A Confession | Tanıtım
14 yorum g 10 Eylül 2019 08:22
a confession imelda staunton itv jeff pope martin freeman paul andrew williams siobhan finneran suç draması tanıtım Yaşanmış olay
ITV’nin 2019 sonbahar yayın dönemi için hazırladığı 6 bölümlük suç draması A Confession, 2 Eylül’de yayın hayatına başladı. Dizinin senaryosunu Jeff Pope kaleme alırken yönetmen koltuğunda Paul Andrew Williams oturuyor.
Başrollerinde Martin Freeman, Imelda Staunton, Siobhan Finneran gibi İngiliz oyuncuları buluşturan drama 2011 yılında Wiltshire’da yaşanan gerçek hayattan alınma bir olayla başlıyor. 22 yaşındaki Sian O’Callaghan, arkadaşlarıyla dışarı çıktığı bir geceden sonra eve dönmeyince erkek arkadaşı polise haber verir. Det. Supt. (Dedektif Başkomiser) Steve Fulcher (Martin Freeman) olayı araştırmaya ve kayıp genç kızı bulmaya çalışacaktır. Ancak aynı yerde yaşayan ve kızlarından haber alamayan başka bir aile daha varsa? Steve Fulcher bu vakada çözüme ulaşmak için ne kadar ileri gidecek, neleri feda edecek, bu soruların cevaplarını ilerleyen bölümlerde alacağız.
Dizinin hazırlık ve çekim süreçlerinde hem aileler hem de Steve Fulcher oyuncularla ve ekiple temasta olmuş. Martin Freeman, Steve Fulcher için “İnsanlar onun yanlış bir şey yaptığını nasıl söyleyebilir, bilemiyorum. Bunu sadece onu canlandırdığım için söylemiyorum, o doğru şeyi yapmaya çalışan bir adamdı ve bunun için de gerçekten büyük bir bedel ödedi.” derken Steve Fulcher da Freeman için “Çekim sürecinde iletişimdeydik, bazen bana ‘Buna nasıl tepki gösterdin?’ diye yazardı. Bunun olağanüstü olduğunu düşündüm. Oyuncuların sete gelip direktiflere göre repliklerini okuduklarını düşünürdüm ama Martin olayın karmaşıklığını ve benim tepkilerimi, hislerimi anlamak için büyük çaba sarfetti.” cümlelerini kurmuş.
Gerçek hayatta Steve Fulcher
A Confession’da Steve Fulcher (Martin Freeman)
Dizi hakkındaki ilk yorumların yazıldığı başlığa da buradan ulaşabilirsiniz.
yorumlar
1×01 üzerine:
İzlerim ben bunu fazla ciddiye almadan. Martin Freeman ve Imelda Staunton hoşuma gitti, gerisi de dert değil. Olayın nereye evrileceğine de bakarız.
Kızın kaybolma süresini ekranın bir köşesinden ara ara göstermeleri iyi oluyor. Bazı izleyiciler oynayıp duran kameraya takılmış, bir ara benim de gözüme göründü ama dert bir durum da değil. Yalnız bölümü ripleyen kimse çat diye kesivermişti, burada mı bitti diye kontrol etmem gerekti.
1×02 üzerine:
Size iyi şanslar ve kolay gelsin. Ne diyeyim.
Bu adamın sınırı nerede ve nasıl geçeceğini merak ediyorum. Kurcalamamaya çalışıyorum ya du’ bakalım.
Not: Bu dizinin malum yerden gelme bölümleri niye ÇAT diye kesiliyor kuzum? Kapanış jeneriği de koyun şunlara.
Ben de 1×01 üzerine yazayım, başlamama en büyük sebep oyuncular oldu, konu da etkili tabii. İlk bölüm hemen hemen tüm karakterleri gördüğümüz derli toplu bir bölümdü. Beklediğimden iyiydi diyebilirim. Çekimler alışılanın biraz dışında evet ama ilk birkaç dakika sonra odağım konuya kaydı. Hem olayın tarihlerine hem dizinin takvimine bakarsak aksiyona da yakın zamanda girilir diye düşünüyorum.
Bu arada dizinin yüklenme şekli benim de dikkatimi çekti, güzel güzel akıp giden yazıları izlemek varken. Başka bir alternatif de göremedim.
@g Bu arada siteye yaptığınız hızlı ve öz
giriş için tebrikler ve hoşgeldiniz. + Elinize sağlık.
@dkamoy Hoş buldum, teşekkürler. Baktım şartlar müsait, giriştim doğrudan
Sanıyorum olayın kopma noktasına geldik, neyse ispiyon olmasın
Amerikan dizilerinde de benzerini gördüğüm için şaşırmadım ama haksızlık.
Çok erken yakaladılar diyordum ben de. Bir şekilde üç bölümlük malzeme çıkar bundan sonrasında.
* Imelda Staunton’u bu bölüm ayrı sevdim. Rispekt.
* Kapanış jeneriği var <3
1×03 bayağı iyiydi. Bu bölüm havadan çekimlerle gözümüz gönlümüz de açıldı diyeceğim ama konu böyle düşünmeye müsaade etmiyor. Martin Freeman ve Imelda Staunton’a Joe Absolom da katıldı, oyunculuklar için bile izlenecek iyi bir suç draması çıkartmış yine İngilizler.
Cık, cık, cık. Size de iyilik yaramıyor, nankörler.
Bir tarafta kanunların uygulanmamış olması diğer tarafta ikinci cesedin bulunmuş olması var. Bari birisi diğerini nötrleseydi de yolunuza devam etseydiniz. Bir de şikayet çıktı başımıza ki iyi yere de gitmeyecek yani.
“Kural kuraldır,” is coming.
Kaldı iki bölüm.
1×05 üzerine:
Boşuna demiyorum iyilik yaramıyor diye.
Bir diğer parantez de Imelda Staunton için, çok başarılı buluyorum onu da. Freeman ile ikisi diziyi başka bir noktaya getiriyor bence. Becky’nin annesi ve üvey babasının aksine Sian’ın ailesine ise ısınamadım
Diziyi nedense şimdilik pek bilen yok ama ben beklediğimden fazlasını buldum. Kaldı bir bölüm.
Fırsat bulmuşken final bölümünü ITV’den izledim. BBC iPlayer’dan sonra ITV Hub biraz dandik kaldı ama pek sorun çıkarmadı.
Hikayesini düzgünce tamamlayıp sona erdi. Tatmin edici de oldu. Yayında ve yapımda emeği geçenlere thanks. Birazcık sinir bozucu bir hikayeydi ama gerçek hayattaki de böyle, yapacak bir şey yok.
* “Kariyerini yedim,” cümlesi ağır oldu biraz. Steve’in hakkını biraz olsun verdiler neyse ki.
* Mahkemedekilerin gerçeğin farkında olup ona göre davranması ve adama taviz vermeden davranması hoştu.
* “Jürinin ne düşündüğü umurumda değil,” demek ne demek yalnız? Ömrünün kalanını orada geçirip geçirmeyeceğine sen karar vermiyorsun sonuçta. Bak ne güzel oldu.
TV+ almış bunu da.