Netflix’in Almanya yapımı yeni dizisi Kleo, 19 Ağustos’ta izleyiciyle buluştu. 8 bölümden oluşan dizinin bölüm süreleri 44-56 dakika arasında. Bu da dizinin fragmanı:

Hanno Hackfort, Bob Konrad ve Richard Kropf, dönem draması, casusluk draması ve aksiyon-macera öğeleri içeren dizinin yaratıcıları. Söz konusu üçlüye yapımcı koltuğunda Till Derenbach ve Michael Souvignier eşlik etmiş. Bölümlerin yarısını Viviane Andereggen, diğer yarısını Jano Ben Chaabane yönetmiş.

Kleo isimli bir kadın var hikayemizin merkezinde. 1987 yılında açıyoruz hikayeyi ve çok geçmeden zaman atlaması yapıp 1990 yılında yol almaya devam ediyoruz sezon süresince.

Kleo, Doğu Almanya’da yaşayan bir genç kadın. Dedesi üst düzey bir asker. Kleo ise dedesinin de mensubu olduğu Stasi isimli gizli bir örgüt için çalışan gizli bir ajan/suikastçi.

1987 yılında alışkın olduğu üzere Batı Almanya sınırları içerisinde bir göreve çıkıyor Kleo. Görevini başarıyla yerine getiriyor getirmesine ama sonrasında hayatı bir anda altüst oluyor. Örgütten tanıdığı herkes anlamlandıramadığı bir şekilde ona sırtını dönüyor ve kendisini hapishanede buluyor. Aradan 3 sene geçiyor. Siyasi suçlardan hüküm giymiş mahkumlara af çıkıyor ve Kleo da bu aftan faydalanıyor. Bundan sonraki süreçte de hapse düşmesine vesile olan kişilerden tek tek intikamını almaya başlıyor.

Hayatta kalma ve öldürme becerileri gelişmiş, soğukkanlı ama bir o kadar da eğlenceli bir kadın olan Kleo karakterine Jella Haase hayat veriyor.

Wir Kinder vom Bahnhof Zoo dizisinden anımsanabilecek Dimitrij Schaad, Batı Almanya’da görev yapan Sven isimli bir polis memurunu canlandırıyor. Dolandırıcılık biriminde bir masa başı işi verilmiş kendisine. Birimde başta amirince olmak üzere pek ciddiye alınmamakta.

Gittiği bir gece kulübünde Kleo’nun 1987 yılındaki yukarıdaki sözünü ettiğimiz suikast görevine tanık olan Sven, hayatında aradığı/beklediği heyecanı görev yaptığı birimle herhangi bir ilgisi olmasa dahi münferit olarak peşine düştüğü bu davada buluyor.

Deutschland 83 & 86 dizilerinden anımsanabilecek Vladimir Burlakov, Kleo’nun 1987 yılındaki amiri ve aşığı konumundaki Andi Wolf karakterine hayat veriyor. O da tıpkı dedesi gibi Kleo’ya sırtını dönüyor ve Kleo ona ait karnında taşıdığı bebekle birlikte hapse düşmek durumunda kalıyor.

*Kleo ile aynı dönemde aynı eğitimlerden geçen soğukkanlı bir katil olan ve Kleo hapisten düştükten sonra onun peşine düşen Uwe Mittig rolünde Vincent Redetzki‘yi izliyoruz.

*Marta Sroka, 1990 senesine geldiğimizde Andi’nin hamile eşi olarak karşımıza çıkan Anja karakterine hayat veriyor.

*King of Stonks dizisinden anımsanabilecek Thandi Sebe, Sven’in şu sıralarda hiçbir konuda pek anlaşamadığı karısı Jenny karakterini canlandırıyor.

*Yun Huang, Batı Almanya’da bir istihbarat biriminde görev yapan Min Sun isimli bir ajana hayat veriyor.

*Das Boot ve Babylon Berlin dizilerinden anımsanabilecek Julius Feldmeier, Kleo hapisteyken onun evine yerleşen ve hapisten çıkınca onu ev arkadaşı olarak kabul eden Batı Almanyalı, bir uzaylı olduğuna inanan Thilo isimli garip bir gence hayat veriyor.

*Kadroda ayrıca Alessija Lause ve Steffi Kühnert gibi isimler bulunuyor.

Diziyi izleyip bitirdim. Sezonun ortalarında kötü bulduğum bir bölüm vardı sadece. Onun dışında eğlenerek izledim diziyi. Jella Haase, iyi iş çıkarmış başrolde. Fazlasıyla tatlı bir seri katil tasviriyle karşımızdaydı Kleo ve onu sevmemek cidden mümkün değildi. Dimitrij Schaad da yardımcı rolde fena bir iş çıkarmadı. Sven de oldukça renkli bir karakterdi.

Fazla ciddiye almadan takip edilmesi gereken çıtır çerez bir hikaye var karşımızda. Doğal komik ve aksiyonu da bol bir dizi arayışında olanlara tavsiyedir.

Ucu kapalı bitti denebilir ama 2. sezonu olsun isterim açıkçası. Kleo-Sven ikilisiyle yeni bir maceraya daha varım ben.