FOX’un 2014-2015 Sezonundaki Yeni Dizileri
84 yorum real tortoise 06 Ağustos 2014 18:10
Amerika’nın ulusal yayın yapan kanalları, geçtiğimiz aylarda 2014-2015 sezonu için hazırladıkları yeni dizilerini duyurdular. Bu kanallardan ABC, The CW ve CBS‘in yeni dizilerine daha önce yer vermiştik. Şimdi de sırada FOX kanalı var.
Kanal, geçen sezon yayınladığı dizilerden 6’sı yeni 9 tane diziyi iptal etmiş, 2’si yeni olmak üzere 10 dizisine de devam kararı vermişti. Bu konuda daha ayrıntılı bilgiye şuradan ulaşabilirsiniz.
Fox, bu sezon 7’si drama, 4’ü komedi olmak üzere toplamda 11 yeni diziye onay vermişti; ancak Hieroglyph henüz yayınlanmadan iptal edildiği için bu sayı şu an için 10’a düşmüş durumda. Şimdi dilerseniz lafı çok uzatmadan bu 10 yeni diziyle baş başa bırakalım sizleri.
DRAMALAR
GOTHAM
Konu: Fox’un gelecek sezon için en güvendiği dizisi olan Gotham, Batman hikayesinden tanıdığımız Komiser Gordon karakterinin gençlik yıllarına ve suçla savaşına odaklanacak. Dizide, Bruce Wayne (Batman)‘in çocukluk yıllarına ve Batman çizgi romanlarının en azılı kötülerinin gençlik yıllarına tanıklık edeceğiz. Dizi ile ilgili daha ayrıntılı bilgiye şuradan ulaşabilirsiniz. Oyuncular: Ben McKenzie, Donal Logue, Jada Pinkett Smith, Robin Lord Taylor, Sean Pertwee, Zabryna Guevara, Erin Richards, David Mazouz, Camren Bicondova, Drew Powell, Cory Michael Smith. Mutfaktakiler: Gotham’ın yapımcı şirketleri DC Entertainment ve Warner Bros. Television. Dizinin yapımcı kadrosunda ise Bruno Heller (“TheMentalist“), Danny Cannon (“CSI“) ve John Stephens gibi isimler yer alıyor. Yayın Bilgileri: Sonbaharda, Pazartesi günleri yayınlanacak. İlk bölüm 22 Eylül 2014’te. Fragman: |
GRACEPOINT Konu: İngiliz dizisi Broadchurch‘ten uyarlanıyor. Sakin bir sahil kasabasında, kumsalda, bir erkek çocuğunun cesedi bulunur. Bu olay kısa zamanda medyanın da ilgisini çeker ve ölen çocuğun ailesini büyük bir karmaşaya atar. Üstelik sadece aile değil, tüm kasaba sakinlerinin ve soruşturmayı birlikte yürüten polisler Emmett ve Ellie’nin hayatı da bu soruşturmayla birlikte değişecektir. Küçük bir sahil kasabası olan Gracepoint, büyük bir polis soruşturmasına ve büyük bir trajediye sahne olacaktır. Oyuncular: David Tennant, Anna Gunn, Virginia Kull, Nick Nolte, Jacki Weaver, Josh Hamilton Mutfaktakiler: Gracepoint‘in yapımcıları Anya Epstein (“In Treatment“), Dan Futterman (“In Treatment”), Broadchurch’ün de yaratıcısı olan Chris Chibnall (“Camelot“), Jane Featherstone (“Utopia“), John Goldwyn (“Dexter“) ve Carolyn Bernstein (“The Bridge“). Futterman ve Epstein aynı zamanda dizinin yürütücüsü olarak da görev alıyorlar. Chris Chibnall ise ise ilk bölümde yazarlık görevini üstlenirken, James Strong (“Broadchurch”, “Downton Abbey“) ilk bölümün yönetmenliğini üstleniyor. Yayın Bilgileri: Dizi, 10 bölümden ibaret olacak ve sonbaharda Perşembe günleri yayınlanacak. İlk bölüm 2 Ekim 2014’te. Fragman: http://www.youtube.com/watch?v=s9IWvbbZPZc |
RED BAND SOCIETY
Konu: Kısaca; bir grup gencin Los Angeles’ta Ocean Park isimli bir hastanenin çocuk servisinde hasta olarak tedavi görürken yollarının kesişmesini ve arkadaş olmalarını anlatıyor. Gençlerimiz bir yandan hastalıklara göğüs germeye çabalarken bir yandan da gerçek arkadaşlığı keşfedecekler ve hatta ilk aşklarını yaşayacaklar. Dizide hem komedi hem de drama ögelerini bir arada görebileceğiz. Oyuncular: Octavia Spencer, Dave Annable, Griffin Gluck, Charlie Rowe, Rebecca Rittenhouse Mutfaktakiler: Dizinin yapımcı şirketleri ABC Studios ve Amblin Television. Yapımcılar ise Steven Spielberg, Margaret Nagle (“Boardwalk Empire“), Justin Falvey (“The Americans“), Darryl Frank (“The Americans”) ve Sergio Aguero (“Y Tu Mama Tambien“). Margaret Nagle aynı zamanda ilk bölümün de yazarı . Alfonso Gomez-Rejon (“Glee“, “American Horror Story“) ise ilk bölümün yönetmeni. Yayın Bilgileri: Sonbaharda, Çarşamba günleri 20:00’de yayınlanacak. İlk bölüm 17 Eylül 2014’te. Fragman: http://www.youtube.com/watch?v=JPEI4CnAC4c |
BACKSTROM
Konu: Dedektif Everett Backstrom saldırgan ve çabuk sinirlenen bir adamdır. Olumsuz davranışları nedeniyle trafik bürosuna gönderildiği 5 yıllık sürgünün ardından Portland’da yeni kurulan Ciddi Suçlar Bürosu’nda (S.C.U.) çalışmak üzere görevlendirilir. Everett ve ekibindekiler, Portland’ın en ciddi ve hassas davaları üzerinde çalışmaya başlar. Kahramanımız bundan sonra davaları çözmeye uğraşmanın yanında, kendi olumsuz davranışlarını da düzeltmek zorundadır. Oyuncular: Rainn Wilson, Kristoffer Polaha, Dennis Haysbert, Page Kennedy, Beatrice Rosen, Thomas Dekker, Genevieve Angelson, Eddie McClintock Mutfaktakiler: Yapımcı şirketi Far Field Productions ve 20th Century Fox Television olan dizi, İsveçli yazar ve kriminolog Leif G.W. Persson‘un aynı isimli popüler kitabından uyarlanıyor. Yapımcı kadrosunda ise Hart Hanson, Kevin Hooks (“Last Resort“), Leiff G.W. Persson, Niclas Salomosson ve Mark Mylod (“Shameless“) yer alıyor. Yayın Bilgileri: Backstrom, sezon ortasında yayına girecek. Fragman: http://www.youtube.com/watch?v=BgPUO2XlcA8 |
WAYWARD PINES
Konu: Geçtiğimiz sezon yayınlanması planlanan ama yayını bu sezona sarkan bu diziden, daha önce şurada da bahsedilmişti. Mükemmel bir Amerikan kasabası hayal edin. Güzel evler, biçimli çimler, sokaklarda oynayan çocuklar… Şimdi de bu kasabayı asla terk edemediğinizi düşünün. Dış dünyayla hiç bir iletişiminiz yok. Çıldırmak üzeresiniz. İşte, Wayward Pines’ta olmalısınız. Oyuncular: Matt Dillon, Carla Gugino, Melissa Leo, Toby Jones, Terrence Howard, Reed Diamond, Juliette Lewis, Shannyn Sossamon, Tim Griffin, Charlie Tahan Mutfaktakiler: Wayward Pines’ın yapımcı şirketi FX Productions. Blake Crouch‘un yazdığı çok satan Pines isimli romandan uyarlanan diziyi televizyona aktaran isim Chad Hodge. Yapımcı kadrosunda ise aynı zamanda ilk bölümü de yönetmen ünlü yönetmen M. Night Shyamalan‘ın yanı sıraDonald De Line yer alıyor. Yayın Bilgileri: 10 bölümden oluşcak olan dizi, sezon ortasında yayına girecek. Fragman: |
EMPIRE
Konu: Hip-hop müzik krallığının ortasında bir ailenin yaşamını anlatan dizi, merkezine bu krallığın önemli isimlerinden olan Lucius Lyon karakterini alıyor. Lucius Lyon, hip-hop dünyasında önemli bir yere sahiptir. Geçmişinde zorluklar yaşayan son derece önemli bir sanatçı olmasının yanında, “Empire Entertainment” isimli müzik şirketinin de CEO’su konumundadır. Ancak, kendisini 3 yıl içinde güçten düşürebilecek tehlikeli bir hastalığının olduğunu öğrenmesiyle tüm dünyası değişir. Zaman işlerken Lucius, hem ailesini bir arada tutmalı hem de 3 oğlundan birini kendi tahtını devralması için yetiştirmelidir. Ancak eski eşi Cookie’nin ortaya çıkmasıyla olaylar karışacaktır. Oyuncular: Terrence Howard, Taraji P. Henson, Jussie Smollet, Malik Yoba, Trai Byers, Kaitlin Doubleday, konuk oyuncu Gabourey Sidibe Mutfaktakiler: Empire‘ın yapımcı şirketleri Imagine Television ve 20th Century Fox Television. Dizinin yaratıcısı Oscar ödülü adayı Lee Daniels ve 2 Emmy ödüllü Danny Strong. İkili, aynı zamanda ilk bölümün de yazarlığını üstleniyor. Yapımcılar arasında ise Lee Daniels, Danny Strong, Brian Grazer (“24“, “Parenthood“) ve Francie Calfo (“Gang Related“) gibi isimler yer alıyor. İlk bölümün yönetmeni de Lee Daniels. Yayın Bilgileri: Dizi, sezon ortasında yayınlanacak.
Fragman: http://www.youtube.com/watch?v=dBzu_jKLJek&feature=kp |
KOMEDİLER
THE LAST MAN ON EARTH
Konu: Dünya üzerinde son kalan insanın yaşadıklarını anlatacak olan bir komedi. Daha önce şurada bahsi geçmişti. 2022 yılında meydana gelen bir olay neticesinde dünya üzerinde yalnızca bir kişi kalabilmiştir: Phil Miller. Olaylardan önce ailesini seven, bankadaki işinden nefret eden sıradan bir adam olan Phil, şimdi karavanıyla tüm ülkede seyahat ederek kendisinden başka kurtulan olup olmadığını araştırmaktadır. Bütün şehirleri, köyleri aramasına rağmen hiç kimseye rastlamamıştır. Phil artık dünya üzerinde başka kimsenin kalmadığı gerçeğiyle yüzleşmek zorundadır. Yine de kendisinden başka yaşayan birini bulmaya yönelik umudunu kaybetmez. Oyuncular: Will Forte Mutfaktakiler: Dizinin yapımcı şirketi 20th Century Fox Television. Dizinin yaratıcısı ve yazarı Will Forte. İlk bölümün yönetmenleri Phil Lord ve Chris Miller. Yapımcılar ise Will Forte, Phil Lord, Chris Miller ve Seth Cohen. Yayın Bilgileri: Dizi, sezon ortasında yayına girecek. https://www.youtube.com/watch?v=K_xNvdptsXY |
MULANEY
Konu: Dizide, eski Saturday Night Live yazarı ve komedyen John Mulaney‘nin kurgusal bir versiyonunu, kendi hayatından kesitler eşliğinde izleyeceğiz. John, 29 yaşındadır ve New York’ta bir özel spor eğitmeni olan Jane ve yine bir komedyen olan Motif ile beraber yaşamaktadır. Ayrıca komşusu Oscar’dan sık sık nasihat almakta ve onun arkadaşı Andre’nin rahatsız edici davranışlarına maruz kalmaktadır. Bir gün efsanevi komedyen ve sunucu Lou Cannon tarafından metin yazarı olarak işe alınmasıyla tüm hayatı değişir. Oyuncular: John Mulaney, Martin Short, Elliott Gould, Seaton Smith, Nasim Pedrad, Zack Pearlman Mutfaktakiler: Mulaney‘nin yapımcı şirketleri Universal Television, Broadway Video ve 3 Arts Entertainment. Yapımcılar ise John Mulaney, Lorne Michaels (“SNL“, “30 Rock“), David Miner (“30 Rock”), Dave Becky (“Louie“), Jon Pollack ve Andrew Singer. Andy Ackerman ise hem yapımcı hem de yönetmen olarak dizide görev alıyor. Yayın Bilgileri: Dizi, sonbaharda Pazar günleri Brooklyn Nine-Nine ve Family Guy‘ın arkasından yayınlanacak. İlk bölüm 5 Ekim 2014’te. Fragman: http://www.youtube.com/watch?v=8ZSe7V02oLI |
BORDERTOWN
Konu: ABD-Meksika sınırında yer alan Southwest çölünde kurgusal bir kasabada yaşayan iki aileye odaklanan animasyon dizide aile yaşamı, politika ve birbirine geçmiş iki farklı kültürle ilgili her türlü şeyi görebileceğiz. Bordertown, merkezine Buckwald ve Gonzales ailelerini alacak. Bud Buckwald, evli ve üç çocuk babası bir adam. Bud, zamanın biraz gerisinde biri ve yaşadığı çevredeki kültürel değişimleri bir tehdit olarak görüyor. Bud’ın yan komşusu olan Ernesto Gonzalez ise hırslı bir göçmen ve bir aile babası. Ülkeye taşınalı 10 yıldan az bir zaman geçmesine rağmen komşusu Bud’dan daha başarılı biri. Bu durum ise daha az çalışkan biri olan Bud için birazcık sorun çıkaracak gibi görünüyor. Seslendirme Kadrosu: Nicholas Gonzalez, Alex Borstein, Missi Pyle, Judah Friedlander, Efren Ramirez Mutfaktakiler: Yapımcı şirket, 20th Century Fox Television. Dizinin yaratıcı ve yazarı Mark Hentemann. Hentemann ve Seth MacFarlane (“Family Guy“) dizinin yapımcıları. Yayın Bilgileri: Dizi, sezon ortasında yayına girecek. Fragman: Diziyle ilgili henüz bir fragman veya video yayınlanmadı. |
WEIRD LONERS
Konu: Tek kamera (single camera) yöntemiyle (kahkaha efektsiz) çekilecek olan dizi, kısaca, ilişki fobisi olan 30’lu yaşlardaki 4 insanın New York’ta bir evde, beklemedikleri şekilde birbirlerinin hayatına girmelerini ve bu sırada aralarında bir bağ oluşmasını merkezine alıyor. Oyuncular: Becki Newton, Zachary Knighton, Nate Torrence, Meera Rohit Kumbhani Mutfaktakiler: Dizinin yapımcı şirketi, 20th Century Fox Television. Yaratıcı ve yazarı ise Michael J. Weithorn (“The King of Queens“). Weithorn, Jake Kasdan (“New Girl“) ve Melvin Mar dizinin yapımcıları. Yapımcılardan Jake Kasdan aynı zamanda ilk bölümün de yönetmeni. Yayın Bilgileri: Sezon ortasında yayına girecek. Fragman: Dizi ile ilgili olarak henüz bir fragman veya video yayınlanmadı. |
FOX 2014 SONBAHAR PROGRAMI
NOT: Bu yazıda yer alan dizilerle ilgili yayınlanan tüm videolara ve diğer tüm dizilerin videolarına güncel olarak sitemizin videolar kısımından kolaylıkla erişebilirsiniz.
yorumlar
Mulaney’i biraz kısaltıyorlar. 3 azaltılarak 13’e düşürülmüş bölüm sayısı.
Bu diziyi beklerken çürüdük. 2 sene yahu, yuh! Bari tırt bir şey çıkmasa da değse…
125 ülke biraz abartılı olmuş sanki.
Bu arada dicem dicem hep unutuyorum. Red Band‘in erkek hemşiresine bayılıyorum! Çok klasik bi tip (hatta bundan Nurse Jackie’de de düzgün bi örnek var, evet) ama bu da iyi canlandırılan ve güzel süslenen bi adam. Canım canım canımmm!
Onun çocukluk hali My So Called Life’da oynuyor. Orada da çok iyi gidiyor şu an. Yarılayabilirsem diziyi uzuun süreden sonra bir yazıyla döneceğim.
Şu Survivor’s Remorse beni ne kadar ittiyse bu Empire da o kadar çekiyor valla.
Ben de çok merak ediyorum Empire’ı. Fragmanlarından dolayı seveceğime de emin gibiyim aslında. Bakalım nasıl bir şey çıkacak?
Empire 1×01 üzerine:
İzledim ve beğendim. Aldığı reyting mantıklı kaçmış. Başroldeki adam güzel, kadın daha güzel. Hatta en küçüğünü şimdilik saymazsak büyük ve ortanca oğlanı da iyi bulmuşlar. Müzikler kulağımı tırmalar diye bekliyordum, çünkü pek rap dinleyicisi sayılmam; o da olmadı. Böyle gitsin please.
Onun dışında baş rolde ki kadına bayıldım, çocukları da iyi seçmişler. Bu dizi yılı zencilerin yılı gibi oldu. Çokta merak ediyorum daha erken yayına girse Golden Globe da varlık gösterebilir miydi?
Beklentimin biraz altında kalsa da kötü bir giriş yaptığını da düşünmüyorum, yine de ben daha entrikalı ve aile ilişkilerinin çok laçkalaştığı bir diz hayal etmiştim. Bu benim beklediğimden biraz daha soft kaçtı, ama derin olaylara girmek yerine karakterleri tanıtıp, onlara alıştırmayı tercih etmişler bence ona da eyvallah. Lakin bazı yerleri de çok çabuk geçiştirdiler bence, mesela
çok cazip gelmedi bana, onu biraz daha sonraya ve baba ile oğul arasında yaşanan çok büyük bir olaya bağlasalardı çok daha etkileyici olurdu diye düşünüyorum.
Bu arada oyunculukları ve yaratılan karakterleri çok sevdim, Cookie’yi oynayan oyuncu, bizim POI’deki polisimiz biraz abartılı oynasa da, o karaktere bu abartının yakıştığını düşünüyorum. Ben şimdilik devam ederim diyorum ama, birkaç bölüm daha böyle sıradan giderse, güle güle derim. Fragmanları sevdiyseniz bir bakın derim, bu arada müzikleri de başarılı, beni hiç dağıtmadı…
Empire’ın ilk bölümü benim de beklentilerimin altında kaldı. Nedense daha ciddi bir dizi hayal ediyordum. Keşke pembelik dozunu daha güzel ayarlasalarmış. Bazı sahneler gereksiz ucuz geldi bana.
Oyunculardan Terrence Howard ve Taraji P. Henson‘ın performansını beğendiğimi söyleyebilirim. Ancak kadronun kalanı pek olmamış. Mesela çocukların 3’ü de kötü oynuyor bence. Ama bölümler ilerledikçe karakterlere ısınırım ve o kısma takılmam diye düşünüyorum şimdilik.
Yine de diziyi sevdim tabii ki. Sadece yüksek beklentilerimi karşılayamadı.
Empire ilk bölümün ardından:
Ben beğendim ilk bölümü. Hiç sıkmadı beni. Beklentim ortalamanın biraz üstündeydi ve bence öyle de bir dizi. Bir klu klux klan üyesi olarak gayet merakla ve zevkle izlediğimi söyleyebilirim. Yardırmıyor ama beklediğimi buldum. Bi de kadını nasıl özlemişim, ilaç gibi geldi valla. Ah bi de o kaşları öyle almasa…
Terrence Howard ise bakmaya doyamadığım bakışlara sahip bi adam. Yine daldım gittim valla adamı izlerken.
Yalnız bence bunlar ellerindeki bütün malzemeyi ilk bölüme yığdılar ve feci hızlı bir giriş yaptılar. Gelecek bölümler bu bölümün epey altında olacak gibime geliyor. Gerçi öyle olsa da benim ilgimi çekti, izlerim. O yüzden beklentimi vasata düşürerek devam edeceğim.
Nashville’de olmayıp Empire’da olan izlemeye değecek bir şey var mı? (Hip hop demeyin çünkü hiç sevmem.)
@rpdi: Buna birkaç bölüm sonra cevap vereyim ben.
Backstrom sarmadı beni hayret.
Empire demişken epey bölüm geçti, sözümü tutayım:
@rpdi: Bu Nashville’den daha renkli ve karizmatik. Albenisi çok daha fazla. İyi bir pembe dizi Empire. Seveceğini düşünüyorum. Bence bir bak.
Ben de şimdi ilk bölümü izliyordum. Öyle bir duraklatıp 22’ye gideyim dediydim, meğer kulaklarım çınlamış.
34 dakika itibariyle sevdim. Ben müzik daha geri planda olacak, olanlar da abidik kubidik hip-hop şarkıları olacak diye bekliyordum. Öyle değilmiş. Şimdi bir performansa bayıldım mesela. Kalan bölümler de böyleyse gittikçe bayıldığım bir dizi kıvamına gelebilir.
Neyse, daha net konuşmak için birkaç bölüm daha izleyeyim ama benim gözümde Nashville’i sollayamaz. Dile kolay 3 sezon oldu, o hala benim göz bebeğim.
Bölümün güzeldi falandı filandı da son sahneden sonra kapanış jeneriğini karşımda görünce “Buyur?!!” dedim kaldım. Arkası yarının da bir adabı var! Esaslı bir pembe dizi çıkarmışlar.
Jamal ve Jussie Smollett konu olduğunda çok iyi iş çıkarıyorlar. Keep Your Money‘in bütün halini dinlemek istiyorum. Ayrıca Cookie’deki rahatlıktan da istiyorum. Sanki bir hafta önce şoklardan şok beğenen bendim, kadın bir harika ya.
sempatik
Becki Newton’ın hangi sezon ortası dizisi tutmuş ki bu tutsun.
Empire 1×06 daha izleyemedim altı yazı daha çıkmamış böyle giderse artık biriktirip Izleyecem:/
Empire‘ı ilk 2 bölümünün ardından beklentilerimi karşılamadığı için kenara atmıştım. Çıkan diğer 4 bölümü de bugün peşpeşe izledim. Bu sefer diziyi ciddiye almadım ve sonrasında eğlendiğimi fark ettim. Böyle devam Bu arada ailenin büyük oğlunu acayip yakışıklı buluyorum. Keşke biraz dana önce çıkartsalar onu
https://www.youtube.com/watch?v=o51W3_QyXGM&feature=youtu.be&a
Bu Last Man on Earth’ü ben 20 dakikalık komedi sanıyorum, 40 dakikaymış yahu.
40’mıymış ?
Ben de 20 dakikalık sanıyordum bunu yahu.
İki bölüm yayınlandı ondandır bence
IMDB 30 dakika diyor (reklamlarla).
Bu aklımda yoktu ama birden merak sarınca dün akşam izleyiverdim. İlk bölüm malum, baştaki abimizin bomboş dünyada kendine arkadaş arama macerasıyla geçti. Bu süre 20 dakika olunca katlanabildim. Zira çok sıkılmıştım. İkinci bölüme taşmamasına sevinirken, bu sefer de karakter
beni baymaya başladı. Devamına bakmayı düşünmüyorum.
Bi de
(2. bölüm ispiyonu)
yapmayaydılar keşke.
Üzerinde biraz düşünülüp, güzel detaylar serpiştirilerek bundan güzel kısa film olurmuş diye düşündürdü bol bol. Wiki maddesine baktım öyle bişiden mi uyarlanmış diye. Yapımcıları kısa film yapalım diye yola çıkıp sonra Will Forte tarafından ikna edilip diziye dönmüşmüşler.
empire; tavsiye ederim… kadın tek başına alıp götürüyor, beklenti yaratmayan, hafif dizi…
red band society; benim sinirlerim 3 bölümü zor kaldırdı… duygusalsanız uzak durun, panik atak etkisi yapabilir…
last man on the earth: beğenenler bana espri yapmasın..:) komedi anlayışımız farklı…
gracepoint: seyredilir, iyidir…
backstrom: 2. sezonu görebileceğini sanmıyorum… maalesef hakkı da bu…
gotham: 13-15 bölüm dayanabildim… gitmiyor, oyunculuklar rahatsızlık veriyor vs…
mulaney: martin short var ya yetti seyretmeye….
ben de itsmypurgatory gibi wayward pines ı bekliyorum…. lakin bu sene beklentilerimiz hep hayalkırıklığı çıktı…
Wayward Pines‘ın karşısına epey tok ve düşük beklenti ile oturdum. İlk bölüm beni tatmin etti. Klasik konuya iyi bir giriş yapılmış diye düşünüyorum.
Wayward Pines‘ın ilk bölümü beni de tatmin etti. Umarım sahte mini dizilerden olmaz da 10. bölümünün sonunda gerçek bir finalle ekranlara veda eder.
Amin.
Wayward Pines‘ı ben de beğendim. Klişeleri yedirmeyi becermişler sanki. Sevimli bir sinir bozuculuğu vardı bazı karakterlerin. Bu dizinin yapısı mini diziye müsait gibi geliyor zaten de Under the Dome da öyleydi güya; neyse bakarız. Şimdilik niyetliyim.
Wayward Pines başına müthiş bir heyecanla oturup, 2 seferde ittire ittire bitirdiğim bir pilot bölümü oldu. Özellikle ilk bölümü bitiriş şekilleri çok saçma değil miydi? Konuşurlarken çat diye bitti gibi oldu. Ciddiyim şu M. Night Shyamalan adlı insanın allah belasını versin. Eline aldığı her yapım müthiş ilgi çekici gözüküyor ama konuyu işlemesini bilmiyor. Son hava bükücü filminden beri gıcığım bu adama.
Sonradan ek : Bu dizi bildiğin Persons Unknown. Ve o diziye ne olduğunu iyi biliyoruz. Ki ben o diziyi çok severek izlemiştim.
@itsmypurgatory: Önyargılı yaklaştığını düşünüyorum. Dizi yardırmıyor evet ve bir çok kere benzerleri (bkz. yıl 1967: The Prisoner) çekilen ve türevlerinden biri de PU olan bir konu işte. Ne bekliyordun?
Hatta Persons Unknown’da ne olduğunu anlayacaz diye bölümlerce oyalanmıştık. Bunda hiç olmazsa ne olduğuna dair ilk bölümde net bişiler gördük.
Ha gelecek bölümlerden ümitli miyim? Bu dizi kendini FOX’ta bulduğuna ve yaza atıldığına göre var bir bokluk deyip beklentilerimi hala düşük tutuyorum. Elimizde birkaç cevap ve fakat ondan daha fazla soru ile bırakan, saçma sapan yollardan giderek sunulmuş salak bir mini dizi ile başbaşa kalmaya hazırım. Umarım öyle olmaz.
Sonradan ek: Hatta PU’un başrol hatunu o kadar yorduydu ki beni hangi diziye uğrasa küfür yer benden.
*FOX. Onun dışındakilere katılıyorum.
Mini dizi dediler. 2. sezon onayı gelirse söverim ama. Daha bırakmadım zaten en az 2 bölüm daha şans veririm.
Minidir ya. 2 oyuncusu şu an başka dizide başroldeler.
@aytackara: Tenku, düzelttim.
Wayward Pines‘a güzel yorumlar gelince bir bakayım dedim, ilk bölümü az önce izledim. Benim hoşuma gitti epey. Yukarıda bahsi geçen ve buna benzetilen (veya bunun benzetildiği) dizilerin hiçbirini izlemediğim için o açıdan bir şey diyemeyeceğim ama beğendim yani. Daha ilk bölümden bir sürü konu açıldı. Diğer bölümleri çok merak ettim. Hatta dayanabilirsem biriktirip tek seferde de izleyebilirim. Bakalım.
Red Band Society S01E13 (FİNAL)
Son 3 dakikası hariç sezon finali havası yoktu hiç. Sıradan bir bölüm gibiydi.
Son 2 bölüm pek sarmadı ne yazık ki. Sezonu son 2 bölümle güzel kapatabilmiş olsalar bir tanıtım yazmak niyetindeydim ama bu haliyle hiç gerek yok. Son 2 bölüm dışında 5. bölüm de hiç beğenmediğim bir başka bölüm oldu. 1, 2, 3, 4, 6 ve 9. bölümler ise sezonun gerçek manada sevdiğim, keyifle izlediğim bölümleri konumundaydı.
Ana kadro oyuncularından Zoe Levin, diziyi çok çok başarılı bir şekilde taşıdı öne çıktığı bölümlerde. İnsanın yanındayken asla sıkılmayacağı bir karakterdi Kara. Son dönemde izlemekten en çok keyif aldığım ergen karakter olabilir belki de Kara. Bu dizi bittiğinden beri kendisine başka dizilerde şans verilmemesi büyük hayal kırıklığı yarattı bende açıkçası.
Rebecca Rittenhouse da öne çıkan bir başka aktris oldu çok büyük olmayan rolüyle. Blood & Oil’de pek ısınamamış ama geçenlerde Into the Dark’ta epey sevmiştim bunu. Into the Dark’takine yakın bir sempatiklikteydi diyebilirim burada.
My So-Called Life’ın Rickie’si Wilson Cruz da iyilerdendi tatlış eleman Nolan Sotillo ile birlikte.
Tekrar eden bir rolle veya konuk oyuncu olarak yer alan tanıdık simalar da az buz değildi bu arada: Mandy Moore, Adrian Lester, Daren Kagasoff, Andrea Parker, John Allen Nelson, Catalina Sandino Moreno, Griffin Dunne, Rebecca McFarland, Marin Hinkle, Jes Macallan, Jessica Lu, Tricia O’Kelley, Allie Grant, Louis Hunter, Meagan Tandy ve Bella Thorne.
Catalina Sandino Moreno yer aldığı bölümlere çoooook büyük renk kattı. Daren Kagasoff birkaç bölümde epey öne çıktı Tyler Posey’i anımsatan mimikleriyle. Jes Macallan’ı görmek güzeldi. Bella Thorne’un konukluğu da epey verimli geçti elbette.
İzlediğime memnunum kesinlikle diziyi ama son 2 bölümde cidden sıkıldım ve bu sebeple kalkıp da önerebileceğim bir dizi olamadı son düzlük performansıyla haliyle.
2011 yapımı İspanyol dizisi Polseres vermelles’in uyarlamasıymış bu arada bu. 2015’de Club der roten Bänder ismiyle uyarlamış. Bu yıl İsrailliler de girişmiş hatta uyarlama işine.