The Office: Tanıtım
117 yorum shane 09 Kasım 2006 17:33
NBC’nin pek eşi benzeri olmayan (İngiliz orijinali hariç tabii) sit-com dizisi The Office, adı üstünde, bir ofiste geçen günlük hayatı anlatıyor. “Mockumentary” denen “sözde belgesel çekimi” tekniği ile filme alınan dizide, ofis ortamı ile ilgili bir belgesel hazırlanıyor ve biz olaylara o kamera aracılığıyla bakıyoruz. Yeri geliyor, kahramanlarımızdan biri oturup kameraya özel olarak bir şeyler söylüyor. Ara sıra kameraya bakıp göz devirenler, başını sallayanlar oluyor. Bu hareketlerin çoğunun hedefi ise ofisimizin müdürü Michael Scott (Steve Carell). Evet, Dunder Mifflin kağıtçılığın Scranton, Pennsylvania ofisinin müdürü Michael Scott, insana saç baş yolduran, her hareketiyle “neden ama neden” dedirten ve davranışlarıyla sadece kendisini değil bizi de utanç denizlerinde sürükleyen bir karakter.
Michael, işini inanılmaz derecede sevdiğinden ve iyi yaptığından, ofis çalışanları ile arasının çok iyi olduğundan gayet emin. Yerli yersiz şeyler yapmak onun uzmanlık alanı; ikide bir insanları toplantı salonunda toplayıp sözüm ona kişisel gelişim sağlayacağına inandığı kendi icadı seminerler veriyor mesela. Ona sorarsanız her konuda uzman; siyah kuşak sahibi olduğunu söyleyen Dwight’ı (ona da şimdi geliyoruz) dövebileceğini söylüyor, iddiaya giriyor ve tüm ofisi toplayıp bir karate salonuna götürüyor örneğin. Ofis müdürlerinin verimlilik raporu sunacağı toplantıya, arka fona U2 eklenmiş, çalışanlarını çektiği bir video ile gidiyor. Daha neler neler… Tam bir gereksiz işler müdürü ve şuursuzluk timsali Michael.
Michael’ın bir numaralı yardımcısı ve destekçisi, varlığıyla insanı sorgulatan, enteresan ötesi kişilik Dwight Schrute (Rainn Wilson). Dwight, ofisin en kafa karakterleri olan satış sorumlusu Jim (John Krasinski) ve resepsiyonist Pam (Jenna Fischer)’in şakalarına maruz kalmaktan bıkmış durumda ama onları suçlayamıyoruz, adam kendisi şaka gibi zaten. İşine düşkün, hayattaki öncelikleri çok farklı ve kesinlikle özel bir tipleme. Michael gibi onun da içi dışı bir aslında. Kelimelerle anlatmak biraz zor, izlemeniz ve tanımanız lazım.
Pam, ofisin depo bölümünde çalışan Roy (David Denman) ile nişanlı ama aralarında tutkulu bir aşk göremiyoruz. Jim, Pam’den fena halde hoşlanıyor ve Pam de içten içe onun kollarına atlamak istiyor, her halinden belli. Dizinin en önemli dinamiklerinden biri de zaten şüphesiz bu ikisi arasındaki ilişki.
Ofisin geçici stajyer karakteri Ryan (B.J.Novak) da arkadaş olunacak tiplerden. O da Michael ve Dwight’ın acaip hareketlerine inanamayarak bakıyor. Üstelik Michael’ın ona ekstra bir düşkünlüğü var ve akla zarar şeyler yapıyor, yaptırıyor. Bu yetmezmiş gibi ofisin Hintli karakteri Kelly (Mindy Kaling) ile uğraşıyor; zira kız, Ryan ile aşk yaşadıklarına kendini inandırmış durumda ve Ryan kimi zaman pes etme raddesine gelip Kelly’nin kolunda sürükleniyor. Zaman içinde bu karakterler de bireysel ve çift olarak çok değişik hallere girip çıkıyorlar. Takip etmeye değer. Dizinin en başında değil belki ama ilerleyen zamanlarda öğrendik ki bu iki oyuncu da aynı zamanda çok iyi birer yazar ve zaman içinde beraber de projelerde yer aldılar. Zeki tipler.
İriyarı ve dalgacı Kevin, hassas ruhlu hispanik kişilik Oscar, ofisin en yaşlısı – country insanı – çatlak Creed, alkolik Meredith, sevecen Phyllis, siyahi aile babası Stanley, boşanmış insan kaynakları uzmanı Toby, ciddiyeti ve şakaya olan tahammülsüzlüğüyle insanı buz kestiren Angela, önceleri Pam’in nişanlısı Roy ile depoda çalışan ama sonra ofis bölümüne terfi eden Daryl, dizinin diğer önemli karakterleri. Her birinin dinamikleri ofise renk katıyor. Creed’in hayatıyla ilgili sırlar çıkıveriyor ortaya durup dururken. Stanley çalışmamak için elinden geleni ardına koymayan, bulmacasıyla yaşayan bir tip. Michael Toby’den kelimenin tam anlamıyla nefret ediyor. Sebebi belirsiz, adam gayet zararsız ama Michael’ın nefreti o kadar derin ve bunu göstermekten de o kadar çekinmiyor ki, bizim de sevmeyesimiz geliyor zavallı adamı. Angela ile Dwight arasında neler oluyor? Bekleyin, göreceksiniz.
İlk sezonu İngiliz televizyonlarında olduğu gibi sadece 6 bölüm olan dizi, 2. sezonda 28 bölüme fırlayarak içimize su serpti. Nedir o öyle, 6 bölüm dişimizin kovuğuna gitmez. 2005 – 2013 yılları arasında tam 9 sezon devam eden dizinin kahramanlarında elbette değişiklikler oldu. Sonradan katılan önemli karakterlere de değinelim hemen. Örneğin Andy (Ed Helms), şuursuzlukta yne dünya markası olmaya aday arkadaşlarımızdan biri. Ofisteki ağırlığı giderek artan önemli bir tipleme. Çok komik ve sevilesi, zamanla vazgeçilmez olan Andy’yi de bağrımıza basmak zor olmuyor.
Dizinin ilerleyen sezonlarında aramıza katılan Erin (Ellie Kemper) saflıkta o derece sınır tanımıyor ki, Michael’ın her anlamsız isteğini sonsuz ciddiye alıyor ve ona sınırsızca sahip çıkıyor. Deli dolu, pozitif ötesi, çok aydınlık bir karakter. Onu da seviyoruz, elde değil. Hem onu sadece biz değil, ofisin şu an için anlatması güç yeni pozisyonundaki taze elemanı Gabe (Zach Woods) de çok seviyor. Haliyle Gabe de deli. Aşağı yukarı hepsi deli bunların zaten.
Dizide bir ara önemli bir karakter olarak görünen Karen (Rashida Jones), Michael’ın ilk ciddi ilişkisini yaşadığı, sevgili olabildiklerine başta bir anlam veremediğimiz ama deli olduğuda şüphe götürmez kurumsal insan Jan (Melora Hardin), Michael’ın ara sıra karşı karşıya gelip hesap vermek zorunda kaldığı büyük patronlardan David (Andy Buckley), dizinin önemli sayılabilecek tiplemelerinden birkaçı. Onun dışında sayısız konuk var ve bazıları gerçekten hatırı sayılır isimler tarafından canlandırılıyor; Kathy Bates, Idris Elba, Will Ferrell, Roseanne Barr, James Spader gibi. Hatta Spader şaka maka 25 bölümde görünmüş, çok çatlak ve kalantor bir tiplemeye hayat veriyor. Sonradan samimi olduğumuz Holly (Amy Ryan)’yi de seveceksiniz, görün bakın. Ah bu arada, dizinin İngiliz orijinalinin yaratıcısı ve oranın Michael Scott’ı Ricky Gervais’in konukluğu da epey leziz.
5 Emmy de dahil olmak üzere pek çok ödülü olan The Office ile ilgili hayranlarının keyif alacağı bir sürü ek bilgi var. Örneğin ofisteki bilgisayarlar internete sahiden bağlı, oyuncular öyle takılıyorlarmış çekimler sırasında arada. Dizinin jeneriğinde arabadan yapılan çekimleri amatör bir şekilde John Krasinski ve arkadaşları yapmış. Jeneriği izlemenin vakti şimdi tabii, buyrun.
Toby karakterini canlandıran Paul Lieberstein da dizinin yazarlarından biri ve hatta oyuncu olarak dizide sadece 1 bölüm yer alması kararlaştırılmış. Hiç oyunculuk deneyimi yokmuş zira. Ama NBC başkanı kendisinden o kadar etkilenmiş ki, “O kızıl saçlı adamı daha çok görmemiz lazım,” diyerek kendisine kapıyı açmış. Çok detay olacak bir hoşluk ile bitirelim, biz severiz böyle şeyleri dizi canavarları olarak: Dwight, Jim için “dünyanın en uzun boylu Hobbit’i” demişti bir bölümde. İngiliz versiyonundaki Jim’i, Martin Freeman canlandırmıştı. Kendisi biliyorsunuz dünyaca ünlü bir Hobbit’tir.
NOT: Bu tanıtım, elden geçirilip zenginleştirilmiş yeni sürümüyle huzurunuzda, buyrunuz.
yorumlar
‘The Office’ Revival in the Works at NBC
Büyük sürpriz oldu ama özlemiştim.
Güzel taktik ama garip tabii ki
Steve Carell, dün geceki SNL monoloğunda The Office’in geri dönüşü(?) hakkında konuşmuş. Yanında da yüz güldüren konuklar var. (Zorla döndürecekler adamı. )
Sonunda duygularımızla oynamışlar. Olsa keşke
John Krasinski, YouTube’ta dünyada yaşanan güzel haberleri paylaştığı Some Good News adlı bir program başlatmış ve ilk videosuna da Steve Carell konuk olmuş.
İlk sezonun sonundan geliyorum. Başkası adına utandığım anlar güldüklerimden çok daha fazlaydı. Mockumentary stiliyle de ilk defa karşılaştığımdan karakterlerin devamlı kameraya bakış atması rahatsız edici geldi. Devam etsem alışır mıyım yoksa yol yakınken bıraksam mı emin olamadım.
Kesinlikle bırakılacak dizi değil. İlk sezonu kötü olarak nitelendirilir, ben başlarken bana da öyle denmişti, ki ona rağmen ileride açılacağını bilerek izledim ve keyfim katlanarak arttı.
İlk 6 bölüm için İngiliz versiyonuna benzetmeye çalıştıkları için kendi tarzlarını bulamadılar eleştirisi yapılır genelde. 2.sezon başlarında Michael, Dwight gibi karakterler biraz daha yerine oturunca efsane bölümler geliyor zaten, en azından benim için öyle. Başkası adına utanma olayı zaten Office’i özetlemeye yetiyor
İkinci sezondan 10 bölüm daha izledim. Alışıyor gibiyim ama dizinin mizah anlayışı çoğunlukla benimkiyle örtüşmedi. Dwight ve Michael konuşurken sürekli Joey ve Phoebe konuşuyor gibi hissediyorum ki bu benim için dayanılması güç bir durum. Şu an için devam edeceğim ama maalesef beklediğimi bulamadım.
John Krasinski, “wedding dance scene” için ekibi online bir araya getirmiş.
YouTube’taki SomeGoodNews kanalında düğün videosu yayınlanmış.
1. sezon üzerine:
Friends sonrası bir efsaneye daha başlayım dedim. İlk sezonu bitirdim. Karakterleri sevilesi buldum fena değildi. Zaten genelde bu dizi için ilk 3 sezonu alışma evresi, gittikçe daha iyi oluyor diye söylenmişti hep bana. O yüzden de ilk sezonu çok yüksek bir beklenti ile izlemedim. Anlatım tarzı Modern Family e benzer olduğundan alışmam çok uzun sürmez diye düşünüyorum. İlk sezonu kısa olduğundan direk ikinci sezona da geçeceğim. Umarım devamında severim. Kadrodan da bir tek Jenna Fischer ı daha önce bir yerde izlemişim sanırım, severim onu, burada olması iyi oldu.
Geçen gün İngiliz versiyonu mu ABD mi yazısı vardı ama ben ilk ABD den başladım artık bunu bitirdikten sonra İngiliz i izlerim.
2. sezonu da bitirdim. Diziye daha çok ısındım bu sezonda, alıştım. Dizinin karakterleri gerçekten orjinal ve güzel. Dwight ve Micheal a hem sinir oluyorum hem de gülüyorum
Umarım devamında
Bu arada karakterlerden birisi olsam herhalde Jim olurdum. Kendimi ona benzettim huy olarak.
Araya bazı dizileri alacağım sonra 3’e geçeceğim.
3. sezonu bitirdim. Bu sezonu ilk iki sezona oranla daha çok severek izledim. Baya beğendiğimi söyleyebilirim. Dizi benim için efsane kıvamına gelmeye başladı. Hem karakterlere alıştım hem de yeni karakterlerle güzel zenginleştirdiler diziyi.
Rashida Jones güzel oldu diziye ama
Bu sezon Dwight a bile alıştım yer yer sevmeye başladım
4. sezonu bitirdim. Baya güzel bir sezondu. Sonunda
Sonunda da tam
dizi edindiğim yere ilk sezonu geldi bugün hadi izleyeyim madem dedim ama ikinci bölümün sonuna kadar gıdım eğlenmedim. ilk sezonun kötü olduğunu herkes söylüyor 2 ile başla diyen de oldu ama içime sinmedi. bu işkenceye 4 bölüm daha katlanayım bakalım. inş ayırdığım zamana değer.
dizi cringefest üzerinden yürüyor allahtan duygusal yatırım yapmayacağın karakterler üzerinden yapıyor bunu. seveceğin karakterler de seninle aynı tepkiyi verdiğinden çok yormuyor. aksi olsa direkt kapatırdım. jim ve pam bıdıkları için izlenir şimdilik.
bu diziyi izlemeliyim dedirten video şuydu.
https://www.youtube.com/watch?v=Oyqt7EWWU4s
bu kadar hoş introsu olan bir dizi kötü olamaz demiştim. yavaş yavaş hakkını vermeye başladı dizi. ofis ortamında muzip bakışmalar şakalar vs derken gittikçe alışıyorum. 2nin ortalarındayım her bir karakter ayrı komik. hepimizin iş ortamında olan michael çok eğlendiriyor beni. sürekli konuşan her konuda fikri olan herkesin dinlerken göz devirdiği ama dinlenmekten keyif alındığını sanan gereksiz ama kıdemli insan. ona göz devirmekten ayrı bir keyif alıyorum. jim ve pam ikilisi birer numune şeklinde izleyici için oraya konmuş gibi. iki cinsiyetten de izleyenler kendilerini onların yerine koyabilsin bir empati anchor noktası olsunlar diye düşünülmüş herhalde. çok uzatmasınlar malum durumu pls.
yalnız küçücük ofis ortamı zaten, creed denen arkadaş bir var bir yok. varken sanki hep varmış gibi davranıyorlar sonra 3 4 bölüm yok vs. garip. gerisi kadrolu gibi görünüyor neyse ki.
5. sezon üzerine:
5. sezonu bitirdim. 26 bölüm olmasından dolayı biraz uzun sürdü izlemesi ama güzeldi. Dizi artık belli bir seviyeye ulaştı zaten oranın altına düşmüyor şimdilik, umaırm ilerleyen sezonlarda da öyle devam eder. Idris Elba nın konuk olacağını bilmiyordum güzel renk kattı.
3x04ten geldim.
Hiç beklemediğim anlarda yaptıkları absürt şeylerle bana kahkaha attırmalarına bayılıyorum. Formundan hiçbir şey kaybetmeden hatta tersine daha da güçlenerek devam ediyor. Kadrodaki her bir kişiyi ayrı ayrı seviyorum desem yalan olmaz. İnanılır gibi değil ama Michael’ı bile.
Bence herkes bu diziye şans vermeli. Dizinin tek sıkıntısı en zayıf sezonuyla başlıyor olması sanırım. O yüzden hızlı karar vermemek gerek.
3×10 jan in karakteriyle fena oynamislar. Ilk hali hosuma gidiyordu. Bu yeni versiyonu gereksiz buldum. Gecis de cok sert oldu.
Karen iyi bir ekleme will they wont they uzatma cabasi olsa da ben sevdim kizi. 2 3 sezon izleyebiliriz umarim.
Genel olarak gittikce daha da bayilarak izliyorum. Sanirim bitirdigimde friends scrubs seviyesine yukselecek. Billie ellish i anlamaya basliyorum.
inanamıyorum. 3×10 ile 3×23 dosyaları karışmış. resmen sezon ortasında sezon finali izlemişim. izlerken anlam veremediğim sahneler olmuştu ama üstüne kafa yormamışım. şu an rezilliği fark ettim.
neyse sezon geneline bakarsak
michael’ın topluluğa uzun uzun konuştuğu sahneler de olmasa mükemmel olacak. kısa sahnelerinde eğleniyorum ama biraz uzadı mı bayıyor ve çok fazla göz devirtiyor.
onun dışında mükemmel ilerliyor dizi. eklenen karakerlerle daha da keyifli hale geldi. her bir karakteri ayrı üşütük ve hepsini izlemekten ayrı keyif alıyorum.
karen sayesinde pam karakterinin kalitesi artmış gibi hissediyorum iyi oldu. ama sona geldiğimiz de belli.
gelecek sezon bakalım neler bekliyor bizim ekibi.
4×13
jan gibi karakterli bir insanı getirdikleri hale bak yazıklar olsun. bir sürü disfonksiyonel karakter var zaten dizi de hepsi de kendi standartlarında ilerliyor başarılı şekilde. jan gibi fonksiyonel bir karakteri 2 sezon boyunca fıstık gibi kullanabilmişken değiştirmek bozmak niye. yazık ya jan konusunda rezalet iş çıkardılar. gördükçe üzülüyorum.
sezon 2 bloopers
https://www.youtube.com/watch?v=eL-cLxHWolM
sezon 3 bloopers
sezon 4 bloopers
https://www.youtube.com/watch?v=-EEmDMStTlg
sezon 5 bloopers
https://www.youtube.com/watch?v=sQ_zsnDYvvE
sezon 6 bloopers
https://www.youtube.com/watch?v=FHVKzn2NrzI
sezon 7 bloopers
https://www.youtube.com/watch?v=dWoizdY7OVc
sezon 8 bloopers
https://www.youtube.com/watch?v=85xSrn1vFZE
sezon 9 bloopers
https://www.youtube.com/watch?v=q8kX6p3ICB0
4 de bitti. kevin holly sahneleri efsaneydi. michael holly sahnelerinin de efsane olacağının sinyallerini verdi. güzel bir sezon finaliydi her zamanki gibi. ara ara sıkıcı bölümleri olmuyor değil ama genel olarak efsane seviyesine ilerliyor benim için.
zaten blooperslarını izleyip keyif alabildiğim yapımlara ayrı bir bağlanıyorum. sanırım kadronun güzelliğinden ve aralarındaki kimyadan. doğal olarak diziye de yansıyor.
jim pam angela philys stanley kevin dwight michael a bayılıyorum. andy oscar creed meredith toby daryl a sevgim ortalama düzeyde. ryan senden hiç hazzetmemeye başlamıştım ki birileri sesimi duydu. burnun sürte sürte geri geleceksin işte o zaman eğleneceğim.
Philys Bob
Pam Jim
Holly Michael
ne kadar kaliteli çiftler oluşturdular ya canlarım benim.
sanırım dizinin amacı haline getirmeyip araç pozisyonunda tutmayı başarabilmelerinden. umarım bozmazlar böyle tadında tadında izleriz.
5×05
5×13 gittikçe daha da efsaneleşiyor.
bu sezon ne kadar güzeldi ya hele de son çeyrek. çok da güzel bir sezon finali oldu.
bazı yüzleri özellikle de bir tanesini tekrar görünce çok hüzünlendim. neden böyle oldu ya çok canım sıkıldı bu işe. acilen düzeltilmesi lazım bu durumun.
6. sezonu bitirdim. Çok güzel bir sezondu ya. Dizi artık belli bir çıtada gidiyor ama bu sezon en sevdiğim sezonu oldu kesinlikle. Hele
Micheal-Pam-Dwight-Jim 4 lüsü bu diziyi çok güzel taşıyor ya. Bu ofiste çalışmak isterdim kesinlikle ya, şimdiden bittikten sonra ne yapacağım diye kara kara düşünmeye başladım.
Özgün de yetiştin bana, ben 7 yi bitirene kadar sen beni geçersin herhalde.
bu rezil şarkıyı duydukça artık duygulanacağım gerçeği…
necdetcem 6yı bitirince hemen 7ye başlayamayabilirim ben de. izlediğim yer daha 7yi koymadı. dayanamayıp belki farklı yerden izlerim tabii belli olmaz. parks and recreation ı da edindim. onu da izleyebilirim arada. aynı ekipten, aynı tarzda. tanıdık yüzler de var. umarım bunun kadar güzeldir.
şimdiden bitecek diye üzülmeye başladım.
Anladımm ben malum yollardan edinerek izlediğimden hepsi var ama bazen altyazı sıkıntısı olabiliyor benim sürümlerde senkronda sıkıntılar var. Valla bende öyle bitecek diye üzülüyorum şimdiden.
Aaa bende bundan sonraki evrelerde parks and recration ı atmayı düşünüyorum, benzer gidiyoruz desene
6×14 daha çok final sezonundan beklenecek bir bölümdü. bu aşamada gereksiz kaçtı ha geçmişi yadedip gülmedim mi güldüm ama gereksizdi.
önce jan şimdi de david. aklı başında insanları saçmalatmaya bayılıyorlar.
The Office’s Best Characters, Ranked (TVLine)
geliyor
yalelli yaalellii.
yuh ama artık. bari öncekinde tutunsaydı öyle böyle yutardık bu sonuncusu fazla kaçtı.
ayrıca holly olayı çok canımı sıkmıştı ama sanki yolunu yapacaklar gibi geldi bölümün sonunda.
7×17 threat level midnight allah canınızı almasın.
sezon finalini böyle yapsalardı keşke. kalan 4 bölümü izleyesim gelmiyor şu an. son 2 sezonu izleyesim gelecek mi hiç bilmiyorum.
7de son 4ü de izledim ama devam etmek istediğimden emin değilim. biraz ara vereceğim.
sezon finali de dahil pek keyif aldığımı söyleyemem. dwight’ın bölümü hariç tabii. will ferrell ki kendisini sevmemiş olmama rağmen fena olmayan bir eklemeymiş meğer. gelen gideni aratacak gibi bol bol.
andy olayına sevindim ama bence uzun sürmeyecek.
angelanın senatörünün gey olduğu o kadar göze sokulmuşken ne zaman açıklanacak olay niye angela gebe kaldı anlayamadım.
erin andy olayını da yapın artık please. dwight angelada da gelişme istiyorum.
false alarm!!!
bütün kameraya bakmalar toplu halde. emosyonel etiketlerle istediğinizi seçebiliyorsunuz.
http://theofficestaremachine.com
yıllarına göre tüm göndermeler:
http://theofficetimemachine.com
ne boş insanlar var.
andy karakterini malum ayrılıktan sonra çöpe dönüştürdüler. geçen sezon bu kadar kötü değildi ama bu sezon ilk 6 bölümde kendisini izlemek işkenceydi.
bunun dışında bu bölümdeki dwight şakası en efsane şakalardan biriydi. gülmekten altıma edecektim. jim pam nelly muhteşem iş çıkardılar.
kim derdi ki nelly yi sevmeye başlayacağım. andy öyle bir tiksindirdi ki nellyyi tatlılaştırdılar.
Özgün daha 7 yi izlemedim yaaa :((((((