Netflix’in tarihi draması The Empress, 29 Eylül’de geliyor.
9 yorum abidin77 22 Eylül 2022 18:01
Kaderin inanılmaz bir cilvesiyle ve tüm beklentilerin aksine, İmparator Franz ile Elisabeth arasında sıra dışı bir aşk başlar. Birlikte tehlikeli bir yola çıkarlar. Güç mücadeleleri ve entrikalarla çevrili Elisabeth, kendisine inanmayanlarla yüzleşir.
Netflix’in Sisi lakaplı ikonik Avusturya-Macaristan İmparatoriçesi Elisabeth hakkındaki 6 bölümlük Alman yapımı draması The Empress, 29 Eylül’de ekranlarda olacak. Devrim Lingnau ve Philip Froissant, imparatorluk çifti Sisi ve Franz’ı canlandıracaklar.
1853’ün Ağustos ayında asi Elisabeth (“Sisi”), Avusturya İmparatoru Franz ile tanıştığında, genç çiftin sıra dışı aşkı hanedanın güç yapısını tamamen karıştırır. Düğünün ardından genç imparatoriçe kendini yalnızca kendisine yabancı bir dünyada bulmakla kalmaz, aynı zamanda daha önce saraydaki en güçlü kadın olan kayınvalidesi Sophie’ye karşı kendini savunmak ve dahası, ikinci doğan olarak her zaman güçlü kardeşinin gölgesinde kalan, tahta geçmek ve Sissi’yi elde etmek için yanıp tutuşan ve onun duygusal dünyasını alt üst eden, Franz’ın öngörülemeyen kardeşi Arşidük Maximilian’a karşı da kanıtlamalıdır. Düşman birlikleri Habsburg imparatorluğunun sınırlarında toplanırken, Viyana’daki insanlar imparatoru protesto etmek için ayaklandı. Elisabeth, kime güvenebileceğini ve tüm bir ulus için imparatoriçe ve umut figürü olmanın neye mal olduğunu bulmak zorundadır.
Melika Foroutan (Tribes of Europa), Franz’ın annesi Sophie; Johannes Nussbaum, Franz’ı kardeşi Arşidük Maximilian; Elisa Schlott (Das Boot), Elisabeth’in ablası Helene; Jördis Triebel (Dark), Elisabeth ve Helene’in annesi, Arşidüşes Sophie’nin küçük kız kardeşi Bavyera Düşesi Ludovika; Almila Bagriacik, Elisabeth’in maiyetindeki en önemli hanımlardan biri olan Leontine von Apafi adlı kurgusal bir karakteri canlandıracak.
Svenja Jung, Wiebke Puls, Raymond Tarabay, Jonathan Failla ve Irene Della Casa, dizinin kadrosunda yer alan oyuncular.
Katharina Eyssen, dizinin yazarı ve yürütücü yapımcısı. Katrin Gebbe ve Florian Cossen, dizinin yönetmenleri. Scarlett Lacey (Magnum PI), yapım şirketi Sommerhaus Filmproduktion‘dan Jochen Laube ve Fabian Maubach dizinin yapımcıları.
Yaklaşık 200 yıldır, dünyanın dört bir yanındaki hayranlar ve izleyiciler Elisabeth’ten büyülendi; tutkusu, güzelliği ve konformist olmayan yaşam tarzı ile. Bu altı bölümlük dizide Netflix bize, zamanının çok ötesinde, gelenek ve devlet gelenekleriyle mücadele eden ve bireyselliği ve özgürlüğü için savaşan genç bir kadının iç karışıklığına bir bakış sunuyor. Elisabeth ve genç hükümdar Franz’ın kraliyet aşk hikayesi benzersizdir. Tüm bir imparatorluğun yükü omuzlarındayken kendi kişisel şüpheleri, arzuları ve iç çatışmalarıyla mücadele eden iki gencin hikayesini anlatacak.
Orijinal dilinde —– Türkçe altyazılı
yorumlar
İlk 2 bölümü izledim.
Son dönemde saray dizilerine abanmaya başladılar yine ve bu durumdan memnunum. Sezonun 6 bölüm olması da (+) sayılır. Bölümler 51-61 dk. arasında.
Elisabeth ve Franz ilişkisini sevdim. Saray hayatı ve politik iklim vs. tanıdık sayılır. Böyle işlerde zaten bir yere kadar. Nereye varacağına da bakmak gerek tabii.
* Dönüyoruz + dolaşıyoruz ve aynı noktaya geliyoruz zaten. Bknz.
olmasam da İngiltere kral ve kraliçelerinden sonra farklı bir yerin saray hayatını görmek güzel oldu.
s01e01
Sisi, benim ilgi duyduğum özel tarihi karakterlerden biri olduğundan, kendisi ile ilgili çıkan her yapımı takip etmeye çalışıyorum, bunu da epey bekledik ve şükür kavuşturana!
Öncelikle tanıtımdaki yaklaşık 200 yıldır kendini hayran birakan kişilik olarak bahsedilmesindeki anlam hatasının gidrilmesini rica ederim, kendisi 1837 doğumlu olmasına rağmen Franz ile evlenmesi 1854’dür, kral Franz; hani 1.dünya savaşının başlangıç sebeplerinden, yakın tarih sayılır daha yani daha o kadar yaşlanmadık.
Diziye gelirsek; cast kısmında itirazlarım var, ayrıca konu anlatımı çok savruk, ne yani epik bir aşk hikayesi var elinizde ama bunu bir kuş’tan sebeplerle açıklıyorsunuz. Geçen sene RTL yapımı SİSİ bu konuda çok daha başarılı idi.
Her şekilde izleyeceğim ve her şekilde seveceğimi bildiğimden daha fazla yermeden yeni bölümlere yelken açayım ben.
İlk bölümleri sevmiştim ama karakterlerin bir öyle bir böyle davranmaları, kısa sürede değişen ruh halleri yordu.
Burada anlatılanların ne kadarı gerçek ne kadar kurgu bilemiyorum. Çoğu kurgu gibi hissettirdi. Birkaç karakter etrafında döndük durduk. Onlardan da çok parlak, ilgi çekici bir şeyler gelmedi. Bir Maximilian biraz ilgi çekici bir karakter olmuş ama o da pek kurtaramadı.
Beklediğimi bulamasam da yine 6 bölümlük bir sezon gelirse bakarım.
Sezonu tamamladım. İlk 4 bölümü normal tempoda izledim ama son 2 bölüm elimde süründü gibi oldu, bir türlü sıra gelmedi. Arada derede derken bitti.
Sezonun baş kısımları daha ilgi çekiciydi. Evliliğin başlamasıyla birlikte saray hayatına girdiklerinde dizide ortalık karıştı, haliyle ayarı da değişti. Sezon kısa olunca bir şekilde izlendi tabii.
Yalnız çok uzun bir zaman diliminin az denebilecek bir tarafını (öyle ya da böyle) anlattılar. Nereye kadar uzatabilecekler acaba? Bakalım. 2. sezonda görüşürüz herhalde.
2. Sezon Resmi Tanıtım Fragmanı
S2 Poster
2. Sezon Fragmanı
2. sezon ilk iki bölümü izledim.
– Yine sakin ve iyi ilerliyor. Elisabeth, Franz ve tabii ki Maximilian bildiğimiz gibiler, aynı kafayla devam ediyorlar…
– Geçen sezon takvim olarak uzun olmayan bir süreçte kalmışlardı, bu sefer de pek hızlı gidiyor gibi değiller. Sezon yine 6 bölüm üstelik. Bakalım nerede bırakacaklar.
Not: Normalde “Boşa, kurtul.” derdim de bu örnekte şartlar müsait değil malum. Hayırlısı madem.