The Lost Room 2006 senesinde şimdiki adı Syfy olan Sci-Fi Channel tarafından yayınlanan 3 bölümlük (bölüm başına ortalama 1,5 saatlik) bir bilim kurgu mini dizisi.Gerek konusuyla, gerekse fantastik ortamıyla, yayınlandığı dönem oldukça beğenilen bu mini diziyi tanımak isteyenleri yazının devamına alalım.

Dizinin konusu şöyle :
Bir gün, dizimizin baş kahramanı olan polis dedektifi Joe Miller, bir cinayet mahallini incelerken garip olaylara tanık olmaya başlar. Bizse, daha ilk dakikadan bu cinayete karışanların bir anahtarın peşinde olduklarını ve bu anahtarın da bildiğimiz anahtarlardan olmadığını görürüz. Anahtar ile açılan kapılar farklı yerlere gitmeyi sağlıyordur. Dedektif Joe, olayın üzerine gittikçe anahtardan başka güçleri olan başka nesneler yolunu keser. Davayı incelerken bir noktadan sonra işler kahramanımız için oldukça kişisel bir hal alır ve olaylar da bundan sonra iyice sarpa sarar.Kapılar, eşyalar, çeşit çeşit özel güç, nedenler, nasıllar derken 260 dakikanın nasıl geçtiğini anlayamadığınız, ispiyonlamamak adına daha fazla ayrıntısına girmeyeceğimiz bu diziyi izleyenlerin bir kısmı “Az ve öz olması kalitesini arttırıyor” derken, bir kısım izleyicinin de hala “Ah keşke devamı olsaydı” dediği bir yapım The Lost Room.

Topu topu 3 bölüm olan bu diziyle ilgili ispiyon verip keyfini kaçırmamak için karakterleri de çok kısa tanıtıyoruz:

 

 

 

Joe MillerDizinin baş kahramanı olan karakterimiz bir polis dedektifiyken, nesnelerden birine sahip oluyor ve kendini çıkılması zor bir bulmacanın içinde buluyor. Karakter Peter Krause tarafından canlandırılıyor. Kendisini en iyi Six Feet Under‘dan tanıyabilirsiniz. Şimdilerde ise oyuncuyu Parenthood‘da izliyoruz.

 

 

 

Jennifer BloomNesneye sahip olduktan sonra Joe ile yolları kesişen gizemli bir karakter. Niyetinin iyi mi kötü mü olduğu konusunda tam bir karara varmak çok zor.Karakteri, The Good Wife‘taki rolüyle Emmy Ödülü sahibi olan Julianna Margulies canlandırıyor. Kendisini The Good Wife dışında, E.R. ve The Sopranos gibi pek çok diziden hatırlamanız mümkün.

 

 

 

 

Martin RuberMartin, bir adli tıp uzmanıyken, nesnelerin ortaya çıkmasıyla onlara takıntılı bir hale geliyor.Karakteri canlandıran oyuncu Dennis Christopher‘ı Deadwood‘dan hatırlayanlar olacaktır.

 

 

 

 

Howard MontagueNesnelerden, kaleme sahip olan ve diğer nesnelere sahip olmak için her şeyi yapmaya hazır bir adam.Karakteri Roger Bart canlandırıyor. Kendisini Desperate Housewives‘tan ve Revenge,Grimm gibi dizlerdeki konuk oyunculuklarından tanıyabilirsiniz. Oyuncu, en son yine bir başka mini dizi Political Animals‘ta rol aldı.

 

 

 

Karl KreutzfeldBir diğer koleksiyoncu olan Karl Kreutzfeld de nesnelere bir hayli takıntılı.Karakterimiz, pek çok yapımda karşımıza çıkan Kevin Pollak tarafından canlandırılıyor.

 

 

 

 

 

Wally JabrowskiBana göre dizinin en eğlenceli karakteri. Nesnelerden otobüs biletine sahip ve bileti kendi işine geldiği gibi rahatça kullanmaktan çok memnun.Karakteri Peter Jacobson canlandırıyor; kendisini, House M.D. izleyenler hatırlar.

 

 

 

 

Anna MillerDedektif Joe Miller’ın küçük kızı.Şimdilerde bir hayli büyümüş olan Elle Fanning tarafından canlandırılıyor. Oyuncuyu en son J.J. Abrams imzalı Super 8 filminde izledik.

 

 

Kadronun tamamına şuradan ulaşabilirsiniz.

Teknik alanlarda Emmy dahil çeşitli adaylıkları olan The Lost Room’un yazarları Laura Harkcom, Christopher Leone ve Paul Workman’ın da 2008’de Writers Guild of America Ödül adaylıkları var.Temmuz 2010’da, dizinin bir çizgi romanı olacağı duyuruldu. Yayıncı tarafından gelen son açıklamayla bu durum kesinlik kazanmış oldu. 2011 sonbaharında çıkması planlanan ama, şu ana dek ortalıkta görünmeyen çizgi romanın yayıncısı Red5 Comics şirketi 2012 Ocak’ında, “yaratıcıların başka projelerden ötürü yoğun olmaları” nedeniyle gecikme olduğunu, ama hala projenin arkasında olduklarını açıkladı.

Eğer siz de fantastik ve gizemli bir şeyler izlemek istiyorsanız, özel güçlerle ilgili bilim kurgu yapımlar ilginizi çekiyorsa ve uzun uzun sezonlarla uğraşmak niyetinde değilseniz, zamanın nasıl geçtiğini anlamadığınız 3 bölümden ibaret bu dizi tam size göre.