From Dusk Till Dawn: The Series & Outlander || İlk İzlenim
51 yorum alperen4700 14 Şubat 2014 12:00
2014 senesinde bizlerle olması beklenen iki yeni dizi ile daha sizleri tanıştırmak ve elimizdekileri sizlerle paylaşmak istedim. El Rey kanalının From Dusk Till Dawn: The Series‘ini ve Starz kanalının Outlander‘ı hakkında elimize ulaşanları merak edenler buyursunlar yazının devamına:
1. From Dusk Till Dawn The Series
Amerika’da Latinlere yönelik İngilizce yayın yapan ve Robert Rodriguez‘in sahibi olduğu 2013’ün sonlarında kurulmuş olan kablolu kanal El Rey, ilk orijinal senaryolu dramasının haberini verdi: From Dusk Till Dawn. Dizinin ilk bölümü 11 Mart‘ta ekranlarda olacak ve her Salı yayınlanmaya devam edecek.
Öncelikle dizi “korku unsurlarını da barındıran doğaüstü bir suç draması” olarak lanse ediliyor. Dizinin konusuna gelecek olursak: Yapım, birkaç kişinin ölmüş olduğu bir banka soygunundan sonra F.B.I. ve Texas Rangers polisleri tarafından aranan banka soyguncusu Seth Gecko ve onun şiddete meyilli, sağı solu belli olmayan kardeşi Richie Gecko‘yu merkezine alıyor. Seth ve Richie Meksika’ya kaçarlarken, eski papaz Jacob Fuller ve ailesi ile karşılaşırlar ve onları rehin alarak sınırı geçmek için kullanmaya karar verirler. Asıl kaos ise bu grubun yollarının, vampirler tarafından yerleşim yeri haline getirilen bir striptiz klübüne düşmesi ile başlar. Artık onlar, şafak vaktine kadar ölüm kalım mücadelesi vermek zorunda kalacaklardır.
Kanalın kurucusu ve film yapımcısı olan Robert Rodriguez, 10 bölümden oluşan ilk sezonun ilk, 2. ve 4. bölümlerini bizzat yönetecek. The Walking Dead‘te de görev alan Emmy’li makyaj ustası Greg Nicotero ise dizinin makyaj efektleri ile ilgilenecek. Nikita‘nın yönetici yapımcısı Carlos Coto ise dizinin yürütücüsü olarak hizmet verecek.
Rodriguez diziyi şöyle tanımlıyor: Dizi onun ve Quentin Tarantino‘nun 1996 yapımı aynı isimli filminde anlatılan hikayenin tamamen tekrar anlatımından ibaret olacak. Ama dizide hikaye, yeni karakterler ve geçmişe yönelik hikayelerle zenginleştirilmiş olacak.
Dizinin kemik kadrosu ise şu isimlerden oluşuyor: D.J. Cotrona (Detroit 1-8-7) ve Zane Holtz‘u (Make It or Break It) Seth ve Richie Gecko isimli kardeşler olarak, Robert Patrick‘i (The X-Files) Jacob Fuller isimli eski bir papaz olarak, Wilmer Valderrama (That ’70s Show) ve Don Johnson‘u (Nash Bridges) Texas Rangers polisleri olarak, Eiza González‘i (Lola: Érase Una Vez) Santánico Pandemonium karakterini canlandırırken seyredeceğiz. Ayrıca dizide, Jesse Garcia (Sons of Anarchy), Adrianne Palicki (Friday Night Lights), Jake Busey (Good Vibes) ve Lane Garrison‘ı da (Prison Break) seyretme fırsatı yakalayacağız.
Dizide farklı olan ya da dikkat çeken taraf ise koskoca 10 bölümlük 1 sezonda yalnızca 1 günün anlatılacak olması. Yanlış duymadınız! İlk sezon boyunca akşamdan sabaha bir gün anlatılacak.
Şimdi Fragmanı Sizlerle:2. Outlander
Starz kanalı S–tar T–rek‘ler ve Battlestar Galactica‘da görev almış olan ve şimdilerde Helix ile adından söz ettiren Ronald D. Moore‘un elinden çıkan yeni bir dramaya yeşil ışık yaktı: Outlander. Dizinin türü: “romantik soslarla bezeli, doğaüstü, bilimkurgu ve macera draması” olarak özetleniyor. Diana Gabaldon‘un çok satanlar listesinde 1 numaraya yükselmiş romanlarından uyarlanacak olan dizi 16 bölümlük bir seri olarak planlanmış durumda.
Outlander, 1945 yılından 1743 yılına ışınlanan ve burada başka bir adamla evlendirilmek için zorlanan, evli bir savaş hemşiresi olan Claire Randall‘ı merkezine alacak bir hikaye sunacak. Bu karaktere İrlandalı aktrist Caitriona Balfe (H+, The Beauty Inside) hayat verecek. Sam Heughan (Island at War), dizide ana karakterlerden biri olan ve Claire Randall’ın zorla evlendirilmek istendiği cesur ve romantik İskoç savaşçı Jamie Fraser karakterine hayat verecek.
Dizi, Ronald D. Moore tarafından kaleme alınıyor, Moore aynı zamanda Jim Kohlberg ile birlikte dizinin yönetici yapımcısı. Dizi, İskoçya’da geçtiğimiz sonbaharda çekilmeye başlandı ve bu yaz bizlerle buluşacak. Dizinin kötü adamını ise Rome‘dan ve Game Of Thrones‘tan hatırlayabileceğiniz Tobias Menzies canlandıracak. Tobias, dizide iki farklı adama hayat verecek.Biri, 18. yüzyılda yaşayan karanlık ve şiddete meyilli bir İngiliz ordu komutanı olan Jonathan nam-ı diğer “Black Jack” Randall iken, diğeri ise 20. yüzyılda yaşayan ve Claire’nin de kocası olan; 18. yüzyıla ve kendi aile ağacına özel bir ilgisi olan Jonathan Randall’ın da bir akrabası olan Frank Randall. Bu adamlar görünüş itibariyle aynı olsalar da Claire zamanla bu adamların karakterinin çok farklı olduğunu keşfedecek.
Showtime’ın The Borgias‘ından tanıdığımız Lotte Verbeek, dizide gerçek bir cadı olan Geillis Duncan‘a hayat verecek. Kitaplarda Duncan, kurnaz ve karanlık sanatlarla uğraşan, aynı zamanda kazara zaman yolculuğu yapmış Claire’nin de arkadaşı olan İskoç bir kadına hayat verecek. Ama zamanla onun Claire’yi destekleyen hareketlerinin altında yatan gizli sebepler gün yüzüne çıkacak. İngiliz aktör James Fleet, dizide 1940’lı yıllarda Claire ve kocası Frank ile etkileşim halinde bulunan İskoç tarihçi Rev. Dr. Reginald Wakefield karakterini canlandıracak. (Rev. Dr. unvanı methodizmi savunan din adamlarına verilen bir unvandır.)
Ayrıca dizide Gary Lewis Colum MacKenzie karakterine, Graham Mctavish Dougal Mackenzie karakterine, Duncan Lacroix ise Murtagh Fitzgibbons Fraze karakterine hayat verecek.
İlk Bakış Videosu:Bunlar da Dizi Hakkında Ek Görseller:
Dipnot: Okumuş olduğunuz bu yazı, yabancı dizi haber sitelerindeki yazılardan, Wikipedia’daki ve dizilerin resmi sitelerindeki bilgilerden derlenerek oluşturulmuştur. Okuduğunuz için teşekkürler…
yorumlar
16 bolumluk bir seri olarak planlanan outlander 16luk bir seri olarak kalirsa, ki supheliyim, bakmayi dusunuyorum. Ama digeri hic ilgimi cekmedi.
Eline saglik alperen ikisi de tek basina birer bildiri olmayi hak ediyor.
Outlander’da romantik sosu fazla abartmazlarsa severim gibime geliyor, niyeyse umutluyum bu diziden. From Dusk Till Dawn ise ilgimi çekmedi şimdilik, çok iyi yorumlar gelirse bakarım ama.
Ellerine sağlık @alperen4700, hiç bilgim yoktu diziler hakkında neredeyse, çok iyi oldu bu yazı.
Çok teşekkürler kardeş ilk baştaki diziyi bekliyorum
Ellerine sağlıklara, tutanına-tutmayanına teşekkürler…
Ben henüz iki diziye karşı da nötrüm, hele bir yayınlansın ondan sonra düşünürüz modundayım. İlk dizi konunun fazlasıyla absürd ve karanlık durması itibariyle beni az da olsa çekmiyor değil, ikinci dizi ise beni kanal itibariyle çekiyor; ama ben de bunların biraz kafası karışmış konuyu çok karıştırıp çorbaya döndürmüşler sanki demedim değil.
@ozgun14: “ikisi de tek basina birer bildiri olmayi hak ediyor.” demişsin ya, yalan yok özellikle Outlander‘ın daha yayın tarihi bile tam belli olmadığından, iki dizi hakkında da bu kadar şeyin birikmiş olduğundan benim de haberim yoktu. Yoksa ben de ikisi hakkında da bu kadar çok bilgi bulacağımı bilseydim, iki ayrı bildiriye dönüştürmek isterdim bunu. Ama başlamışken de bölmedim…
Outlander fena halde ağzımı sulandırıyor. Diğerinin de filmini çok severdim, fikir harika ama fragmandan bir şeye benzemeyecek gibi duruyor. Yine de denerim elbette.
Eline sağlık alperen4700. Aslında benim de aklıma geldi yazıları bölseydi keşke diye, önerecektim de hatta ama sonra vazgeçtim nedense.
Ronald D. Moore sebebiyle Outlander’dan bayağı umutluyum ben. Kanal güzel, kadro da güzel duruyor. Bekleme listeme girdi bile. Ama diğeri cidden çok kötü gibi. İyi yorumlar gelse bile bakmayacağım dizilerden.
Ellerine sağlık alperen4700.
İlk bölüme bakan oldu mu? (From Dusk Till Dawn: The Series için tabi)
From Dusk Till Dawn leziz olmuş. Ben hep Tarantino ve Rodriguez filmlerine özenen ve eline yüzüne bulaştıran bir şey olacak diye tahmin ediyordum; ama ilk bölüm itibariyle gayet başarılı. Zaten Rodriguez yönetmiş, kötü olamazdı. Tipik Tarantino hikayesi zaten. Uzun ve leziz diyaloglar (tabii filmlerin kalitesinde değil bu) ve sonunda… anladınız siz.
Şimdi bu ilk bölüm olaylı ve hareketli olsa da giriş niteliğindeydi ve ortada vampir mampir pek yoktu. Gecenin ilerleyen saatlerinde ne olur bilmiyorum ama bence yine güzel devam edecek.
Outlander Disappearance Trailer
Sanırım ben bu Outlander’ı çok seveceğim. Eğer şu yaz dizilerinin başından hüsranla kalkmazsam Starz favori kanallarımdan birine dönüşebilir.
Var gibi hatırladım ama emin olamadım da. Varsa bile burada da dursun.
Outlander
Outlander 2 Ağustos’a nete verilecekmiş. (Normalde 9 Ağustos’ta)
Outlander’a yeni fragman : Journey
Outlander‘ın ilk bölümü içimi baydı. Konusu güzel ama devam etmek için yeterli değil bence. Yine de eğer sonrası için iyi yorumlar gelirse tekrar listeme ekleyebilirim.
Ben bir ara bunun kitabını edinmiştim. Bir yerlerde kalıp da devamını getiremedim. O olmadı bari dizisine bakayım dedim ama sanırım Claire Randall’ın romantik dünyası beni pek açmıyor onu geç de olsa anladım. Hikaye bu eksen içinde devam ettiği müddetçe kalanına bende bakmama taraftarıyım.
Outlander üzerine:
Ben ‘beklediğimden’ daha iyi buldum. 63 dakika pilot olması yine olmamış, 50’ye kapatırdık bir o konuyu demedim değil. Yalnız pilotta konuyla ilgili ne gördüysem o oldu. Gelecek bölüme aşağı yukarı fikirsiz durumdayım. O nedenle geleceğe de bakmak istiyorum. Başroldeki ikilinin kimyasını sevdim.
(Bir de, bu diziye 16 bölümlük sezon onayı fazla değil mi, daha doğrusu Starz için değil mi ya?)
Ama bak şimdi merak da ettim, Boss ve Magic City’ye başlamadan onay veren Starz, dili yandığı için mi Outlander’e vermedi?
Outlander’ın ne konusu, ne dönemi, ne oyuncuları ilgimi çekiyordu. Sırf fikrim olsun diye oturdum başına. İlk bölümün gereksiz uzun olduğuna katılıyorum. Ama gerek aksan, gerek anlatım tarzı ilgimi çekti. Devamına da bakacağım.
Outlander: ilk 3 bölüm üzerine,
ilk 3 bölüm yani neredeyse koca 3 saat oturup izledim ama sorsanız 1 bölümlük olay görmedim. Sıkılmadım katiyyen, fakat karakterlerin (özellikle hanım hatun kızımızın) ne olduğunu hiç anlamadım. Hadi diğerlerini geçtim de, Claire karakterinde inanılmaz eksiklikler var. Kitapların çokluğu sayesinde epey olay yaşanacak belli, fakat bu yavaşlıkla GOT’u geçer sezon sayısı reytinge kurban gitmezse.
ps: dialogları çatlayarak anlıyorum. aksanınızı yerim.
1×04 üzerine:
Totale bakarsak valla doğru, ben de 4 bölümlük olay görmedim. Ama izletiyor mu? Pek de güzel izletiyor. Aksanlarına bayılıyorum. Gerçi ben İskoçya olayını da seviyorum, onun da katkısı vardır kesin.
Yalnız benim bu dizinin konusunu bir yerlerde okurken öğrendiğim bir şey vardı, bu haliyle herhalde 8. bölümde sezon ortasına girerken falan yaparlar onu. Hadi hayrolsun…
İskoçya’daki referanduma ramak kala bölümde İngilizlerin İskoçları açıkça ve birkaç kere aşağılaması tesadüf mü değil mi diye merak etmedim değil açıkçası. Ayrıca bir üstteki yorumda “8. bölümde sezon ortasına girerken falan yaparlar” dediğim şeyi 6’da hallettiler adamlar. Hoşuma gitti, devamını da merak ediyorum. Yalnız…
Pilot bölümün beni pek açmamasına rağmen bir şans daha veriyim diyerek nerdeyse sezon finaline geldim Diziyi izlediğime de pişman değilim. Hikayenin ağır işlemesine rağmen, arada keyif aldığım bölümler oldu. Yalnız 7.bölüm beni ciddi anlamda rahatsız etti.
@unfortr Yayınlandığı kanalın farkındasın değil mi? Bir de bu dizinin uyarlandığı kitap serisi de sanırım böyleymiş.
Ben beğendim bu 7. bölümü. Belki de bu tarzla bir şeyle karşılaşacağımı tahmin ettiğimden şaşırmadığımdandır.
@aytackara: Bence kanal burda kendini aştı. Kitapların gidişatı da böyleyse, bende hazırlıklı olurum bundan sonra.
Bu Claire’da acıyorum doğrusu, bu nasıl bir ikilemdir yahu.
@unfortr Bana diziyi sevdiren de bu ikilem oldu sanırım. Ben dizi başlamadan konuyu okurken 7. bölümde olacak olanı önceden biliyordum, nasılını merak da ettiğim için özellikle bekledim ve iyi sundular; haklarını vermem lazım.
Bu dizinin 2. sezonunu da amma sarkıttılar.Senaryo yazılımı uzunmu sürdü ne .Aslında merak ediyorum 2. sezonu nasıl bir şey olacak diye.Neticede ilk sezon filmin dizi haline getirilmiş haliydi.Akmı kara mı şimdi belli olacak .Merakımda ondan.
2. sezon fragmanı
Ana De La Reguera (Jane The Virgin, Narcos), Tom Savini, Marko Zaror ve Emily Rios (The Bridge, Breaking Bad) From Dusk Till Dawn: The Series’in 3. sezon kadrosuna dahil olmuş.
Nicky Whelan ve Maurice Compte From Dusk Till Dawn: The Series’in 3. sezon kadrosuna dahil olmuş.
From Dusk Till Down: The Series S01E01
Geçen gün 3. sezon fragmanını izleyip merak edince bir deneyeyim dedim ilk bölümü. Konuya falan bakmadan direk balıklama daldığım için ilk 10-15 dakika ne izliyoruz şimdi biz moduna girip, zaman doldurmaya yönelik boş beleş diyaloglardan dolayı bolca sıkılsam da gittikçe açıldı sonrasında.
Buram buram Robert Rodriguez kokuyor kesinlikle. Rodriguez’in yarattığı atmosfer ve anlatım tarzı belli. Usta ismin Ustura, Ölüm Geçirmez ve Dehşet Gezegeni gibi yapımlarını sevenler bunu da sever diye düşünüyorum. İnşallah devam eden bölümlerde de beğenmeye devam ederim. İzlemeye devam!
Ek: Bir de ben bunu El Rey dizisi sanıyordum ama; bölüm başlarken Netflix Original Series ibaresi çıkıyor. Ortak yapım galiba.
From Dusk Till Down: The Series S01E02
Güzeldi bu bölümde.
Robert Patrick ve Shameless’tan Madison Davenport da katıldı bu bölüm kadroya. Biraz softlaştırıp nefes aldırdı hikayeye açıkçası Fuller ailesi. İyi oldu yani.
1 günü 10 bölümde işleme ve 1 bölümü yapboz parçası gibi işleme taktiği tıkırında ilerliyor şu an için. Dizinin en büyük artısı bu taktik zaten.
Merakıma yenik düşüp IMDB’ye bakmamış olsam; 3 karakter tamam ama diğerlerinden kim son durak yolcusu kim tek duraklık yolcu kestirmek çok güç gerçekten Robert Rodriguez’in başarılı betimlemesi dolayısıyla. Bu da ayrı bir artı şu an için bana göre.
Bir de söylemeden geçemeyeceğim; That 70’s Show hariç Wilmer Valderrama’yı ilk defa polis veya dedektif olmadığı bir rolde görüyorum. Değişik bir duygu cidden.
İlk 5 bölüm çok iyiydi gerçekten. 6. bölümde ilk defa sıkıldım. Şu ana kadarki en zayıf bölümdü.
Bu bölüm ise tam bir cümbüş, tam bir parti havasında geçti. Görsel öğeler filme oranla daha başarılıydı. Ki olsu bir zahmet, film 20 yaşında!
Grubun bağ kurması açısından faydalı bir bölüm oldu. Scott beklenmedik bir şekilde parladı, Kate’in patlama anı güzeldi.
Santanico’nun Richie’ye olan takıntısının sebebini de öğreneydik iyi olurdu aslında.
Freddie de ısırıldı, ölmedi, muhtemelen dönüşecek. Bu da güzel bir hava katacak bence diziye. Ha dönüşmez de istisna olursa o zaman daha da güzel olur.
Bu arada bu Santanico’yu canlandıran Eiza González’e bu dizide yapılan makyaj, hatunun güzelliğine ket vuruyor resmen. Çok güzel, çok tatlı bir kadın aslında; ama bu şekilde sıradanlaşıyor maalesef.
From Dusk Till Down: The Series S01E08
Bu bölüm çok 2. sınıf olmuş yahu! Yönetmenin tecrübesizliği bas bas bağırıyordu çoğu sahnede. Yaratıkların makyajına geçen bölümkü kadar özen gösterilmemesi de cabası. E tabi geçen bölümü Robert Rodriguez yönetiyordu, bu bölümü ise isimsiz, tecrübesiz tıfılın biri.
S01E09
Beğenmedim bu bölümü de. Gereksiz bir yola girmişler, sırf bölüm çekmiş olmak için bölüm çekmişler.
From Dusk Till Down: The Series S01E10 (Sezon Finali)
Beğenemedim ne yazık ki bu bölümü de. Sezonun ilk yarısı bambaşka bir diziydi, ikinci yarısı bambaşka bir diziye büründü. Anlatım tarzının değişmesi ve hikayenin kendini bulduğu nokta dışında; özellikle son 3 bölümde karakterler saçma sapan, sebepsiz, mantık dışı kararlar ve tepkiler vermeye başladı. Haliyle de dizi sıkmaya ve kendinden soğutmaya başladı son bölümlerde.
İlk 5 bölüm için ortalama puanım: 8.5
Son 5 bölüm için ortalama puanım: 7.0
Umarım 2. sezon başında tekrar toparlamayı başarır.
From Dusk Till Down: The Series S02E03
Fena değildi.
Briana Evigan‘ın diziye girmesi güzel oldu. D.J. Cotrona ile yakışan bir ikili oldular. Seth’in arabaya atlayış anı çok klastı bu arada. Catrona kendisi mi çekti, yoksa dublör mü çekti bilmiyorum ama güzeldi.
Jeff Fahey‘in diziye girmesine de sevindim. Severim aktörü.
Margaret’i ilk defa doya doya izleyebilmek de keyifliydi. Önceki bölümlerde pek dikkat çekmiyordu ama hoş hatunmuş aslında.
From Dusk Till Down: The Series S02E04
Güzel bölümdü.
Dizi, bu sezon da daha farklı bir modda ilerliyor şu ana kadar. 1. sezonun ilk 5 bölümü apayrı bir moddaydı, son beş bölümü ayrı bir moddaydı, şimdi bu 4 bölüm de ilk sezonun son beş bölümünden biraz daha farklı bir modda. Bir genelleme yapıp şöyle bir kafa yapısı olan bir dizi diye tarif etmek pek mantılı bir tercih değil anlayacağınız.
İlk sezonun son beş bölümünden daha iyi ilerliyor bu sezon şimdilik.
İlk 4 bölüm için ortalama puanım: 7.7
Güzeldi. Sarı yanan trafik ışığı gibi bir bölümdü. Son 2 bölüm çok daha güzel olacak sanki.
*Sonja’nın ölümü beklediğim bir şeydi.
*Baştaki gizemli teslimatçı Demi Lovato’ydu galiba. Son 2 bölümde teşrif edeceğini biliyordum ama; daha öncesinden kıçıyla bir ön gösterim yapmasını beklemiyordum valla.
Beklentimi tam olarak karşılayamasa da, karakterlerin çizgileri yine kaybolsa da ve laçkalık biraz can sıksa da fena bir kapanış olmamış yine de. S01E07’dekine benzer bir cümbüş görmek güzeldi.
*Aynı şekilde Kate’in de miladı dolmuştum ama; tasvip etmediğim bir şekilde ölümden geri döndürme yolunu seçtiler.
S03E01 erken düşmüş ortamlara.
From Dusk Till Down: The Series S03E01
Ve Gecko biraderler döner!
Oldukça heyecanlı ve ilerisi için heyecan veren bir açılış olmuş, beğendim bölümü.
Bu bölüm 6 Eylül’de, 2. bölüm ise 13 Eylül’de yayınlanacakmış. 14-15 Eylül’e kadar bekleyeceğim artık yeni bölüm için.
From Dusk Till Down: The Series S03E04
Nicky Whelancığım diziye dahil oldu sonunda bu bölüm. Ama bu karakterle gireceği aklımın ucundan geçmiyordu valla. Güzel bir sürpriz oldu ve sıkıcı geçen bölümü pozitif bitirtmeyi başardı.
Yalnız bu kıyafet konusundaki çekim hatası komediydi resmen. Bölüm başındaki sahnenin başında Nicky Whelan’ın üstünde bu kıyafet vardı:
Bölüm sonuna konan aynı sahnenin devamında ise kıyafeti buna dönmüştü:
Bu kadar büyük hatalar yapmayalım lütfen!
Bir de Eiza González’i şu ana kadarki 4 bölümden sadece 1 tanesinde görebildik. Yazıktır, günahtır, acıyın bize, onsuz dizi olur mu yahu?
Salgın olayı ve Nicky Whelan faktörü sayesinde izlenebilitesi yüksek, gayet güzel bir bölüm çıkmış ortaya.
Yalnız
’u bu rolde gram ciddiye alamıyorum ben, bunu da belirtmeden geçmeyeyim.
From Dusk Till Down: The Series S03E07
Karman çorman, özensiz bir bölümdü. Bölümdeki tek güzel şey, Fernanda Andrade idi.
From Dusk Till Down: The Series S03E08
Nerelerdeydin be güzelim? Özletmiştin kendini valla! Neyse, bizi kendinden mahrum etme bir daha bu kadar uzun bir süre.
Yalnız o gelirken yanında getirdiğin için sevinsem mi üzülsem mi bilemedim valla. Neyse, bu bölüm batmadı gözüme en azından.
Bir fırtlamadığın burası kalmıştı be bro!
Güzel bölümdü bu arada.
Gecko kardeşler aksiyonun dibine vurdu bu bölüm. Baya sağlam bir kapışma bölümü yapmışlar. Ayrıca bu bölümün üstüne 1 bölüm daha yayınlamaya gerek yok. Sezon finali tadında bir bölüm olmuş keza.
Dizinin en iyi bölümlerinden biriydi.
Bölüm için puanım: 8.3
ne güzel belirdi öyle bir anda yahu! Haberi falan da çıkmamıştı, güzel bir sürpriz oldu. İyi saklamışlar basından valla.
Bir de şu elemanın dövüş sahnelerindeki performansını alkışlamazsam ayıp etmiş olurum valla.
From Dusk Till Down: The Series S03E10 (Sezon Finali/Muhtemelen Final)
Heyecanlandıran, keyif veren, diziye yakışan, epey haşmetli bir kapanış oldu.
Bazen iyiydi, bazen kötüydü, ama keyifliydi be 3 sezon boyunca izlemesi. Emeği geçen herkese teşekkürler.