Grey’s Anatomy: Tanıtım
770 yorum Mire 03 Ağustos 2006 01:15
TV dünyasının en sevdiği meslek gruplarından biri olmuştur her zaman doktorlar. Bu beyaz önlüklü insanlar belki kurtardıkları hayatlarla, belki yaşadıklarıyla çoğu insanın gözünde kahramana dönüşür veya dönüşmese bile izleyicinin gözünde belli bir yer edinir. Son yıllardaki medikal dizilerin artışı bunun da bir göstergesi. Ama kırılan bir kalıp var ki o da doktorların beyaz önlük giymiş “sadece işini yapan” insanlar olmadığı ve onların da normal birer insan olduğu, duyguları ve aşklarının olabileceği… Scrubs‘ta komediye kaçan bir anlatımla dile getirilen bu olgu, şimdilerde de Grey’s Anatomy ile drama süsüyle dile getiriliyor.
Başrollerini Ellen Pompeo, Sandra Oh, Kathrine Heigl, T.R Knight, Patrick Dempsey, Isaiah Washington, Chandra Wilson , James Pickens Jr., Justin Chambers gibi isimlerin paylaştığı Grey’s Anatomy aslında ilk bakışta basit görülebilecek bir dizi. Tıp fakültesinden yeni mezun çaylaklar (stajyerler) hastaneye gelirler ve olaylar başlar. Stajyerler burada kahraman filan değil, yeri geldiğinde bir insanın hayatına mal olacak hatalar yapabilen emekleme safhasındaki bebekler. Bu bebekleri size tanıtırken, onların yaşadıklarını tıpkı hayatın kendisi gibi kah güldürerek kah ağlatarak kah düşündürerek yapıyor.
Grey’s Anatomy‘nin diğer medikallerden ayrılan bir diğer yönü de ortaya koyduğu karakterleri işleyişteki farklılığı. Eğer bu diziden salt kahramanların hayat kurtarmasını ve melodramatik hasta olayları bekliyorsanız, bilin ki beklediğiniz şeyler bu dizide buz dağının görünen kısmı. Grey’s Anatomy izleyiciyle doktor–hasta ilişkisi kurmuyor. Doktorları birer insan olarak ele aldığından biz o doktorun en yakın arkadaşından daha çok şey biliyoruz her zaman. Hatta bazen onları kendilerinden daha iyi tanıdığımız söylenebilir ki bu da izleyicinin dizi ve karakterleriyle bu denli özdeşleşmesinde en önemli faktörlerden biri. Çünkü bu dizide ve hastanede olan biten şeyler doktorların hayatı değil, normal hayatın ta kendisi. Stajyerler merdiven boşluklarında gülebiliyor, dedikodu yapabiliyor, ağlayabiliyor, seks yapabiliyor. Zaten çoğu karakter de burada kendini buluyor ve hastane dışındaki kendini bulmalarına burası yardım ediyor.
Grey’s Anatomy kesinlikle sıradan bir medikal dizi değil, hatta ameliyat sahnelerini çıkarsanız çok sağlam bir drama. Gerçekten kaliteli, geleceğin kültü sıfatını sonuna kadar hak eden ve insan olana işleyecek bir dizi. Aldığı 11 Emmy adaylığı da (ki kabulümdür tarafımdan, çok abartıldı ama sevdiğim için) bunu destekliyor. E.R.‘ın tahtı boşalttığı şu günlerde medikal dizilerin yeni tacını almaya en yakın ve yetkin olan bu dizi kaçırılmaması gerekenlerden. Üstelik TV tarihinin en iyi bölümlerinden biri olan “It’s A End Of The World (Part I), As We Know It (Part II)” ikilemesi de cabası.
yorumlar
Grey’s Anatomy’nin Hemen Her Bölümünde Yaşanan 12 Klişe
@mertkytrk: O sahne 4. sezonun 6. bölümünün 46. dakika 47. saniyesinde var. Bölümün bitimine 27 sn kala gözüküyor. Meredith’in kapıyı açıp onları gördüğü sahneden bahsediyorsun sanırım.
Bölümler 47 dakika mı? Benim izlediklerim hep 43 dakika falandı.
GA bölümlerinin sonunda siyah fonda Grey’s Anatomy çıkıyor, oradan kapanış jeneriğine geçiyor; onların çıkıp çıkmadığını hatırlıyor musun?
O zamanki bölümler 47 dk falan civarında galiba. Son sezonlar 42-43 arası.
@legendparker; tesekkurler. Baya begenmissin
Beyler Legend’e katilan varmi? Listeme alayim mi?
Son sezonlarından biraz sıkılmış olsam da izlediğime pişman değilim. Çok bölüm var tabi.
Şu an yıkıldım. Ben hiç görmedim sanırım, Grey’s Anatomy yazısını ya da kapanış jeneriğini. Açılış jeneriği vardı dandik onu da görmüyorum uzun süredir ama hiç kapanış jeneriği görmedim sanırım ya. Sinirden ağlayacağım.
Şöyle basit bir şey çıkıyor bölüm tamamen bittikten sonra. En zından dizinin baş kısımlarında olduğunu biliyorum ben.
4. sezonda oluşmuştu bende bu bitmemişlik hissi. 4. sezon ilk 5 bölümünün son sahnelerine tekrar baktım üsteki şey çıkıyor. 6. bölümde çıkmıyor sadece o zaman tek sorunlu bölüm o sanırım. Ama bu arada ilk 5 bölümde 43 dakika tam ve yine de son jenerik var. Abidin’in dediği gibi 47 dakika falan yok.
Altyazılardan anlaşılır kaç dakika oldukları
Durun hemen müdahale edeyim. Eksik bilgi verdim. Ben zamanında birkaç sezonu DVD’ye yazdırmıştım. Şimdi buldum, baktım.
4. sezonun ilk bölümü 42:14,
2. bölüm, 42:06,
3. bölüm, 42:11,
4. bölüm, 42:15,
5. bölüm, 42:17,
6. bölüm, 47:14,
7. bölüm, 47:12,
8. bölüm, 42:13 falan diye gidiyor.
Yani 6 ve 7. bölümler, 5 dakika daha uzun.
16. ve 17. bölümler, yani 4. sezon finali tek parça (1 saat 21 dakika 46 sn)
Çok sağolun boş yere telaş yapmışım. Sorun sadece 6. ve 7. bölümlermiş o zaman. Bir şey kaçırmadım demek ki.
Martin Henderson’ ın canlandırdığı karakteri sevmedim (Dr. Nathan Riggs) belki zamanla o da arada kaynar alışırım. Emin olduğum tek şey dizideki oyunculardan
hiç ısınamayacağım. Karaktere gıcık oluyorum.
Bu bölümdeki konuk oyuncuyu ben bir Türk filminden daha doğrusu filmin oyuncularının %90’nı Türk olan bir filimden hatırlıyorum.
5. sezon da bitti. Güzeldi sezon, her zaman ki gibi 3-4 tane ağzım açık izlediğim bölüm oldu. Genel olarak bu sezon biraz İzzie ve O’Malley’i karakterlerinin işlenişinden pek memnun olmadım. İzzie bir şekilde ilerledi ama O’Malley’i piç ettiler resmen.
Dr. Andrew DeLuca’yu oynayan Giacomo Gianniotti düzenli kadroya geçmiş.
12 x 09 The Sound of Silence : Gerçekten etkileyici bir bölümdü.
Beklentimin çok üstünde bir bölümle karşılaştım. Empati kurmaktan kendimi alamadım,tüylerim diken diken oldu izlerken.
Penny bu bölümde
Sabahtan beri sosyal medyada denk gelip duruyorum, TVLine 12×10 üstüne anket de açınca gelesim geldi. Bence o kadar ileri gitmezler de yine de insanın bir göresi gelmiyor değil.
(Bir sürü “Mümkün değil!!!” yorumu da bölüm sonrasında otomatik hortlayıvermiş sanki. Yine de ankette %44 olumsuzken %34 olumlu mesela…)
(Bu arada GA’ya özel değil de TGIT izleyen ve belli başlı medya sitelerinde bölüm değerlendirme yazılarına yorum yapan Amerikalılara bazen katlanamıyorum. “I like this show but” veya “I am watching this show since the beginning but” diye yorum yazılmayan bir bölüm göremeden öleceğim…)
12×10’u izlerken o anketteki durumun bahsi geçtiğinde “Yok artık, o kadar saçmalamazlar.” dedim. Anketi görünce de “No way in hell. Are you high?”a bastım tabii ki. Lütfen yani, olmasın öyle bir şey :!:
Kesinlikle “No way in hell. Are you high?” Bir ara kalkıştılar,(8×13)farazi olsa bile sinir olmuştum. Takdir ettiğim, güzel bir dostluğun tadını kaçırmasınlar.
Rita Moreno ve Casey Wilson, 17 Mart bölümüne konuk oluyorlarmış.
Wilmer Valderrama (That ’70s Show) birden fazla bölümlüğüne diziye katılmış.
@abidin77: Guncel ispiyon herhalde? Ben birkac bolum gerideyim, acmadim.
Dogru ya, oyle bir sey vardi. Unutmusum bile sen demesen. Ozel bir bolum yaparlar onlara da, o zaman sira gelir anca.
Grey’s Anatomy Renewed By ABC Through 2037-38 Season
gözüm aramıyor desem yalan olur ama şu an ki durumdan da acayip mutluyum. Alex’i bile çok sevdiğim söylenebilir. Dizi ilginç davalar, arkadaşlık ilişkileri, karmaşık gönül ilişkileri derken beni sürükleyip götürüyor. Ee bir de oyuncular çok iyi olunca, izlemesi tadından yenmez oluyor.
Bu arada 2. sezon ve 3. sezon benim favori sezonlarımdı, 2. sezon finali tüm izlediğim dizi bölümleri arasında en unutamadıklarımdandır. Chasing Cars şarkısı çok uzun süre aklımdan çıkaramadım. 6. sezonda diğer iki sezon kadar iyiydi, belki daha da iyi.
Diziyi gün geçtikçe daha çok sevmemin en büyük etkeni de Meredith Grey’i her bölümde daha fazla sevmem sanırım. Gün geçtikçe de çok ‘cool’ bir karakter olduğunu düşünüyorum.
7×18
Bunların müzikal bölümü komik olmuş yav. Müzikal sevmeyen bu bölümden çok kolay nefret eder, ben ise eğlendim ama bölümü çok fazla beğendiğim söylenemez. Sanırım oyuncularının bir çoğunun müzikal bir geçmişi yok, şarkıları aynı kişiler söyleyip durdu. Söyleyenlerin de aman aman ‘oha’ dedirtecek bir sesi de yok. Kevin Mckidd(Owen) her şarkı söylemeye başladığında gülesim geldi. Çok komik söylemiş ya da ben kafamda oturtamadım adamı müzikale. Zaten sürekli ağzında sakız varmış gibi konuşmuyor mu? Yoksa sadece bana mı öyle geliyor.
https://twitter.com/SaraRamirez/status/725430490887413761?ref_src=twsrc%5Etfw
“Kulak misafiri olma” konusunda “Aşk-ı Memnu”ya selam çakmıştır.
Önce
ardından
Mahkeme sahneleriyle epey geren bir bölüm oldu. Pek bi’ beğendim bu bölümü. Sonuç da istediğim gibi oldu.
12×23:
Ay n’oldu öyle be bölümün sonunda, peh!
Malum sahnelerde gerildim yahu. Zaten birkaç bölümdür geriliyordum bunların şeyinden. Tepe noktasına çıktı 12×22’de
12×23
Ayy Mer,
Jo, seni en başından beridir sevmedim. Alex, kurtul şu kadından. Bu arada bu Jo hamile değilmiş galiba. Yukarılarda öyle bir şey yazmıştım bir ara.
Ben bitmez demiştim bu diziye sürekli şu an 11. sezon 5. bölümdeyim, bölümler resmen ışık hızıyla aktı gitti. Bu aralar yavaşladım ki yaza da kalsın izleyecek bir şeyler diye. Ben art arda izlediğimden sanırım hiç düşüş yaşadığını düşünmemiştim ki 10. sezonun bitişine kadar. 11. sezon gerçekten biraz düşük tempolu gidiyor. Ama yine de iyi, 12. sezon yeniden iyileştiğini duyduğumdan da hiç kötümserliğe kapılmıyor. Ben 30’lu yaşlarıma gelene kadar devam edebilir dizi, gözümü kırpmadan izlerim.
Bir karakter diziden ayrılmış.
Ya daha 12. Sezona girmeden spoiler yedim çok mutsuzum. Twittera düştü hemen, lanet olsun.
Ben daha spoiler yemedim ya, büyük iş. Dur bakalım, birazdan kesin yerim.
Ben galiba 3 kere yedim, cidden tebrikler o zaman
Spoiler yemeden şu bölümü bir şeyler atıştırırken izleyeyim birazdan. Gerçi bir takım tahminlerim yok değil ama bakalım.
12×24:
Ben de hani, “seviyorum bak ben de bu adamı, onay veriyorum bak ikinize” falan tarzı bir şey diyecek diye beklerken, çaaat!
Şonda yağmurlu, felaketli ortamlarda doğumu seviyor, anladık. Mer’den sonra Kepner da zor şartlarda doğum yapanlar kervanına katıldı. Yalnız cart diye de meyve bıçağıyla kesmesi… Höh!
Karev sahnesi biraz fazla Türkiş olmamış mı yaa? Hemen yanlış anlayıp yumruklar falan…
Bu işin altında da kızın zaten evli olduğu, o yüzden evlenmeye yanaşmadığı çıkacağını tahmin etmiştim.
Gayet güzel, tatmin edici; hem eğlenceli hem heyecanlı bir sezon finali oldu bence.
Genel olarak iyi bir sezondu. Webber ayrılsın diyordum önceki sezonlarda ama bu sezon bence renk kattı.
Bu sezonda iyice emin oldum Meredith’in kardeşi kadar gereksiz bir karakter olamaz. Bir diğeri de Jackson’ın annesi.
12×24:
DeLuca garibim iyilik edeyim dedi başına ne geldi.
çok gereksiz geldi.
Şurada attığı son tweet;
https://twitter.com/SaraRamirez/status/733462401786384385
Oldukça
Kepner zor şartlarda doğurdu; Miran’da Ben’i affetti; Shepherd, yine anlamsız işler yaptı; Jo’nun salaklıkları yüzünden DeLuca dayak yedi; Maggie, her şeyi yine yanlış yorumladı ve Torres diziden ayrıldı.
12 sezonun en sakin finallerinden biriydi.
Sezondan genel olarak memnunum. Çok sıkıldığımı hissetmedim. Hala bu pembemsi tıp dramasını izlemeyi seviyorum.
13. SEZON POSTERİ
Caterina Scorsone (Amelia) hamileymiş.
Ranking the Show’s 20 Best Couples of All Time
1. olan iyiymiş
12 sezonu art arda izledikten sonra haftada bir bölüm nasıl yetecek hiç bilmiyorum.