DC’s Legends of Tomorrow || Tanıtım
451 yorum okakacukaka 28 Ocak 2016 08:43
DC evreni süper kahramanlarının maceraları tam gaz devam ediyor. Bu evrenin son halkası, 21 Ocak itibarıyla The CW kanalında yayın hayatına başlayan Legends of Tomorrow oldu. Arrow ve The Flash dizilerinin ortak bir yan dizisi (spin-off) olan bu yapım, tıpkı diğer iki dizide olduğu gibi Greg Berlanti imzası taşıyor. Yanına da The Flash‘tan Andrew Kreisberg ve Arrow‘dan Marc Guggenheim‘ı alıyor. Şimdi gelin bu diziyi biraz daha yakından tanıyalım.
[Buradan sonrası LoT’un ilk bölümünden, The Flash’tan ve Arrow’dan ufak ufak ispiyon (spoiler) içerebilir!]
2166 yılı Londra‘sındayız. Vandal Savage tüm gezegeni ele geçirmeye çok çok yaklaşmıştır. Bir Zaman Efendisi olan Rip Hunter, Savage‘ı durdurmak için bir plan yapmıştır ve bunu Zaman Efendileri Konseyi’ne sunar. Umduğu gibi bir tavırla karşılaşamaz. Gemisine atlar ve soluğu 2016 yılında alır. İhtiyacı olan yardımı alabileceği kahraman ve kötü adamları bir araya getirip Savage‘ı yenmeyi hedeflemektedir. Peki, bunu başarabilecekler mi? İzleyip öğreneceğiz.
KARAKTERLER:
Rip Hunter:
Kendisi Doğu Londra‘lı bir Zaman Efendisi. 2166 yılından günümüze gelip ekibi teker teker topluyor ve tehlikenin ne denli büyük olduğunu anlatıyor. (1. bölüm ispiyon) Savage’a olan öfkesinin sebebinin, ailesinin Savage tarafından katledilmesi olduğunu öğreniyoruz. Karakteri Artur Darvill canlandırıyor. Kendisi bu tür zaman yolculuklarına pek de yabancı değil. Kendisini Doctor Who’daki Rory Williams karakteriyle hatırlıyoruz.
Ray Palmer / ATOM:
Bir yanı dahi bir bilim adamı, diğer yanı yaratıcı bir mucit. Ayrıca bir süper kahraman. Kendisi LoT‘a Arrow‘dan transfer oldu. Ray oldukça neşeli, daima iyimser ve hazırcevap biri. Çok uzun süreli uğraşlarının sonucunda kendine bir zırh yapar. Bu zırh ile uçabilir, güçlü bir ışın atabilir. Ama bu zırhın en büyük özelliği kendini küçültebilmesidir. Bir karınca boyutuna hatta daha da ufak bir boyuta indirerek bir bilgisayarın içine sızabilir. (Arrow 3. Sezon finali ispiyonu) Bu küçülebilme özelliğini zırhı nedeniyle yaşadığı patlamadan sonra kazanmıştı. Kendisi uzun bir süre ölü olarak biliniyordu ancak ölmediği sadece küçüldüğü anlaşıldı ve kurtarıldı. Ray Palmer rolüyle karşımıza Brandon Routh çıkıyor. Kendisini daha önce Chuck ve Partners dizilerinde görmüştük. Ayrıca 2006 yılı yapımı Süperman Dönüyor filminde Superman‘i canlandırmıştı.
Sara Lance / White Canary:
Sara, Suikastçiler Birliği‘nde Ra’s al Ghul‘un emrindeydi. Ancak onu terkederek Starling City‘ye geri döndü, kahraman oldu. (Arrow 4. sezon ispiyonu) 3. sezonda öldürülmüştür. Ancak 4.sezonla birlikte Laurel’ın Sara’yı Lazarus Pit’e sokmasıya birlikte tekrardan hayata dönmüştür. Şimdi Rip Hunter onu ekibe katmak ister çünkü kendisi çok yetenekli bir suikastçidir. Sara Lance de LoT‘a Arrow‘dan katılanlar arasında. Sara Lance olarak Caity Lotz‘u izliyoruz. Kendisi daha önce Mad Men ve tek sezonda kalmış olan Death Valley dizilerinde karşımıza çıktı.
Jefferson “Jax” Jackson / Firestorm:
Jax lisede futbol takımının oyun kurucu pozisyonunda oynarken bir maç sonrasında Star Labs‘te yaşanan patlamanın etkisiyle sakatlanır ve futbol hayatı biter. Futbol hayatı ile birlikte eğitim hayatı da biter. Tek umudu futboldan gelecek olan burstu ancak sakatlanınca bunu kaybeder. Parasızlıktan üniversite masraflarını da karşılayamaz ve çalışmak zorunda kalır. (The Flash 2. sezon ispiyonu) Firestorm’un iki yarısından biri olan Ronnie Raymond’ın ilk sezonun finalinde kendini feda etmesiyle birlikte Firestorm yarım kalır. Onun yerine geçebilecek birini ararlarken en uygun kişinin Jax olduğu anlaşılır. Biraz zor olsa da kabul eder ve yeni Firestorm o olur. Firestorm‘un kas gücüdür. LoT‘a The Flash‘tan transfer olmuştur. Jax karakteriyle karşımıza Franz Drameh çıkıyor. Kendisini daha önce River dizisinde ve Edge of Tomorrow (Yarının Sınırında) filminde görmüştük.
Dr. Martin Stein/ Firestorm:
Kendisi bir dahi. Rip Hunter‘ın teklifine kahraman olarak yaklaşmaktan ziyade bilim adamı gözünden bakıyor. Yıllarca zaman yolculuğu hakkında araştırmalar yapmış biri. Ayrıca Firestorm‘un diğer yarısı. İkilinin beyni de diyebiliriz. Oldukça neşeli bir karakter. Bu maceraya son macerası olabileceği gözüyle bakıyor. Martin Stein karakteri ile Victor Garber karşımıza çıkıyor. Usta oyuncuyu daha önce Web Therapy, Power, The Slap gibi dizilerde ve Titanic, Sicario gibi filmlerde gördük.
Leonard Snart / Captain Cold:
Leonard değerli şeylerin peşinde bir hırsız. Babası yüzünden bir suçlu olmuştur. Elindeki silah çok kuvvetli bir buz silahıdır. Bu yüzden The Flash’tan Cisco ona Captain Cold lakabını takmıştır. Zamanla aslında çok da kötü biri olmadığı ortaya çıkmaya başlamıştır. Ortağı Mick Rory‘nin aksine mantıklı bir adamdır. Captain Cold rolünü Wentworth Miller canlandırıyor. Kendisini en iyi efsane dizi Prison Break’in Scofield‘ı olarak biliyoruz.
Mick Rory / Heat Wave:
Leonard‘ın aksine Mick daha çok sıcak ile ilgilenmektedir. Kundakçılık yapan bir suçludur. Yıllar önce vücudunun büyük kısmı yanmıştır ancak yine de ateşe ve sıcağa karşı bir korkusu yok. Aksine büyüleyici bulmaktadır. Elinde çok güçlü bir alev silahı vardır. (The Flash İlk Sezon İspiyonu) Hem Captain Cold’un hem de Heat Wave’in silahlarını Cisco yapmıştır. Kendisini kaçırıp zorla yaptırmışlardır. Leonard ne kadar mantığıyla hareket ediyorsa Mick de tersine direk aksiyon modunda. Mick Rory olarak Prison Break’in Lincoln Burrows‘ı Dominic Purcell‘i görüyoruz.
Kendra Sunders / Rahibe Chay-ara / Hawkgirl
Carter Hall / Prens Khufu / Hawkman
Vandal Savage / Hath-Set
Bu üçü birbiriyle bağlantılı olduğu için tek başlık altında anlatmayı uygun buldum. Milattan önceki yıllarda Mısır‘da Hath-Set (Savage) isminde bir rahip vardır ve bu rahip rahibe Chay-ara‘ya aşıktır. Ancak onun gönlü Prens Khufu‘dadır. Hath-Set bu aşkı öğrenir. İkisini öldürür ve onları lanetlemesi için Tanrı Horus‘a dua eder. Tam bu sırada bir göktaşı düşer, 3’ü birden etkilenir. Peki etkileri nelerdir? Vandal Savage ölümsüz olur. Ama kuvvetlenebilmesi için Khufu ve Chay-ara‘yı devamlı öldürmesi gerekir. Öldükten sonra devamlı tekrardan hayata dönerler ve her defasında birbirlerini bulurlar. Bu tam 206 kez gerçekleşir. Yani 206 kere Savage tarafından öldürülürler. Hawkgirl rolünde Ciara Renée, Hawkman rolünde Falk Hentschel ve Vandal Savage rolünde Casper Crump karşımıza çıkıyor.
SON SÖZ:
Yapımcılar diziyi şu şekilde tanımlıyor; “Arrow ile kökleri olan süper kahraman temalı bir suç draması yarattık. The Flash ile bilim kurguya adım attık. Maceraların çok iyi olduğunu biliyorduk ama aynı zamanda içine aile draması eklemek istedik ve bu Flash‘ın özgeçmişi oldu. Böylece süper kahraman temalı bir aile draması yarattık. Legends of Tomorrow ise bambaşka bir dünya olacak. Televizyondaki ilk süper kahraman karması. Arrow ve Flash‘ı izlerseniz Legends‘ın aynı dünyadan olduğunu anlarsınız. Ama aynı zamanda çok farklı hissettiriyor. Bilim kurgu unsurları var, zaman yolculuğu unsurları var, içinde canlı bilgisayarı olan bir uzay gemisi var. Dünyayı genişleterek insanların bu yolculuğa katılmasını heyecana bekliyoruz.”
Dizi ilk bölümüyle bana kalırsa iyi bir başlangıç yaptı. Bölümün ilk yarısı ekibin kurulması konunun ne olduğu gibi şeylerle geçti. Yarıdan sonra ise birazcık vitesi yükseltti. Kişisel görüşümü eklersem bence güzel bir kadro kuruldu. Çekimser yaklaştığım iki kişi var. Birisi Jax diğeri Carter. Umarım uyum sağlarlar. En beğendiğim karakter kesinlikle Vandal Savage oldu. Oyuncu da harika bir seçim olmuş. Hikayesini güzel anlatırlarsa televizyondaki en iyi kötü karakter (villain) olabileceğini düşünüyorum. İlk sezonun 16 bölüm süreceğini buradan bir kez daha hatırlatalım. İzleyecek olanlara şimdiden iyi seyirler dilerim
Tanıtım Fragmanı:
yorumlar
4×07
Ava ve Rory kısımları dizide süre doldurmak için iyi bahane olmuş.
Bu sezon eğlenerek izlememi mahveden, sinirimi acayip bozan gereksiz bulduğum tek birşey var Mona. Gitsin istiyorum, bu kadar lüzumsuz bir tip olamaz.
Bu kadar absürtlük yeter tadında bırakın.
4×08
aşırı savsak olmaları yüzünden kısacık sürede bile onları izlemekten gına geldi. Neyse ki geçti gitti.
Nate o anlar da karşımda olsa ağzının ortasına indirirdim.
Bu olaya bayıldım çok hareketli, keyifli bir bölümdü. Gideon’u ara sıra bu bölümdeki gibi görmek isterim.
Sezon arası çok fazla
Jes Macallan To Return As Series Regular In Season 5
S4B Trailer
S04E09
Oldukça güzel bir bölümle dönmüş upuzun sezon arasından. Epey özlemişim diziyi valla.
Ben pek özlememişim, hatta bölümdeki bazı absürtlüklerin gözüme battığı oldu. O da esasında Mona karakteriyle alakalı, çünkü hem ses tonu hem de karakteri biraz itici görünüyor gözüme.
Bölümün Sara & Ava, Nate & Zari kısımları güzeldi. Diğerlerini doldurma niyetine kullanmışlar desem olur, hele hele Ray’i.
Sara-Ava mevzusu da karışık geldi. Ava’nın düşüncesini ifade ettiği cümleler bir tık fazlaydı ama tamamen haksız da diyemedim, Sara’nın da uygulaması biraz sıkıntılı.
4×11 üzerine:
Absürtlük dediğin böyle olur işte. Gülmekten dolayı sinirlerim laçka oldu desem yeri. Mona hala gözüme batıyor ama bu bölümde o bile çekilir düzeydeydi.
4×15 üzerine:
Ama niyeyse bir şekilde izletiyor da.
Bu bölümdeki cehennem tasviri Türkiye’de bir projede yapılsa büyük linç yerdi herhalde.
dönüşmemiş miydi?
Saçma sapandı, çocuk filmi gibiydi falan ama sıkıcı değildi en azından. Buna da şükür. Son 4 bölümde falan epey baymıştı çünkü.
*Bu sezon iyice dip yapan Efsaneler kadrosunda Sara ve Mick ile birlikte muhakkak kalmaya devam etmesi gereken 3 kişiden biri olan Zari’nin vedası ise sinir bozucuydu kesinlikle.
*Astra’daki sikkeler arasında Joseph Stalin, Caligula, Cengiz Han, Charles Manson, Mary Tudor ve John Wayne Gacy göze çarptı. Eğlenceli hikayeler çıkabilir buradan yeni sezon için.
Ocak başında crossover döngüsü içinde olacağına göre Aralık ortası gibi görüşürüz herhalde.
Hiç de fena bir sezon finali değildi. Yaptılar bir şeyler yine ve gittiler.
Sondaki tahsilat sahnesi tarihte bir şeyleri kesin değiştirir, gelecek sezon başlarına yine bir sürü iş açılır nasılsa.
Not: Bu dizinin karakterlerini crossover için kullanacaklar ama dizi yine sezon ortasında başlayacak. Ortak bölümler de sanıyorum Aralık 2019’da tamamlanacak.
Sanırım Aralık’ta 3 bölüm, Ocak’ta 2 bölüm şeklinde yapacaklar bu işi. 2 Quarters demekle bunu demek istiyor olabilirler.
Son 2 bölümü izlemedim, merak ettim ne olduğunu.
The Flash, 2019 kısmında olacak bu durumda.
Olabilir. Belki bazılarının gününü değiştirirler bu sene yaptıkları gibi.
O kadar saçmaydı ki gözlerimi ekrandan ayıramadım
4×16
Geçen sezon finali kadar eğlendirmedi ama fena değildi.
Bölüm GOT 8×05 bağlamayacaktı tabii
Şimdi onun yerine kardeşi mi geldi ekibe? O zaman onu da görme ihtimalimiz var yeni sezonda.
Diğerlerini bilemeyeceğim ama Caity Lotz’dan iyi Supergirl olmuş
ve Vandal Savage
https://www.youtube.com/watch?v=fLAKhrW6V1Q
Bunu da diğer 3 dizi gibi malum karaktere bağladılar. Dedikleri gibi geçen sefer katılmadılar, bakalım bu sefer ne yapacaklar
Olivia Swann, 5. sezon için kadrolu oyuncu olmuş.
2 oyuncu 5. sezonda kadrolu olmaktan çıkıyormuş.
Diğer ikisine kalmadan da dizi biter zati. Gelecek sezonki final sezonu kararında ya bu ya Supergirl ya da both.
Terry Chen 5. bölüme konuk.Cengiz Han olarak.
5. bölümü Caity Lotz yönetecekmiş.
Major Arrowverse Character May Be Joining The Cast Of ‘Legends Of Tomorrow’
shares emotional goodbye to Legends of Tomorrow on his final day of filming
S5 Fragman
https://tvline.com/gallery/2019-tv-shows-best-worst-moments-photos/the-getaway-2/
Geride kalan ne varsa toparlayıp final yaptılar. Son 5 dakikası göreceli daha iyiydi. Belli şeyleri ‘anlamlandırmaya’ çalışıyorum, onlar da artık dizilerin sezonlarının devam bölümüne…
Gelecek sezon bilmem kaç tane diziyle yine yaparlarsa onlarla da görüşürüz.
* Gelelim asıl mevzuya:
Peki, bunlar şimdi ciddi ciddi Supergirl’ün hikayesine format mı attılar yani? Kaçırmıyorsam herkesi Earth-Prime adında aynı evrene tıktılar. Black Lightning ve Supergirl aynı evrene girdi falan. Bu sırada Lex, DEO’nun sahibi / herkesin sevgilisi oldu.
Hatta Alex, Lena’nın Supergirl’ün en iyi destekçilerinden olduğunu dahi söyledi. Bir bakıma The Flash’ın hikayesi de değişti üstüne. Sonrasında kimse o karmaşayı düzeltmedi. “Earth Prime” diye sonda gösterdiklerine göre kaldılar herhalde öyle.
Lex Luthor’un bir şekilde hikayeye yeniden kazandırılacağını bekliyordum ama bu kadarı aklıma gelmezdi. Sahi şimdi ne olacak? Hiçbir şey olmamış gibi devam etmezler herhalde.
* Karışmasın diye toparlamasını yapıyorum:
Earth 2 – Stargirl (The CW)
Earth 12 – Green Lantern (HBO Max)
Earth 19 – Swamp Thing (Rahmetli – DC Universe)
Earth 9 – Titans (DC Universe)
Earth 21 – Doom Patrol (DC Universe)
Earth 96 – Superman (B. Routh Edition)
Earth Prime – The CW
* Videoda denk gelmedik ama öncekinden referans alıyorum, Earth 666 – Lucifer
* Cute.
S5 Poster
5 bölümlük serinin en iyi bölümü buydu bana göre. Eğlenceli bir şekilde başladı ve bölümün ilk yarısı boyunca aynı şekilde devam etti büyük oranda. İkinci yarısı ilk yarısı kadar sarmasa da yine de önceki bölümlerle kıyaslandığında daha izlenir durumdaydı bana göre.
da hoş oldu bence.
yeniden görmek de güzeldi bu arada.
Joanna Vanderham (Warrior, One of Us, Banished), tekrar eden bir rolle 5. sezon kadrosuna katılmış.
S5 Trailer (Time Is Weird)
S05E02
Mockumentary tarzda bir bölümle açmış sezonu. Sulu olmakla birlikte keyifli geçti diyebilirim genel olarak. Onca aksiyonun arasında gözlerim şunu aradı durdu elbette.
* Arrow’un yaptığı mockumentary bölümü tabii ki daha zevkliydi. Bunlar içine kendi absürtlüklerini de dahil etmişler.
* Bazen sahiden Constantine’in dizi içinde geçen farklı bir dizide oynadığını düşünüyorum.
*
* Ben yanlış anlamadıysam Mona ekipten ayrıldı o vakit? Öyle bir şey oldu da tam anlamıyla olmadı gibi. Neyse anlarız.
* Birisi Constantine’i arayıp telesekreter mesajını kaydetmiş.
oldu.
https://tvline.com/gallery/2019-tv-shows-best-worst-moments-photos/the-getaway-2/
Mick komik adam ya ,diziyi izlenebilir kılan kişilerden biri.
The CW güzel saçmalıyor bazen.
* Kanalın sitesi meğerse A.B.D. dışına komple kapalıymış. Girişinde teliften diyor. Videolar, bölümler falan olsa anlayacağım da koca site daha girişinden kapanır mı ya? Bir dönem böyle değildi bu, hatırlıyorum da kim bilir ne zaman oldu.
* Bir de bunlar crossover bölümünü nedense 508 olarak kabul ediyorlar. Yeni bölüm bültenini 502 diye göndermişler mesela. IMDb, Crisis ilk bölüm gibi devam ediyor, Spoiler TV ve Futon bültene göre tabii.
Karıştırmışlar ortalığı, ne gerek vardıysa. Geçen bölümde crossover esprisi de yapıldı halbuki.
5×03 üzerine:
5×03
Bölümün en güldüğüm anıydı
Ha bir de Ray’in, adamın üstünü aramak isterken söylediği, emniyet müdür yardımcısı Wiggum‘un emriyle kısmına güldüm
S05E03
Şunun dönüşünün pozitif etkisiyle hikayenin o kısmı keyifli geçti diyebilirim. Diğer kısımlar ise Ava’nın solistlik denemesi hariç ekstra sıkıcıydı bana göre.
5×04 üzerine:
The Flash’ın Sevgililer Günü bölümü mü daha saçmaydı yoksa bununki mi karar veremedim.
Ben bunda en azından biraz olsun eğlendim. The Flash cidden çok sıkıcıydı.
Bunun kendisi absürtlük üzerine kurulu olduğu için daha az göze battı gibi geldi. The Flash filler bölüm yapayım deyip içine Sevgililer Günü’nü de bulayıp bir de merkezine Iris’i koyunca… ay yeter.
S05E04
Bence kötü değildi. O kadar çok kötü bölüm izledik ki biz bu dizide buna kötü dersem ayıp olur şimdi. Dizinin ekstra gereksizi Constantine’in sahneleri dışında yeterliydi bölüm. Diğer kısımlarda ara ara eğlendim diyebilirim. Günün anlam ve önemi hürmetine Mick’i yalnız bırakmadıkları için de mutlu oldum ayrıca. Beth Riesgraf’ın varlığı da bonus oldu benim açımdan.
Şu kızın önümüzdeki 3-5 aylık süreçte devam eden bir The CW dizisinde tekrar eden bir rol kapması kuvvetle muhtemel. Oradaki duruma göre yeni gelecek bir The CW dizisinde kadrolu bir rol de takip eder bir durumu. İçime doğdu.
S05E05
Constantine’in sahneleri hariç yeterince eğlenceli geçti bu bölüm de.
Zari’nin önceki bölümlerdeki sabite bağlanmış kıyafet kombinasyonundan memnundum aslında ama uzamaya başlamıştı o sabitlik cidden. O durumdan çıkmaları iyi oldu.
Uzun aradan sonra 3. sezonu izledim. Bu kadar gecikmesinin nedeni 2. sezonun baya kotu olmasiydi. 3. Sezon baya guzeldi, cok begendim. Umarim devami da en az bu ayardadir.
Ben karı kocanın kendi kararı sanıyordum, adam benim seçimim değildi demiş. Hikaye gereği böyle olsun istenmiş.
Ne diyon Caity?
S05E06
Elde Cengiz Han gibi bir malzeme varken bu kadar berbat bir bölüm çekebilmek büyük yetenek ister gerçekten. (Bölümü ilk yönetmenlik deneyimini yaşayan Caity Lotz yönetmiş bu arada.)
Constantine’i iyice merkeze almışlar bu bölüm ve yordukça yordu cidden. İzlediğim en kötü TV karakterlerinden biri kesinlikle Constantine. Onu bu diziye alıp kadrolu yapanın Allah belasını versin.
Son 2 bölümde, hatta sezonun genelinde Sara ve Mick’i (Dizinin en iyi 2 karakterini) pek kullanmamayı tercih ediyorlar saçma sapan bir şekilde. Caity Lotz, sezon sonunda çıkacak diziden sanki.
S05E07
Mutluluk hormonu salgılatan, eğlendiren, şaşırtan, hatta duygulandıran, epey güzel bir bölüm olmuş sürpriz bir şekilde. Dizinin Top 10 bölümü arasına girer muhtemelen.
Bunu görmeyi o kadar beklemiyordum ki karşımda anlatamam yani. Normalde bıkmışımdır kendisinden ama varlığının bu bölüme büyük renk getirdiği aşikar. Tadında bir konukluk oldu kesinlikle.
Bu bölüm bende finalden 1 önceki bölüm hissi oluşturdu açıkçası. Güzel bir 8. bölüm yapıp dükkanı kapatmış olsalar hayır demezdim kesinlikle.
5×07 üzerine:
* Top 10 tartışılır da iyi bölümdü. Daha çok şaşırtıcı denebilir.
Ben malum konuğu önceden biliyordum, o yüzden çok etkilenmedim. Mitch kısmı daha ilginçti.
* Bir yastıkta kocayın, ne diyeyim.
5×07
Sonlara doğru biraz düşse de oldukça eğlendiğim bir bölüm oldu. O malum karakteri malum dizide kötü kullanmışlardı ama ben severim onu (ve oyuncusunu). Görmek iyi oldu. Ayrıca ben şu Tom Hanks’in (geçmiş olsun) A Beautiful Day in the Neighborhood filmini bir izleyeyim artık
Yalnız bunlar malum karakterleri değil, aynı zamanda Sara’yı (ve belki Ava’yı) da mı çıkarmayı çalışıyorlar ne? Bu Caity Lotz, bir iki hafta önce instagram’dan bunu mu anlatmayı çalışıyordu yoksa? Herkes gitsin (Mick hariç), o kalsın valla. Dizinin temel direği. O gidecekse, yanında diziyi de götürsün. Devam etmesinin bir manası olmayacak öyle olursa.
Supernatural ile ufak çaplı bir crossover (Bknz: Baby) varmış.
Malum bölüm buymuş.
Romeo ve Juliet’le ilgili kısımlar, karakterlerin girdiği tiplemeler, gemideki toplu yaşam halleri falan dağıttı beni izlerken. KOCA gemiye 1 (bir) tane mi tuvalet koydunuz yani? Nora da çıktı zaten pat diye ortaya. Bir de bu sezon bildiğimiz oyuncuları farklı karakterlere büründürmeleri de yardımcı olmuyor.