Haydi gelin türü mecha olarak geçen ama bence daha ziyade uzay operası türüne daha çok uydurduğum bir anime ile tanıştırayım sizi: Sidonia no Kishi (Knights of Sidonia)
Aynı isimli manganın animesi. Mangası 2009-2015 yılları arasında yayınlanıp sona ermişken, animemiz 2014-2015 yıllarında 2 sezon olarak (toplam 24 bölüm) yayınlanmış. Animenin bir özelliği de Netflix’in ilk yayınladığı anime oluşu.

Mevzuya gelirseek…

Kısaca Konu

Gauna isimli iletişmeyi beceremediğimiz bir uzaylı ırkı 1000 yıl önce Güneş Sistemi’mizi yok etmiş. İnsanlığın bir kısmı büyük uzay gemileri ile kaçmayı başarabilmiş ve insanlık, bu gemilerde varlığını sürdürmüş. Bunlardan biri de Şidonya (Sidonia). Nagate Tanikaze isimli genç adam Şidonya gemisinin tünellerinde büyümüş biri. Garde isimli devasa robotların pilotlarından biri olmak üzere eğitime dahil oluyor ve bu yolda hızla ilerliyor. Nagate ve pilot arkadaşları insanlığın devamı için canlarını dişlerine taktıklarına göre bu serüveni izlemek de bizlere düşüyor.

Şidonya

Uzunca Konu

Yıl 3394. İnsanlık, Dünya gezegenini terk edeli 1000 yıl olmuş. Zira 1000 yıl önce Gauna ismi verilen bir uzaylı ırkı gezegenimizi ve dahi Güneş Sistemi’ni yok etmiş.
İnsanlar da Dünya’dan arta kalan iri parçalardan üretilen yüzlerce uzay gemisi ile kaçmışlar. Hikayemizin geçtiği Şidonya (Sidonia) da bu uzay gemilerinden biri. Şidonya’da alıştığımızdan biraz(!) farklı bir yaşam ve kültür oturtulmuş. Örneğin bir uzay gemisindeki kısıtlı yiyecek sorununu aşmak için fotosentez ile beslenebilecek şekilde insan genetiğiyle oynanmış. Üreme vs. ile ilgili buna benzer yine bazı gelişmeler de var ama onları dizinin akışında öğrenmenize bırakırsam sizin açınızdan daha tatlı olur.

Türlü şekillerdeki devasa Gauna’larla ilgili elimizde fazla bilgi yok. Zayıf noktalarını, nasıl öldürülebileceklerini vs. biliyoruz ama neden insanlara saldırıyorlar, doğaları nedir bilmiyoruz. Neyse ki 1000 yıldan bu yana da kendileri ortalıkta değil.

500.000’den fazla nüfuslu gemimiz Şidonya da muhtemelen insanlığın bilinen son gemisi.

Bir Gauna ile Garde’nin dövüşü

İnsanlık bu kocaman yaratıklarla savaşabilmek için Garde ismini verdikleri ve insan pilotlar tarafından yönetilen dev robotlar üretmişler. 1000 yıldır da bu Garde teknolojisini geliştirmeye ve pilotlarını eğitmeye devam etmişler ki gün gelir de Gauna’lar tekrar saldırırsa aman ters köşe olmayalım. Gauna’larla savaşmak için Garde dışında geliştirdikleri başka teknolojiler de var ama onların ayrıntılarına girmeye hiç gerek yok. İzleyiverin işte.

Hikayemiz de Garde pilotu Nagate Tanikaze etrafında gelişiyor. Adamımız, Şidonya’nın yeraltı bölgelerinde doğup büyümüş ve dedesi tarafından yetiştirilmiş bir genç. Kendisinin yüzeye çıkması ve başka insanlarla tanışmasıyla başlıyoruz diziye. Hem kendisinin, hem de onunla tanışanların yaşadıkları karşılıklı kültürel şoktan tutun da adamımızın dünyasının bir anda değişmesine kadar gördüğümüz her sahnede birçok ayrıntı pıtır pıtır düşmeye başlıyor önümüze.


Dizi genel olarak sürekli sorular sordurup, yanıtlayarak ve yeni sorulara yelken açarak ilerleyen bir yapıya sahip. Bu sayede sürüklüyor izleyicisini. Beri yandan, karakter çizimleri son zamanlarda izlediğim animelerin epey gerisinde. Aynısının laciverti şeklinde hepsi neredeyse birbirinin aynı tipler çizip atıvermişler önümüze. Tabii bu durum, hikayeyi takip açısından da işi zorlaştırıyor. (En azından bizim evde öyle oldu.) İsimleri akılda tutmak gerekiyor. Ha ama ortam, teknoloji, savaş, aksiyon çizimleri için aynısını söyleyemem. İşte oradan yırtıyor çizimler.

Karakter çizimleri demişken, karakterlerin isimleriyle cisimlerini bir arada şuraya konduruverelim de izleyenler daraldığında sebeplenebilsinler.

Son Söz

Yazarınız her ne kadar mecha türündeki (insanlar tarafından yönetilen büyük robotlu) animelere çok bayılmasa da hatrı sayılır miktarda bu türe maruz kalmış biri. Bu dizinin ise ilk sezonunu bitirdikten sonra mecha türünde olduğunu öğrenecek kadar konuya kaptırmış buldu kendini. Siz anlayın işin robota gelene kadar beni ne kadar doyurduğunu ve gözüme batmadığını.
Aslında uzaktan bakıldığında klasik bir konuyu, formüle bağlayarak işliyormuş gibi görünse de izlerken hiç o hisse kapılmadan, ne oluyor, ne olacak diye diye sonunu getiriveriyorsunuz.
Bir yetişkin animesi (seinen) olan Knights of Sidonia’da çıplaklık, vahşet gibi sahnelerden kaçınılmamış. Tabii işin cinsel yönünün bir seinen animede ne kadar olabilirse o kadar olduğunu, olayın genelde mizahi taraftan gözümüze sokulduğunu tahmin edebilirsiniz. (Hatta bazen ecchi türünü de yakaladığı olmuyor değil ama açıkçası rahatsız edici, sulu boyutta değil şükür.)
Dizinin, ucu açık diyemeyeceğimiz bir sonu var, var olmasına ama… Arkasında yine de birçok cevaplanmamış soru bırakarak gittiği için birkaç sezonluk daha malzemesi olduğunu rahatça söyleyebilirim. Wiki maddesine bakılırsa sanki anime sona ermemiş ve devam edecekmiş gibi bir durum var. Hatta 3. sezon 2018 Nisan’ında beklenirken havaya açılan eller boş kalmış. 3. sezon için halen kesin bir tarih verilmiş değil. Hayranlar beklemede.

Fragman