The Walking Dead – Bir Efsane Doğuyor
1.096 yorum tatankaiyasaka 02 Kasım 2010 21:29
Başlık iddialı mı geldi? Hiç de öyle değil!
Pilot bölümü 5,3 milyonluk izleyici kitlesi ile “2010’un en yüksek kablolu kanal prömiyer reytingi”ni tutturmuş bile!
Öte yandan, 22dakika‘da yayınlanan haber ve bildiri sayısı da başlamamış bir dizi için, oldukça iyi. Öyle ki dizinin:
* tanıtım videosu,
* açıklanan bölüm isimleri ve ilk fotoğrafları,
* gayrı resmi açılış videosu ve hatta
* yazarlarımızın ilgilenip ilgilenmediği hakkında bir oylama ve podcastbile yayınlandı.
Sadece bunlar da değil; posterler, haberler, çizgi romanı hakkında bilgiler ve hatta başka anketler…
peki bu kadar yoğun ilginin ve beklentinin ardından yayınlanan ilk bölüm nasıl mıydı? nacizane fikirlerimle beraber işte “the walking dead – days gone bye“yazının buradan sonraki kısmı ilk bölümle ilgili ispiyon içerir.
başta şunu belirtmeliyim ki insanlar ikiye ayrılır: zombi temasını sevenler ve sevmeyenler dolayısıyla yayınlanan ilk bölüm, bu temayı sevmeyenler için pek bir anlam ifade etmese de “zombi tutkunları”* için oldukça tatminkar bir bölüm olmuşa benziyor.
yine de mevzubahis “yaşayan ölüler” olunca, yaratıcılık da bir yere kadar… günümüze kadar bin bir çeşit filmi / kitabı / çizgi romanı yayınlanan bu türün, hikaye olarak, “özgün” olma şansı pek yoksa da televizyonda yapılan ilk zombi işi olması bir avantaj olarak görülebilir.
hikaye, çok da aşina olmadığımız bir durum değil dolayısıyla: polis memuru rick grimes bir çatışma sonucu yaralanır ve hastaneye kaldırılır. uyandığındaysa, dünyasını değişmiş olarak bulur; sokaklar ıssızlaşmış, her yeri cesetler kaplamıştır. evine gittiğinde iki yabancıyla karşılaşır ve olan bitenden haberdar olur: zombiler!
insanların -muhtemelen eşinin ve çocuğunun da- atlanta’ya sığındığını öğrenir ve onları bulmak üzere yola çıkar.
diğer yandan, ailesi gerçekten hayattadır. ancak atlanta’da değil, yaşadıkları şehirde bir grup hayatta kalanla beraber mücadelelerini sürdürmektedirler.
ilerleyen bölümlerde muhtemelen, ailenin bir araya gelmesi üzerine, hayatta kalanların bir yandan zombilerle mücadele ederken, diğer yandan da kendi içlerindeki problemleri çözmelerini izleyeceğiz.
Çizgi romandan bir kapak çizimi
Robert Kirkman‘ın aynı isimli aylık çizgi romanından uyarlama olan dizinin başrolünde ingiliz aktör Andrew Lincoln yer alıyor. Kendisine Jon Bernthal, Sarah Wayne Callies (Prison Break), Laurie Holden (The Shield), Jeffrey DeMunn eşlik ediyorlar. Ayrıca ilk bölümde Lennie James‘i (Jericho) de bolca izliyoruz.The Shawshank Redemption ile The Green Mile filmlerinin yönetmeni Frank Darabont bu dizinin yazar/yönetmenliğini yapmış. Yapımcılar arasında da yer alıyor.
İlk sezonu 6 bölüm sürecek olan The Walking Dead‘in ilk bölümü 90 dakikalık (reklamları kesince 66 dakika sürüyor).
hikayenin ötesinde, zombi denince ilk akla gelen makyaj ve özel efekt konusunda, amiyane tabirle aşmışlar. dizinin özel makyaj ekibinde yılların ödüllü sanatçısı Gregory Nicotero yer alıyor. yarım insan bedenleri, çok gerçekçi kan efektleri, vurulmalar, çürükler, yaralar… hastane ve doktor dizilerindeki ameliyat sahnelerini merakla izleyen benim bile yüreğimi kaldırmaya yetecek kadar başarılı bir iş çıkmış ortaya.
gerilimi sadece kanla, zombiyle de arttırmamışlar. genel atmosfer ve çekimler oldukça başarılı olmuş. örneğin karakterin başından geçen, kulak çınlaması, göz kamaşması gibi etkileri birebir yaşatarak, dizinin içindeymişiz de her an bir yerden zombi çıkabilirmiş gibi bir izlenim yaratmışlar.
zombi filmlerinin olmazsa olmazı “bö!” diye aniden çıkan yaratıkların olmaması da ayrı bir avantaj tabii.
müzikler de bence kıvamında olmuş. hem seyirciyi yeterince gerebilmişler, hem de dizi bittiğinde “uyan arkadaş, bunlar hayal ürünü!” diye kendine getirmesini bilmişler
dünyada ve 22dakika’da bu kadar ses getiren dizinin ilk bölümünden izlenimler bunlar. şimdi geriye tek problem kalıyor: istikrar!umarım, gelecek bölümlerde de bu dengeyi ve kaliteyi tutturabilirler de şöyle ağız tadıyla izleyebileceğimiz bir dizimiz daha olur.
*notlar:
* resident evil oyunundan beri zombilerle aram iyidir. o sebepten, dizinin lehine,taraflı bir yazı olmuş olabilir
* yukarıda kaynak gösterdiğim bildirilerin yazarlarına teşekkürler
* reyting haberi için dkamoy’a ayrıca teşekkürler
yorumlar
Season 9 Mid-Season Teaser | ‘Whisperers’
Whisperer Teaser
Whisperers Teaser Trailer: Meet Alpha and Beta
Season 9B Official Poster
Season 9B “New Threats” Promo
Season 9 Trailer I Am Alpha
Midseason Premiere of “The Walking Dead” Will Arrive Super Bowl Sunday for AMC Premiere Subscribers
9×09 üzerine:
Her zamanki bölümlerinden biri gibi geldi, çok da bir şey olmadı sayılır. The Whisperers grubu ve yaptıkları benim mantığıma henüz tam oturmadığı için de böyle düşünüyor olabilirim tabii.
Bu
9×08’den:
Yahu FX Türkiye, Aaron’a Harun demediğin yerde, Jesus’a niye İsa diyorsun kardeşim
to Exit
“then likely segue to the three Walking Dead movies”
Fena dönmemiş diyebilirim. Geleceğe umutla bakıyorum açıkçası ben şu sıralar diziyle ilgili. Ufaklıkla N’in sahneleri çok tatlış geçmeye devam ediyor.
Yeni düşmanlar da gayet ilgi çekici. Carol, Gabriel, Ezekiel gibi eski sıkıcı karakterleri mümkün olduğunca görmezsek iyi olur ilerleyen süreçte. Bunların arasına Daryl’ı da katabilirim hatta.
Bu sefer de midseason return bölümlerinin en düşük reytingini tutturmuş. Gerçi Grammy’nin de birazcık etkisi vardır ama olsun.
Sezon 9 ya da 10’da biri daha gidiyor gibi gözüküyor.
Batan gemiden kaçan kaçana.
Habere göre bu sefer kendileri gönderiyorlar.
Evet,
Malum yer dışında aşırı sıkıcı bir bölümdü.
S09E10
Gayet güzel bir bölümdü. Cassady McClincy güzel taşıdı bölümü. Samantha Morton da iyi bir giriş yaptı diziye. Shameless’ın Gus’ı Steve Kazee’yi görmek de güzeldi. Yeni karakterleriyle yeniden form tuttu bana göre dizi.
Connie ve özellikle de Kelly’nin düşünmeden hareket eden halleri sinir bozucuydu bu bölüm. Connie ne kadar dayanır dizide bilmem ama bu Kelly çok uzun yaşamaz bence.
Sürpriz değil.
The Walking Dead falls to new series low
S09E11
Kapı önü sahneleri burun kıvırtsa ve göz devirtse de idare ederdi yine de. Carol ve Ezekiel gereksizlerinin sahneleri ise kendileri gibi son derece gereksizdi.
İkinci uzantı için hazırlıklara başlamışlar.
S09E12
Üfff, baydın artık be Michonne! Sen de bas git artık bir an önce gözünü seveyim.
9×09 ve 9×10
Lan çok güzel gidiyor ya. Yeni grup havayı bir anda değiştirdi. Sezonlardır almadığım zevki bu sezon alıyorum. Ne olur temposu düşmesin, mıymıy sohbetler artmasın ve gerilim dozu yüksek devam etsin. Bu diziden başka bir şey istemiyorum.
EK: 9×11
Kingdom çık aradan!! Diğer tarafın hikayesi yağ gibi akıyorken siz neden maydanoz oluyorsunuz arkadaşlar. Ne zaman bitiyor sizin tarafın hikayesi bi deyin bakayım bana. Jerry de cıvık, Ezekiel de. Biraz çekilmez olmaya başladılar. Bölüm doldurma amaçlı olduğu belli olmasın diye bir de dandik fetch quest sıkıştırmışlar araya.
S09E13
Güzel bölüm olmuş. Temposu yerindeydi. The King of the Ottobans’a da çabucak kanım kaynayıverdi.
Whisperers’ın inlerine girip günlük yaşantılarına ve psikopatlıklarına tanık ettiğimiz güzel bir bölümdü. Çok da şaşırtıcı bir şey yoktu. Otorite gösterisi de etkileyiciydi.
9×13
Bol gerilimli bir bölüm daha. Sahneler açık alanlara yayılıp yapılara ve binalara taşındıkça dizinin ilgi çekiciliği ve gerilim dozu artıyor. Acaba ilk sezondan sonra diziyi sürekli tek bir mekana sıkıştırıp içimizi bayan senaristler şimdi dizinin şu sezonuyla ivmelenmesini ve iyi tepkiler almasını görüp pişman oluyorlar mıdır?
Mesela 11. bölümde tarladaki kovalamaca ve bu bölümdeki bina içindeki sahneler. Bunlar diziyi yukarı taşıyan şeyler. İzlemesi çok keyifli ve daha sık olmalı.
9×14 üzerine:
Zaman atladıkları için eksik kalan noktaları toparladıkları bir bölüm olmuş. Biraz da cesur bir bölüm hazırlamışlar. İyi halt yediniz tepkisini verdiğim doğrudur.
S09E14
Benim açımdan net bir şekilde sezonun en kötü bölümüydü.
Şu kadından Queen Sugar’da o kadar bıkmışım ki şekil A’da görüldüğü üzere başka dizilerde görmeye de katlanamıyorum.
Michonne, öl artık ya! Sezonu aşağıya çeken en büyük unsur sensin rakipsiz bir şekilde.
Bunu
sevmezdim. Mişon niye böyle olmuş, niye böyle davranıyor sorusunun cevabını almış olduk. Bölümü izlemeyen bir şey kaybetmez. Son 5 dakikaya baksanız yeter.
Bu bölüm özelinde değil ama önceki bölümleri düşününce bu Henry salağı ölse de kurtulsak. Yıllarca Carl ile çektik, sonra biraz düzelir gibi oldu derken… Şimdi bunu daha fazla çekmek istemiyorum.
Geçmişe gidip geldiğimiz müthiş bir bölüm daha. Açıkçası Michonne’un önceki bölümlerdeki hal ve tavırlarından ötürü böyle ağır travmaları olan bir olay yaşadığı belliydi. Sırtındaki izden fazlası var gibiydi hep. Alexandria’yı dış alımlara kapatması da buna dahil.
Bunun haricinde gayet iyiydi. Son iki bölüm daha da iyi olacaktır. Yıllar sonra gelen bu harika sezona yakışır bir final yapacaklarına eminim.
“Fena değil” cinsinden bir bölümdü; yalnız şu noktaya takıldım;
Just going to leave this here
Şöyle bir bölüm görmemiz için 9 sezon beklemiş olmamız kesinlikle haksızlık. Her sezona bundan bir tane koysalardı her şey çok daha güzel ve farklı olabilirdi.
Henry’ye iyi oldu. Enid’in bir işe yaradığını iddia edemesem de kalmasına itiraz etmezdim. Tara’ya biraz şaşırdım diyebilirim, o da epeydir ortalıkta olduğu için. Geri kalanları zaten tanıyor bile sayılmayız. Başlamışken biraz daha devam etselerdi niye demezdim.
İnsanlara ölüm.
Not: Bölüm 57 dakika.
Not 2: Spoilerdan mümkün mertebe kaçmaya çalışın. Ben sabah Twitter’a girdiğimde A.B.D.’deki trending topiclerde 7/10 The Walking Dead’di. Ufak çaplı şokumu birisine tıkladığımda yaşamış oldum. Gerçi pişman değilim.
Kesinlikle izlediğim en iyi ilk 3 twd bölümünden biriydi ya son kısımları özellikle
9. Sezon 16. Bölüme İlk Bakış
Bu karmaşada The Walking Dead’in sezon finaline anca sıra geldi. Sezonu kapatma açısından fena bir bölüm olmamış ama ikinci yarıyı 15’le hatırlarım tabii.
Titriyorum hala az buçuk. Sert bir bölüm olmuş. 1 saat nasıl aktı anlamadım ama. Sezonun en güzel bölümlerinden biriydi.
S09E16 (Sezon Finali)
Hikaye açısından pek bir şey olmadı aslında bu bölüm. 8.5 sezondur pek görmediğimiz (Belki de hiç görmediğimiz!) bir şekilde karla mücadele eden insanları izlemek fena olmadı ama. Kapanıştaki ses için ise eskilerden biri değil de yeni katılacak bir karakterdir diye düşünüyorum.
Ekim gibi görüşürüz.
46 dakikalık bölümü playerda yüzde kaçla oynattın da iki yorum arası 38 dakika sürdü? Merak ettim.
1.3-1.5-1.8… Yer yer değişti işte. Yavaş akan bir bölümdü zaten.
Sondaki sesin ftwd den birisi olma ihtimali yüksek
Önceki bölümlere bakarak bu sezonun daha çok heyecan yarattığını düşünüyorum şahsen.
ben sadece şunu merak ediyorum o insanlar evlerin içinde donarak ölüyorken fısıldayanlar nasıl bu ara bize iyi geldi diyebiliyorlar? Kış bir tek hilltop a mı geliyor acaba?
Tara’nın ölmesi şaşırtmadı o kadar kilo aldı ki o evrende nasıl yaşıyor diye düşünmeye başlamıştım artık.
Fısıldayanlardaki alfanın oyunculuk yeteneği şapka çıkarttırır bence bu sezonu güzelleştiren nokta buldu.
@mesutsekman yorumda X karakterin başına gelenleri yazarken falan ispiyon butonunu kullanın lütfen. Ben izlemeyi bıraktığımdan benim açımdan sorun olmadı ama henüz o bölümü izlememiş biri gelip yorumunuzu okusa izleme şevki kaçar.
THE WALKING DEAD COMIC TO END WITH ISSUE #193
untitled ‘THE WALKING DEAD’ spinoff series.
Alexa Mansour, Nicolas Cantu, and Hal Cumpston
Gerçekten 10’da bitecek mi göreceğiz?
10. ve muhtemelen sonuncu sezonundan: First Look
Son sezon mu? Hadi canııım!! Nasıl bitiriyorlar bu diziyi
Resmi değil. Belki de yalandır. Yarın Comic Con’da bir bomba patlatacaklar mı bakalım?
Umuyoruz patlatırlar güzel bir haber. Bir kaç gündür son sezon diye yorumları görüyorum bende ama inanasım gelmedi hemde sevinemedim bir türlü içimde kaldı cidden
Thora Birch and Kevin Carroll