiği bir gece, savaşçı edasıyla adamın evine giden Olivia da onun bir kaç kemiğini kırmış. Abby, Olivia’nın tuttuğu, eyaletin en güçlü boşanma avukatı sayesinde boşanabilmiş. Boşandığı dönem, Olivia’nın seçim çalışmaları olduğu döneme denk geliyor. Şirket kurulduktan sonra da ekibe araştırmacı avukat olarak dahil olmuş. Ekipte kararları en fazla sorgulayıp, gerektiği yerde en fazla eleştiri yapan karakteri, NCIS‘ten hatırlayacağınız Darby Stanchfield canlandırıyor. Aktrisi son zamanlarda Castle‘da da malum bir eski eş olarak izledik.
Gizli operasyonlar içerisindeki bir öldürme ve işkence makinası CIA ajanıyken, teşkilat içerisindeki görevinden bunalıp ayrılmak zorunda kalan Huck, bir anda kendini sokaklarda ve metro içlerinde geceleyen bir evsiz olarak bulur. Olivia, bir şekilde varlığından haberdar olup, ekip içerisinde yararını görebileceğini düşündüğü için Huck’ı işe alır. Aynı zamanda bilgisayarlar ve yazılımlar konusunda uzman olan Huck’tan Olivia’nın istediği tek bir şey var: Tanıkları konuşturabilmek için her şeyi yapabilirsin, ama onları öldüremezsin.
Huck’ı benim Weeds‘te izleyip çok beğendiğim, başka birçok yapımdan da tanıdığımız Guillermo Diaz canlandırıyor.
Konuya giriş yapmamızla birlikte ilk tanıştığımız karakter olan Quinn, ekibin -Olivia hariç kim olduğunu kimsenin bilmediği- en yeni üyesidir. Bir çok başvuru arasından seçilen Quinn, Olivia Pope’tan gelen iş teklifi karşısında şoka uğrar. Çünkü bu onun hayallerinin gerçekleştiği andır. Tabii bu genç avukat, karşısında bir hukuk bürosu bulacağını zannetse de yapacağı iş daha farklı bir şeydir. Uzun zaman boyunca, yeni işine tam anlamıyla adapte olamayan Quinn’in kimliği, hikayenin belki de en geri planda kalmış gizem unsurudur.
Karakteri, Katie Lowes canlandırıyor.
Ek : Tvline.com’un 2012 yılı için hazırladığı yılın enleri listesinde, Quinn Perkins’in hikayesi en iyi ucu açık final olarak değerlendirildi.
İskoçya doğumlu olan Stephen, Yale Hukuk Fakültesi’ni birincilikle bitirdikten çok kısa bir süre sonra Amerikan vatandaşı olmuş. Chase & Howard Hukuk Bürosu’nda baş avukat olup, kariyerinin zirvesindeyken çok önemli bir davanın orta yerinde sinir krizi geçirir. Florida’da gördüğü iki aylık tedavi sonrasında, kendini Olivia’nın ekibinde bulur. Ekibin kadınlarla arası en içli dışlı çapkınını oynayan Stephen, Olivia’nın ısrarları sonucu sevgilisiyle nişanlanır ve artık kadınlardan uzak durmaya çalışır. Olivia’nın ekipte kararlarını en az sorgulayan ve sürekli onun izinden giden Stephen’ı, çoğumuzun Lost‘tan bildiği Henry Ian Cusick canlandırıyor.
Cumhuriyetçi Parti’nin çıkaracağı başkan adayı yarışında, rakibi Sally Langston’ın oldukça gerisinde bir durumdayken, kampanyanın orta yerinde Olivia’nın başarılı fikirleriyle ortaya çıkması sonucunda, partisinin başkan adayı olarak seçilir. Başkanlık seçimi süresince Olivia’nın danışmanlığı sayesinde seçimleri kazanıp başkanlığını da ilan eder. Olivia ile Beyaz Saray’a taşınan ortaklıkları, aralarında geçen bir olaydan sonra bitmiş olsa da aralarındaki ilişki başkanın karıştığı bir skandal sonrasında yeniden birleşecektir.
Karakteri, Tony Goldwyn canlandırıyor.
Başkanın Eşi (First Lady) Mellie, kocasının parti içi girdiği seçim yarışında onun yanında yer almayarak anketlerde geriye düşmesine neden olur. Hem kendisinin, hem de kocasının birbirlerine olan sevgisinin bittiği bir döneme gelen seçim kampanyasında, Olivia’nın “Aile içi değerler Cumhuriyetçiler için önemlidir, seçilebimeniz için basına mutlu aile pozu vermelisiniz” çıkışından sonra Mellie, hukuk kariyerini bırakarak seçim kampanyası süresince kocasının yanında olur. Hırslı yapısıyla, gerek başkanlık yarışında, gerekse seçildikten sonra, kocasının hanesine artı puan yazılabilecek, kafasından hikayeler uydurup yalanlar da söyler. Yarattığı imajla halkın başkandan daha çok sevdiği Mellie’yi Bellamy Young canlandırıyor.
Başkanın sağ kolu olan kurmaylarından Cyrus, kariyerine Harward Üniversitesi’nde devam etmek üzereyken, başkanın seçim kampanyasına dahil olur. Cyrus da tıpkı Olivia gibi başkanın seçimi kazanmasını sağlayan etkenlerin en başında gelir. Seçim kampanyasındaki bu başarısından sonra Cyrus, zaman zaman Başkan’a sarfettiği “Benim sayemde seçildin, çünkü sana inandım” gibi cümleleriyle egosu oldukça yüksekte olan bir karakter. Eşcinsel kimliğini de basından saklayan Cyrus’ı bir çok konuk oyunculuğundan hatırlayabileceğimiz Jeff Perry canlandırıyor.
Eyalet savcısı olan David, Olivia’nın yöntemlerini onaylamıyor. Bu yüzden de sürekli onun ensesinden ayrılmıyor. Olivia’nın onu idare etmek için kendisine yakın tutma çabalarını da kendi yöntemleriyle püskürtüyor.
Karakteri, bir çok dizideki oyunculuklarıyla yüzüne aşina olunan Joshua Malina canlandırıyor.
Yapımcı JUDY SMITH Hakkında
1958 doğumlu olan Judy Smith‘in, halkla ilişkiler ve hukuk eğitimini tamamlayıp, önemli şirketlerde kariyer yaptıktan sonra yolu, Beyaz Saray’a düşer. Burada, aynı zamanda aldığı halka ilişkiler eğitimi ve kariyerine istinaden ABD başkanı George H.W Bush’un basın danışmanlığına getirilir.
Beyaz Saray’dan ayrıldıktan sonra, özellikle Washington ve çevresinde yaygın bir meslek olan kriz yönetim danışmanlığı şirketini kurar. Judy Smith’in şirketi olan Smith & Co, bugüne dek aralarında Monica Lewinsky ve BP’nin Meksika Körfezi’ndeki petrol sızıntısı krizine dek bir çok davayı üstlenir. Parlak kariyeri, yapımcı Shonda Rhimes’ı etkiler. Dizi fikrini Smith’e açmasıyla olurunu alıp, onu da yapımcı kadrosuna dahil etmesiyle proje başlar. Dizi senaryosunu yazan ekip, çeşitli kriz durumlarını kurgulayarak, bu tarz durumlarda Judy Smith’in nasıl tavır alacağı konusunda fikir alıp, hikayeye bu şekilde yön verirler.
Dizinin yaratıcısı, yapımcısı ve aynı zamanda senaryo ekibinde olan Shonda Rhimes, Grey’s Anatomy ve Private Practice dizilerinin de yaratıcısıdır. Scandal’dan önceki bu iki projesinde başarıyı yakalayan Rhimes, öyle görünüyor ki üçüncü dizisinde de aynı başarıyı yakalamış.
Sezonlar boyu sürmesini ümit ettiğim bu güzel diziyi, türün meraklılarına tavsiye edip iyi seyirler diliyorum.
FRAGMAN
[youtube http://www.youtube.com/watch?v=kju0TD2JnRU?feature=player_detailpage&w=640&h=360]
yorumlar
5×06 üzerine:
Bu bölüm baya eğlenceliydi. Bence bir şeycik olmaz <3
Ve tabii ki Mellie
Bu bölümü Bill Cosby olayına hitaben yazmışlar. Üstelik güzel de işlediler.
Ama bölümü bitirdiğimden beri aklıma malum sahne geliyor, sonra da gülmem tutuyor:
Bir de ihtimal vermezdim ama Cyrus’a hak vermeden edemedim. Olivia, her şey ayağına dolansın tatlım
Bu Fitz cidden ne gereksiz ayol. Bölüm sonunda Olivia takır takır her şeyi danışman gibi söylerken ben şaştım bunun kılı kıpırdamadı.
Gelmişken bu da dursun bari:
15-16 Kasım'da G20'yi Antalya'da yapacaklar, bu nasıl bir 'denk gelme' bak ben onu anlamadım işte.
5×08 üzerine:
Dün gece izledikten hemen sonra uyuduydum, yorum yapmadığım aklıma geldi az önce.
Geçen bölüm sonunda ne kadar içten bir dilekte bulunduysam artık, bu bölümde yerine geldi. Yalnız döndük dolaştık yine aynı yere geldik: Bu Fitz ne yapıyor?! Cyrus veya Mellie dayanamayıp artık boğazlasa diyeceğim, adamın yokluğu varlığından daha fazla dert olur.
Güzel ve tartışmalı bir bölüm olmuş. EW’daki bölüm yorumlarına baktım da, Shonda ve Olivia’ya baya söven olmuş olanlar için. Ben ‘şaşırtıcı’ bulduydum sadece, hatta bence gayet iyi de oldu. Yalnız tamamen haksız da sayılmazlar, cidden de yazar odasındakilerin…
fikri nereden akıllarına geldi ki acaba? “Ay cidden mi, o derece mi? Valla de.” falan diye saçmalamaya başladım resmen izlerken.
Neyse en azından herkesin anlaştığı bir nokta olmuş: Mellie’nin bu bölümdeki savaşı Zaten bu dizideki Girl Power olayını da oldum olası seviyorum.
Bir de bu kadın Noel akşamı koltuk siparişi getirecek adamları nereden buldu acaba? Valla merak ettim. Jake-Rowan ikilisi ve tek başına Susan da bölümün diğer artılarıydı.
O zaman Şubat'ta tekrardan görüşmek dileğiyle... Öptüm, bye.
Hikayeyi 6 ay ileri atıyormuşuz (İyi yapmışlar.).
https://www.youtube.com/watch?v=6zHguTmtTLM
Ricardo Chavira birden fazla bölümlüğüne Scandal’a gelmiş. Karakter detayı vermemişler.
Annabeth Gish Joins ‘Scandal’ As Recurring
Ben mi paranoyağım bilmiyorum ama eğer Hillary Clinton Bernie Sanders veya Cumhuriyetçi adaya kaybederse bu dizinin senaryosunda da oynama olacakmış gibi hissediyorum. Epeydir aklımda, bu bölüm bir kez daha geldi.
* Abby bu bölüm harikaydı gerçekten. Dahası iyi de dayandı.
– Fitz zaten bu bölümde gereksiz bir ruh hali içindeydi. Cyrus konuyu çok iyi özetledi.
* Olivia’nın Melly’nin teklifini kabul edeceğini tahmin ediyordum. Umarım ikisi için de iyi şeyler olur.
* Huck’ın diğer eleman için onu korumalıyız tavrı biraz fazla göründü sanki ama açarlar nasılsa orayı daha.
Başrol oyuncusuna tahammül edemedim bıraktım, sonra bir şans verip geri başladım. Bazen bölümler merak uyandırsada 3.sezondan sonra izlemekten vazgeçtim.
Portia de Rossi’yi “Veronica” karakterinden beri bir dizide izlemedim 4.sezonda yer aldığını duyunca gene başladım, arada bırakasım gelsede bitirdim.
5. Sezona da aytackara yorumları yöneltti.”5×01 Lady D-vari hikaye çok şıktı. 5×06 eğlenceliydi.” yorumlarına katılıyorum.
@aytackara:
Son zamanda favorim Abby.
5×09’u beğenmedim,sezon arasından sonra bulaşmam derken “5×10 *Abby bu bölüm harikaydı gerçekten” yorumu ikileme düşürdü beni. :!:
Abby’yi seviyorsan sen en azından bir 10. bölüme de bak bence, kalmış bir bölüm zaten
Joe Morton (Baba Pope) ana karakterliğe yükselmiş.
@aytackara: Tavsiyene kulak verdim 10. bölüme baktım. Abby’ de ne sabır varmış, izlemek eğlenceliydi.
* Mellie ve…
* Susan ve…
* Cyrus ve…
* Fitz ve…
* Bölüme ismini veren “Wild Card” kavramı hoşuma gitti. Bu konuda hiç fena gitmiyorlar da Fitz çekilir modunda değil işte.
* Şunun şaşkınlığı hala üstümde:
* Gelmişken şunu da bırakayım, yine dayanamayıp EW’nun recap yorumlarını okudum. Bu sefer o kadar gıcık değillerdi.
* Ayrıca insanların şu konuyu neden bu kadar büyüttüğünü, daha doğrusu bu açıdan baktığını anlayamacağım sanırım. Benim böyle düşünmek aklıma bile gelmiyor halbu ki. Dahası yan yana hoş bile duruyor.
Tabii bu Jake’in görüştüğü kadın olayı nereden çıktı merak ediyorum. EW’daki recap yorumlarında Vanessa Moss isminin Jake’in öldürdüğü ikikadının ad ve soyad birleşimi olduğunu okudum. O nedenle önemli bir ayrıntıysa tuzak çıkabileceğini düşünmüyor değilim hani…
Danny Pino birkaç bölümlüğüne diziye gelmiş. Pek de güzel olmuş, seviyorum adamı izlemeyi Cold Case’den beri.
Bu Cyrus adamı öldürür ya, cidden.
Radikal bir karar alıp kendisi mi yarışacak falan derken adam anlattığı yalan hikayeyle neyi başarmış oldu… Ayrıca Jake’in ne planladığını ben de merak etmeye başladım artık. Liv o kadar da yanılıyor olamaz ya.
* Hillary ve Sanders’ten sonra Trump’ı da bulduk. Hayırlı mı olsun geçmiş mi olsun bilemedim. O bir şey değil, Amerika seçimlerini kim kazanırsa dizide de o kazanacakmış gibi bir his var içimde.
* Mellie tabii ki hata yapmış oldu ama keşke bu yolla olmasaydı bu iş.
* Olivia aslında akıllı kadın. Jake’in ne çevirdiğini anlamasına tamam da daha erken ve vazgeçtikten hemen sonra değil de biraz daha önce anlasa daha iyi olurdu. Neyse en azından artık emin olmuş oldu.
* Bu kadının halleri çok hoşuma gidiyor.
* Amerika’da başkan adayı olmak da hiç kolay değil yahu. Zilyon tane detay var resmen. Birkaç saniye Trump’a bile acıdım desem yeri. Gerçi sonra geçti.
– Gettysburger olayı bana bile dokundu yani. Oy ama.
– Jake ve Rowan’ın planının Edison’a destek vermek olması da biraz saçma gelmedi değil hani. Zaten bir Edison’ımız eksikti. Adayların biri bile hiçlikten çıkmadı resmen. Garvas desen o da Cyrus kanadından işe yarıyor.
Bu seçim olayından bir sezonluk hikaye çıkar resmen. Daha ‘debate’ aşamasındalar, bunun ön seçimi var, adayların ikiye inmesi var, üstüe sonra onların kapışması var. Var oğlu var.
* Bunu ara ara ben de diyorum zaten.
5×16 üzerine:
* Harbiden ha, sanki normalde gerek yoktu da herkes keyfinden yaptı…
* Bak bu aklıma gelmezdi işte. Umarım olacak. Hatta lütfen olsun.
* Bölüm yorumlarında çok kişi bu sahnenin komikliğinden bahsetmiş. Güzeldi de insanların bu kadar takılacaklarını düşünmemiştim. Bu bölüm ayrıca Scott Foley’in yönettiği bir bölümdü.
* Bir de hazır gelmişken: O nasıl bölüm sonuydu kuzum?
* Sonunda kadını delirttiler tabii… Ama böylesi bir bakıma güzel de oldu. Dizinin resmi Twitter hesabı tüyo verdiğinden dolayı bir şeyler bekliyordum, birkaç saniye öncesinden tahmin de edilebiliyordu zaten ama yine de öncesinde aklıma gelmezdi.
* Olivia’nın Abby’ye cevabı mükemmeldi, pek bir beğendim.
* Demezsem içimde kalır:
Twitter hesabında denk gelip de yeni bölüm fragmanını izleyince “Ya bunda bana tanıdık gelen ne var?” diye düşünmeye başladım, bulamayınca bir daha başlattım; bitirince ağzımdan dökülen “AŞK-I MEMNU” oldu. Harbiden de öyle bu arada.
Tanrı beni ıslah etsin, akşam akşam kendime gülmekten sinirlerim bozuldu resmen.
5×18 üzerine:
Bölümün ilk yarısı Aşk-ı memnu, ikinci yarısı Kara Melek olmuş. Biraz tartışmalı ve dön dolaş aynı terane ama Olivia’nın doğruyu söylediğini düşünüyorum ve bu da gram hoşuma gitmiyor. Bir kere resmen yazık! Ayrıca ayıp. Biraz da kerizlik.
Nihayetinde ‘mutlu’ sona erişeceksek tamam da öteki türlüyse o zaman beter olun yani
* Bu sezon meğerse 21 bölümmüş, Kerry Washington’ın bir tweetine bir terslik var diye merak edip de gidip bakınca öğrenmiş oldum.
* Bölümün yarısını stres içinde izledim resmen, bu ön seçim olayı beni oldum olası geriyor zaten. 1-2 yerde “Uzattınız ama,” tepkisi verdim ama kurgusu genel olrak güzeldi. Üstelik gidip EW’daki saçma bölüm yorumlarını okuyasım bile yok bu sefer.
* Şu sahne güzeldi. Bu dizide olanlar Amerika’da gerçekte olsa, tam bizim ülke gibi mazeme bolluğu içinde yüzerler.
* Ayrıca sonucu tahmin ettiğimi söyleyebilirim. Cevabı aslında biliyorum ama yine de bir noktadan bahsetmezsem olmaz:
* Ben artık bu ön seçim sonuçlarını sayar sayar dururum. Arada gerçek hayattaki ön seçim rakamlarına da bakıyorum zaten. Dursun burada:
418 Susan
408 Holis
* Gelecek bölümün adı Trump Card’mış, onu da bugün fark ettim
Kerry Washington Pregnant, Expecting Second Child with Nnamdi Asomugha
6. sezon, sezon ortasına atılabilirmiş. Valla olsa sevinirim ya. Hem yetişirim, hem de kısa olması iyi olur yani.
Bana da uyabilir sanki… Zaten seçim atmosferi diziye de yansıdı, onlar da kendileri devam ettiriyorlar. Hem Kasım’da akla kara belli olduktan sonra belki ona göre yön verebilirler
Gerçi haberde de yazıyor, kadın 3. sezonda da hamileyken kanal bölüm sayısını kısaltmış, Kerry de dah az görünmüş. Çünkü karaktere gerçek hayatta hamilelik yazılmamıştı, bu sefer belki de hamile yapar bir süre öyle idare ederler.
Sezon bir anda tam da istediğim noktaya geldi, çok da güzel oldu Bir yerden çok pis patlayacak, hatta belki de haftaya sezon finalinde patlayacak ama umarım çok şiddetli olmaz.
Ben bir de Edison vs Mellie olabileceğini, böylece babasıyla olan savaşı işlerler diye düşünüyordum. Onun yerine o savaşı başka şekilde devam ettirip Cyrus'u da oyunda tutmaya karar verdiler. Öyle olsun bakalım. Artık Olivia'nın kürtajını Fitz basınla mı öğrenir, babası başka şekild ekullanır da mı öğrenir bilmiyorum ama elbet öğenecek yani... Jake çıkmak istiyorum derken ciddi miydi acaba onu merak ettim.
Şu kısmında güldüm, yalan yok. Olivia iyiydi bu sahnede.
Sabahtan beri ‘shocking twist’ lafları görüp duruyorum da bunun neresi şaşırtıcıydı ki? Tahmin etmenin zor olduğunu zannetmiyorum. Hatta bence…
daha şaşırtıcı bir durumdu. Gerçi ben onu da dün Scandal’ın hesabından VP seçimlerindeki adayların açıklanacağını öğrendikten sonra düşüne düşüne bulduydum. Açıkçası hoşuma giden bir hamle de oldu.
* Cyrus her zamanki Cyrus’luğunu yaptığı için olan Tom’a oldu. Yahu yazık ama ya
* Diyeceğim unutuyorum, Mellie-Marcus ikilisini yakıştırmaya başladım. Bir nevi “Hazır boşlar, yan yana getirelim.” oldu ama olsun. Sahi Huck ve Quinn’e ne oldu?
* Rowan-Olivia-Jake sahnesini beklediğimden iyi kurtardılar. En son sahnede Rowan’ın “İşte benim kızım” demesinden hoşlandım. Umarım bu adam gelecek sezon daha az bela olur.
* Jake’in sahneye çıkacağını bildiğim için rahattım da son dakika itirazında Olivia’ya yakın bir tepkiyi ben saydım. O ara elimde telefonla otobüs durağına yürüdüğümden sokak ortasında deli demesinler diye içimden oldu tabii. Güzel dedi de ne zaman doğru ne de yer…
Joelle Carter çıkıp yerine Jessalyn Gilsig gelmiş.
Sağdaki böyle yaşlandıysa çok iyi yaşlanmış yahu…
Soldaki kötü yaşlanıyor bu arada. Justified’ın ilk ve son sezonu arasında bayağı bir fark vardı.
Ama kadının (soldaki) çok kendine has bir havası var. Konuşması, vücut dili vs.
Kötü haline de bayılırım onun ben.
@dkamoy: Son yorumuna +1. Ava Crowder candır
Ben de bu karakterin ortadan toptan kaybolmasını istiyorum aslında ama şu an için şartlar elverişli değil işte. Lazım bu kadın.
İzleyen anladı neye lazım olduğunu… (Amerikan medyasının açık açık yazmalarına hayran kaldım yine, cidden.)
Sezon açıldığında ilk bölüm seçim gecesi olacakmış. Sonra sezon içinde o güne kadarki süreci işleyeceklermiş.
Judy Smith, Angelina Jolie’ye danışmanlık hizmeti vermeye başlamış.
İlk başta yeni sezon başlangıç tarihini duyurmuş sandım ama yeni sezon fragmanı yayınlanma tarihini duyurmuş galiba ne akla hizmetse.
#Gladiators! Mark the date! The world premiere of @ScandalABC’s Season 6 trailer is coming on 11.03.16!!! #Scandal
Filmlerde de yapıyorlar bunu. Daha geçen gün Fuller House da yaptı ya aynısını.
Yapıyorlar da 1 hafta, 10 gün öncesinden falan yapıyorlar yani. 4-5 ay öncesinden böyle bir şey yapmanın bir mantığı yok bence.
Fragmanı yarın yayınlamadan önce haber vermişler sonuçta. (11 Mart değil, 3 Kasım)
Diziyi de Ocak ortasında yayınlayacaklarını düşünürsek 2.5 ay öncesinden ilk fragman yayınlamış oluyorlar. Eylül dizilerinde Mayıs’tan fragman alıyoruz, o yüzden normal görünüyor bana.
Hımmm, tamam şimdi oldu. Benim kafa, 11 Mart’a gitti.
Ah bu tarih yazarken ay ve günün yerini değiştirme kafası var ya!
Season 6 Trailer – Scandal
Poster
Dizinin Cyrus’u Jeff Perry’ın kızı Zoe Perry diziye birden fazla bölümde katılmış. Rolü açıklanmamış.
Exclusive: Watch the first episode of #Scandal’s Darby Stanchfield-directed web series #GladiatorWanted http://bit.ly/2iD9nrM
Özlemişim diziyi, kafam yine pamuk gibi oldu sayesinde. Bölüm çabuk bitti sanki.
Oyuncu başka diziye girdiği için bir şey olmasını bekliyordum da aklıma bu gelmezdi. Sanki gerçek hayata uydurma da yapmışız. Hayırlı olsun, bir duvar da bundan bekliyorum.
Şunun meymenetsiz suratı da dursun. Duruma açıklayıcı bir bakış olmuş.
İzlerken bir ara alkışladığımı fark ettim, sonra da kendime güldüm.
Huck’ın telefondaki kızı kim öldürdü o zaman diye içeri girdiği sahnede çok eğlendim.
6×06 üzerine:
Bu sezonun en sevdiğim bölümü bu oldu. Eli bey sağolsun.
Ayrıca yanlış düşünmüyorsam sezonun temasından dolayı en ucuza kapattıkları sezon olabilir. Bölümlerin yarısında aynı gecenin içinde farklı kişilerin etrafında dönüyoruz nasılsa. Tabii bu bölümden sonra o kadar basit olmayacaktır.
Ben kalp Scandal.
İnsan izliyor bu diziyi değil mi?!
Huck sahi öldü mü şimdi? Kafasına gelmedi ama yakın mesafe üç kurşun yedi. Meg eğer yaralı halde bir yere saklamadıysa gitti caĞnım adam!