Don’t Trust The B— in Apartment 23 || tanıtım
26 yorum rpdi 16 Mayıs 2012 09:30
2012 Nisan’ında ABC‘de başlayan ve 23 Mayıs’ta 7 bölümlük ilk sezonu sona erecek olan, kahkaha efektsiz komedi dizimiz Don’t Trust the B—- in Apartment 23‘yi merak edenleri yazının devamına alalım.
Dizinin konusuyla başlayacak olursak…
June, nişanlısı Stevan’la evlenip, finansmanlık işine girmek için Indiana’dan New York’a taşınan, 25 yaşında, büyük hayalleri olan bir kızcağızdır. Fakat, daha geldiği gün, bütün aksilikler onu bulur. Çalıştığı yerin patronu zimmetine para geçirmiştir ve devlet, çalıştığı yerin tüm mal varlığına el koymuştur. Yeni tuttuğu ev de aynı sebepten ötürü elinden gitmiştir. Eşyalarıyla ortada kalan June, ev arkadaşı ilanlarına bakmaya başlar ve sonunda yolu, 23 numaralı dairede, Chloe ile kesişir.
Chloe, ev arkadaşı bulup, paralarını aldıktan sonra çeşitli yöntemlerle onları kaçıran ve bu döngüyü sürekli tekrarlayan bir sahtekardır. June yanına taşındıktan sonra, ona yine yapmadığını bırakmaz. Fakat June, düşündüğünden daha dayanıklı çıkar. Bir şekilde Chloe’nin bütün yaptıklarına göz yumar ve 23 numaralı dairenin yeni sakini olmayı başarır. Bundan sonra Chloe ile aralarında garip bir kimya oluşmaya başlar. Bu ilişki de gittikçe ilginç bir dostluğa döner. Tabii bu durum, aralarında bir daha çekişme olmayacağı ve Chloe’nin bundan sonra uslu kız olup June’u çileden çıkarmayacağı anlamına gelmez.
Tanıtıma kadro ve karakterlerle devam edelim.
Chloe
Diziye adını veren, 23 numaralı dairenin güvenilmez kızı Chloe, inanılmaz derecede narsist, keyfine düşkün, sorumsuz ve yaptığı maskaralıklar yüzünden çevresindeki insanlara sürekli zarar veren bir “parti kızı”. Yine de June ve James ile aralarında güzel bir arkadaşlık ilişkisi var. Karakterimiz Krysten Ritter tarafından canlandırılıyor. Veronica Mars, Gossip Girl, Gilmore Girls, Love Bites gibi dizlerde konuk olarak gördüğümüz aktristi en iyi Breaking Bad‘deki konukluğuyla ve Starz‘ın bir sezon sonunda iptali gören dizisi Gravity‘sinden tanıyabilirsiniz.
June
Büyük hayallerle New York’a gelen, ama bunların hiçbirini gerçekleştiremeyip, üstüne Chloe gibi biriyle yaşamak zorunda kalan talihsiz kızımız June, Dreama Walker tarafından canlandırılıyor. Gossip Girl‘de Blair‘ın yandaşlarından Hazel olarak izlediğimiz aktris, 7 bölüm The Good Wife‘ta konuk oyuncu olarak yer almıştı.
James
Diziyi ilginç kılan etkenlerden biri de James Van Der Beek‘in varlığı. Çünkü aktör, dizide kendisinin kurgusal bir versiyonunu canlandırıyor. Chloe’nin en yakın arkadaşı James, Dawson’s Creek‘ten sonra hala onun kadar popüler olan bir iş yapamamıştır. Ünlü biri olmanın sorunlarını yaşayan James, insanların gözünde hala Dawson kimliğinden kurtulamadığı için de sürekli yakınmaktadır. Gerçekten de aktörü Dawson’s Creek‘ten sonra bolca konuk oyunculuk dışında pek elle tutulur bir projede göremedik. Umarız Apartment 23, şeytanın bacağını kırmasını sağlar.
Bu üç ana karakter dışında yine diziye çok renk katan yan karakterlerimiz var. Bunlar:
Robin
21 numaralı dairede oturan, kızlarımızın saplantılı komşusu Robin. Kendisi bir hemşire. Bunun dışında, Chloe’nin çok “cool” biri olduğunu düşünüyor ve kendisinin büyük bir hayranı. Karakteri canlandıran Liza Lapira‘yı Huff‘tan tanıyabilirsiniz.
Eli
Kızların yan apartmandaki komşusu Eli. Salonunun penceresi ile kızların mutfağının penceresi karşılıklı olduğundan, bizimkilerin evinde yaşanan olaylara o pencereden dahil olmayı başarabiliyor. Olaylara onun bakış açısı ise diziye ayrı bir renk katıyor. Karaktere Michael Blaiklock hayat veriyor.
Mark
Başta June ile birlikte aynı yerde çalışacakken, aynı gün işinden olan ve şimdi June ile birlikte bir cafede çalışan Mark, Eric André tarafından canlandırılıyor.
ABC’nin komedi gecesinde (Çarşamba), Modern Family arkasından yayınlanan Don’t Trust The B—- in Apartment 23, ilk bölümüyle 7 milyona yakın bir izleyiciyi ekrana başına topladı. Diğer haftalarda da bu rakamları fazla düşürmeden, iyi reytinglerle yoluna devam etti. 5. bölümü yayınlandıktan sonra 2. sezon onayını kapan dizimiz, 7 bölümlük ilk sezonunu 23 Mayıs’ta kapatacak.
Son zamanlarda çıkan en iyi komedi dizileri bile yüzümüzde hafif bir tebessüm bırakmaktan ötesine gidemiyor. Bu dizide sizi gerçekten güldürecek anlar o kadar fazla ki. 22dakika yorumlarında bahsi geçtiği zaman da herkesin övgüyle bahsettiği, bu kadrosu parlak, güzel ve kaliteli komediyi herkese tavsiye ediyorum.İki adet tanıtım filmi, aşağıda sizleri bekliyor.Şans tanıyacak herkese keyifli seyirler…
İspiyonsuz Tanıtım Filmi:
Hafif İspiyonlu Tanıtım Filmi:
http://www.youtube.com/watch?feature=player_embedded&v=P7MZlFYzD9E
yorumlar
Ay ben bu tanıtımın şimdilerde gelmesine çok sevindim. (Hem onay aldı, hem de dizi daha başlarında. Herkese duyurmak için daha uygun bir zaman olamaz.) İçerik de gayet güzel olmuş. Ellerine sağlık rpdi.
Bu dizinin ilk sezonunun 10 bölüm olacağını kim empoze etmişse bana ona teessüf ediyorum Güzel gidiyordu ya, azıcık daha süreydi iyiydi.
Hiç niyette yokken, bir 15 kadar kişi çok iyi falan deyince insan haliyle meraklanıyor, ben de ondan bir bakmıştım, haklı da çıkarttı. Uzun şekliyle yazmaya hep üşendiğim Apartment 23, özellikle ilk 2 bölümüyle baya güldürdü beni. Yan karakterler dahil (aslında özellikle Robin) eğlendiren bir dizi. “Sezon ortasının 2 Broke Girls’ü” gibi bir şey. (bunu biri yazmıştı sanki bir yere?) Umarım seneye yeni gününde sorunsuz gider de James ve Chloe karakterleri bir süre daha hayatta olurlar
Teşekkürler @rpdi.
Bu senenin yenileri ve eskileri dahil, en sevdiğim komedi dizisi Apartment 23 (ben de uzun adı yazmaya üşeniyorum aytackara gibi. =)) olsa gerek. İlk başta Krysten Ritter var diye merakla bekliyordum, neyse ki sadece oyuncu için takip ettiğim dizilerden biri olmadı. Ayrıca Dawson’s Creek’teki en sevmediğim karakteri canlandıran ve bundan dolayı kendisini de antipatik bulduğum James Van Der Beek, bu diziyle beraber yavaş yavaş sempatik gelmeye başladı.
Yeni sezonda Modern Family’nin arkasından kaldırılıp farklı bir güne konması beni bayağı bir telaşa düşürdü. Bakalım reytinglerinin durumu ne olacak?
…ve tabii ki ellerine sağlık rpdi. Sitede tanıtımı olmasından kendi adıma çok memnun oldum.
harika yazı! zamanlama bence de süper. diziyi çok eğlenerek izliyorum. dawson komedisi esprisini suyunu çıkarmadan iyi kullanıyorlar. tipler iyi. izlemeye ve önermeye devam kendi adıma.
teşekkürler @rpdi..Başalyıp,başlamamakta karasız olduğum bir dönemde iyi geldi yazı İlk iki bölümü izledim ve çok beğendim ben de
Başladığım dizileri bırakamadığım için dizilere başlamadan önce imdb puanı gibi kriterleri göz önüne almak durumunda kalıyorum.Bu diziyi de imdb puanının düşüklüğü nedeniyle pek sallamamıştım.Ama tanıtımdan ve bu kadar yorumdan sonra bi ara bakmaya karar verdim(mahalle baskısı resmen:) ).Zaten imdb de oy sayısı arttıkça puanı da artıyor.Biraz alakasız olacak ama sonuçta komedi dizileriyle alakalı.Komedi dizilerini seven biri olarak izlemem gerektiğini düşünerek geçenlerde friends dizisine başladım(bitirmek üzereyim) ve çok sevdim.Bundan sonra friends gibi efsaneleşmiş dizilerden devam etmek istiyorum.Friends’ten sonra Seinfeld izlemeyi düşünüyorum.Ne dersiniz doğru yolda mıyım?
dizi gayet eğlenceli ve izlenebilir bende buradaki haberler aracılığı ile 2.bölümden beri izliyorum ve iyi gidiyor dizi.
@meorman friends gibi diziler seviyorsan bu dizinin sana sempatik gelme ihtimali %10 yada %20 bence daha çok arrested development yada It’s Always Sunny in Philadelphia türüne yakın bir komedi. yani absürt komedide diyebiliriz. bu arada absirt komedi seven alışan insana normal komediler saçma bile gelebilir o yüzden dikkat diyorum
@meorman Seinfeld ve Friends komedi anlayışı olarak hiç benzemezler aslında ama ikisini de bayıla bayıla izlediğimi bilmeni isterim. Böyle efsane komedilerden istiyorsan da en efsanesi o ikisidir. Sonra Scrubs, My Name is Earl gibi dizileri izleyebilirsin. Daha sonra ingiliz komedilerinden The IT Crowd ve Coupling mutlaka devam edip izlemen gereken diziler. Başka bir çok dizi var ama benim gözümde efsaneler bunlardır. Ha bunların yanına benimde yakın zamanda izlemeyi düşündüğüm Frasier’ı da katabilirsin.
Bu arada eline sağlık @rpdi çok güzel tanıtım olmuş her zamanki gibi(dizi onay aldığı içinde rahatım ama seneye zor bir günde olacak hayırlısı:P) ve dizi de çok harika bu yıl başlayan komediler içinde ilk iki bölümüyle beni en çok güldüren komedi oldu, son bölümde biraz düştü gibi hissetsem de hala çok güzel herkese tavsiye ediyorum gönül rahatlığıyla.:)
Öncelikle teşekkürler. Tanıtımın beğenilmesine sevindim.Tanıtımdan sonra diziye başlayanlar ve başlamayı düşünenler olmasına ise daha çok sevindim. Pazartesi akşamı, ertesi 2 gün internetsiz kalacak olmamdan dolayı biraz aceleyle yazdım. Umarım fazla hata olmadan, fazla ispiyon vermeden ve lafı fazla uzatıp sizi sıkmadan anlatabilmişimdir bu güzel diziyi.
Yazıda da söylediğim gibi, herkes şans tanısın lütfen, pişman olmazsınız.
İnsanın kolaylıkla önyargıyla yaklaşacağı bir dizi olmasına rağmen tanıtıma göz atıp bir çırpıda bütün bölümlerini izledim ve oldukça hoşuma gitti. Eline sağlık rpdi.
Yalnız dizi yapı itibarıyla “2 broke girls” e çok benziyor gibi geldi bana.
@neilas: Katılıyorum, bence de 2 Broke Girls’e benziyor yapı olarak; ama Apt23’ün artısı, yan karakterlerin başarılı oluşu.
@neilas Diziler konsept olarak tamamiyle aynı evet ikisi de bir doğuştan fakir, bir bir anda fakir ve evsiz kalmış kızın hikayesi; ama komedi tarzları bence birbirinden farklı ikisi de kendi yönlerinde güzel ilerliyorlar bence, inşallah birbirlerini tekrara düşmezler.
@dkamoy 2 Broke Girls’ün bütün yan rollerindeki oyuncular birazdan vurucu laf söyleyeceğim diye yanıyorlar ışıl ışıl sanki ama belki de bunun sebebi senaristlerin sürekli bunun peşinde koşmasıdır. Sürekli laf sokmaya çalıştıkları için olabilir. Aslında hepsinden çok renkli malzeme çıkabilecekken bence 2 Broke Girls kendisini kısıtlıyor birazcık onların hikayelerini ve komik durumlarını yani “sit-com”larını kullanmayarak.
James Van Der Beek’in Conan ile yaptığı eğlenceli ve olaylı söyleşiyi izlemek için tıklayınız.
Hani ABC, bu dizicağızı 2×11’den sonra ABD’de yayından çekivermişti ya… Elinde kalan 8 bölümü, 17 Mayıs’tan itibaren internetten yayınlayacakmış.
Heyhaat! Oyuncular başka dizilere kapağı atmış olmasa, ümitlenmek istiyordum.
Neyse, buna da şükür.
Aslında ben ilk sezonunda çok sevsem de 2. sezonunu o kadar beğenmedim. Hele son bölümleri de izledikten sonra “E o kadar da üzülmedim ki ben bunun iptaline” moduna girmiştim. Hazır bu moddayken hiç bulaşmayacağım kalan bölümlere. Şimdi onları izledikten sonra fikrim değişir meğişir, zaten yeteri kadar dizi için acı çekiyorum/çekeceğim. Bir de bu eklenmesin.
@rpdi: 2. sezonda hikayenin geneli ve kızların temposu bence de düştü ama aradan da Van Der Beek sıyrıldı. Adam sahneye girsin, onunla ilgli komiklik olsun diye dört gözle bekler olduydum. O yüzden ben yine aynı zevkle izliyordum açıkçası. Kalan bölümlern de üstüne yatsalar bozulacaktım.
Aynen! Ödüm kopuyordu o bölümlere hiçbir zaman ulaşamayacağız diye. Bölüm sayısı da az değil çünkü Bana kalırsa dizi aynı tempoda devam etti. Devam etseydi ben daha senelerce izlerdim bayıla bayıla.
Logo TV, 19 Temmuzdan itibaren dizinin çekilse de iptal olunca yayınlanmadan kalan bölümlerini yayınla—yacakmış. 8 tane diyor.
(Üstte ABC yayınlayacak gibi bir şey var, o bunu yaptıysa bu bunu niye yapıyor? İlginç.)
S01E01
Oldukça güzel bir başlangıç yaptı. Dreama Walker’ı ve karakteri June’un içine düştüğü durumu izlemesi oldukça keyifliydi. James Van Der Beek’in kendini canlandırarak ortalıkta dolanıyor oluşu da büyük bir artı konumunda. Liza Lapira’yı zaten çok severim ve karakteri de gayet izlenesi görünüyor. Krysten Ritter’ı hiç sevmem ama hikayede ‘B-I-T-C-H’ pozisyonunda olması vesilesiyle katlanabilirmişim gibi hissettim. Hayırlısı olsun bakalım.
S01E02
Kahkaha bombardımanına tutan bir bölüm olmuş. Chloe’nin June’a ayarladığı kişi üzerinden müthiş bir eğlence çıkmış. Her yeni gelen bilgi yeni bir kahkahayı beraberinde getirdi. Michael Landes’i görmek de güzeldi elbette.
S01E03
Valla ben kesin izlerdim o diziyi James.
Dreama Walker’ın çıldırma sahnesi:
S01E04
Şahane bir bölüm olmuş yine. Epey güldürdü, eğlendirdi.
*Ulan Herkül, ulan Herkül …
*Greek’ten Nora Kirkpatrick’i görmek güzeldi.
*Az değilsin be James!
*Olay gerçek oldu bu arada. James, geçen sene katıldı o yarışmaya.
S01E05
*Altından bir şey çıkmasa şaşardım zaten.
*Yuh Robin ya! Bu kadar salak olamazsın ama ya!
S01E07 (Sezon Finali)
‘Ola ki onay alamazsak makul bir şekilde bitirelim bari sezonu.’ kapanışı olmuş.
Dreama Walker’ın karakteri June cidden çok tatlıydı ve pilot pozisyonunda iyi sürükledi sezonu. Krysten Ritter’in karakteri Chloe, yardımcı pilot pozisyonundaydı, James Van Der Beek ise uçağın ilgi çekici hostesi. Robin ve Eli ise uçaktaki creepy yolcular oldular diyebilirim. Son 2 bölümde hafiften sallansa da iyi bir uçuş oldu cidden.
Kevin Sorbo, Kiernan Shipka, Nora Kirkpatrick, Hartley Sawyer, David Krumholtz, Kerris Dorsey, Tate Ellington, Dean Cain falan derken konuk kıtlığı da yaşanmadı maşallah. 2. sezonda da formda kalmaya devam etmiştir umarım dizi.
S02E01
Dawson’s Creek reunionı muhabbetleri üzerine oldukça güzel bir bölümle açmış sezonu. 3-4 yerde sesli güldürdü. Busy Philipps ve Frankie Muniz da güzel bonuslar oldu. Mark-Paul Gosselaar gereksizdi bence ama.
S02E(02—–08)
Bu sezon o ilk sezondaki tat yok dizide. 2. bölüm vasat kaldı. 3. bölüm oldukça keyifli geçti ve bolca güldürdü. 4. bölümün son 6-7 dakikası keyifli geçti sadece. 5, 6, 7 ve 8. bölümler ise tamamen çöptü.
S02E(09—19) (FİNAL)
Birer ikişer izleyerek bitirdim kalan bölümleri de. İlk sezonu özlemle aratan bir sezon oldu diyebilirim. Bu 11 bölümlük süreçte sadece 2 tane (11 ve 13) güzel bölüm izleyebildim. Gerisi ya berbattı ya da vasattı. 19. ve son bölüm ise bunlar arasında en kötüsüydü muhtemelen. Baydıkça baydı. Ayrıca final havasını geçtim sezon finali havası bile yoktu.
Bu dizinin bendeki en büyük artısı çok çok tatlı bulduğum June karakterini ve Dreama Walker’ı izlemek oldu kesinlikle. Aktrisi yeni bir komedi dizisinde ve yine bir tatlış rolde izlemek isterim tez vakitte.
1. sezon üzerine:
Diziye başladım. İlk sezonunu bitirdim. Hiç beklemediğim kadar çok beğendim sezonu, zaten Krysten Ritter ı çok seviyorum burada da bayıla bayıla izledim. Ekstra diğer karakterlerde çok iyiydi. Ben çerezlik olur diye düşünürken bi tık üstü çıktı ilk sezonu iyi eğlendirdi. İkinci sezonda biraz daha çıtanın düştüğü yazıyor yorumlarda genel ama beğenirim yinede herhalde. Şimdiden böyle tatlı bir dizinin 2 sezonda kaldığına üzülüyorum.
2. sezon üzerine:
Diziyi bitirdim. Açıkçası 2. sezonda iptal edildiğine çok şaşırmadım çünkü ilk sezonun baya altında kaldı bence yani bu kadar çıta düşüreceğini tahmin etmezdim fakat son 4-5 bölümünde de o eski tadı aldım güzeldi. 1-2 sezon daha olsaydı hiç fena olmazdı. Karakterleri özleyeceğim kesinlikle. Kızların yanı sıra Van Der Beek de fena iş çıkarmamış. (Bu adamın da ismini hep futbolcu Van De Beek e benzetiyorum, öyle diyesim geliyor.)