The Mick – Tanıtım
59 yorum pirate 13 Ocak 2017 11:38
FOX‘un yeni komedisi The Mick’in tanıtımına hoş geldiniz.
KÜNYE
Türü: Komedi (Kahkaha Efektsiz)
Sezon – Bölüm Sayısı: Henüz 3 bölümü yayınlandı. İlk sezonun bölüm sayısı 13’ten 17’ye uzadı.
Onay Durumu: Henüz onay haberi gelmedi.
Süre: 21-22 dk.
Mutfaktakiler: Dave Chernin, John Chernin, Randall Einhorn, Nick Frenkel
Kanal: FOX
Resmi Site – IMDB – Wikipedia – Twitter – Facebook – Instagram
KONU
(İlk bölüm ispiyonu içerir!)
Rhode Island’da yaşayan ana kahramanımız Mackenzie Murphy, bir miktar paraya ihtiyaç duyunca istemeyerek de olsa çok uzun yıllardır görüşmediği ve pek de yıldızının barışmadığı ablasını ziyaret etmek üzere Greenwich, Connecticut’a doğru yol alır. Milyarder olan ablası Poodle ve eniştesi Christopher Pamberton’ın malikanesine vardığı gün Pambertonlar büyük bir parti vermektedir. Parti devam ederken FBI malikaneyi basar, Poodle ve Christopher’ı dolandırıcılık suçundan tutuklar. Poodle, FBI tarafından götürülürken serbest bırakılana kadar 1 günlüğüne çocuklarla ilgilenirse Mackenzie’ye istediği parayı vereceğini söyleyince Mackenzie gönülsüz de olsa bu teklifi kabul eder. Fakat işler Poodle’ın söylediği gibi gitmez ve o 1 günlük sürenin sonunda Poodle’dan bir telefon gelir. Poodle ve Christopher, bir süre daha ortalıklarda olamayacaklardır. Bu süre zarfında Pambertonların o gösterişli malikanesinde kalıp çocuklara ebeveynlik yapmak ise zoraki olarak Mackenzie’ye kalmıştır.
KARAKTERLER VE OYUNCULAR
Mackenzie ‘Mickey’ Murphy (Kaitlin Olson):
Ana kahramanımız. Mackenzie isminden ziyade Mickey lakabını kullanmaktadır. Dizimizin ismi de bir nevi bu lakaptan gelmektedir. Mick kelimesi, İngilizlerin kaba, bayağı buldukları İrlandalıları aşağılamak için kullandıkları etnik bir terimdir. Kahramanımız Mickey de hafiften kaba saba, inceliksiz, pasaklı ve sıradan bir tiptir.
Bu hayatta en çok kendini önemseyen ve üşengeç yapısı ile öne çıkan Mickey, doğru düzgün tanımadığı ve tam bir baş belası olabilen 3 yeğenini kendine has yöntemlerle hizada tutmaya çalışmaktadır.
Karakteri It’s Always Sunny in Philadelphia dizisinden tanıdığımız Kaitlin Olson canlandırıyor.
Sabrina (Sofia Black-D’Elia):
Mickey’nin en büyük yeğeni. 17 yaşında bir lise öğrencisi. Çocuklardan en başına buyruk ve en baş belası olanı, Mickey’ye en çok meydan okuyanı. Eğlence çağında, sosyal, lafını esirgemeyen, hafiften küstah bir genç.
Karaktere The Messengers ve Skins‘ten tanıdığımız Sofia Black-D’Elia hayat veriyor.
Chip (Thomas Barbusca):
Mickey’nin ortanca yeğeni. 13 yaşında. Başına buyrukluk ve baş belası olma konusunda da ortanca sırada. Lafa geldiğinde öz güven patlaması yaşayan, icraata geldiğinde ise sapır sapır dökülen bir tip. Egosu tavan! Lakin pek sosyal olmayan, yalnız bir çocuk.
Karaktere hayat veren Thomas Barbusca’yı Wet Hot American Summer: First Day of Camp ve Grey’s Anatomy dizilerinden anımsayabilirsiniz.
Ben (Jack Stanton):
Mickey’nin en küçük yeğeni. 6-7 yaşlarında. Ablası ve ağabeyi ile kıyaslandığında son derece uysal, uyumlu, sevecen ve sempatik bir çocuk.
Bu dizi, Jack Stanton’ın ilk oyunculuk tecrübesi.
Jimmy (Scott MacArthur):
Mickey’nin manitası. Mickey ile benzer özelliklere sahip. Onun biraz daha kalesizi.
Birçok dizide konuk oyunculuk tecrübesi olan aktörün bu rolü, aynı zamanda en uzun soluklu rolü.
Alba (Carla Jimenez):
Malikanenin hizmetçisi. Çocukları o büyütmüş diyebiliriz. Pambertonların soğukluğundan sonra Mickey’nin samimiyeti ile karşılaşınca kısa zamanda ona kanı kaynıyor ve onunla arkadaş oluyor. Hafiften öz güvensiz, heyecanlı ve eğlenceli bir tip.
Karaktere hayat veren Carla Jimenez’i Last Man Standing ve Raising Hope dizilerinden anımsayabilirsiniz.
YAZARIN NOTU
Hali hazırda yayınlanan 3 bölümünü de keyifle izlediğim bir komedi oldu The Mick. 2. ve 3. bölümlerde ilk bölümün de üstüne çıkması da ayrıca mutlu etti beni. Hikayesini takip etmesi keyifli, iyi yazılmış karakterleri ile ön plana çıkan, komedisi de lezzeti bir dizi.
Kaitlin Olson’ın performansı takdire şayan gerçekten. Scott MacArthur da büyük bir potansiyel barındırıyor. Normalde obez insanlara sempati duymakta zorlansam da Alba karakteri de istisna oldu benim için ayrıca. İzlemesi son derece eğlenceli, çok sempatik bir karakter olmuş Alba.
Dizinin reytingleri an itibariyle yeterli seviyelerde seyrediyor. Lakin daha da düşse bile FOX’un bu dizi için reyting konusunda diğer dizilere oranla çok daha anlayışlı olmasını bekliyorum ben açıkçası. Ne de olsa dizinin yazar ve yapımcı ikilisi Dave ve John Chernin kardeşler, FOX’un eski CEO‘su Peter Chernin‘in oğulları.
Bu en az 17 bölümlük eğlenceli serüven ilgimi çekti diyorsanız bu da fragmanı:
İzleyecek olanlara iyi seyirler!
yorumlar
S01E04
Rezalet ötesi bir bölümdü. Bir komedi dizisi bölümü ancak bu kadar sıkıcı olabilirdi. İlk 3 bölümü yapanlarla bunu yapanların aynı kişiler olduğunu düşünmek bile garip geliyor cidden.
İlk üç bölüm için puanlarım sırasıyla 7.8, 8.5 ve 8.3 idi. Bu bölüm için puanım 2.0!
5. bölümün sonunda her bölüm geçtikçe bu diziyi daha çok benimseyip sevdiğimi fark ettim, gerçekten güzel.
S01E05
4. bölüm kadar olmasa da kötüydü bu bölüm de.
Sigaradan zerre haz etmeyen biri olarak ne bu özendirme filtresi koyulmamış sigara hikayesi hoşuma gitti ne de Omicron hikayesi. Mickey ve Sabrina arasında bu bölüm kurulan bağ da eğreti geldi gözüme.
Bölüm için puanım: 6.0
2 bölümdür hiç memnun değilim diziden. Bir an önce toparlaması dileğiyle!
vasat american komedi dizisi ilk 2 bölüm izledim pilot bölüm kötü olmuş bana göre 2.bölüm daha iyi di
S01E06
Oh be, 2 rezalet bölümün ardından tekrar güzel bir bölüm geldi sonunda. Hem hikayesini takip etmesi keyifliydi, hem de kahkaha attırmayı başardı birkaç yerde. Kavga sahnesi harika olmuş. Dave Annable da renk kattı bölüme. Kapanışı da gayet iyiydi.
Bölüm için puanım: 8.2
1×08 üzerine:
Bu bölüm özellikle hoşuma gidenlerden oldu. Sonlara doğru yaptıklarıyla farklı bir dizi olduğunu gösterdi sanki, hiç aklıma gelmezdi açıkçası.
Böyle devam etsin.
Fena bir bölüm değildi de
tahmin edince pek tadı çıkmadı açıkçası. Ne zaman geleceğiz o noktaya diye bekledim durdum.
Alba ve Ben’in hikayesinin finali tam saçmalıktı zaten. İkilinin masadaki sahnesi güzeldi ama. Masa demişken son sahnedeki temas anı da güzel olmuş tabi.
S01E09
Çok güzel bölüm olmuş. Yanaklarım ağrıdı valla sırıtmaktan.
Bu Ben’i oynayan çocuğu bulan kast sorumlusundan Allah razı olsun. Güzel kapanış sahnesi olmuş.
S01E10
Mükemmel olmuş yaaa! Yanaklar, çene falan iptal benim gülmekten. İlk sahnesinden son sahnesine kadar hiç boş sahnesi yoktu bölümün valla.
*Takım büyüdükçe kahkaha da arttı. O son takım mensubu sürprizi hele? Efsane olmuş o hamle valla.
*Jimmy-Dante sahnesinde Scott MacArthur mükemmel oynamış. Duyguyu eksiksiz geçirdi izleyiciye valla. O düğme anı falan mükemmel bir psikolojik yansımaydı.
*Paul Ben-Victor da ekstra bir alkışı hak etti. Amca-çirkin tepkisi çok iyiydi bu arada.
*Sabrina ve Alba’nın Ben ile imtihanını izlemekten de büyük keyif aldım.
*Ana kadro, konuk kadro herkes harikaydı bu bölüm cidden. Hepsinin eline sağlık.
Şu ana kadarki en iyi bölümdü
Bölüm için puanım: 9.5
Bu dizinin hiç beklemezken gelen tuhaf hamlelerinin hastasıyım.
Çok güzel bir bölüm olmuş yine.
*Mick’in koptuğu yerde koptum ben de.
*Kapanışı harika yapmışlar bu arada yine.
S01E15
Çok güzel bir bölüm olmuş yine. Takip etmesi keyifli bir hikaye çıkmış ortaya. Bizim ekip yine iyiydi, konuk oyuncuların katkısı da epey yüksekti. Julie Ann Emery ve Griffin Gluck‘u ilerde tekrar görmek isterim dizide. Griffin Gluck demişken Back in the Game ve Maggie Lawson özlemim depreşti birden.
Diziye yakışır, gayet güzel bir kapanış olmuş.
*Bu Ben’in bir gün buna sebep olacağı belliydi ama o gün bugün mü olmalıydı? Malikaneyi özlerim ama ben!
Sevdim sezon finalini. Gelecek sezon görüşmek üzere.
Diğer yandan da ev yandı. Gelecek sezon muhtemelen fakir olmazlar ama daha mütevazı bir ev düzeni olabilir belki. Bilemedim şu an ama merak ettim. Ben’in böyle bir halt yiyeceği belliydi zaten. Pöf.
* “Chip senin değil,” kısmı benim için bölümün beklenmedik kısmıydı asıl.
* Anne-baba karmaşası bitmiş oldu neyse ki böylece.
Bende sevdim sezon finalini. Güzeldi.
Çok severek izledim diziyi, gelecek sezon görüşmek üzere. Umarım gelecek sezon 22 bölüm olur.
* Bu dizinin türkçe altyazısının ing altyazıdan önce çıkması delirtiyor beni, son bir tane ing buldum onunda senkronu tutmadı.
Sezon finalini sevenler arasına beni de yazabilirsiniz. Sezon boyunca keyifle izlediğim bir dizi oldu, umarım bu kalitesini sürdürür.
Malikaneye de yazık oldu, çocuğu boşlarsanız öyle olur tabii.
S2 Poster
2 x 01 üzerine:
Baya özlemişim diziyi. İyi ki dönmüş.
2×01 üzerine:
İyi ki dönmüş olduğu söylemine katılıyorum. Normal bölümle dönmüş açıkçası, sonlara doğru daha güzelleşti.
S02E01
Güzel dönmüş. Suratta daimi bir tebessüm bırakan, gayet eğlenceli bir bölümdü. O son havuza atlama sahnesine gerek yoktu ama. Jimmy şahaneydi yine. Brianna Brown’ı görmek güzeldi. Şu güzelliğin bir türlü bir dizide başrol görememesi içimi yakıyor. Tüm karakterleri özlemişim.
S2 Poster
Uzatmaları oynaya oynaya 8 bölüm sonunda nihayet ipini çektim.
Bu dizinin karakterlerini sevsem de (Jimmy hariç), abartısı beni yoruyor. Bu kadar dayanmam bile fazla.
2×02 üzerine:
Michaela Watkins, Casual’daki karakterinin bir doz daha çatlağını alıp da gelmiş sanki. Şimdilik gözüme batmadı.
Bunlar ev konusunu nasıl toplayacak merak ediyorum.
Açık görüş olayının fazlaca bokunu çıkarmış açıkçası senaristler. Abartmışlar da abartmışlar! Ulusal kanal dizisi olmasa bir gangbang sahnesi falan da ayarlarlardı herhalde.
unutmuştum ben, hatırlamak iyi oldu. Wade Williams’ı görmek güzeldi.
Bunun yeni bölümü yayınlanmış bu hafta. Yine Kanada faktörü galiba.
S02E05
İlk sezonda en çok sövdüğüm S01E04 ile beraber dizinin en gereksiz, en boş beleş bölümü olmayı başardı.
Evin aileye kalmasıyla eski hayatlarına dönmeleri iyi oldu aslında.
Çok güzel bir bölüm olmuş. O geçen sezondan alıştığımız tarzda bam bam bölümlerden biriydi. Sezonun açık ara en iyi bölümüydü. Kapanışta triple double
yaptı resmen. Şahaneydi.
Bölüm için puanım: 8.7
S02E07
Adam haklı! Kafasını g.tünün içine sıkıştırıp dönse ona yakışmazdı.
Güzel bölüm olmuş ama geçen bölümün üstüne
beklemiyordum.
Mickey, Sabrina, Chip, Ben, Jimmy, hepsi karakterlerine uygun tepkilerle komediye katkı sağladılar yine. Ben’in kendine has iyilik anlayışı ve Chip’in sahneye fırladığı an iyi güldürdü.
Bu arada bölümü Eva Longoria yönetmiş. Bu ara iyi sardı bu yönetmenlik işine.
Geçen bölümün sonunda gece kapıyı kitlemeyin demişti zaten. O geceden döndü o.
Jennie Garth (Beverly Hills, 90210, Mystery Girls, 90210, What I Like About You),diziye konuk olacakmış.
Tatile girmese itiraz etmezdim, araya kaynayıp gidiyor bu dizinin bölümleri.
Chip’in üvey kız kardeşiyle öpüşmesine güldüm biraz. The Mick bu tarz hamlelere açık bir dizi olduğundan şaşırmadım gerçi. Sonrasında topladılar zaten. Babasını son görüşümüz mü oldu onu merak ediyorum. Değil gibi bir hal var tabii.
* Micky ve Jimmy ilişkisinde fena iş çıkarmadılar.
S02E09 (Sezon Ortası Finali)
Güzel bölüm olmuş yine. 3 kulvardan iyi aktı. Micky-Jimmy ilişkisine güzel yaklaşmışlar. Ben ve Sabrina sahneleri fena olmamış. Chip ile ilgili durumdan da iyi komedi çıkarmışlar cidden. Chip’in sınır tanımazlık anları bölümün en çok yükselten anları oldu. O 2 konuğu da tekrar görürüz herhalde. Görelim de zaten.
Bu arada o kız ile şunun benzerliği takdire şayan gerçekten.
2×09 (Noel arası bölümü) üzerine:
Güzel bir bölümle araya girmişler. Bu diziyi seviyorum.
S02E10
Jennie Garth’ın bir ara konuk olacağı aklımdaydı da kendini canlandıracağı aklımdan çıkmış. Çok da ilgi çekici bir tipleme olmamış aslında ama yine de görmek güzeldi elbette kendisini.
Chip ile ilgili konuda o son hamleyi yapmasalardı keşke. Memnundum ben durumdan.
Chip’in öz babası da vergi kaçakçılığından mı tutuklanmış oldu yani? Peki madem.
Bölüme aman aman bir şey katmasa da rüzgar gibi gelip fırtına gibi gitse de Gary Unmarried’dan Jay Mohr’u görmek güzeldi. Baya yaşlanmış ama.
Bir şeyler dediler ama o Jimmy’nin yaşadığı çatı katı nereden çıktı anlamadım.
S02E13
Bölümün Mickey-Alba tarafı aşırı ahmakça, Chip-Sabrina tarafı ise epey sığ bir şekilde ilerledi. Hepsinden tiksindim ilk defa bu bölüm.
S02E15
Güzel dönmüş aradan. Aradan önceki son 2 bölüm pek tat vermemişti. O açıdan da iyi geldi bu bölüm cidden.
Jimmy: Seviyorum seni be weirdo!
Kavga sahnesi süper olmuş.
Hikayenin 3 tarafı da keyifliydi ama ben en çok Sabrina-Jimmy tarafını sevdim. Micky-Chip tarafında abartılar ve mantıksızlıklar mevcuttu ama eğlendim yine de. Alba-Albay tarafı açıkça tahmin edildiği üzere sonlandı. Ama Alba’nın hallerini izlemesi keyifliydi. Ayrıca duruma sebep olan kişinin sebep olma sebebi de komik olmuş.
S02E16
Güzeldi. Bölümün Mickey-Jimmy-Ben tarafı iyi aktı özellikle.
Tam da bu familyaya yakışır çözüm önerileri.
The New Adventures of Old Christine’den sevdiğim Alex Kapp’i görmek güzeldi.
Manyaklık bedava olunca tabii…
* Jimmy’nin Anderson hikayesine biraz güldüğümü itiraf etmem gerek.
Kalmış üç bölüm.
S02E19
Son derece hareketli ve bol olaylı bir bölüm olmuş. Sezonun güzel bölümlerinden biriydi.
2 x 19 üzerine:
Sezonun en fazla güldüğüm bölümü bu oldu sanırım, çok iyiydi.
Seviyorum bu diziyi.
Ne diyebilirim ki? Bu diziye uygun bir sondu. Söz konusu The Mick olunca ucu kapalımtırak, sonu mutlumtırak bir kapanış beklemiyordum zaten.
Güldük, eğlendik, şaşırdık, garipsedik bütün sezon boyunca yine. Kah çok beğendik, kah burun kıvırdık ama genel olarak yine güzel bir sezon izledik. Reytingleri epey düştü ama nedense FOX’a inanıyorum ben bu diziye 3. sezon onayı vereceği konusunda.
Bir şey yapıp da öyle gidecekleri belliydi. O bakımdan şaşırmadım ama aklımda da bu yoktu tabii.
2 x 20 / Sezon Finali üzerine:
@aytackara’nın ispiyon içine katılıyorum. Ayrıca o durumdan farklı absürtlükler ve konular da çıkabilir. Her zamanki gibi güzel bir sezondu son iki bölümü en iyi bölümleriydi diyebilirim. Umarım onay alır ve devam eder.