No Game No Life — Tanıtım
5 yorum whoami 25 Haziran 2014 14:38
No Game No Life ilk başta hafif roman (light novel) olarak ortaya çıkmıştır. Elde ettiği başarılardan dolayı öncelikle manga, sonrasındaysa anime uyarlaması yapılmıştır. Benim özellikle çok sevdiğim bu animeyi, sizlere herhangi bir ispiyon (spoiler) vermeden tanıtmaya çalışacağım. Öncelikle bu çalışma hakkında biraz bilgi vereyim.
No Game No Life, Yū Kamiya tarafından yazılan ve resimlendirilen bir Japon hafif roman dizisidir. Aralık 2013 itibariyle beş cildi Media Factory tarafından yayınlanmıştır. Sanat çalışmalarını Mashiro Hiiragi‘nin yaptığı, hikayesi yine Yū Kamiya‘ya ait olan mangası Media Factory’nin manga dergisi Monthly Comic Alive‘da 27 Ocak 2013’te yayınlanmaya başlamıştır. Anime uyarlaması ise Madhouse tarafından 9 Nisan 2014’te yayınlanmaya başlamıştır.
Konusu: Sora ve Shiro, herhangi bir eğitimi, işi olmayan, ünleri internet üzerinde şehir efsanesi gibi yayılmış çok parlak oyunculardır. İlk bölümde anlayacağınız üzere iki kişi olmalarına rağmen dört karakteri idare edebilmektedirler. Öyle ki gerçek dünyayı bile berbat bir oyun olarak tanımlamaktadırlar.
Bir gün Teto adında bir çocuk tarafından alternatif dünyaya davet edilirler. Burada Teto, alternatif dünyanın tanrısıdır ve öldürmeyi yasaklamıştır. Ülkelerin sınırları da dahil olmak üzere tüm anlaşmazlıklara oyunlarla karar verilir. İnsanlığa, oyunlardaki başarısızlıklarından dolayı son bir şehir kalmıştır. Sora ve Shiro, bu alternatif dünyada insanlığın kurtarıcısı olabilecek midir?
Ana Karakterler
Sora ve Shiro
Hikayemizin ana karakterleri birbirlerinden ayrıldıkları zaman hiçbir şey yapamaz duruma geliyorlar. Shiro (kız kardeş) çok tatlı, güzel ve çok zekidir. Sora (erkek kardeş) ise kız kardeşine kıyasla az bir zeka seviyesine sahip olmasına rağmen stratejik dehadır. Bu dehasını strateji oyunlarına borçlu olduğunu söyler. Ayrılmadıklarından hiç kimse oyunda, bu ikiliyle boy ölçüşememektedir.
Stephanie Dora
Altenatif dünyada, insanlık ırkının kralının kızıdır. Animenin başlarında biraz aptal gibi görünmesine rağmen zekası üst seviyededir. (Haksızlık etmeyelim )
Teto
Alternatif Dünya’nın tanrısı. İlk bölümde Sora ve Shiro’yla bir oyun oynar ve onları dünyasına davet eder. Dünyasına davet etmesinin sebebi ise animenin sonraki bölümlerinde anlaşılır.
Alternatif dünyada tam olarak 16 tane ırk vardır. Bunlar kendi aralarında büyüye yakınlıklarına göre sıralanmıştır. Imanity (insanlık) en son sıradadır. Diğer ırklar büyünün yardımıyla oyunlarda hile yaparken, Imanity büyüyle uğraşmadığından bu hileleri tespit edememektedir ve oyunları kaybetmektedirler. Bu yüzden Imanity’ye son şehir kalmıştır. Sora ve Shiro, bu durumu bir meydan okuma gibi kabul eder ve diğer ırklarla çok ciddi oyunlar oynamaya başlarlar.
Çok fazla akıl oyunu içeren bu anime, İngilizce’deki ‘mindfuck anime‘ tanımlamasını tam olarak karşılamaktadır. Birinci bölümü izleyip bu animeye bir şans verin derim. Son olarak sizleri fragman, açılış ve kapanış şarkılarıyla başbaşa bırakıyorum.
yorumlar
Pek güzel duruyor aslında ama animelerle aram pek iyi değil. Çok derin oldukları için girip çıkamamaktan korkuyorum. ilk ve son animem Death Note ile bu piyasadan çekildim.
Şaka bir yana eline sağlık. öz, güzel bir tanıtım olmuş.
@whoami : Eline sağlık, bana sattın bunu. Bakayım bi ara ilk 1-2 bölüme.
Teşekkürler arkadaşlar. Elimden geleni yaptım Yalnız biraz kısa oldu. İlerideki tanıtımlarımda daha uzatmaya çalışacağım.
@dkamoy: Ne mutlu bana
@whoami: Kısa olmamış. Uzun olmamış. İlle de uzun olması da gerekmiyor zaten. Bir yazı tanıtım diye uzatmaya çalışmaya gerek yok. İçinden geldiği gibi yaz. Hem okuyanı da şevklendirmek gerek.
Daha 12 bölümlük anime bu. Bence kararında bir tanıtım.
Ya ben bunu izleyeli oldu bi müddet de yazmayı unuttum. Şimdi anime deyince geldi aklıma.
Ben bu animeden biraz daha zeki bişi bekleyerek oturdum karşısına. O yüzden beklentimin altında kaldı. Hikaye benim zevkime göre fazla sulandırılmış sunuldu. Yoksa hiç de fena değildi aslında. Bazı yerlerde “uysa da kodum”ları oldu ki bu animelerde pek alıştığım bir tarz olmadığı için kendilerine eksi puan yazdım ama insanın dimağını açmasına açtığı anlar olduğu da bir gerçek.
Neticede diyeceğim şu: Animelerde abartma, sulandırma eşiğiniz iyi durumdaysa sıkılmadan izleyebileceğiniz, ortalamanın üstünde bir yapım No Game, No Life. Ama anlamsız saçma geyikler için hızlıca akan altyazıları takip etmeyi sevmeyen, anlamsızca uzun diyalogları ve gürültülü hep bir ağızdan konuşmaları kaldıramayan bir bünye iseniz hiç bulaşmayın.
Tek sezon yetti bana. İzlediğime memnunum ama 2. sezona bakmam. O kadar da zeki değildi.