“dkamoy ne bu şimdi? Nereden çıktı bu dizi? Zaten kalabalık olan başımıza iş çıkartma” dediğinizi duyar gibiyim ama geçtiğimiz ay hüplettiğim bu eli yüzü düzgün kıyamet sonrası dizisini sizlere tanıtmak boynumun borcu.

Haziran 2016’da yayın hayatına başlayan, 2. sezonu da 2017 yazının sonunda yayınlanarak toplam 14 bölümüyle sizleri bekleyen bir bilim kurgu Day 5.
Yayınlandığı mecra Rooster Teeth isimli bir web kanalı. 3. sezonu olacak, ama ne zaman olacağı şimdilik belirsiz.

Yaratıcıları Burnie Burns, Matt Hullum, Josh Flanagan ve Chris Demarais.

Konu

Bir kıyametin ardından olanları izliyoruz. Öyle bir kıyamet ki aslında hala sürüyor. Zira uykuya dalan herkesin öldüğü bir Dünya söz konusu. Evet o gün/gece uyumuş olan herkes ölmüş. Her uyuyan da ölmeye devam ediyor. (Bu da nasıl bir cümleyse artık. :) ) Dolayısıyla dizide gördüğümüz herkes o günden bu yana uyumamayı başarmış olanlar.

En büyük dertleri uyumamayı başarmak olan bir avuç insan, bir yandan bu salgına çare bulmaya, bir yandan da bu salgının nasıl ortaya çıktığını çözmeye çalışıyor. Elbette uykusuzluğun getirdiği dengesizliğin kendilerine verdiği yetkiyle binbir başka dert de eksik olmuyor başlarından.

Karakterler

Jake (Jesse C. Boyd) Uyuşturucu bağımlısı, bir baltaya sap olamamış genç bir adam. Cehaleti ve gamsızlığının altında aslında zeki ve duygusal olduğunu söylemek mümkün.

Sam (Walker Satterwhite) 13 yaşında olmasına rağmen fazlasıyla olgun, bilgili ve akıllı bir oğlan. Genellikle çevresindeki yetişkinleri çekip çeviriyor.

Ellis (Davi Jay) Hayata tutunan ve yerinde saymayıp olayın iç yüzünü araştıran bir pilot.

Ally (Stephanie Drapeau) Gece nöbetinde doktorluk yaparken yırtan bir doktor. Salgına çare bulmak için dişini tırnağına katmış hatun kişi.

Hikaye ilerledikçe daha birçok karakter ve oyuncu katılıyor ancak onları da dile getirerek 14 bölüme dair fikir vermeyeyim diye karakterleri bu dörtlü ile sınırlı bırakmayı tercih ediyorum. Kalanlar için imdb sayfasına dikiz.

Son Söz

Dizinin mutfağında sağlam bir geek kadrosu ve film kültürü geniş bir kitle var. Özellikle Sam ile Jake’in filmler üzerine tartışmaları ve çeşitli sahnelerdeki (kimi zaman açık açık yapılan) göndermeler diziye renk katıyor. Buradan yaratılan mizah da gayet hoş. Dizi, aynı zamanda kendi kendiyle dalga geçebilecek kadar da mantıklı. Zaman zaman Shaun of The Dead ya da Dead Set mizahı yakaladığını söyleyebilirim. Ama onlar kadar mizahı ön planda tutan bir dizi değil Day5. Mizah/drama dengesi açısından Supernatural tadında bir drama diyebilirim.

Oyuncuların hepsi iyi oynuyor. Karakter gelişimleri mantıklı sunuluyor. Hikayeyi dallandırıp budaklandırmak için bu tip dizilerde kullanılan dramatik durumlar yerine hem yaratıcı hem de inandırıcı gelişmeler ortaya çıkartılıyor. Web dizisi olmasının ve mutfaktaki grubun da kanal yöneticilerinden oluşmasının sayesinde işin sansür boyutu çok umursanmamış ve bu da inanılırlığa katkıda bulunuyor elbette.

Çoğu Amerikan dizisinin aksine izleyicisini aptal yerine de koymuyor. Bir durumu ortaya koyduktan sonra “aptala anlatır gibi” gözümüze sokmaya çalışmıyor.

Dizinin ilk sezonu çok pis bir yerde bitiyor. Neyse ki 2. sezon finalinde sabunlu kalmıyoruz. 3. sezon için tırnaklarımızı yedirecek bir yerde bitmediği için şimdiden girmenizi öneririm.

Velhasıl kelam, yerinde saymayan, izleyicisini oyalamadan meraklandırarak ilerleyen bu düzgün kıyamet sonrası dizisi için 5. günün şafağında buluşmak dileklerimle…