2014 Temmuz Ekranı – 3
Temmuz’da sezona giriş yapan dizilerle ilgili yazı dizimizin sonuncusuna geldik. Bu kez önümüzde, 6 adet ilk sezonunda olan Amerikan, 1 adet de 2. sezonuyla dönen İngiliz dizisi var. Bakalım bakalım.
2014 Temmuz Ekranı -3
Utopia
Sezon: 2
Başlangıç Tarihi: 14 Temmuz
Kanal: Channel 4
Bölüm sayısı: 6
Oyuncular: Fiona O’Shaughnessy, Alexandra Roach, Nathan Stewart-Jarrett, Adeel Akhtar, Oliver Woollford, Paul Higgins, Neil Maskell, Geraldine James
Konu: İlk olarak şu yazımızda değindiğimiz Utopia, verdiği ‘1,5 yıllık’ sezon arasını nihayet bitirdi.
Çizgi roman düşkünlüğü nedeniyle ilk sezonda başlarına gelmedik kalmayan grubumuz geri dönüyor, kaldıkları yerden maceraya devam ediyorlar. Ian, Becky, Grant ve Wilson’ın artık farklı hayatları ve farklı amaçları var. Tabii Bay Tavşan’ı ve Arby’yi de unutmamak lazım. Sahi, Jessica Hyde nerede?
Fragmanı
|
Married
Sezon: 1
Başlangıç Tarihi: 17 Temmuz
Kanal: FX
Bölüm sayısı: 10
Oyuncular: Judy Greer, Nat Faxon, Jenny Slate
Konu: Bir “durgun evlilik” komedisi. Russ ve Lina Bowman evliliklerinde uzun bir zamanı geride bırakmış bir çifttir. Başta seks yaşamları olmak üzere durgun bir döneme girmişler ve üç çocuk ile borçlar öncesi beraber geçirdikleri o güzel ve sakin vakitleri hatırlayamaz olmuşlardır. İşte evli bir çift değil de yakın iki arkadaşa dönüştüklerini fark eden ikilimiz, ilk zamanlarına dönmek için çaba sarf etmeye karar veriyorlar.
Fragmanı
|
You’re the Worst
Sezon: 1
Başlangıç Tarihi: 17 Temmuz
Kanal: FX
Bölüm sayısı: 10
Oyuncular: Chris Geere, Aya Cash, Desmin Borges, Kether Donohue, Ginger Gonzaga
Konu: Gretchen ve Jimmy kimseye faydası olmayan, dahası kendilerine de zararı olan iki kişidir. Günün birinde bir şekilde tanışırlar ve dahası birbirlerinden hoşlanırlar. Üstüne de sevgili olurlar. İşte ikisinin bu sevgililik dönemi komedi ögeleri eşliğinde bu dizide işlenecek.
Fragmanı
|
The Lottery
Sezon: 1
Başlangıç Tarihi: 20 Temmuz
Kanal: Lifetime
Bölüm sayısı: 10
Oyuncular: Marley Shelton, Michael Graziadei, David Alpay, Athena Karkanis, Yul Vazquez, Shelley Conn, Martin Donovan, Lesley-Ann Brandt,
Konu: Bir kıyamet sonrası dizisi daha ekranlara geliyor. Yıllardan olmuş sana 2025. Dünya’da son bebek dünyaya geleli uzun bir zaman geçmiş ve gün geçtikçe insan sayısı azalıyor. İnsanoğlu da haliyle tükenmeme yarışı içine girmiş.
Bu konuda herkes bir araştırmanın peşinde ve işte derken bir gün Dr. Alison Lennon ve ekibi başarıyor; 100 adet embriyo dölleniyor. Haliyle bunları taşıyacak denekler de lazım. İşte bunun zamanı gelmişken devlet laboratuvara el koyuyor ve Başkan’ın da ikna edilmesiyle ülke çapında bir loto düzenlenmesine karar veriliyor. Bu durum da ortalığı karıştırarak bir çeşit güç ve kontrol savaşına neden oluyor.
Dizinin sloganı: “Nesli tükenmekte olan bir sonraki tür biziz.”
Fragmanı
|
Manhattan
Sezon: 1
Başlangıç Tarihi: 27 Temmuz
Kanal: WGN America
Bölüm sayısı: 13
Oyuncular: John Benjamin Hickey, Olivia Williams, Daniel Stern, Ashley Zukerman, Rachel Brosnahan, Katja Herbers, Alexia Fast, Christopher Denham, Harry Lloyd, Michael Chernus, Eddie Shin
Konu: Bir dönem dizisi olacak ve 1943 yılından giriş yapıyoruz. Tarihte ‘Manhattan Projesi’ olarak bilinen proje, 2. Dünya Savaşı zamanında nükleer araştırmalar ve silah üretimi yapılması için başlatılan ve savaş sonrasında bitirilen bir çalışma.
Dizideki yerimiz ise New Mexico ve merkezde bir grup bilim adamı var. Bu kişiler verilen işleri yapan ve devletin kendilerine söyledikleri kadarını bilen, dahası ne üzerinde çalıştıklarını herkesten gizleyen kişiler. Klişe şekliyle de Dünya tarihinde ‘derin’ bir iz bırakacak şekilde tarihe tanık olma yolunda ilerliyorlar.
Söylenenlere göre dizide gerçek kişiler konu edilse de tarihi kesinlik tam olarak takip edilmeyecek.
Fragmanı
|
Ortak bir çalışma olan bu bildiride emeği geçen ikili:
aytackara, dkamoy.
Okurlarımıza afiyetler diliyoruz.
yorumlar
You’re the worst’de ikili arasında uyum güzel ama yan karakterler tamamen çöp. İzlerken çok sıkıyorlar.
Him & Her ise bundan açıkçası kat kat daha iyi, özellikle yan karakterlerin hepsi komediydi HnH’de.
married’i sevdim ben… yan karakterler de iyi… lakin adam turuncu olmuş solaryumdan yahu…
Manhattan‘a tek kelimeyle bayıldım. En sevdiğim yaz dizisi kupasını The Strain’den alıp kendisine veriyorum yani Peşpeşe izlediğim 4 bölümün ardından “Eee, gerisi nerede bunun?” diye kaldım koltukta. Çıkmış olsa 20 bölüm daha izlerdim. Konuyu gayet güzel işliyorlar. Kadro desen bir o kadar başarılı. John Benjamin Hickey‘i zaten severim. Burada gözlerimi alamıyorum kendisinden. Rachel Brosnahan‘ın da çok iyi bir oyuncu olduğuna emin oldum artık. Hem House of Cards’ta hem de The Blacklist’te farklı karakterleri çok güzel vermişti. Şimdi yine farklı bir şeyler yapmış. Umarım zamanla hakettiği yere gelir.
Reytingleri her ne kadar göçmüş olsa da benim 2.sezon umudum var. Sonuçta kanalın sadece 2 dizisi var. En azından bir sezon daha fire vermek istemeyebilirler. İptal olursa gerçekten üzülürüm.
Ayrıca dkamoy ve ben haricinde daha kimse şans vermedi mi şu güzelim diziye? Cık cık cık
@hsparks: Ben vereceğim, biriktiriyorum. Yalnız gaza getirmiş olabilirsin bu yorumun ile
@abidin77: Nihahaha amacıma ulaştım desene!
Ben de biriktiriyorum şimdilik ama sezon finali olmadan izlemek istiyorum zaman bulursam.
@real tortoise: Belki de biriktirmek daha iyidir. Bugünün ardından haftada 1 seyretmek beni kesmeyebilir çünkü
@hsparks: Sen böyle dedikçe daha çok merak etmeye başladım şimdi Neyse, sezonu yarılasın da girişeyim buna ben.
you are the worst’u bulamıyorum ben… nerede bulup indirsem rusça çıkıyor…
married’i seyrettikçe daha çok seveceksiniz… çok sevdim ben…
You’re The Worst‘te “Ay dur bi bölüm daha izleyelim, güzelmiş” diye diye 3. bölümden alıp peşpeşe izleyerek güncele yetiştik. Bence bu diziye şans verin birkaç bölüm. Beni güldürüyor, o derece.
You’re The Worst’e üsteki yorumdan sonra araştırıp başladım.Kafa yormadan eğlendiren,yağ gibi akan bir dizi olmuş.Biraz fazla toz pembe olmuş ama kafa yormama nedeni de bu zaten.Günlük hayattaki sorunlardan kaçmaya bire bir dizilerden olmuş.Her dramanın üstüne bi bölüm atmak lazım ama dizi yağ gibi akınca bölümleri bitirmişim hemen
@dkamoy bu arada ben Veep’in ilk sezonunu ingilizce altyazıyla bitirdim.1. bölümde adeta sudan çıkmış balığa döndüm.Başta ingilizce izlediğimden felan sanmıştım ama diziye devam edince bölümün kendisinin sorunlu olduğunu farkettim O pilot diziye yakışmamış.İzleyiciyi direk olaya dahil edelim demişler ama bence olmamış. 1. bölümden iptal eden varsa bi kaç bölüm daha şans versin bence.Onun haricinde dizi beklentimi karşıladı.Güzel bir dizi olmuş.Normal siyaset dizilerini sevenler bunu da deneyebilir.Olaya farklı açıdan bakıyor ama sonuçta aynı şeyleri anlatıyor.
@meorman: Ooo 2’de 2. Pek sevindim. Bakalım kalan Veep’lerde de benzer düşüncelerde olacak mıyız.
You’re the worst konusunda; ben de çok memnunum, güzel kafa yormayan ve de baya eğlendiren bir iş olmuş. Meormanın yorumuyla da Veep’e bi şans vereyim ben tekrar en iyisi, ilk bölüm bence de çok kötüydü hatırlıyorum da.
you are the worst fena değil ama benim için bir married ya da satisfaction değil… iptal olurlarsa üzülürüm…
Bir süredir biriktirdiğim Married‘in son 6 bölümünü bugün peşpeşe seyrettim. İyice bayıldım diziye. Normalde katlanamadığım Nat Faxon‘ı bile sevdirmeyi başardı bana. Hatta başka bir yerde karşıma çıksa gülümseyerek seyredeceğim adamı. Yan karakterler de çok şeker. Özellikle Jess ve kocası güzel dolduruyorlar ekranı. Bu dizi iptal olursa ciddi şekilde üzüleceğim. Ulusal kanallardaki komedilerimin %99’u iptal oldu zaten. Bari yüzümü FX güldürsün.
@hsparks: Eyvah! Ben Married’ı baştan 3-4 bölüm izleyip sevip gerisini biriktirdiydim. Bu bir komedi olduğuna ve sen sevdiğine göre benim kalanı sevmeme ihtimalim var demektir. Tüh bee!
@dkamoy: He he yok ya seversin bence Çünkü bu sefer başladığı gibi devam etti dizi. Benim ilerledikçe iyice sevmemin sebebi sanırım yan karakterlere alışmam oldu. İçin rahat olsun yani.
@hsparks: Ay lütfen yeni bi komediyi birkaç sezonluğuna ikimiz de sevelim yahu. Sen ötekini sevmiş miydin peki? Worst hani… (Yorum yazdıysan aratma bana şimdi.)
@dkamoy: Aynen, bu kadar diziden nasıl ortak komedimiz çıkmıyor hayret ediyorum bazen
Bitmesini beklediğim için Worst’e daha giremedim. Sezon finali gösterildiğine göre yakın zamanda el atarım sanırım. Onu seveceğime çok eminim. Umarım ters tepmez.
You’re the Worst için ilk 6 bölümü izleyip yukarıda biraz fazla toz pembe demişim ama sonraki bölümlerde olayı biraz dengelemişler.Bizde üzülüp ağlıyoruz moduna girmişler.
İzlemeyenlere genel bir yorum: dizi anlatmayı vadettiği hikayeyi gayet güzel işliyor.2 başrol rollerine çok yakışmış.2 tane çok başarılı yan karakterlerle de destekleniyorlar.Kısaca eli yüzü düzgün bir dizi olmuş.Beklentiyi çok yükseltmeden başlanabilir.
Ben ikisinin de final bölümlerini izledim. Married benim için kat ve kat daha önde oldu, nedeni yan karakterleri ve anneyi çok sevmemden ötürü. İkisinin de 2. sezonu çıkarsa kesin izleyeceğim. Married sanki final yapar gibi gitti ama ümidimi yitirmedim. Worst alırsa onun hayli hayli alması lazım reytingleri daha iyi.
Dün gece You’re the Worst‘ü başlamamla bitirmem bir oldu. Bayağı eğlenceliymiş. 4 karakteri de çok sevdim. Ama başroldeki oğlanı ayrı bir sevdim Eğer iptal olmuş olsaydı cidden üzülürdüm şimdi.
You’re the Worst’u sevdim ama öyle ahım şahım bir dizi değil iptal olmamasına sevindim
Yukarıda bi yerlerde şöyle yazmışım:
Lottery‘e de Lifetime olmasına rağmen konu ilgimi çektiğinden girdim (yine düşük beklenti ile). Onun da fena çıkmadı ilk bölümü.
Sonradan 1 bölüm daha izleyip, sıkılıp kenara koymuştum. Ama konunun nasıl bağlanacağını merak ettiğimden iptal de edememiştim. Sonra şeytan dürttü ailece devam ettik ve kendimizi hepsini izlemiş bulduk.
Ben memnunum açıkçası izlediğime. Bilim kurgu olmaktan çok, bol politik oyunlu hareketli bir dizi olmuş ve bunu da kötü sunmadıklarını düşünüyorum.
“Peki 2. sezonu olmayacağına göre sonu bağlandı mı?” derseniz, bağlandı. En azından son gibi bir son yaptılar bence. İsterlerse 2. sezonu da çekebilecekleri malzeme de var(dı). Ama bu haliyle bir mini dizi muamelesi yaparak izleyebilirsiniz. Bilim kurgu değil, politik oyunlu dizi arayışında olanlara öneririm.
buraya da not düşeyim; benim gibi Manhattan’a burun kıvıranlardansanız, yapmayın etmeyin… bakmamış olmak için dün baktım, 6. bölüme geldim… herşeyi ile çok başarılı… 2 bölüm şans vermeniz yetecektir…
Manhattan‘da şu oğlan kimdi diye çatladım da çatladım ve sonunda Khalessi’nin kardeşi çıkmasın mı! :))
Manhattan‘ın ilk sezonunu nihayet bitirdim. Evet iyi bir dizi, güzel planlanmış, konusu tutarlı, oyunculuklar güzel, zamanı da iyi vermiş bence ama dizide alışamadığım, ismini koyamadığım bir gıygıylık sürekli vardı. (Şimdi ekrandan hsparks ile zekikum fırlayıp boğazıma sarılcak.)
Kimi bölüm uzunlukları gereksizce 1 saate yaklaşıyor ve bu da çok zorladı beni. Zaman zaman sıkıldım, hatta zaman zaman bıraksam mı aşamasına geldim, yalan yok. Yine de resmin bütününe bakınca “vay be” dedirtti.
@dkamoy en azından bütününe bakmışsın…:) benim sevdiğim dizileri,başkaları da sevsin diye bir beklentim yok ( var di mi böyle genel bir beklenti) lakin benim için beklentimin çok üzerinde bir diziydi… ve sahiden; “atom bombasını bulmaya çalışan bir grup bilimadamının hikayesi” nden çok fazlasıydı…
Ben de diziye hayran oldum ama tabi ki yüksek tempolu dizlere alşkanlığı olanlar için ters gelebilecek bir dizi olduğuda ayrı bir durum
Married’e Andrea Savage
Lina tam hayalimdeki anne modeli be.
yazmasam olmaz… bildiğiniz sinir bozuntusu…
önce havenın son kalan 2 bölümüyle diziyi bitirdim, sonra Manhattan’ın 2. sezonunun son 3 bölümünü bitirdim. büyük haksızlık, kıyım, hatta zaman soykırımı.
Manhattan’ın setinde nasıl toplu intihar gerçekleşmiyor, anlamıyorum. Oyunculuk, senaryo, kostüm, araya sıkıştırılan tarihi bilgiler, 0 klişe, 0 mantık hatası ve sadece 20.000 izleyici…ben olsam bayimden ısrarla arsenik isterim be…
hele bir 2. sezon var ki…
tavsiye ederim,
bir daha da haven gibi bir diziye bulaşmaktan kendimi men ederim…
zekikum o diziyle ilgili verilen izlenme sayısında bir hata olmuş.Daha sonra 240 bin olarak düzeltildi.
@gomen
sevindim,çok daha fazlasını hak ediyor…
The Lottery S01E01
Bu tarz bilim kurguları sevmişimdir her daim. Bunu da epey bir sevdim kesinlikle. Çok güzel bir pilot bölüm yapmışlar. Oyuncu seçimleri ve karakterlerden de memnunum an itibariyle.
Şu an hemencecik devamına çullanmayı arzulasam da hızlı hızlı izleyip hemen tüketmek de istemiyorum açıkçası. Günde 1 bölüm, 1 bölüm şeklinde 10 güne yayabilirsem güzel olur. Bakalım kendimi tutabilecek miyim? İzlemeye devam!
The Lottery ‘ nin sonu açık mı ?
@ilterisMayadagli Yukarıda 15 Şubat 2015 02:13’te yazdığım yoruma dikiz.
The Lottery S01E04
Pilot bölümden sonra bu diziden baya umutluydum ama her bölümü bir öncekinden daha kötü çıkıyor. Bu bölüm ile de iyice dip yaptılar. Bilim kurgu diye başladık ama iyice politik dramaya bağladılar resmen. Olayın gündelik hayata ve insan psikolojisi üzerine yoğunlaşmalıydık bence. Şu piyangoyu bir zahmet çekseler biraz daha izlenir hale gelecek belki ama uzattıkça uzatıyorlar resmen.
@dkamoy Teşekkürler .
The Lottery S01E10 (FİNAL)
Güzelim hikayeyi p.ç ettiler resmen. Psikolojik drama soslu bilim kurgu dizisi yapmak yerine bu çöp politik dramayı yapmak kimin aklından çıktıysa onu tebrik ederim.
Zamanında güncel olarak izliyor olsam 4. bölüm gibi bırakırdım muhtemelen ama sadece 10 bölüm olduğunu bildiğimden sırf finali göreyim diye devam ettim hızlandıra hızlandıra veya atlaya atlaya. Sezonun geneli gibi final de tatmin etmedi.
Kapalı biraz lüks olur ama kapalımtırak diyebilirim final hakkında bu arada.
Married S01E01
FX’in dramalarıyla hiç uyuşamasam da buhran kokan komedileri ile (You’re the Worst, Better Things) uyuşabiliyorum zaman zaman diyerek oturdum başına. Two and a Half Men’den hiç sevmesem de son 1-1.5 yılda hüplettiğim Californication ve Mad Love’da bayıla bayıla izlediğim, bu yaz ise I’m Sorry ve Casual’de fena iş çıkarmayan Judy Greer’ın başrollerden biri olmasının hatırı da var tabi. Burada da izlenir bir karakter ortaya çıkaracak gibi duruyor Greer. Ama Nat Faxon yine uyuz olunası bir karakter bulmuş kendine. Zaten tam olarak uyuz karakterlerin adamı bu lale. Bir tek bu sezon Friends from College’daki karakterine uyuz olmadım bunun herhalde. Neyse, burada da karakterin idiotça seçimleri ve Faxon’ın malak suratı biraz yoracak gibi duruyor. Kariyerini benim radarımdan uzakta geçiren Jenny Slate’in karakteri ve Go On’dan Brett Gelman’ın karakteri Faxon’ın karakterini biraz daha çekilir kılmaya yarayacak gibi duruyor.
Şimdilik izlemeye devam.
Karolin Luna’ya ilk bölüme yaptığı büyük katkıdan dolayı teşekkürler.
Minicik bir sahne de olsa Alexandra Daddario’yu görmek de güzeldi.
Tanıdık simaları birer küçük sahnede gösterip de vermeme taktiği bu dizinin olayı olacak galiba. Bu bölüm de Regina Hall vardı tek bir minik sahnesiyle. Yoldan geçerken selam verdirtiyorlar resmen ya!
Fena değildi bu arada bölüm.
Married S01E03
Güzel bölüm olmuş. Özellikle Jess ve mesaj hikayesi on numara aktı. Jess’in kocasının rahatlığı öldürdü beni. Paul Reiser, Red Oaks’ta olduğu gibi burada da ciddi yapısına rağmen komediye yakışmış. Konuk oyuncu Eileen O’Connell da iyiydi.
Hikayenin Bowman çifti tarafı Jesslerin hikayesinin yanında sönük kaldı. Bu kısımda da Krysta Rodriguez’i izleme fırsatı yakaladık ama çok da iyi bir performans ortaya koyamadı açıkçası. Judy Greer’in
sahnesindeki inandırıcılıktan uzaklığı da burun kıvırılası başka bir unsur oldu hikayenin bu tarafı açısından. Russ’ın
demek en doğru şey olur herhalde.
Güzel bir sezon oldu ya! Sevdim ben bu ekibi. İlk bölümün ardından farklı beklentiler içerisindeydim.
izleyeceğimizi varsaymıştım sezonun son 1-2 bölümüne kadar. Ama öyle olmadı. Öylesi daha da güzel olabilirdi belki ama böyle de güzel oldu hikaye. Nat Faxon biraz yorsa da Judy Greer’ı izlemesi keyifliydi. Brett Gelman fena değildi. Paul Reiser, yer aldığı bölümlere büyük renk kattı. Ama bana göre sezonun yıldızı Jenny Slate oldu kesinlikle.
4. bölümdeki Russ’ın kampüsteki para tahsis etme mücadelesi eğlenceliydi. Shadowhunters’tan Alisha Wainwright’ı görmek de güzeldi bu esnada. 5. bölümdeki oyun buluşmasından beklentim çok daha büyüktü bölümün başlarında. Michaela Watkins’in karakterinden çok daha büyük eğlence çıkar diye umuyordum ama bir cacık çıkmadı açıkçası. 6. bölüm idare ederdi. 7. bölümdeki ikna turlarını izlemesi keyifliydi. 8. bölüm idare ederdi. 9. ve 10. bölümler güzeldi. Aile buluşması seansı verimli geçti.
Married S02E01—-06
İlk sezonun yıldızı Jess’i çok az görüyoruz bu sezon ve bu gerçekten sinir bozucu. İlk 6 bölümde sadece 1. ve 3. bölümlerde vardı hatun. 1. bölüm dizinin en kötü bölümlerinden biriydi bu arada. 3 ise bu sezonun en sevdiğim bölümü oldu. 2 ve 6. bölümler de pek sarmadı. 4 ve 5’i ise sevdim. İlk sezondan daha aşağıda gidiyor şu an için.
Married S02E07—13 (FİNAL)
7, 8, 10, 13 vasattı bu periyotta. 11. bölüm dizinin en kötü bölümlerinden biriydi. Jessli 9. bölüm ve Maria Thayer’in konuk olduğu 12. bölüm ise güzeldi. Son bölüm final hissi vermedi. İlk sezonun finali bundan çok çok daha fazla finaldi. İlk sezon demişken elbette ilk sezon ikinci sezondan kat kat daha iyiydi. Jess’i çok az görmek, Bernie ve Abby’nin yeterli kalitede yan karakterler olamamaları ve ilk sezon yerlere vurduğumuz ezik Russ’ı ikinci sezonda daha cool ya da daha normal gösterme çabaları 2. sezonu intihara sürükledi açıkçası.
İlk sezon için puanım: 8.0
2. sezon için puanım: 7.0
Nihayet Manhattan‘ın 2. ve son sezonunu bitirdim. Tatmin edici diyebileceğim bir finali var ama elbette karakter hikayelerinden birçoğu açık kaldığı için sonu açık demiş bazı izleyiciler. (dizide bombadan ziyade onu yapanların hikayelerini izlediğimiz için bu yaklaşım mantıksız sayılmaz)
Ağır bulduğum temposunu Man In The High Castle’ınkine benzetebilirim. Bu yüzden de peşpeşe değil de aklıma geldikçe izleyerek bitirdim 2. sezonu. (ilk sezonu 2015’te bitirmişim evet ama 2. sezona sanırım 2018’de başladım.)
Severek izledim. Benzeri dizilerin içinde düzgün bir işti. Oyuncular açısından benim için yıldızlar geçidi gibiydi. Türe ve konuya meraklı bir izleyici iseniz bence izlemelisiniz.
The Divide S01E01
Sıradan ve ilgi çekicilikten uzak. 15-20 dakika zor sabrettim.
ilk yarı ara ara sıkar gibi olsa da oppenheimer güzel filmdi. dizisinin bombayı patlatamadan iptal olmasına sonraki sürece gelememesine üzüldüm. daha detaylı bir soruşturma versiyonuna hayır demezdim.