ilk olarak şubat ayında haberimizin olduğu “tin man” sonunda yayınlandı. dizi kıtlığı çektiğim günlerde sci-fi channel‘ın 3 bölümlük mini-serisi ilaç gibi geldi bana. (trailer) tek kıtlık çeken ben değilmişim sanırım, amerika’da da 1. bölümü yayınlandığı gün 6,4 milyon izleyici sayısıyla kanalın gelmiş geçmiş en çok izlenen dizisi olmuş.

l. frank baum’un meşhur kitabı the wonderful wizard of oz‘un modernleştirilmişi değil de, daha çok yeniden düşünülmüşü tin man. yeniden düşünmekten kasıt, ana karakterlerin isimleri ve oz’daki istekleriyle oynanmış ve hikayenin esas amacı dorothy’i eve göndermekten kurtarılıp, oz’un kurtarılması olmuş. böylece sahip olduğu çocuklara mesaj niteliğindeki “kalp, akıl, cesaret senin içindedir, bakmayı bileceksin” ve “evin kalbinin olduğu yerdir.” ana temalarını daha az gözümüze sokuyor. gerçi bu sefer de aile bağları, kötüyle iyinin savaşı var ama zaten onlar hangi fantastik macerada yok ki?

raw, dg, toto, glitch, tin man.

raw, dg, toto, glitch, tin man.

dizinin başrollerinde (weeds‘ten de hatırlayabileceğiniz) zooey deschanel, Neal McDonough, raoul Trujillo, kathleen robertson, richard dreyfuss ve benim hem karakterine, hem kendisine hasta olduğum alan cumming oynuyor.

tin man’in kısaca mevzusundan da bahsedeyim. ana karakterimiz dg, orta amerika’da yaşayan, dünyaya neden uyum sağlayamadığını düşünen, kurallara karşı çıkan, hayalgücü yüksek bir garsonken, garip rüyalar görmeye başlar.

rüyasında sürekli aynı yerleri ve aynı kadını görmektedir ve bu kadın bir fırtınanın yaklaştığını söylemektedir dg’ye. derken fırtına gelir, dg’yi o.z.’ye (outer zone) götürür. burada kendisini bekleyen kötü bir de büyücü mevcut azkadelia adında, davamız bununla ilgili efendim. daha fazla bilgi veremiyorum spoilera giriyor çok pis. yolda yine alışık olduğumuz 3 arkadaşını farklı formlarda bulup, meşhur tuğlalı yoldan maceraya düşüyorlar.

diziyi izlemeden önce 1939 yapımı “the wizard of oz” filmini de mutlaka izlemenizi öneririm zira görsel göndermeleri farkedip eğlencenizi katlayabilirsiniz. diziyi izledikten sonraysa dizinin geçtiği mekanlar içinde gezebildiğiniz enteresan navigasyonlu sitede gezip, testler çözebilir, olayların başlangıcını anlatan çizgi romanı okuyabilir, google maps‘ten o.z. yolculuğunu takip edebilirsiniz. ya da gidip uyuyun en iyisi, fantastik rüyalar sizi bekliyor olabilir.hafif.org’da da oz büyücüsü‘yle ilgili müthiş bir yazı yazılmış, eklemeden duramadım.